Catalog

20 Şubat 1951 CUMHURİYCT BİR DAKİKA : Dünyanın • |A BaştaraU 1 inci sahifede de hiç de azımsanmıyacak rakamBuna mukabil 1951 yılı bütçesinin lar elde etrr.iştir. 938 yılında 101 B işaretli cedvelde gösterilen gelir milyon liradan ibaret iken, mütea Baştarafı 1 inci sahifede Baştarafı 1 inci sahifede kısmı Bütçe Komisyonunda 1 mi kıb seenlerde her yıl vasatî olarak yınlanan rapor, dünyanın 1951 yı yar 344 milyon 488 bin 235 lira ola 58 milyon lira!ık bir artış seyrile beri Amerikalılarca yapılmakta olında halletmesi lâzim gelen en rak tesbit olunmuşrur.» 1950 bütcesinde ve müteakıben 950 lan askerî yardımın bu yıl için de mühim iktisadî meselelerin en yıh içinde kabul edilen kanunlar bir misli arttınlması ve hızlandıBütçedeki açık miktan rılması hususunda fikir birliğine flssyon tehlikesile vukuu muhakPolatkan aradaki farktan 146 mil la bu mevzuda vaoılan ariırmalar varılmıştır. Bu yardımm ordumukak mal kıthğı olduğunu belirt yon 640 bin lirasmın Avrupa Tedi s°nunda 693 milyon Iiraya yüksezun talim ve terbiyesi ve persone mekfcedir. ye Birliği kurulması anlaşması mu len yolluklar ve çeşidli personel yetiştirilmesi yolunda sarfedeceğiRaporda belirtildiğine göre, tettahsis edilmiş bulunan kı giderlerinden, bu artış seyri yalnız miz gayretlerle mütenasib olarak kik edilen devre üç merhaleye bö sımla Avrupa kalkmma programı durdurulmakla kalmamış aynı za daha da artırılması ve yeni teşkillünebilir: gereğince, memleketimize tahsis manda 9 milyon lirahk bir tasarmf ler kurulmak suretile millî savunda temin olunmuştur. Sayed geç ma fücümüzün memleketimizin Birinci merhale, 1948 sonundan edilen vasıtasız yardımlardan elde miş yılların artış seyri devam etti :i zettiği ehemmiyetle mütenasib temmuz 1949 a kadardır. Bu mer edüecek karsılıklardan sağlandığırilmiş olsaydı, 1951 bütçesinin per bir hale getirilmesi hemen hemen halede Birleşik Amerika Lktisaden nı ilâve ile: «Bugün için açık mikta sonel masraflarına yeniden 60 mil mukarrer bir keyfij'et haline gelgerilemiş ve bunun neticesi Bir rımn Lncak 88 milyon 658 bin 122 yon liraya yp.kın bir ilâve yapmak miştir. Kuvvetli bir ordunun daleşik Amerika ihracaü hacmi in iradan ibaret olduğunu kabul etmek Jâzım gelecekti. Bu rakam 1951 dirilmis ve bu indirme birçok zaruridir.» diyerek şöyle devam bütcesinde bu kısımda elde edilmiş imî mesnedini ancak sağlam ve kuv mernleketlerde yeni ödemç güçlük eiıi: «Ancak, daha aşa^da izah ede olan tasarrufun miktarmı açıkça vetli bir iktisad oünyesi teşkil edebilir. Bu hakikati gören ve memlerine sebeb olmuştur. ceğimiz gibi envestisman bütçesin ifade eder. Bununla ıktifa olunmıleketimizin durumunu lâyıkile tak İkinci merhale, 1950 ortasuıda de yapacağımız yatınmlara ilâveten, yarak devlet hizmetlerinin rasyo d?r eden dostumuz Birleşik Amebitmiş ve bu merhalede Birleşik iktisadî devlet teşekküllerile katma nelleştirilmesi yolunda alacağımız rika yarın böyle bir ordunun elOrtaşark İngiliz Kuvvetleri BaşAmerika iktisaden salâh bulmuş bütçeli idarelerin faaliyet mevzuları daha ileri tedbirler ve getireceği de bulundurulabilmesi imkânları komutanı General Sir Brian Rove bunu dünyanın geri kalan kı snhc.sına bu yıl icin de yarım mü miz kararlar bu mevzuda bu sene nı da iktisadî bünyemizin kuvvet bertson perşembe eünü öğleyin sımlarında ödeme güçlüklerinin yarı geçen yatırımlar yapılması der içinde büe daha bir takım tasar lendiriîmesinde görmüş ve bu se Ankarsya gelecek. Ankarada Cumhafiflîmesi takib etmiştir. piş edilmekte olduğuna göre bir yıl ruflan mümkün kılacaktır.» beble yukanda bahsettiğimiz aske hur Başkanı, Dış İşleri Bakanı ve İktisadî (aaliyeller rî yardımlarcan başka iktisadi kal Genelkurmav Başkanı ile konuşÜçüncü merhale Kore hâdisele ık devlet faaliyetlerinde bu derece Polatkan, iktisadî faaliyetlerin kmmamıza yarayacak ehemrr.iyetli tuktan sonra 25 şubat na7.ar günü Pniş envestismanlar yapılırken 88 rinin taryikı altında başlamıştır. milyon lirahk bir borca girmenin yalnız devlet tarafından yapılması ve geniş yardımlar yapmayı da ka Is*pnbııla hareket edecektir. Şimdiye kadar bu merhalede zihniyetinin mahzurlarına temas ePazar günü şehrimizde istiraham madde fiatlannın yükselmeii ha'.clı bir tenkid mevzuu yapılması derek hususî tesebbfıs ve millî is bul etmiş bulunuyor. Bunlann ehemmiyet ve vüsati, katileştiği ve hatle eeçirdikten sonra Baakomu!: ' bir iş olmıyacaktır.» ve hayat pahalılığınm artması k ;• tihsp.l sahalarına ehemmivet veril hususiie tatbika konulup neticele tan pazartesi resmî ziyaretlerini Devlet borcları dedümiştir. Rapor, dünya e':o mediğinden şikâyetle: »Uzun yıl ri almdığı zaman daha iyi takdir yapacak ve aynı gün öğleden sonmisinin süratle gelişmesinin r Bakan bundan sonra, devlet borc lardanberi bütün bir iktisadi ve olunacaktır.> ra Deniz hastanesine giderek Kocak dünyanın üçte iki nüfrsvıu n ları hakkında kısaca izahaita bu malî nizam böyle bir zihniyetin re yaralılarını ziyaret edecektir. mihveri etrafmda dönmüştür. Buhayat seviyesini yükseltebilec'rk Ve devlet borclarımn umuMilletlerarası Talebe Servisi General Sir Brian Robertson 22 refah ve huzuru sağîamp.k!a müm mî yekununun 2 milyar 565 milyon nun tesirlerini. meselâ devletin zi?ubat salı eünü sabahı özel uçağl raat görüşünde, ormancıkğında, kün olabilecçğini biîdirrr.ektedir. 546 bin 236 liraya baliğ olduğunu Başkanı geliyor i!e şehrimizden umumî karargâhısanayi politikasında, dış ticaret reDünyanın üçte Vdsi sefıl anlattı. Süratli bir seyirle düşünAnkara 19 (Anka) Merkezi İs nın bulunduğu Fayid'e müteveccijimlerinde, fiat ve tarife politikabir haldc dürücü bir merhaleye getirilmiş viçrede bulunan ve 15 milyon dolan hen hareket edecektir. sında inhisarcılık sisteminde, mamütecaviz sermayesi olan milletlerolan borclar hakkmdaki izahattan General Sir Brian Robertson'un Waahington 19 (a.a. United liyesinde ve bütcesinde kolayca sonra Hasan Polatkan yeni bütçe müşahede etmek mumkündür.» de arası talebe servisi başkanı Mr. Har memleketimize yapacağı bu ziyaPress) Diş İşleri Bakanı Acheris, yarm uçakla şehrimize gelecek rete ilgililer ehemmiyet vermekeon; Birleşmiş Milletler İaşe ve nin hazırlanmasında hâkim olan gö di. tir. Mr. Harris'in ilgililerle yapaca tedirler. Tarun Teşkilâtı Genel Müdürü rüş ve prensiplerin izahına geçti, General Robertson Telâviv'de Bakan devamla, devlet eüle yapı ğı temaslar sonunda yurdumuzdan ezcümle dedi ki: «Yeni iktidarın geMorris Dodd'a yazdıg! bir mek Londra 19 (Nafen) Yakmda tirdiği yeni fikir ve görüşlerin ilk lan masrafların gösterişçi maksad dış memleketlere gidecek talebelertubda ezcümle şöyle demektedir: israflarla le .halen yabancı memleketlerde bu Türkiyeyi ziyaret edecek olan İnesaslı akislerini bütçe denilen bir lara tevcihinden doğan « Dunyadaki insanların 3 te kadro israflarına kısaca temas lunan talebelerin dunımları hak giiterenin Orta Doğu Kara Kuvlkisi seft'l bir halde yaşamakta ve yıllık iş programında bulmağa çalış ettikten sonra, devlet iktisadî sek kında bazı kararlar ahnacaktır. vetleri Başkomutanı General Robert açlıktan kırılmaktadır. İaşe ve n sk pek tabiidir. Bu itibarla yük törünün millî iktisad bünyemizin îon bugün TelAvive varmıştır. tarun teşkilâtmm bu insanların sek' meclisinizin ve umumî efkârın zaranna ve aleyhine olarak tabiye layacak envestismanlara geniş yer Balıkçılık kongresine 12 hayat seviyesini yükseitmesi el bütçemizi her şeyden evvel bu za edilmiş olduğu noktasında kısaca verildi. Bundan başka Amerikan viyeden tetkike tabi tutacağına şüp durmuş, devletin doğrudan doğru yardımlanndan temin olunacak imremdir.» martta toplanacak he yoktur. Evvlâ arzedeyim ki, ya giriştiği iktisadî faalıyetler ve kânlarla iktisadî devlet teşekkülAnkara 19 (ANKA) Ekonomi yeni iktidarın ilk hükumeti bütçe tesislerin bir çok şubelerde hakikî leri camiasına ve katma bütçeli Memurların gelir vergisi sini kendi görüş ve inanışlarımn ihtiyacları karsılayacak ve memle dairelerin ihtiva ettiği devlet faa ve Ticaret Bakanlığı, 12 martta yuriş hacmini ma liyetleri sahalarına da gene geniş dumuzda ilk defa toplanacak olan beyanname müddeti bitti tam in'ikâsını taşıyan bir vesika kette iç olmadığını, arttıracak ikti mikyasta envestismanlar yapmak balıkçılık kongresi için lâzım gelen devletin olarak huzurunuza getirmek ister hiyette Ankara 19 (T.H A.) Memur di. Bu emeli yüzde yüz tahakkuk sad sahasındaki müdahaleleri, ni imkânlannı temin etmek üzere bu hazırlıklara şimdiden başlamış bulunmaktadır. Bakanlık, kongreye lara Gelir vergisi tatbikaü mali yıl ettirememiş olmanın üziintüsünü zamlama ve ayarlama politikasına lunuyoruz.ı Malî politika iptidası olan 1 marttan itibaren baş duymaktayız. Heie uzun yıllar ya kendi gektörünün lehine olarak cehazarlamış olduğu su mahsulleri Mal! politika mevzuunda da izalıyacakttr. pıcı imkânları daraltıla daraltıla reyan ettiğini söyliyerek: ulşte ik hat veren Polatkan bütün müşkü kanunu tasansmı da sunacak, ve bu tisadf bünyenin baskı altında butasarı etrafındaki görüşünü açıklıMaliye Bakanlığı tarafından dev çok ehemmiyetsiz nesbetlere düşülâta rağmen, elde edilen neticelerin yscaktır. let dairelerine gönderilen beyanna rülmüş ve tesir'.eri gelecek senele lundurulması dediğimiz hâdise buehemmiyetsiz sayılamıyacağını ileri melerin doliurulması müddeti bu re de sari olan bütçeler serisini ta dur.» demiş, bu suretle iktisadî Haber verildiğine göre, kongrede geüşmeyi durduran bir politikanın sürdü. Bakan, bütçe açığından bah deruz servetlerimizin muhafazası ve akşamdan itibaren bitmiştir. kib eden yeni iktidarın ilk bütçe zaruıî olarak devlet gelir kaynak sederken, açığın bir yıllık umumî Bize verilen rakama göre, devlet sinin, mazinin ağır baskı ve tesirkıymetlendirilmesi, balık istihsali, lannı da beklenebilecek inkişaftan devlet faaliyetlerinde yarım milyarı bütçesinden maaş alan 340 bin me lerinden bir anda kurtuluvermesini mahrum bıraktığını ilSve ile, ma aştığından cesaretle bahsedileblle balık ihracı, konservecilik, süngermur ve müstahdem vardır. beklemek hakikatlere göz yummak tinin tenkidi için değil, sadece iki ceğini ilâve ile, bütün hizmetlerin cilik, balık mevzuuna giren resimKalbi sağda olan bir demek olurdu. Bu o kadar dogrudur ayn görüşün izahı maksadile bu yeni imkânlarla ve gelecek senelere lerin indirilmesi, nakliye tarifeleriki, huzurunuza sunulmus olan büt nu bir iki misalle canlandırmıştır. açık ve borc devretmeden başan nin ıslahı, bahkçılara vasata ve vatandaş lacağı ümidini izhar etmiş, yeni malzeme tevzii ve bunun organize Romakâri binalar inşası çe mizin her çeşid personel masvergilere gidilmeîinin ne için düşü edilmesi de görüşülecektir. Edirne, 19 (Hususî) Vücudün raflan ve yolluklar devlet borcları, Bakan Maltepe cigara fabrikasi nülmediğini izah etmiştir. de hıssettiği gayritabiilik dolayısi katma bütçeli dairelerin devlet bütMilletlerarası Çalışma le doktora müracaat eden Karaağaç çesine tahmll ettiği külfcüer. hususi le, et kombinası inşaatı teşebbüsMaliye Bakanı; bir saati geçen leri üzerinde izahlarda bulunmuş, konujmasında döviz mevcudumuz Bürosu mahallesinden Yusuf Demekçilerin kanunlarile yapılan varid^.t tahsistAntık orman içlerinde, kasaba ve Ankara 19 (Anka) îsviçrede kalbinin sağda olduğu tesbit edil leri, bugünün siyast ve askeıî şartve tedavüldeki para hakkında ma şehirlere kadar yurd ölçüsünde toplanmış olan Milletlerarası Çalışmiştir. lan karşısında artması z&ı;ıri olan serpiştirilmis bulunan bu Romakâri lumat vermiş ve bir çok metnle ma Bürosu Konseyindeki delegemiz ketlîrin harb ekonomisi tedbirleMillî Savunma masraSarı, takib e binalar inşası devri kapanmıştır. Karadeniz tütiin rine tevessül ettikleri bir de%Tede rofesör Fazıl Hakkı Sür, Konseyin Artık gösterişçi maksadlara aladilegelen iktisadî politikamn netidost Amerikadan alınacak yardım Icra Komisyonu başkanlığına seçilpiyasası açıldı celeri olarak girişilmij ve başlan bildiğine sarfiyat yapma v» ihti ların mal olarak memlekete geti miştir. Komisj'on çalışmalan sırasınSamsun, 19 (a.a.) Karadeniı mıj olan insaat ve tejebbüsler, ge yaçlan çok aşan ve takatimize göre rilmesi de iç piyasamızda büjnik da bir konuşma yapan profesörümüz, tütün piyasası bugün açılmıstır. Pi lecek yıllara sari taahhüdler, işte lüks ve israf sayılacak binalara, te bir ferahhk tevlid edeceğini; ih halen bütün dünyada hissedilmekte yasanın açılısmda Amerikalı kum bütün bunlar bütçemizin yüzde 84 sislere ve teşebbüslere girişme dev racatımızın mukabili olarak itha olan mesken meselesine temas etpanyalar ve diğer bütün alıcı fir iinü tamamen donmuş bir hale ri kapanacaktır» demis ,aknan ve lâtımıza munzam olarak yapıla miş ve bunun süratle halledilmesi malar mümessillerile yerli tüccar getirmiş bulunuyor. Geriye kalan ahnmakta olan bir takım tedblrler cak olan bu genis ölçüdeki itha lâzun geldiğini söylemiştir. i le maddî imkânlanmızın dondular ve yüzlerce köylü hazır bulun16 yı da hükumetin isteciSi rulması yerine iktisadi gelismemizin lât yolüe girecek mallann iç piStalin saylav seçildi muştur. gibi kullanabilme imkâmna sahıb yolları açılacağuu ifade etmiîtir. yasaya *rzı b.em fiatlarm istikraParis, 19 (a.a.) (Afp): Sovyet rını temin, hem de spekülâtif ha radyosu tarafından Tekel, ifaden tütünlerine 430450, olduğu farzolunamaz.» Bakan bu Polatkan demistir ki: bildirildiğine reketleri önliyeceğini söylemiştir. öre, Stalin, adayı bulunduğu LeCanik mıntakasına 370400 ve Ev yüzde 16 nın mühim bir kısmını da « Bütçede fuzull saydığımız kaf tütünlerine de 330370 kuru? daire hizmetleri ve yönetim gider masrsfla. ın imkân nisbetinde daral Bakan, komisyon çalışmalarını ö ningrad şehri seçim dairesinden arasında fiat vermek «uretile pi leri gibi masraflar teşkil ettiğini an tılması hususunda gayretler «arfo verek beyanatma son vermiş ve Sovyet Şurasına »aylav •eçilmisyasayı açmıştır. Gormez tütünlere îattı. Tam bütçe hazırlanırken siya* lundu ve iktisadi gelismemizi sağ aUaslanmıjtır. otuz kuruş fiat verilmiştir. Köylü sî şartlardaki bo^uHışun ve ağır defiatları az bulduğundan bugün he ğişikliğin in'ii:i;laı;nın iktisadi ve PKOF. MMBUSUN MACEBALA RLnüz satış olmamıştır. malî sahalarda tesirlerini şiddetle Adalet Bakanlığı teşkilât gösterdiğini ilâve etti. kıvaslaması Eski ve yeni bütçelerin durumu Maliye Bakanının dün söylediği nutuk Amerikanın bize yeni yardımları Dağların bile... Demokrat Parti hükumeti iş başına gelelibert, handiyse, bir çocuk doğumu devresi geçti; yani 9 ay juân. Halb.uki ortada doğacağa benzer birşey görünmüyor. Fare bile yok. Böyle gide'se, önümüzdeki seçlmlerde korkamn halk, bizim Cevad Fchmi'nin ş'ımdi oynaıımakîa clan gi'ızel piyesinin adını değiştirecek gibi. vSana rey vermedim» denecek ve temsillere devam! D. N. Kore'de Tugayımız Kimpo yarımadasım dün isgal etti Baştarafı 1 inci sahifede Çin birliklerini kaçmaya mecbuı etmişlerdir. Cephenin batı kesiminde bir ara, umumî cephe hattına uymak maksadile geri çekümiş olan Türk Tuşayı yeniden ileri atılmış ve bütün Kimpo yanmadasını işgal etmiştir. Bu yarımadada pek az düşmanla karşılaşılmıştır. Kahraman Tugayımız bu akşam gene Seul varoşlarındadır. Türk süngüsü Han nehri kıyılarında parlamaktadır. Diişnıan mevzileri yanldı kabil taarruza geçen Amerikan birlikleri bugün 7 kilometre kadaı ilerliyerek Koreli kızıllann esash surette tahkim ettikleri mevzileri yarmışlardır. Yüzlerce komünist askeri öldürülmüştür. Cephenin merkez ve baü kesimlerinde fena halde hırpalanan Çinliler ricat halindedir. Orgeneral Matthew Ridg^'ay Birleşmiş Milletler kuvvetlerinin bu cephelerde kesin bir zafer kazandıklarını söylemiştir. Bununla beraber Generale göre, Çinlilerin elinde hâlâ MütTokyo 19 (A.P.) Kore cephe tefiklerin 38 inci arz dairesini aşsinden bugün alınan son haberle malarına mâni olabilecek kadar re göre, Merkezdoğu cephede mu kuvvet mevcuddur. Demokrasinin fehlikesi îmokrasi bir gaye değil bi vasıtadu*. İşlerin loğru ve iyi gitmesini sağlayacak bir vasıtadır. Nasıl gizli gizli kötülük işlenmesin diye karanlıklar aydınlatılıyorsa memleket işlerini aydınlatsın, gizli bir şey kalmasm diye demokrasi sistemi benimsenmiştir. Demokraside her iş, her adam, her vaziyet tenkid edilir. Eksigi artığı ortaya atılır. Onun içindir ki; vakitli vakitsiz geçmişte veya hazır da göriilen aksaklıklann, kö» tülüklerin ortaya atdıp tenkid edilmesine şahid oluruz. Bu iyi ve lüzumludur. Bu yapümazsa demokrasiden beklenen fayda hasıl olmaz: ama bunun şartı vardır: Ev\ elâ hatır gönül tanımadan, mutabık muhalif demeden, dost düşman gözetmeden, iyiye iyi, kötüye kötü demeli ki; vanlması beklenen gayeye ulaşılabilsin. Böyle olnıaz da ille falan zümrenin kötülüklerini kalerae veya dile dolayıp hep ondan şikâyet ederken, ötekilerin aynı mahiyette yaptıklannı ağza almaz, hartâ översek ne o demokrasiden hayır gelir, ne yapılan tenkid erbabı nezdinde makbul ve müessir olur. Diğer bir şart da ortaya atılan aksaklıklar, bozukluk ve körülüklerin ispatı meselesidir. Dilin kemiği yoktur. Basın ve söz hürriyeri, başkalannın şereflerine, haysiyetlerine ve işlerine haksız yere halel vermemek şartile muka>"yeddir. Bunun aksine hareket, kanunlann tehdidi altma girer; ama makbalü odur ki bir işi, bir kötülüğü, bir adamı tenkid eden, hattâ itham edenler, alâkahnın kanun yollarile kendilerini iebar etmeden, o kötülüğe ve bareketin bir kötülük teşkil ettiğine dair makbul delil ve vesikalannı, tenkidlerini ve ithamlannı, rttılaına vazettüderi hususi veya umumî efkâra hemen arzetsinler. İddîalarını ispat ile tenkidin haklı olduğunu göstersinler. Böyle obnazsa tenkid tesirini ve itibannı, münekkid mevkiini kaybeder. BöyU hallerde söz ve yazı hürriyeti, demokrasi>i besleyecek iki ana damar olmaktan çıkıp onu öldüren iki âfet halini alır. Hürriyetlerden faydalamp tenkid ve itham yapanlann bu kaideleri bilmeleri gerektir. İçinde bulunduğumuz bu mesleğin farzı da budur; ama bilmi» yenler olursa onu da, şerefi, hay» siyeti rencide olanlar, haksu tariz ve ithama nğrayanlar kanun yolile öğretmelidir. Bu da demokrasiye bir hizmettir. Hürriyet iki tarah keskin bi» kılıcdır. İyi kullanamıyanlan yaralar, bazan öldürür de... Boyle hürriyeti iyi kullanamadı' ğı için yaralanmış kazazedeler, hat» tâ telef olmuş ölü yaşıyanlar var» dır. Demokrasinin zor tarafı da işte budur, aklına ve ağzına geleni uluorta söylemek imkânının doğur* duğu tehlikedir. Cenabı Hak cümlemizi böyle duruma düşmekten korusun. B. FELEK r Ortaşark İngiliz Kuv* veHeri Başkomutanı memleketimize geliyor «Gumhuriyel» takdim ediyor Bflsfarnfı 1 inci sahifede manda ses halinde de duyurabilmek üzere harb muhabirinden lâzım gelen tpşebbüslere girişmesini istcmisti. Harb muhabirimiz Faruk Fenik j Tokyoda temin ettiği bir ses makinesile derhal cepheye hareket etmiş ve büyük bir cesaret ömeği daha vererek muharebelerin cerevan ettiği en ön hatlara kadar gitmiş, sizlere bu röportajı temin etmiştir. Faruk Feniğin röportajında Koredeki Birliğimizin durumunu, şimdiye kadar gösterdiği kahraman lıklan bizzat Savaş Birliğimizin ko mutanı General Tahsin Yazıcının ağzından dinliyeceksiniz. Albay Celâl Dora, Kurmay Başkanı SalâharMin Togay, Binbaşı Faik Törün muharebelerin safahatını anlatacaklardır. Büyük taarruzu kulaklarınızla duyacaksınız. ikinci tabur komutanı telefon başında Albay Celâl Doraya taarruzun inkişafını bildirirken siz de yanında bulunacaksınız. Top sesierini işitecek, jet uçaklarının ve tanklarm desteklediği kahramanlann süngü hücumlanru görür gibi olacaksınız. Bu akşam saat 10 da radyonuzu açmağı unutmayın! Şebir Tiyatrosunun yeni talimatnamesi Şehir Tlyatrosu talimatnamesinl hazırlayan komisyon tetkiklerini tamamlamış, raporunu Beledıye Başkanlığına tevdl etmiştir. Yeni talimatnamede eskisine razaran mühim değişiklikler olduğu »öylenmektedir. Komisyon. eserleri tetkik etmek üzere bir edebi heyetin mevcudiyetinl uygun görmektedır. Dün sabahki sis Dün sabah «aat 8 de limanı bir sis tabakası kaplaımşhr. Sis, saat 9 30 da açılmıştır. Bu yüzden jehlr hattı vapurtarının bazıları rötar yvpmıştır.. Bundan başka Kadıköyünden 8.30 da kalkan vapur Saraybumu açığında bir tehlike atlatmıştır. G«ni, hızla geçen Besarabya vapurunun önünden zorla kaçabilmiştir. Kaptan ve çarkçılann imtihanı Denlzyollarında kaptan ve çarkçıların açık deniz lmtihanlan başlamıstır. Bu imtihanda muvaffak olanlar birer derece terfi etmi« olacaklardır. Kansını öldüren Hasan Kara tevkif edildi Evveüd gün Ramide Küçük mevklinde 136 numaralı evlerlnde karısı Habibeyi 11 yerinden bıçaklayarak öldüren Hasan Kara dün Adliyeye tesiim edilmiştir. Katil koca. sorgusu sırasında büyük bir buhran geçinniş. Habibeyi çok sevdlğini ve gene kadını sebebsiz olarak fildürdügünü »öylemlsttr. Hasan Kara sorgusunu müteakıb tevkif edilmiştir. İstanbul . Londra asfalt yolunun ağaclandınlmaa tıtanbul Londra asfalt yolunun »gaçUndırılması lşi devam etmektedir. Gebzeden Fendige kadar da agaçlandjrma yapılacaktır Belediye, sehrln bazı caddelerlnin iki tarafın* ıhlamuz dllnnega karar vermiştir. Hariciyede yeni tayin ve nakiller Ankara 19 (Anka) Dış İşleri Bakanlığinda aşağıdaki tayin \'9 nakiller yapılmıştır: Daimî delegelikte müşavir Adnan Kural, Kahire büyük elçiliğii ne. orta elçilik müsteşan Abdülâ. had Birden ve orta elçilik başkâtibi Gündoğu Üstün, Viyana elçiliği müsteşan Kemal Koç, Şili elçiliğinde büyük elçilik başkâtioi Şemseddin Mardin, BuenosAire» eîçiliği başkâtibi Şiııasi Oyman Sofya eîçiliği başkâtibi Sadun Te rem, Prag eîçiliği başkâtibi Vahab Aşıroğlu. Tahran büyük elçiliğinde orta elçilik başkâtibi Nejad Uçtum, Moskova büyük elçüiğindo orta elçilik başkâtibi Vahid Halef oğlu, Sofya eîçiliği ikinci kâtib» Fuad Hıfza Ayan, Gümülcine konsolosluğunu tedrive memur başkoD solos Cemal Tuygar, Gümülcin» maiyet konsolosu Feyzi Öğdemli Şikago maiyet konsolosu Galilı Mubarek Eldem, Musul muavin konsolosu Sırrı Tın, Kıbns muavin konsolosu Nafiz Haşmet Terken, Nanking büyük elçiliğinde orta elçilik başkâtibi Mustafa Kenanoğlu ve Oslo eîçiliği müsteşan Satvet Nusret Anal derecelerile merkeze nakledilmişlerdir. Viyana Elçiliğinde Büyük Elçilik Başkâtibliğine merkezden Osman Derinsu, Daimî Delegelikte müşavirlik vazifesini görmek üzere merkezden Adü Derinsu, Şili Elçiliğinde Büyük Elçilik Başkâtibliğine merkezden Yümnü Sedes, BuenosAires Elçiliğinde Büyük Elçilik Başkâtibliğine merkezden Oguz Gökmen, Sofya Elçiliğinde Büyük Elçilik Başkâtibliğine Atina Büyük Eîçiliği Başkâtibi Cemal Arsal, Atina Büyük Eîçiliği Müsteşarlığına merkezden Süreyya Berkem, Se lânik Başkonsolosluğuna merkezden Mehmed Ali Baiin, Barselon Başkonsolosluğuna merkezden birinci sınıf başkonsolos Fevzi Kortan, Oslo Eîçiliği Başkâtibliğina merkezden Emin Şerif Küçükkul, Gümülcine Konsolosluğunu tedvire merkezden başkonsolos Etero Nazif Bayazıtoğlu, aynı Konsolosluk kançılarlığına merkezden İihan Ya sar, Şikago Başkonsolosluğu kançılarlığına merkezden Erdem Er* ner, Tebriz Başkonsolosluğu kançılarlığına merkezden Hikmet Ozkan, Tahran Büyük Eîçiliği ikinci kâtibliğine Tebriz Başkonsolosluğunda muavin konsoîos Sulhi Dişlioğlu, Musul konsolosluğu kançılarlığına merkezden Kemaleddin Demirer, Rizaiye Konsolsluğu kançılarlığına merkezden Fahreddin Taşan, Kıbns Konsolosluğu kançılarlığına merkezden Yılmaz İkizer, Cidde Eîçiliği üçüncü kâtibliğine merkezden Kadri Dicle, Sofya Elçiliğinde Konsolosluk işlerini görmek üzere orta elçilik başkâtibliğine merkezden Etem Kesmenoğlu, aynı Elçilik üçüncü kâtibliğine mer kezden Muammer Tuncer, Varşova Büyük Eîçiliği ikinci kâtibliğine Vama muavin konsolosu Frat Atasel, Kahire Büyük Elçiliğinde Or ta Elçilik Müsteşarlığına merkezden Ferid Şerif İlden ve üçüncü kâtibliğine merkezden Şefik Fenmen, Moskova Büyük Eîçiliği üçüncü kâtibliğine merkezden Feridvuı Rua ve Prağ Eîçiliği üçüncü kâtibliğine merkezden Oktay Cankardeş dereceleri ile nakil, tayin ve memur edilmişlerdir. Atom bombası kudretli silâhlann dördüncüsü imiş Grand İsland (Nebraska) 19 (a.a.) (Reuter): Amerikan lejyonu millî komutanı Earle Cocke, bugün bir lejyon toplanUsında yaptığı bir konuşmada ezcümle şöyle demistir: . Artık atom bombası, kudretli askerî silâhlann dördüncüsü olarak yer almış bulunmaktadır. Hidrojen bombası, mikrob harbi ve radyo ile idare edilen mermiler ise başta gelmektedir» 700 goçmene yemek veren vatandaşımız Hnydarpaşsdak! Liman lokantasını iş:eten Gaziantebli Mehmed Turgucl Katrsncıcğlu, Anadoluya sevkedilen 700 göçmene her gün bedava yemek dağstmaktadır. Bu hamiyetü vatandaşımıza göcmen teşkilâtı tarafından teşekkür edilrrrştir. Kırtasiyecilikle mücadele Millî Eğttim Müdürlüğünde kırtasiyecilikle kat'î surette mücadele etmels maksadile bu hafta içinde, Müdür Muhit'.din Akdikuı BaşkarJığmda bir toplantı yapılacaktır. Müdürlükte bir de şikâyet bürosu faaliyete geçlrUecektir. kanunu Ankara 19 (Anka) Adalet Bakanlığı teşkilât kanununu hazırlamakta olan komisyon çahşmalarını hayü ilerletmiştir. Yeni tasanda üst mahkemeler teşkili gözönüne alınmış, halen 75 ilçede mevcud sulh yargıclarmdan başka, bu ilçelerde birer asüye mahkemesi vücude çetirilmesi de, ayrıca derpiş edilmiştir. I CUMHURİYET» in Tefrikası: Bakan devamla: «Hâîii.seler şayed böyle olmasaydı, bucün huzurunuza sunmuş olacağımız bütçe eski büt''elere nazaran bilhsssa kemmiyet bakınından daha farklı olacaktı» de di. Ve eski bütçelerle yeni bütçeyi kemmiyet ve keyfiyet bakımından şöyle kıvasladı: ' Hükumetiniz bu bütçeyi hazırlarken tasarruf fikrini esas olarak almış ve bu bakrmdan bütçe51 halle güliirruedi. Fakat, Semranın gözlerinin içint kaskatı ve sabit bir perde halinde dolmus olan merak ve düşünce onun tatlı bir gülümseyişile mukabele etmesine mâni oldu. tebessümü dudaklarında kaldı. «Bugün hava mcak degll mi?» «Çok ncak.ı «Bu yaz fazla aeak olacağa benziyor. O halde aizi Istanbnlda göreceğix demektir.» Nigârın söz açmak İçin «arfettigi bu gayreti Semra gene yanda bırakü. Bahsi kapatmak ister gibi bir tavula, kısaca: «Bakalım.» dedi. Ondan sonra, hep beraber «raziyi gezerlerken Semra ile Nigâr ancak böyle kesik kesik konustular. Biraz evvel aralarında birdenbire teessüs eden ve gittikçe kuvvetlenir gibi görünen ahbabhk anl bir sekilde sekteye uğrarruşU. Bu hal Nigân saşırtmn gibiydi. Biraz evvel kendisine samiml bir dost gibi büyük bir alâka duyan ve bol bol konuşan bu kıza ne olmus.tu ki böyle birdenbire durgunlasnııs, âdeta keyfl kaçmısü? Acaba bir jeye mi canı sıkümıştı? Semra da halindeği değişikliğin göze çarpacak derecede olduğunun farkmdaydı. Fakat kendine hâkim olamıyor, tabii görünmeye çalışmasma rağmen bunu tamamile basara mıyordu. Nigânn Munevveri tanıdığrnı öğrenmesi, onu kendlsinin de tanıdığını boşboğazlık edip söylemesi, bundan dolayı duyduğu pi$manlık ve nihayet Nigâr da kendisine bir rakib görmesi içindeki neşeyi birdenbire kaçırmıştı. Sakinleşmeye çalışıyor, içinden: «Feridle bir alâkam yok ki bu kın faskanmama sebeb olsun!» diyordu ama, buna da kendini tamamile ikna edemiyordu. Dtna etse bile gene neşelenemezdi, çünkü o zaman ortada alâka mevzuu kalmıyacak, kendini gene boşlukta hissedecekti. Zira bu çiftliğe Feride karşı alâka duyduğu için gelmişti, etrafile ve etrafmdakilerle alâkadar olm.ası da bu esas alâkadan ileri geliyordu. Çiftlik ziyaretinin ondan sonraki kısmı Semra için pek tatsız geçti... Ve Ferid Beylerin arazisinden çıkıp babasile beraber arabaya binerken arkada gene kötü hatırah bir mazi bıraktığını hissediyordu. O zaman içinin derin bir acile burkulduğunu duydu: O eski mazi, can sıkıa ve log gün lerle dolu mazi kendisini o kadar adım adım takib ediyordu ki pembe bir şafakla başlıyan her günün üzerine, çok geçmedeq, kara bir bulut gibi kapanıyordu. Bu hep böyle mi devam edecek ti? İleride ne yapsa eskiden yapbklarile ergeç bağlanacak ve arkada bıraktığını sandı|x ipler onu daima geri mi çekecekti? Ken disine müsaid olmıyan bip iklime •gehniş bir» mahluka benziyordtL Kuş olup geniş semalarda uçmak, balık olup temiz sularda yüzmek istemişti. Fakat yerde sürünmeğe ı mahkum bir varlıkb. «Allahaısmarladık» lar, «giile güle» ler Semranın hep bu kanşık düşüncelerle meşgtd beyninde dış âlemin uğultusu gibi bir iz bıraktı ve yeni «ahpab» larmdan aynlırken onlann çehreleri gözlerinin önünde bulanık bir film gibi dalgalanıp kayboldu. Akşam olmuş, güneş ufuktaki te pelerin arkasına doğru boynunu bükmüştü. Yollarm dönemecinde yüzlerine çarpan son ışıklar bir alev gibi çarpıp geçiyor, ertesi gün buluşmak üzere el sallayıp veda ediyordu. Arabaya onlarla beraber giren sükutu nihayet Şakir Bey bozdu: «Bugün gene dargunluğun üzerinde, Semra. Yemekte hemen hemen hiç konuşmadın.» «Konuşan çoktu, baba. Ben dinledim sade.» Nigârla biraz ahpablık ettin maamafih, değil mi?» «Evet. Hog bir kız.» «Evin kızı gibi. Zavalhlann kızları yok. Onu benimsemişler. Fakat muvakkat Onun için, Muhsin beyle karısının şimdi tek emelleri oğullannı evlendirip yanlanna gelin almak...» Şakir bey fariTim bu sikâyetile alâkadar olmakla beraber, isi şakaya vurmaktan da geri kalmadı: «Sen artık köylü kızısın, ayol! Güneşten başm ağnr mı!» Semra babasının bu şakasuu a a bir alayla karşdadı: «Ne kadar köylü kızı olmaya özensem olamıyorum... Hamurum başka yerde yuğrulmus.» Babası güldü: tAnladım! Nîgâr eana tstanbuldan bahsettikçe eski haüralann canlandı ve içinde memleket hasreti uyandı galiba! Sabret, hele. yaz gelsin, seni bir müddet İçin Istanbula yollanm.» Semra kaslannı çartarak: «öyle bir niyetim yok, baba,» dedi. c Buradan bıknuş değilim. Başağnsından ne olacak!» NaJtleden: VAHDET GÜLTEKİN Çıftlık çok geniş bir araziyi kaplıyordu. Evin bulunduğu yüksekçe kısımdan bakıîdısı zaman çiftliğe aid tarlalar ve bağlar olduğu gibi görülüyordu. Semra, heyecanını tutamıyarak: «Maşailah, çiftliğiniz pek geniş,» dedi. Sonra güldü: «Bizimki bunun yanında çocuk oyuncağı gibi kalıyor ve henüz pek bakımsız.» Ferid döndü: «Zamanla o da genişler ve gelişir.» dedi. nHele kadm eli değdikten sonra. Oyle değil mi, baba?» ' Muhsin Bey basını salladı: cıEvet. Bu çiftliği almama da, işletmeme de bizim Hanımın çok yardımı olmuştur. Ben o zamanlar çok genctim ve Hanımın teşvıkı olmasaydı böyle bir işe girişeceğim bile yoktu. Fakat senin yardımını da unutamam, oğlum. Bakın, bu bağlar, hele şu meyva bahçesi hep Feridin eseridir...» Kigâı SenuaniD koluna girerek: «Burada daha uzun müddet kalmayı ne kadar isterdim!» dedi. eSize ne mutlu! Ömrünüz bu güzel yerlerde geçiyor!» Semra güldü: «Şimdi anladınız mı tstanbula dönmeyi niçin istemiyorumV» Bununla, kendisinia İstanbuldan kaçmasıru başka bir sebebe hamlediyorsa o şüpheyi Nigârın ziiıninden silmek için süylemi?ti. Gene kız: «Hakkınıı var,» dedi. «Ben de bir imkânını bulsam da tamamile buraya gelebilsem.» Semra kızm bu temennisinde gizli bir arzu sezer gibi oldu... ve o zaman içinde tuhaf bir his uyandı: Kıskançlık mıydı bu? Feridi Nigârdan mı kıskanıyordu? Gözleri. bu sefer başka bir ışıkla parlayarak, gene kıza döndü. Onun hakikaten güzel olduğunu ilk defa farketmiş gibiydi. Nigâr, Semranm kendisine dikkatle baktığını görünce daha ahbabca ve sanumi bil Ciddl bir tavırU iöyledigi bu sözün manasız kaçüğını biliyordu. Babası da bunu farketmiş olacak ki: «Onu demek istemedim, kram,» dedi. «Tabil, insan bir güa bası ağndı diye çiftlik hayaünı terkedip şehre dönmez. Fakat bana öyle geliyor ki senin başağrrn biraz da manevL Neyse, bunu sonra düşünürüz.» Babasının bahsi bu şekilde kapaması Semranın hoşuna gitmemişti Semra babasının lân nereye ge amma, yeniden açmak istemedL tirmek istediğini anlamıştı. Biraz sonra babası tekrar sordu: cBaşım ağnyor, baba» dedi. «Geçti mi başının ağnsı?» «Günef mi geçti acaba?» (Arkası Tekel inşaat şubesi Baymdırlık Bakanlığma devredildi Tekel İdaresinin lnşaat şubesi bütün kadrosu ile Bayındırlık Baksnlığına devrdeilmiçtir. Bu arada, bir kısım mühendislerin haricde büroları olduğu da gözönünde tutularak bu mühendisler kadro harici bırakılmışlardır. Ölümle sona eren bir kavga Sehrimlz «avcılığı dün Bakırköyünde vuku bulan bir ölüm hâdisesinin tahkikina el koymuştur. Tahkik mevzuu hâdis* sudur: Bakırköyünde, Sakızağacında. Asmalı •okakta 56 numaralı evde oturan Vahld« Tokerl» kiracısı Zihni e\rvelki aksam bir meseleden dolayı kavga ennişlerdlr. Savcılığa yapılan ihbar ve iddiaya göre, kiracı Zihni, 60 yaşlarında bir kadın olan Vahide Tokeri bir arahk itmis ve yere düşürmüştür. Bu sukut neücesinde birdenbire fenalaşan kadın, az sonra ölmüstür. Adalet Doktorı Kâmîi Ünsalan Vahidenin ceseöini muayene etmiş. Morga kaldırtmıştır. Zihni yakalanmıs. hakkında takibata başlanmiftır. Zeytinyağı piyasası Tunan hükumetinin zeytinyağı ihracını yasak ettiği haber a'.ınmıştır. Bu yüzden bizden talebler fazlalaşmış ve zeytinyağı piyasasmda bir yükseklik müşahede edilmiştir. Bllindiği gibi zeytinyağı Matlaıı bir müddettir yükselmektedir. Tekel Genel Müdürlüğü Başmüfsttişl Te\fik Işıklıoğlunun efabeyisi va Bay3a Haticenin e^i, Fatlh Evlenme rr.er.rir mua\ini ve Hamidiye Canni Başmüezzini Hacı Hafız Mustafa Lutfî Hakkm rahmetir.5 kavuşmuştur. Cenazesi 20/2/951 bugjnkü salı günü C?rrahpaşa haster.esinc'en saat 1Î.3D da almarak ikindi vakti Sümjülcfer.di C Î J nuicde cenaze namazı eda cdik.u.ten sonra Tapkapıdaki rr.aibers^ir.e defr.edilecektir. Mevlâ r3hmet eylesin. Trabzon tüccarındün Kâzım Piyalenin erıiçteleri, İstantu! Flcrya ağccİEnciırma orman Saşn.ühendis: ETHEM NAHİD BİLEN müptelâ olduğu hastahktan kartulamıyarak vefat etmiştir. Cen?.zesi 23/2/951 salı giir.ü Cerrahpaşa hastanesinden ka!dırı!arak öğle namazı Beyazıd Camiînde kıhndıktan sonra Elirnekapıdaki Şehldliğe demedilecekür. Allah rah1 rr.et eylive. ÖLÜM