Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
13 Aıilık I u harbin olmıış vak'alarmdan f Dikkatli Olmak Şartile İki kisinin canını kurtaran kedi Kırkından sonra spora devam şarttır. Kardiyogi'aro'ı tetkik ermekle fceraber neticeyi endişe il« bekleyen ziyaretçiye baktım. Atlet yapılı, teni güneşten yanmıs olan hu îata insanın acıkmak akhna gelmiyordu. Yirmi sene evvel yüzme şampiyonu olmuj ve bilhassa 400 metretle ihtısas yapmıştı. Fakat son müsabakalardan birinde kalbi hiza sında bir ağırlık hissederek henüz 40 yaşında olmasına rağmen faaliyetten çekilmişti. Bu yaşta spor yapmaktan vazgeçmesi mi ieab ediyordu? Halbuki adamın bütün azası mükemmel vaziyeHe idi Kardiyogram da bana hak veriyordu Teselli ettim. Korkacak bir sey yoktuKalbinde hissettiâi sıkıntı, faaliyetinin iyi tevzi edilmemi? olmasmdan ileri geüyordu. Hasta mühendisti. tşi icabı eskisi kadar muntazam spor ve antrenman yapamıyordu. Fakat buna ra£ men o gene eski rekorlarını kırmağa uğraşıyordu. Bu şartlar altında yirmi yaslarındaki bir çocukta bile aynı sraz görülebilirdi Mühendise artık rekor kırmaktan vazeeç mesini tavsjve ettim Bunlan temin etmek için sarfedilen bedenî sayret artık onun harcı değildi Fa] kat bütün bunlara raj»m?n makul bir şekilde idman yapmaktan da vazeecmemesi lâzımdı. Herkesin zannettiğinin aksine olarak 40 yaşından sonra yapılan mutedil idman hareketleri ihtiyarKırk yasından sonra hafif idman yapılabüir... lıja karsı en iyi çaredir, dedim. ronlar memurlarından evvel ölmek iyiliği kendinedir. Fakat adamcağız bir türlü kanaat i tedirler. İnsanın en büyük düsmanı h«getirmiyordu Korkusunun sebehi Eıkeklerde kalb ha?talan tüccar reketsizliktir. Her gün muntazaçabuk aniasıldı. Meğer 46 yaşların lar, esnaflar. banka memurları. vez man hareket etmeliyiz, az yemeli• da bir arkadaşı varmıs. Onun bek nedarlar. muhasebeciler, müdürler ' yiz. fazla içmemeliyiz ve sckiz saat j lenmedik bir anda ölümü üzerine arasında daha çok bulunur. Posta uyumalıyız. Meşhur kalb hastalıkson derece fena tesir etmistimüvezzileri arasında bu çeşid ha>i ; !aıı mütehassısı Arthur Master't Ölen zat daima acple eden bed U görpmez'iniz. Ama bu adamların i göre hareketsizlikle kalblerini dinbahtlardandı Bir eün araha ile altına da birer otomobil verirlerse lendireccklerini sananlar çok yatasrava eitmişti Aksama Parise iş değişir. j nılmaktadırlar. Bir kere 2200 kalb döndükten sonra da voraunlucuna Kadınlara nelince. kâtibeler, dak krizinden yüzde yirmi üçü uykubakmıyarak ote!de bulunan ajır tilolar, terziler, ev kadınlan çok d vukua gelmektedir. Yüzde 29 u a valizini bizzat asağı indirmeğe kalk daha sık hasta olurlar. Kalb hasta ' istirahat haiindp iken hastalan cömıştı. Tahiî asağı geldiği zaman o hkları onlara daha çok gelir Ev ' türmektedir. Ağır bir iş yaparken rava serilmisti. kadmları her gün evlerinde kilo | Jcrjzi tutanların nisbeti yüzde ikiyl Hastama dedim ki: metrelerce yol yüırürler. Bazılarınm j geçmez Sizinle arkaHasıniT arasında 2030 kilometre katettikleri hesab j Seksen sekiz yaşlarında canh alâka yok. Siz adale hareketlerine edilmiştir. Onun için de fazla otu j h\r kadm ahpahım vardır. Bu son çoktandır alısmıj bulunuvorsunuz ranlar kadar ihtiyarlamazlar. Bazı : jhtiyar evin çamaşırlannı hâlâ ken Arkadasınız ise bir hayli çalıs kadmbnn iş görmemek âdetleri , JJ y l k a r Halbuki çok iyi bir işin makla beraber bedenen kendini pek onları ölüme yaklaştıran başlıca 1 başmda olan oc!u buna kat'iyyen israf etmemekte idi. Akşama kadar musibettir. | muanzdır. Kaç kere annesine çaya dairesinde kapalı kahyor, yaAmerikada televizyon çıktıgından j „,„„.„ tutması için yalvarmıstır. hud da otomobille, uçakla sevahat beri kalb hastalıklarmın arttığı srty j o'giü sözünü gccircmedigindm edivordu Bundan bsska sık sik da lenmektedir. Televizyonu olan tinihaypt gelip beni buldu. Ksdınla vetlere eittiginden fazla yiyip iç yatro ve sinemaya* spor salonlankonuştum. Çamaşır yıkamak, 1$ mek mecburivetinde idi Bugünün na gitmemekte. velh?sıl sokaga | kaHını formıında orrnPk n u müessese, müdür ve .lahibleri hep mümkün mertebe az çıkmaktadır. | eyordu Onu hareketsizüSe kalb h*stalarıdır. Bu adamlar. sürKadınların en küçük mesafeleri j ptmpk, hasta'ığın kollanna atmak dükleri yıpratıcı hayat yüzünden katetmek için bile tramvaya veya ; demek olacaktı. bugün ortalsm» 55 yaşından ileri metroya binme âdetleri tavsij'eye Kırk yaşından sonra pckâlâ eidememektedirier H»lbuki me şayan Heğildir tşlerine giden bir yaptlabilir Fakat rekor kırma*a murları ve ijçileri «S i hıılmakta çok kimse otobüse atlar. Hnlbuki ^triar. Birbalim^ ile «hw4Mri p«t »abahlan y»r»m Mat yürüse bunun kalkışrnak Hplilik olur. Unııtmıyalim ki en cok rekor kıran sporcular, gene ölürler. Sürmpnaj baska, idman başka. Bunlan karıştırmaj mak gerek. i Kırkından sonra yapılarak spnr, j vücudü muhafaza ermpğe münhasır kalmalıdır. Şayed sporcu çencliğinde muayyen bir spor yapTnış* sa, ona devam etme?i daha doğnj olur. Meselâ kırkından sonra ata i binmek, ski, patinaj yapmak. yüzmek, voley, basket ve go!f oynamak gayet iyidir. Hepsindpn mükemmeli muhakkak ki yürümektir. Kanın cereyanını kolaylaçtırmak elzemdir. İyi ve akılhca yapılan spor kırkından sonra da insanı bir çok hai talıklardan korur. Ka'h hastalıkları, yukarıda da dediğimiz gibi havasız ve hareketsiz yaçayis tarzının feci bir netiresidir. Elimiz» fırsat geçtikçe sçık havaya çıkalım ve vücudümüzü yormadan çalıştıralım. Bahriye silâhendazları bu kediyı nihayet Fufa mevkiıni elde ettikten sonra buldular. İkı gun suren top ateşinden sonra buralarda canJı bir mahluk bulunabilmesıne. le'e bir kedinin sağ salim kurr.ilm4i.ma herkes saşmış kalmıştı. Kedi güzel bir "ıayvındı. Kovu tekir renkli, gözleri badem gıbi, yüzü toparlakça idi. Bir hasır parçasının ustune oturmus ellerüıi yalıyordu. Bu muhim işi gorurken de o kadar huzur içınde görunüyordu ki insan kendinî bir uarb meydanının ortasında bulundugum zor inanırdı. Hayvan hiç oralı olmuyor, temızliğıne devam ediyoıdu. Askerlerden biri çocukluğunj ha tulıyarak: Tekir, tekir... diye bağırdı. Arkadaşları bunun üzerine gü!meğe başladılar. Bunda vakıa tuhaf bir taraf yoktu ama bütün bu adamların bıraz gulmeğe ıhtıyacları vardı... Hele öldürücü bir muharebeden sonra bu mevkii işgal •ttiklerindenberi... Hasırın üstünde oturmağa devam eden kedi onlara gülümser gibi suzük gözlerle bakıyordu. Yeni arkadaşlarından hoşlandığı her halınden açıkça görünüyordu. Bir araJtk hayvan, onbaşı Randy'yi gördii ve kimbilir neden, hemen ona doğru koştu. Sonra mırıldanarak as kerin çamuriu ayakhrına sürtünmeğe başladı. Acaba eski efendi»ine rru benzetmişti? Herkes gene guldu. Randy ise hayvanı elıne aldı ve öpmeğe başladı Daima mahîtın ve herkesten ayrı duran bu adamın kedi tarafından tercıh edılmesi ötekilerin tuhaftna gidiyordu. Bir çavug parmaklarını şakırdaUrak: Tekir, buraya gel, dedi. Bizim takımın maskotu olmak istemez misın? Fakat, tahtına kurulan bir kraliçe azametile Randy'nin omuzuna yerleşen kedi şöyle gülümsedi. Sanki: Siz isterseniz benim tebaviim olunuz ama ben arkadaj olsrak Randy'yi seçtim, demek istiyordu. Hayvan bundan sonra Randy'den kat'iyen ayrılmadı. Onunla yaşıyor. onunla yatıyor, o ne verirse onu yiyordu. Arkadaşların hemen hepsi kediyi ayartmağa çalışıyor, kendisine et. konserve veriyorlardı ama nafile. O Randy'sinden bir türlü ayrılmıyor. ötekilere fazla iltifat etmiyordu. Randy'ye gelince, hayvana âdeta âşıktı. Ona bir anne şefkatile bakıyor, tüylerini Urıyor, yenıeğinden keserek onu besliyordu. Randy on çocuklu bir ailenin evlâdı idi. Kimse onunla bu kadar mesşul olup sevmemişti. O da kimseye bu derece bağlanmarmştı. Randy'nin saadeti çok sürmedi. Bir kaç gün sonra takıma 35 kilometre ilerida bir mevkii almak vazifesi verildi. Vollarda münferid düşmanlar çoktu. Her nefer yiyecek ve içeceğini beraberinde götürecek, kendi kendine hareket edecekti. Randy'ye kediden ayrılması da soylendi, çünkü bu hayvanın mevcudıyeti bütün takımın perişan olmasını intac edebilırdi. Kedi, efendisini takib ettiği görüldüğü takdirde derhal öldürülecekti. Onun için Randy hareketten bir saat kadar evvel hayvanı asçıya teslim etti. Zavallı çocuk mutfaktan ayrılırken arkasına bakmağa dahi cesaret edemiyordu. Tuzak do!u vollarda bütün rün yürürken Randy hep tekirı düşünüyor, onun guzel yeşıl gozlerıni görür gibi oluyor ve son derece ıstırab çekiyordu. Bu kediden ayrılmakla anasından, habaşından. ka nsından, çocuğundan ayrılmış gibi olmuştu. Gece çoktan olmus'u. Randy uykusunun arasında bir mırıltı duydu. Yanağına yumuşak bir şey sürünüyordu. Hemen elini uzattı: f.üya görmüyordu. Kedi gelmiş omuzuna yatmıştı. Zavaallının sevinci çok sürmedi. Demek kedi mutfaktan ayrılarak onu kilometrelerce takib etmişti. Fakat gün ağardığı zaman ne olacaktı? Bedbaht hayvanı mullaka oldüreceklerdi. Ne yapabilirdi? Döv mek, kovmak? Kedi burnunu yüzüne sürerek hafifçe miyavladı. Tabii bu <addr yol yürüdükten sonra açtı. O ani da Randy ne yapacağını kararlaştırdı. Kediye yemek vermezse ister istemez mutfağa dönecekti. Kediyi dışarıya itti ve arkasma mütereddid bir elle bir kaç kere h?fifçe vurdu. Haydi tekir, jrit, dedi. Sana verecek bir şeyim yok! Sabahleyin kalktığı zaman kediden eser yoktu. Üç gün sonra gece gene uykuda Eeldi. Randy'nin kulağını hafif hafif ısırıyordu. Aynı zamanda yavaşça da inliyordu. Adamın yüreği parçalandı. Hemen elektrik lâmbasını yakarak kediye baktı. Zavallı tekir çok zayıflamıstı. Ayakları kanıyordu. Tüyleri de çamurlanmıs. sırtına yapışmıs,tı. Yes.il gözlerile yalvarır gibi Randy'ye bakıyordu. Bu bakıj karşısınHa her seyl u nutan Randy. son konservelerinden birini aldı. Kedi yalanmağa başlamıştı bıle. Birden adamcsğız, hayvana yemek vermekle onu ölüme sürükliyeceğini düşündü. O zaman çarnâçar elektrik lâmbasını eline aldı ve birdenbire hırslanarak hayvana indirdi. Kedi inlij'erek kaçtı. Ertesi gece celmedi. Randy de bir türlü uyuyamadı. Beşineı gün takım tehlikeli bolgeye vardı. Randy ile Joe Japon mevzilerinin yerini tayin etmek üzere ileri gönderildiler. Ormanda sükunet hükümferma idi. Sık yaprakların arasmdan Japonların burasını terkettiklerini gör düler. Yerde yaelı kâğıdlar, çöpler vsrdı. Ağacın dalında bir gömlek sallan;yordu.. Randy biraz daha ilerledi ve birden durdu. Otlar arssında hir şey oynuyordu. Bir saniye sonra tekir ortaya çıktı. Kedi Japonların barakasına girdi ve derhal dışarı çıktı. Barakada saklı kimse yoktu. İki arkadaş ilerlediler. Joe: Randy masanın üstünde bir tavuk var, hem kızarmış... dedi, âfiyetle yeriz... O esnada kedi de m?saya atlamıs ve tavuğa saldırmağa hazırlanıyordu. Öfkeienen Joe bir taş alarak hrlattı. Randy hiddetten kıpkırrr.ızı kesilmişti. Aç hayvan kendilerini her Seye rağmen takib ptmişti. Tavuk 0 zavallının hakkı değil miydı? Taş atıldığını Rören kedi ne;nen masadan atlıyarsk kaçtı. Tas tavuğa isabet etti ve o anda müthiş bir infilâk oldu. İki arkadaş iki saniye sonra ayağa kalktıklan zaman ortada ne masa, ne baraka kalmıstı. Demek tavuk bir tU7.akmış. Ona ch bir mayin varmıs. Y? kedi ç.1 masa idi? Biz şimdi parça parça ol^caktık! Sonra hayvanı düşünmege basladık... Hayatımızı kurtarmıştı ^ma kendisinden eser kaimamıstı. Randy heyec^nndan konuş=ımıyordu. Hayatında bu kadar yeis duymamıştı! Birden arkasında tatlı bir mınltı duydu ve hemen döndü. Tesadüfün garib bir cilvesi olarak kediye bir şeycikler olmamıştı. Hayvan yere oturmuş ona tatlı tatlı, gülümser gibi bakıyordu... Bilmediğimiz şeyler Yeni Zelandaiılar dünyanın en çok tereyağı yiyen insanlarıdır. * * * Balina balığı yalnız kuyruğıı sayesinde ilerler. Halbuki bu hayvanın kuyruğu iskeletine merbut değildir. **• Brüksel lâhanalarınm bu şehirle hiç bir alâkaları yokrur. Bu lâhanalar Akdeniz memleketlerinde olur. *** Dünyada en keskin göze sahib hayvan kuş akbabadır. *** Ingilterede altmış binden fazla cöl vardır. *** Meşhur ressam Rubens hayatında tam 3000 tablo yapmıştır. *** Dünyada otuz bin çeşid kuş var*** Portekiz Onüçüncü ı^tıklalıne sahibdir. asırdanberi D06Ü AIMANYA /SÇİLERf BU SEN£ HA2İRANDA AYAKLANVAK SURETİL£İÇİN KULLANiLÂhf İASTİK HAKf BASKf ALT/NDA YAPILAN SEÇİMLBRl HAL K!N İ$Tİ$M/\R £OİLM£$İNİ V£ KOYMAK ÇMARMAKTA YIY£C£K KİFAY£JS/ZUĞ/Nİ PR0TE5\ â BiRUKre BU ÜST TÛ £ TMİŞLEROtR. BU A YAKLANMA VA k/SAi/A/ÛA BULUNAN İ Ğ JÇİN ŞOVYSTLER IŞÇtLÇRE fCARŞl TANK &ULL&NMŞ'LARJ)IR lİh. 8İRLEŞÎK AMERtKADPi ÇfKAM ve TüTUNAN İLK uAZ£W Vcnnsyl ?ake+ and Dajly Adverfcfeer İ CERtDEDİR ŞU ĞAZETE Zl EYLVL TTâi mRİHİNDE Philadelphi* 3<Je NEŞREDlLMfŞTİR. T&CCARA V£ Gbm MMİLERLM HAKKiMOA İDİ, VIZZVND