24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
İL.İ Bizim artistler Yeni Bir Moda: Rengârenk Saç! Renkli saç değil: O eskidi artık. Kadınlar saçlarını bir gün sarı, bir gün kırmızı, bir gün siyaha boyamaktan artık bıktdar. Şimdi yeni bir moda çıkö: Sansını, kırmızısını, siyahını, hattâ yeşil ve mavisini ayıu zamanda boyuyorlar. Bu suretle, başlannda rengârenk saçla dolaşıyorlar: Tıpkı türlü renk çiçeklerden mürekkeb bir vazo gibi. Bu moda, tabiî, Amerikada ve Hollywood'da çıktı, buna hiç şüpheniz obnasm. Ihtimal, artistlerin operet sahnelerine çıktıkları zaman üzerlerine muhtelif projektörlerden dökülen renkli ışıklardan ilham alınmış olacak. Bu modayı ilk tatbik edenler arasında, geçenlerde George Sanders'ten ayrılan meşhur Macar artisti Zsa Zsa Sari de var. Her yeni moda gibi, bu da bazıları tarafından alkışlandı, bazılan tarafından da alayla karşılandı. fakat, umumî kanaate göre, rengârenk saçın kendisine en fazla yakıştığı artistlerden biri Zsa Zsa Sari'dir ve onu görenler alayı bırakıp tekdire geçmişlerdir. Türk filmlerinin sayısı gün geçtikçe artıyor, bu miktar artışının arada sırada da olsa değerli eserler verdiği gibi, zaman zaman yeni sanatkârlan da beyaz perdeye kazandırmak gibi faydalı bir tarafı var. Birlik Filmin evirdiği «Dağların Kızı» filminde yakında seyredeceğimiz Nebile Teker beyaz perdemizin kazandığı bu yeni değerlerden biridir. NEBILE TEKER «Dağlann Kızı» mevzuununun büyük bir kısmı Kafkasyada geçen bir aşk hikâyesidir. Bu yeni Türk filminin baş kadm rolünü oynayan Nebile Teker de, Kafkasyada doğmuş ve küçük yaşta memleketimize gelmiş bir Türk kızıdır. Bu itibarla, oynadığı bu ilk filmind«ki rolünü, büyük bir heyecanla benimsemekte ve canlandırmaktadır. Çok küçük yaşında filme ve tiyatroya karşı büyük bir alâka duymuş olan Nebile Teker, daha o zamanlar arkadaşlarını toplayarak piyesler oynatmış ve oynamış, pek genc yaşmda Ses Operetinde ufak roller almış, ajTiı şekilde rollerle «Köroğlu», »Sonsuz Acı^, «Yuvamı Yıkamazsın» filmlerinde beyaz perdede görünmüştür. Daha sonra Raşid Rıza, Halide Pişkin heyetlerile birlikte muhtelif turnelere iştirak etmiş ve 195051 yılında da Izmir Şehir Tiyatrosunda çalışmıştır. Bu arada 1951 Bergama Kermesinde temsil edilen Lâtin müellifi Plautus'un «Ikizler» inde baş kadın rolü Erotiumla bilhassa alâkayı çekmiştir. Beyaz perdemizin bu yeni yıldızı, ilk filminden heyecanla bahsederken: «Bu ânı hep bekledim» demekte ve ilâve etmektedir: tRolümü çok benimsedim. Gerçi karakteri mizacıma hiç de uygun düşmüyor ama, sanatkâr için her role girmek lâzımdır.» Maria Fiore stüdyoda filma çıkmak iuere hanrlanırken Gözyaşları sayesinde yıldız olan kız Eskıden yalancıktan ağlamasını bilen artistlere kıymet verilir ve bunların büyük sanat kabiliyeti olduğuna inanılırdı. Şimdi bu değişti. Rejisörler: «Sahiden ağlaması güzel olmıyan kimse yalandan ağladığı zaman bu işi başaramaz» diyorlar. Yeni Italyan yıldızlanndan Maria Fiore sahiden ağlaması çok içli olduğu için yıldız olmuş bir kızdır ve rejisörlerin yeni göriişüne en güzel bir misal teşkil etmektedir. Onun çok meraklı bir hikâyesi var. Kısaca anlatalım: Maria Fiore henüz on beş yaşındadır. Bu yaz, yeni yıldızlar bulınak için bir müsabaka tertib edilmişti. Yirmi beş kızın arasında Maria da girdi. Fakat, projektörler yanıp da kızlar rejisörlerin, filmcllerin, sanat ve reklâm işleri mensublannın karşısında arzı endam etmeye başlayınca Maria'yı bir telâştır aldı. Buraya geldiğine, geleceğine pisman olmuştu. Kan, ter içinde kalmış, heyecandan titremeye başlamıştı. Bayılacak gibl oluyor, eli ayağı tutmuyordu. Nihayet, daha fazla tahammül edemedi, hüngür hüngür ağlamaya başladı. Fotoğrofçılar bunu nimet bildiler, derhal üstüste resimlerini çektiler. Etraftan koşanlar kızı aldılar, sakin bir yere götürdüler, limonata içirdüer, dondurma yedirdüer ve onu teselliye, teskine çalıştılar. Maria Fiore kendisi lçin artık hiç bir ümid kalmadığına, bu kadar kişinin arasında tam manasile rezil olduğuna kanidi. Giyinip şitmeye hazırlanıyordu, haber geldi: «Rejisör Renato Castellani sizi istiyor!» Meğerse rejisör, kızın heyecanını ve bu heyecan içinde kendinden gsçip göz yaşlannın boşanmasını pek beğenmiş. «Bu kadar hassas olan, bu kadar içten ağlamasını bilen insan, artistin tam kendisidir.» diyordu. anılmadığını hâdiseler de gösterdi. Maria'ya «Iki ümid arasında» isimli filmde baş kadın rolünü verdiler. Çok muvaffak oldu ve derhal yıldızlığa yükseldi. Şimdi onu herkes «gözyaşları arasında parlayan yıldız» olarak tanıyor. Foto S. Memduh Sza Sza Sari rengârenk saçlarile Yeni Türk filmlerinden: Miınevver Coşkun, Cahid Irgat ve Bn. Peruz «Hayat Acıları» filminde NE HABER Franchot Tone ile Barbara Payton ayrıidılar jr Franchot Tone ile Barbara Payton bozuşmuşlar ve ayrılmışlardır. Boşanmak için mahkemeye müracaat edeceklerdir. Eundan iki ay evvel, Franchot ile Tom Neal arasmdaki bir dövüşten sonra, kavgada kaybeden aşkta kazanmış ve Franchat, Barbara ile evlenmişti. Hikâyenin geçen hafta cereyan eden sonu bile kıskançlıktan doğmuştur: Barbara Tom Neal'le film çevirmek istemiş, Franchot buna razı olmamıştır. •jt TValter Pigeon «Meçhul adams isimli filmde bir hâkim rolündedir. Film münekkidleri Walter'e bu tipin pek yaraştığını söylüyorlar. •fc Janet Leigh «Broadway'e iki bilet» isimli filmde Yony Martin'le beraber rol almışür. •Jc Gloria Svvanson New York'ta «Nina» isimli bir piyeste oynarken bu rolün «bir yıldıza lâyık rol» olmadığını ileri sürerek, eseri bırakmıştır. + Bette Davis 1942 de Katharine Hepburn'un çevirdiği «Yılın Kadını<> isimli filmi televizyon icvı >eniden temsil edecektir. Bu tecrübenin iki artistik kabiliyeti arasırtda iyi bir mukayese imkânı vereceği söyleniyor. İt Lili Palmer'le Rex Harrison, hayatta olduklan gibi televizyonda da bir kankoca rolü oynayacaklar ve bu sekilde bir sıra film hazırlıyacaklardır. •jc Leslie Caron isminde yeni bir Fransız dansözü M. G. M.'ın hazırladığı «Pembeli Kız» filminde baş rolü ahnıştır. •k June Allyson ile Van Johnson «Opmeğe kıyamadım» isimli bir film çevirdiler. İt Charles Dickens'in «Noel Çan ları» isimli eseri beşinci defa clarak fikne almıyor. Bu seferkini United Artist şirketi çevirmektedir ve baş rol Kathleen Harrison'a verilmiştir. GutslEf RICHARD HVKMEPEhl FÎKRİt/t fiRSLffN /.. e; SAINT MICHEL d'AIGUILHE JâUAMAMAStm töAB SZS Yic sv\zec ft18 COPK. i'j',ı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear