28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
İKÎ CUMHUKtTET 21 Ağustos 1958 GULGEDEKİ ADAM Sehir MovYsrk'la bir «stıkfifü kitıralari SAHTE ÖLÜ 28ra<<yıs1942: Devlet Sefcreteri i!e bir mükâleme... Tabiî bunlardan hiç birile Haîqıııv; göruşmemış, sadece telefon nuuıaıalarmı çevırerek karşıdan cnrap ULU ca iıemen kapayıp kendi I ejjine konuşmağa baçlamıştı. FaKat her seferİBde Teiefon Şirketi mukâiemelerı kaydedıyordu. Yavaş yavaş Halquire tîithryn ve annesinin muhitine de girdi ve onların dostlarını evinde V tipiediği partüere davet etti. Bu arada hiç bir masraftan da kaçınrmyotdu. Zıra o, kazın geleeeği yerden tavuk esırgeyecek kadar idrâksiz ve lecrühesiz değildi. Evinde oturduğu ailsnır» küçük çapta servetine ergeç konacağını gayet iyi biliyordu. Nitckim günün birinde <s*hryn ıle annesi ona §u ricada bulundubu: «Mr. Halquire, bizim elimızde bir miktar sermaye var. Bunu sızüı i'ı»ü olduğunuz işletmelerden blrLafe yatırarak, ufak da olsa bir gelir sağlamamıza yardıra etmez misiniz?» Halquire tabıî önce bu teklifi raddetti: «Maalesef saym bayanîar bu ricanızı yerine getiremiyeceğim. Ziıa kadınlarla iş yaparak bunun mesubyetini yüklenmek, âdetim değildir...» Fakat on gün sonra razı olarak kadınların 30.000 dolarmı kısa yoldan cebine indirip ortadan kayboldu. Kadınlar neden sonra kendilerine gelerek işi anladılar. Ama aradan jedi ay geçmis ve Halcjuire çoktan kayıplara kanşmıştı. 1944 yılının sıcak yaz a/larından birinde Pennsylvania'dan gelen bir habere göre Halquıre kendisine ait olamıyan bir düzine ovi gayet yüklek bir meblâğ mukabitinde satmış ve akabinde gözden kaybolmuştu. Evler kendisine ait olmdığı için d«vir ve temlik rauamelesi yapılmamış, fakat o kaparo olarak aldığı 10000 dolan cebine indirmeğa muvaff^k olmuştu. Phüadelphia, St Louis, Dctroit, Saratog», Albany ve Newsrk'ta •ynt komedı tekrarlandığı halde herifi ele geçirmek bir tuılü mümkün obnadı. Bir aralık onun deveran kifayetsizliğinden muzUrıp oiduğunu ve bazı doktorlara giderek kendini muayene ettirdiğini, hattâ bacağındaki varisi biraz giderebılmck için lâstik çoraplar «atın aldığıru öğ'endik. Fakat o, her seferinde ba^Ka bir hekime gidiyor ve hiç bir ;njayenehaneye iki defa ayak basmıyoı Ju. Iki yıl sonra. 1946 noeline tekad düm eden günlerde New jırse/'aen bir telgraf aldık. Bir kadm Urafmdan gönderilen bu telgrafta, HaL quire'in orada görulmüş old'iğu bıldiribyordu. Görü'müştü! ?ax^t Hz orava koştuğumuz zaman Iîalquiu:a benzer birini göremedik. îlep böyıe oluyordu. Bu herifi azrailden baîkasının yakalıyaraıyacağma ınanmağa başlamıştım. Sınirlerım çok zayıflamıştı. Halquire ismini ne '.aman duy sam asabiyeümden kan oeyııinie cıkıyordu. Dört yıl uğraşıp 3a bir dolandırıcıyı yakalıyErr.amamn !>;: detektif, hem de çok tutulan ve tecrübeli bilinen bir detektıf .çln re demek oiduğunu kolay Kolay tasavvur edemezsiniz. Hırsımı yenemeyerek gece günduz New Jerse/ sokaklarında dolaşıp bu melun htrifi aramağa başladım. Her şey fa>dasızdı. Şeytanı yedeğine alan b'r adamla ancak gene şeytanlar başa çıkabilirdi. Onu görenlerle konuştum. Usıa dolandırıcı, sahte süksesiyle girdiğı susyete tarafından çok tutulan bir adam olmuştu. Mukaddes gece sosyete kadınları onu tertipledıklen toplantıya davet etmişlerdi. Hattâ kendisine şeref misafiri pâyesı vTİ'rmşti. O gece Halquire topljiıtıdaki zengin ve itibarlı adamları harb son rası teşebbüslerinin çok para g?tirdigı rivayetile kandırarak, muştereken böyle bir işletme kurmaîa ikna er>n>«,ti. Aradan bir müddet ge,\nce paıalarını Halquire'a teslim e,jnH olaıi adamlar, onun kalb seMeMnden olrlüğürü duydular. Paralarım kuıtnr mak irın tejekesine müracaat °tvr<»k istediler. Ama ne gezer, onun n:oz?rını bile bilen bir tek şahıs ycktu Y9İD17 bazı rivayetler dolaşıyorciu. K'misi onun fakirler mezarlığına goDıüur.üş oiduğunu ileri sıirüyordu. A'adık. taradık, fakat hiç bir iz bulam&dık. Onun ölmüş olduğuna ougun bile ır.anmıyor ve bir mükeller vil.âaa yaşlı, fakat zengin bir kadmla ksr!;':kl. oturmus viskisini ktigin:. putosunu tütturdüşünü göriir gibi oluycrum. Bu sebepten Halqmre'i gr.. remerin ihbar etmelerini i.ısanl.k tizar edildıgi soylenmektedir namına hâlâ talep ediyorum. Bittl Yeni terhis olmuş bir Bundan evvelki bu yazımızda mem . « YAZAN ' • leketımız iktısadiyalına faydah ola. . ı« . , m ı , j , . cak sıhhatlı bir sanayı kurulması j r 24 saat zarfında hmanımızdan bahsinde, mamuüere muteveccıh ba • 1.5 milyon Üralık ihracat zı müeyyidelerin ıhdası lüzumuna l işaret eylemıştık. Burada bunlar yapıldı üaerinde durmak istiyoruz: ' bız, uzun zamandır bu maddelerin maliyet. sınai kâr gıbi mevzularda Bon 24 saat zarfında llmanımızdtn Normal olarak ve rekabetli piya ı bir kayıt tesis etmen^iş durumdadır >ckluğunun doğurduğu boşuğa dol. 1 milyon S » btn llralık ihracat vapll salarda mamullerin surümü biıatıhi lar. Halbukı bir sınai mamulun cn duıacak derecede bir ithalâtı müm • raiftır kendı vasıfları ve ancak kendı vaBu arada Batı Aîmanyaya 71 ton mühım hususiyeti, evvelâ evsafı ve kan göremediğimiz içın, 8ar;ı n masıflarma dayanır. Ve umumıyetle bir şeftall ve 500 ton bakır, Belçlka *• ancak bu evsafın hak ettiği nıalıyet muııerinin, doUyısile saıisıyıcmia gfpiyasada sınaî mamuller ovveiâ o Avu3tur>ay* lületaşı re «g»ra. It»lve kâr paylarını yüklenmış bulun t:e bazı intizamı âmme ledbirlerile ya'ya oeviz kutüğü. Norveçe tiftlk. memleket dahili imalâtı, »onıa da masıdır. : nc rrnal şartlara döndürühnesî li'uu çekosloi^kya'ya 600 ton manganeı bilhassa himaye rejımi tatb k oluBizim sanayicilerimız, imalâlÇiiaı ı iuuna kani bulunmaktayu. sevkedlhnlştlr. nan memleketlerde himaye yüküBu tedbirleri şoyle iiralayabılirız. A italılar OU noevataı o'.masma r*t nü taşıyan haricî imalâtın rekabeti mız, gerek piyasaların bugüııkü isİ men Ihracatın gosterdlgl fazlalığı ye ne maruzdur. Bu rekabet fiat ve ka tekli hali. gerekse intizamı âmme 11 Her mamul içın bir takım nl prltn]«re atfe:nıeitT€dlrler lite bakımmdan mustehlık nıenfaat müeyyidelerinin fikdanı sebeplerile normlar ve standartların tesbiti lâ bir ıkayıt ve saıtlar zundır. Yani herhangi >nı nıamulün krini teminat altına aldığı gibi sa mutlak nayiciyi de daima teyakkuz halınde dan âzade' çalışma imkânını bul gerek fizikî, gerek kimyevi vasıfları. makta. diğer bir deyimle işleıirp muhtelif kaliteler halinds t»bıt ve tutar. Ve nihayet bir memlekeUe her gelen evsafta. işlerine gelen ır.alı ilân edilmeli ve imalâ'ıı bu norm yette imalât yapabılmekte ve bvjı ve standartlara uygunl'iS J mecburi ! hangi bir sanayi kolunun ın ıyı şeları işlerine gelen kâr ve fiatlaıda kılınmalı, mecbuıiyet hüâfındaki j kilde inkişafı ancak bu nıtiessir satışa arz etmekte ve satabıSmekte in^alât kuvvetli cezaî mueyyirielere ve normal ıktişadî faktrir sayesmde dirler. Ve bu kadar (kayıt ve şart baçlanmalıdır. ' mümkun olur ve olmaktadır. lardan âzade> çalışmanın •na.ııuller! Kredilorin 'İ0 h.tziran tarıhli limit2ı Mamullerin ev*af knntrollermi Bızım piyasalarımızda, uzun zaman de her sınıf vatandaşın her bakırr.lert üzerinclrn dondurulmaları üzerine danberıdir serbest rekabet mevzuu yapabilecek kontrol .nüesseseleri tedan devamlı şikâyetlerine vol açmak sis olunmalıdır. Bu işUtı ifaya mukpiyasada nıkit darlıcü iyiden iyiye diye bir şey kalmadığı, ve pijaöa'.ar ta. hem müstehliki, hem de mül? hi=scdilmew ba*lamı«tır. tedir fızik ve kim\a !âho alua.l. r ı büyük bir mas kabıliyeti ıçmde !er serveti rahnedar eylem.ktedirjer. Bu yüzri»n bjllv^sa Bidrr vcr»i=ı ıçm Ve asıl muhımmi bu haller ortaya gıbi muesseseler kurulım'ı ve buraborçîu!?nnın borçlannı tecil için Ekf nevi mala mustak bulundugu larda evvelâ resmi kon'.rol trşkil:itı terdarlıga muıacsati son günlerde çok sanayi ve sanayicılcrımiz ou en ınü normal sana>ün ancak böyl« olduessir teyakkuz faktörünün ınevcııdı ğuna ınanan bir sanayıci neslinin sonra da her hangi bir vata:ıcMş aartmı» buhmmaktidır Bu arada "O bin lira gibi bllvük yetinden âdeta bihaber durumda la d^Şrr,aına sebep olmaktad.r Y\ kana lâkalandıŞı mamullerin dılcdi;;ı va i n sıflarını tahkık ettirebılrr.olidk B'i miktarlar börclu bıHınan mükellefler aliyet sarf eylemektedirler. atimizce mevzuun en mühım ve acık muesseseler hakkıle tees^üs ettiği do gö7e çarT)msktadır Bu şartlar içınde çalışan herhangi lı tarafı da budur. zaman piyasadaki hernîıngi al'.ş veVerfri borçlannı tiksite bağlamak bir piyasada ise normalizasyonu anlqin yap'ln mtlTacaatlcr Defterdar cak Bu vaziyete nası) çare ouluıımalı ri^ler de bu muesseselerin garantısi imtizamı âmmei mueyyide'eıi 1 dılıkça totkikc tâhi tutulmaktadır. Analtında cereyan edecek bu t.ıkdi'de sağlıyabilir. cak bu «ibi tfı'iller. mükelleflere Lğeı. son kredılerle memlekctp. ıs de hem mustehlık aldıMi rıalm evBizim piyasalarımızda vakıa bir tabilva^ıta hir ncvi kredi açmak olaâmme mueyyideleri tıtılâkı muayyen bir nisbetid kaışı safından emin olacak, daha mühımcağmı ve hj bakımdan hükumetin kım intizamı mevcuttur. Fakat bunlar hemen sa 1 v^ıak kadar istıhlâk ve i'nmal mi, ijanayıci veya imalâtçı. kendmi mall pclıtikaFina svkın düîec*ğini derle\ıp toplamağa mecbur kalaheFdhlayan alâkalı'.arın. tecili tervıc dece fıat sahasmda, o da Uicaıi kar maddeleıı ıthalı murnkun oluna bu ve fiat> sahasmda saıahat taşımKkta, dajum kendılığmden va t^ne r.'u caktır. etm«'dikleri anlafilmaktadır. 31 Sanayi mamullerinin fiat konBu huMistı \>kâlctin talimatına ln sanayi faaliyeti bahsinde, evsaf, smbi ayyen bir nisbete duzelebilır.Fakat =haberleri S ı n a î m a m u l l e r İhracat birdenbire evsafı ve müeyyideler arttı S. A. Vergi borçlarının takside ba^lanması istenivor t\ MEVZPLAR1 fSÂBAH Köşeli medeniyet trollarını hakkile yapabilecek «hliyetli btr kontıol organmın tefkili. Bugün piyasalarda yapılan fiat kontrolları sadece (ticarî) fiat ve l'âr kontrolüne inhisar etmekte, (sınaî 1 maliyet ve kâr kontrolü yapılmamaktadır. Memlekette sadece iktisadt devlet teşekkülleri sek'öründe hu kabil mürakabe yapan bir heyet n.ev cuttur. Müjnasil bir kontrol cihasının da piyasa imalâtı içın tesijı 1Szundır. Bu müesseseler ve bu tedbirl«r, kalkınma yolunda olan ve fakat piyasaları heıhangi bir muvazene ve assainissement unsurundan mahrıım olan bizimkiler gibi piyasalar için elzemdir. Hem tanayiciyı, gerek teknik, gerek ticari çahşmalarını henlemek. hem d« müstehliki, ödedıği fiatın tamamen hakkını almak bakımlarından. Bunlar haricinde olarak ve fent sınaî kalkınmamızla alâkalı uıit" hır unsur da tesıs olunacak sınaî müesseselerin, yanı fabrikaların hacirrleri ve çeşitlilikleridir. Hâlen memlekette bir çok mamuller derme çatraa, teknik vasıflardan uzak ımalâthahe ve imalâtcılar elınde en tıysit ve sadece kaba bir kopyacılığa dayanan bir imalât faalıyet'le meydana geln^ekte ve hepimize ıztırap veımektedir. Bunun içindır ki yenıdcn kurulmak ittenen her hangi sınaî tr?isler için asgarj kanasite hacımleri tesbit olunmalı. ve kapasite haeimleri büyüdükce sanayiciler için teşvik ediri ba7i unsurlar konma'.ıdır. Diğer bir deyimle (imalâtcO ile ı'sanayici* nin hudutları kesinhkle çı?ilmeü ve calısma sahslprı da saınhate ba.'lanmalıdır. Bizi kalkındıracak sanayi, temelini han odalartnda derme ^atTna tezgâhlar. derme çatma i.içiler v« heIe sadece kâr endisesinden boçks fcir şeyi olmıyan derme çatrni imalâtcılar üzeine bina edilec taıayı oiınıyacaktır. Almsnyava ytş üzüm 916 araiinda üzere iş arıyor. Posta Kutusu 812 Saat Yüksek Ticaret Mezunu çalışmak Istanbul Yaş Mevva ve Sı bze Kooperatıfleri Blrlijl şeftilı tevkine devam etm 'Kle berkber Almanyaya yaş uzum lhracına dA başl».Tiış bulur.maktadır. ŞlmdHli gunde 2030 ton üzum ç n <> dert!m«lttedır. Mi'NSim llerledikçe eun lük 8«»kıyat 100 tona kadar çıfeacastır TÜRKİYE TURİZM BANKASI turistik tesislerinden •kara'dan gelen bir yoleumu karşılamak İçin Haydarpaşa'ya gttınlştim. Beklediğim tren, nasılsa vaktinde gelen cbısten çıkmadı Onun bu uıtizamsızlığına mukabil. oparlör gayet muntazam Uledl. trenin •• kadar geciknte Uc getcceğini, bize zaman zaman haber verdi. Yolculaııııı karjılamağa gelmlj berkes iribı ben de bu sesle avundum. dnkikalann fitgide azaldığım o tayede ölrtnerek boyuna Mvindim. Blr aralık, demlryolunun t<t ilcrdekl dönetneclnde bir cisım peyda oldu. Içıne bütün bir ev eşyası doldurularak memleketler, kıtaiar arası sevkiyatta kullanüan dağ gibi heybeiü ambalâj sandıklan biçimiııdt. onlardan daha büyük bir cisım. Bazı yerleri kırnıuıya, bazı yerleri >anya boyannuşü. Bize doğru açu ağır ilerliyordu. Geldi, geldi, gekL. tam önürade durdu. Halinden, biçuninden ne olduğu ilk Bakı«ta anlaşılamıyan bu acaib j«yi. dagdan inmis bir yabani hayretile seyrettim. Yanımda duran birl, hayretiml bakışlarundan anlanu$ oiacak ki: Lokomotif. dedi. Yeoi lokomotiılerden. Şündiki lokomutifler, artık bu biçinıde yapılıyor. Bicim tablrj beni guldürdıi. Adamın, yeni lokomotif dediği lenduhada bicim denilen şoyden eser yoktu. Mubarek, bir hantallık örııcği idi. Içimc bir hüzün çöklü. Papuçlan dama aulnıak üzerc olan butun eski lokomo'illcve acıdını. Lckomotiflerle berabe.. eski hiciın medenryete de acıdım. Şiirden rcsme kadar. binadan nıakine,« ka>!ar. ev es.vasından mutfak takıiuini kadar heı şeyde önce güzeii. zarifi, asili ar.van dünkü medeniye'.e. Oiınkii medeniyet, KOrkunç homurtu'nrla saldıran. kilnnırtrtlrrıe >nlu bir hamlede sömüren. dağları del'p leçen. maküelerin en 'aıılısı, cıı ha.cketlisi lokomotife, hüvi>etiııe lâyık bir şekil vermişli İle • dogru • atıiıcasına uzunluğu<ıa govde^ilc, panl parıl yanan, önundcki çifte irf gcziı ile, tekerleklerini döndiiren iki janrfaki sert adaleleriıe. eski model lokomotif, dağlann, ovalann hâkimi olriuğunu âdeta bağıra biğıra söy. luyoı bu heybetli «orüııu,n ile, âdfti: zorla saygı ilham ediyordu. yeni model lokomotif, ne kadar cüsseli. ne kadar köşeli olursa olsun. iıısdjıuı üzerinde, ancak. çok bjyük bir kutu tesiri bırakahiliyor. Bir adam çıktı, kasKirı dııruşlu, ki'kat görünüşlii koitukUr, sandal>rler yaptı. Bir adam çıkh. «ene kafkah K ö . rü"üşlu insan, hayvan, labiat resim. leri çizdi. Blr adam çıktı. çlniyl: blr ariam çıktı. binalan; bir adam çıktı kıynfetıeri bunlara benzeiti. («uısızlık, kaskahlık, dört köşclililc, «srın senıholü oldu. Anif çok yazık oldu. Fbafımıza bakalım. Gundelik hayatiDim irinde geçirdiğimız crrçlv c ı ı ı neresinde, devirierm adlarım tasıyın. üıerlerinde. o devırletv kadar gelip recınfc m<de<iı>etl<rin her bırirden birer incelik. lariflik. jtüzcllü; muhassalası görül?n üslublara ras» gcllyoruz? MEVLÎD Memlrketımizin eskl v« ci'l?rnd"n ped'Tİınır manıf ta 120 kiloluk bir şahsı bıçakla yaraUdı Gatatada Kapılçind* Kaval Fokağı 11 numaralı evde oturan Nihad Eren iaminde btr dokumacı, aynı evdc oturan vr kansına ağır »bzler «arfeden 110 kilo ağırlığındakl hasmı Osman Kralı bıçakla kamından agır »ekilde yaralamıstır . Yaralu tlkyardım hastanesine ka!dınlmı». hâdisfyi müteakıb kaçan Nihad Eren. 2 nci Sube memurları tarafırdan" K.irtıkoycle Kurbağa]io*prçde yakalanmı«tır Poli=. t.ıhkıkata devam etnrktrdir PLÂJLARIVE GAZİNOSU (Dağlaroclıı Hacı Olâl Bey) 30 •senelik ivinkler ve faıiletlerle dolu ve dünya hay.'tından. bir »ene evvel ahirote intikal etmişti. Onun muhtacı rahmet ruhu azızine lthafen biı çocuklan. tt a^ujtos cuma gtlnü Bavezid camii şrrifinde öğleden evvel Kur'anı Kerim hatmi. ve cuma namaztndan «onra da memleketin guıide hafızlan tarafından okunacak Kur'anı Kerim naM ve mcdhlvel nebeviye ve mevlirii şerife bilcümle dost akraba ve arzu buyuran ihvanı dinin davotli oldııklannı anederler. Hacı Hafız ABDÜLCELAL TESEKKÜR Hacı MEVLÛDE KEFELİ'nin ölümu dolayıslle btzzat cenazealne ge'erek blzlerl teselll eden »e tnektup, telgraf veyı t«l«fonla taılrette bulunmık neuütetlnl gâsteren d«ğer1 akrab* vt dostlar.mızın hepalnt P.V1 n »JTI teşettüre büytık acımıı »ânl oMuiundan muh'erem gaz«nenlztn UT»j»utunu rlc» ederlz Erlâdları: ATJC Ünal. Hâdlye Kff«U. TevflK Kefeil Ooi lt:vmiM' v" Sfv^lll ar"»tn!z HUSUSİ ACO.IŞ KEŞİDESI 1OOOO LtRADlR\RİW ACIUŞ HEDİYELE r| 1 O Hraya Mr ktır» I N M M I I I I O KREDİ BANKAS1 Bugün matinelerden itibaren TÜRKİYE 4 aîustosta Uâ n «dılen yenl prlm nLBbetlerl üzerlne Epu dışı memlsket lprlne muBmelelerl ikmal edilmiş rie o'«a lhraca* durduru muş bulunuyordu. Bu duruoıun blrçok mueese«elerl la rara »oktu^u ve talhhütlerlnl Ifa ed» mlyecek duruma düsürdüfünü go» önunde tutularak dbrt aSustostan evvel tesclll yapı'.an thracatın fle7a'Tiı kararlaşt'rılmış ve gereken taitmat Ih racs'cıîar birllğlne verllmlştlr. EFU dısı memleketlere 4 agustostan evvel tesciB yaptırılan ibraratın devamı kararlaştırıldı Kadıköy SÜREYYA SİNEMASINDA 1 ÇIPLAK AYAKLI KONTES (Renkli) «Barefoot Contessa» AVA GARDNER ROSSANO BRAZZİ HUMPHREY BOGART 2 ÖLMEZ ADAM (Renkli Sinemaskop) «Westward Ho The Wagons» FESS PARKER JEFF HUNTER Bugün matinelerden itibaren Pastırma. kavurma. kimyon ve balmumu da evlfti haMndan ıtıbarrn Ticarpt Eorsasınc» tercile tâbi tutulacaktır Bu 8ure»le bu msddelerin alım ve satımlan da rızarm sokulmuş olaraktlr Pastırma, kavurma ve kimyon da tescile tâbi tııtııluyor l 7un asırlann asll .sanat d jmgaIjniıi ta^ıyan e^c'erin havnsını hanpl yenide göreblllyoruz? Bu devir adamının «tablate dog. nı diye Isim verdiği bir temayülü var. Bu Iddia, çıplakiara mahs«s kampl>n meşru sröstermek Içuı arı hapın MMiire sürülmü^ valdızıı ekerden b*sk» blr sey dcğil. Çıplaklıkta, cinsiveti sokaV. sokik • ** dola$tırmak hezeyanında. tabiate dn; çoi kıymvtU t»bımıı »« eglm Kıb ru. Ama onun dışında. her şey taruiı İC7 KlmT»«pr biatle taban tabana rıd. Vuvarlaktan başka bir şekil yaratmıyan ta AHMET REŞAT bHte, kaskatı köşelikle ıridilir mi? ALASYAnın Eserlerinde hep köseliliğs" do?ru ha«tah$ı eanatında ve vefatından son < r» büyüls acımıza blzlerle beraber 15 pridefi insanlann kendilcıi d > kösrü tİTak ed«n Dr İ Btem Ulag»T xüf>3 oldular. Çetin. «iııirli. iT?ci:mİ7 lııı\•eeeeı »ahJblerl Doç Dr İihan 'liu sıız. haüin bir nesil. burnundnn kıl gay. Hayatl Klmva Muteh»saı*ı Hasi.ıa aldırmıyor. Ul»g»y. Ecı N»zlh Ül»ga7 ve Jlıh Hamdi VAROĞLU Kltnvager Dr. Su»t Ulagay'a. llmi büro mpnsublarına, m u e m K personeUn», Gureb» hMtanesl 3 üncu Dah!ly« kllnlfi güiide Doçent, DoStor. Henıçire ve Mııstahdemintne, Darüsş't. fak» ve meneublarına blîzat çelerok x«v« telefon. telgraf TB mektubla dorln teessüTUmüJÜ pavlaşan akrıba. do»t vp TakınlarımiEa avrı ayrı teş.'kkür teessürumılî ooinl oldutund«n bu Tazlfenin iblâŞına g»s«tenlıln Uvauutunu rlc» ederlı Kşl »• çocukUn E L H A M R A SİNEMASINDA 1 ASLAN YÜREKLİ RİŞAR (Renkli Sinemaskop) «King Richard and the Crusaders» REX HARRİSON VİRGİNİA MAYO 2 SEVGİLİ CASUS (Orijinal) «My Favorite Spy» BOB HOPE HEDY LAMARR Beş muhtelif vabancı memleketten ( ithal edilen. 850 000 liralık muhtelif, yedfk parça ve makine akpamı Denizcilik Barkasma verilmiçtir Bu yedek malzemeyi Dcnircilik BankaFi. bozuk ol.ın gcmilerin tamirinde kullanacaktır Deırzcilik Bankasına 8îO hin liralık yedek parça tahsis edilîyor Modern konfor içinde deniz, kum. plâj, manzara Mutena yemekler • öğle ve akşam miizik. TESEKKÜR Eefıkamın senelerce çekmış oiduğu safıo kes>esı rah>tsızlığını teşhıs ve hazakatle amclı\atır.ı > > •parak kurtaran Haydarpaşa Nune hastanesi üçiıncü cerrahi servısi ?efi sayın Prnf Agreie Ağustos 21 Sefer 5 Ikindi VEFAT Rezervasyonlar için telefon: 73 88 67 IIIIIIIIUIIIUIIIIIIIUllUiıMUlllM'ltUUUUIllUIHUİUI Mcrhum Hacı Mehmet Bmln Önlcü zevcaal, 8üiru Arıcanın V'aeı. İhsan. Muhaln. Tahsln Örücünun. Buşra. Behiye. Melâhat, Fatma. Suatm sev.ıill anne'eri, M. Emln A'skava, Mehiifi; Özayar, Öxer Takamercan. Sıddık TOcel. Melelt T« Gulsen Örücünun ktyınTalldeleri Sal'hatı ni*vandan ı Dr. HAYRİ SEYLAN u V. "k" f 1 5 1 ] 5 1612.17 16.04 19 00 20.41 3 24 ı ]10.15l 5 1" ~9 04 '12.00 | 1.40 8.24 CUMHRİYET'in Tefrikası: «(Ve de seni kancıkça bir dakayil hattıynan oda'ya çağırtıp kapı ardına kıstırdığım iki adamın, senin elinı kolunu hemen bağlayıp donunu çözerek sana olmadık rezaleti oyıamalarına! Ve de sopa rekmelerine?'» «Ve de bizim eli bağlı uğradığunız bu hakaretlere?!..» XVIII. Vay bu çocuk bu çocukl . Irazca, merdivenin dibınde Hatice.,i ayılttıktan sonra gidip bir tas su getirdi, içirdi. Çürük merdivenlerden ırip çıkarken korkuyu fılân unutmuş. tu gayri. Çabuk çabuk gidip geliyordu. Hatice, uyanır uyanmaz, üstünü iyıce kirleten kanı gizlemeğe yeltendi ama, gizlenecek gıbi değildi. Batmış çıkmıştı. 'Aldirma Haticem.» dedi. > 1 rma AH Sunam. Aldırm.3 ceylânım.s dedi Iraz ca. «Ben ^enin ap.""irp gadın Î'.ÎZI'P SıifiıyorJu Hatice. •Gadın gelinim .. Anam, sunam Kaç ajlık vardı kızım?» Hatice başını öne eğdi. «Uç aylık filân vardı öyle ya?» Basını salladı Hatice: k h i f E k i l ğ «Beyni soğuk herif.! E§kiyalığa çıktın dal gündüz? Maffolduk, nıa;ıt, maaf! Gitti, elden gitti dılber gelinim! Gencecik Hatice'm elden fcitti, VVUUS NAtİ WW AOMA&M maffolduk biz! Yerler yudasıca '<••• •• zü! Dürüm dürüm dürülesice! Ölüsü yerlerde sürünesice! Sana gösterecem! Elın suçsuz günahsız insanına hucum edip çocuğunu düşürmek ne demck oluyor, sana gösterecem! Eğer jcni dünyava geldiğine pışman etmezse'n bana da Iıazca demesinler bu Karataş'da. Eğer bi de gelinime bı şey olursa' » Kediler köpekler hâlâ döneniyor«(Fazlaydı bile.U korkuyom. Kanları beyhuuuş akıyor. •Sen şımdi burda otur. B'uı çarça Hadi gidelım de bir bakıver Ha du kapının önlerinde. Açtı, çarptı girdi: buk gidip Havali yengeni alıp gele vali, benim ahret kardaşım, kalk ga«Nerde o ağzına sıçtımm Deli köyim. Alıp geleyim de sana <HT bak dın bacım • peğı? Nerde o Deli Haceli'' Nerde sm...» Havali, yamalığı buraktı: Irazca kalktı. «Üç aylık filân olacaktı senin geli o Muhtar denen cımbıldak?» Muhtar kansımn yureği kalktı: Havali, Ağali'nin karısıydı. Köyün ninki.^ dedi. «Öteygıin yunnakda soy •Hayrola Iraz teyze? Ne bu tvıvn lüyordu karılar. "Falan ddrt aynk, ebe» siydi kıtlıkta. Yoklukta. TVlı Irazca'nm geldiğınde yamaliK ya fılân beş aylık,, diye sayıyorlardı da zorunuz böyle biribirinizle? senin gelininki de sayıldıydı. Hali Memmedin uşaklan birleşir de üsmıyordu. «Geç bacım geç.» dedi Irazcaya. vaıiyetinden de belliydi ya! Eh, ne tünüze bi gelirlerse, vallaha çil yav«Geç benim başının belâsı başından yapalım, gider bir bakarız. Kendisi rıları gibi darma dağın ederler sizi' ne bi şey olmaz işallah. Telâün me Varın aklınızı başımza toplaym...» böyük kardaşım...» •Ben onların kökünün ağzına 11• Gadın Haticemin başına bir ış':r lâtin emme, cessurdur Hatice, dayaçavım! O senin alçak kocan da rngeldi Havali'miz bir işler, heç soıma nır.. » Havali'mız. » Ağlamaga başladı. ÖyHavali kalktı. Eli işe yatkındı. Bu larla birlık. Eğ?r senin alçak kocan onlarla birlik olup arka verm°se, le gücüne gidiyordu ki. Ümüğüıie ka işleri «bilir» di. dar bir şeyler doluğup doluğup gc.iIrazca ağlıyordu. Göz yaşlarını das "Gık.. bile diyemez onlar bizim karşımızda! Hemi de evimizin önür.e ev yordu, orasını tıkıyordu sabahtan be taıının ucuyla siliyordu. ri. Ağlıyacak bir yer bulamadıiı n,ın Havali'yı eve getirdi. Avludan ıçtrı yapmağa cesaret edemez! O scnın alçak kocan » ağlıyamıyoıdu. Havali eli miydı? kattı. «Hatice'min hali hal değil Havali, • Gir de bak sen benim geline. ^ay cAgzını topla gayri Irak teyze! Be? kalk. Kalk kıırban oldueıın>un Ha ram gitti şelmedi. Gözüm seyriyıp nim kovam neden alçaK oluyor mış vali'si Deminki k?vaada Deli 4a< ? duruyor. Yüresın'de bir acı var Ci Bu ne biçım konusmak? Koskr.ca li'nin vurdusıu daslar. gelinimin ço dip bir bakayım. Hadi kardaşi'n, çu karısın. vaşına hörmet . Her >i » cuğunu düşürüyor a benim Havi cenme.» dedi. Iıazca'nın gözü, iğdedeki kuzu deli'm. Heç böyle iş gelmejöiydi başıKoştu Yukarı mahalleye Muhtj'uı ri?ine takılıverdi. Derideki ab'yı hır mıza; Gelinim bek telâtin. Oüştü eve yaklaş.ırken yüksek sesle ılace yakaladı gözü, bir daha bırakmtyoıbayıldı demin. Öldü sandım. Çok li'ye atıp tutmağa bajladı: du. tpnmı OCU Iğdeye doğru yürüdü. Tuttu indirdi postu yere. Kellesi bacaklan beraber düştü kuzunun. Kulaktoki en'i yokladı. Tamam, iyice görınüştü, tanunıştı bu en'ı: Sol kulakta, önien, iki yarık! Bu en, bu köyae Ira/canın en'iydi. Dört koyununda, kuzusunda, danasında duvesında bu en vuruluydu. «Bu ne?» diye haykırdı. «H.rgıZ köpekler bu ne? Bu kuzu jızhn kuzu! Bizim ası kuzu? Kız orasoı, bız sizin muhtarhğımzı biliyordu'i erome çeteliğinizi bilmiyorduk! Nerde o kocan oiacak alçak? Anndır. mı şjmdi kocanın neden alçaK o.J ığunu?» Muhtarm karısı dondu ıaldı. Dili kurudu. Bir zaman iki kelımtyi, ıki sözü bir aıaya getirip söylıyen.edi. Irazcanın gözu yeri göğü gdrnıüyordu. Koştu yukarı çıktı. Tepti açtı kapıyı. «Nerde o »üdü bozuk?!» diys baPROF NTMBÜS ÜD ğırdı. «Öteki südü bozuk nerde?» Muhtar hâlâ ayaktaydı. Haceli kapıya yamah duruyordu. Bayraro duvarm dibine çokmüştü. Birinci uye İbrahım ortalarda şaşkın saskırı bakınıp duruyordu. Önce Muhtara «aldırdı Irazca. Yakasından tuttu sarstı. Muhtar hemen toparlamp itti kadını. Sonra gitti Ha celi'nin yakasıne yapıştı. Sarstı, sarstı ittiriverdi. Arkası üstü serildi gittj Haceli yan od:nın tabanma. Muhtar, koşup elini kolunu tuttu. «Nedir ulan bu hakaret ıresmı Muhtarm dayrasında? Sülâlecek delirdınız galiba siz?» «Biz delirmedik, aklımız baıımızda bizim! Aklımız başımızda ağzına »ıçtımm hırsız köpekleri! K< n çaldı bu kuzuyu? Işte şımdi Kayn akaına gıdiyorum. Gelinin çocuğu da düştü üç aylık! Bu erişikliyı auam sandın da şımarttm şımarttm. sin.rü de bize böyle yaptı!...• Arkası var 20/8/958 çarsimba gunu Hakkm rnhmetme kavusmuştur Cenaz«sı 21/8/958 perşembe (bugün) ögle nam»zını müteakıp Fatlh Camilnden kaldınlarsk Mertezefendl mezaTlıiın» gömulecektlr. Uerlâ rah'aıet eyleve. NOT: Çe'enk gönderilmemesl ılc» olunur. FATMA MÜKFHREM Ö RÜC Ü Be>efer>.dı>e butun aıle r.amına te. şekkur ve minnettarjığımıu aneder: avrıca yakın aiâkalarını goduğümuz Başhekim A'i Rıza Teze Beyle butun hekım arkadaslarıma ve üçuncu cerrahi asistan ve hemşirelerine sonsuz şukran hislenmizin sayın gazeteniz vasıtasıle ıblâ. Jmı rica eder.m Bakteriyoîog Dr Ethem Bîbp CüMHURÎYET Nüshası 25 Kuruştur Abone S " " " " Turkıjc 75 00 40 00 22 00 H.ırlrl I5fi.no 8f'H0 14 00 Senelik S aylık S aylık VEFAT Muhter«m Met'ln e?l T Mü Sungur Met, Sem» Met vı Semra Met'ln babtları Fmekli Albay Basan ve Yayan Cumhunyet MHtbartrılık ve Gazetecilik Türk Annnım ŞırkPtl Cagaloğlu Halkevı sokak N > 3 41 < H I 19/8/1958 gunu Hakiın rahm»tlne kavusmuştur. C«na;ası 21/8/1958 perşembe günü Şlsll Caı.nllnde öjle namasını aıüteakıp iald'.rılarak Zlnclrhkuyu kabristan.ı*ına defnedllpcektir. NAİL MET NÂZİME NUYAN NADİ YİĞİT Yazj ısl^rını ffl«n ıdrfr* eden Mes'ul MüdOı yaıılür n^pr^dnsır. PöıtmHsın ı »cıe nluııma2 tlâniardan mpsuhypi k.shul MACEK AUVKİ:
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear