Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
14 EyHtf MN BlR DAKİKA 500 iincü toplantı O Und Dunya Harbinden kurtulan dünyada devamh bir sulh kurabilmek ve mevcud ihtilâflan banş yoln Ue halledebümek maksadile teşkfl edilen Güvenlik Konseyi evvelki akşam 500 üncu top lantısını «kdetmiştir. tSan Francisco» adınm dillerden düşmediği sıralarda bu teşekkülün dünyada büyük bir rol oynayacağı ve mevcud anlaşmazlıklan ortadan kaldıracağı sbylenıyordu. Fakat bugun hakikat şu merkezdedir ki, Güvenlik Konseyinin şimdi karşılaşmakta olduğu ihtilâflar ilk celsesini •çtığı vakit karşısına dikilen anlaşmazlıklan golgede bırakmaktadır. Güvenlik Konseyinin ba beş yüz toplantısmı içine alan devre esnannda ne gibi değişiklikler vukua febniş ye bunlar ne gibi tepkilere •ebebiyet vennistir? Askerî manevralar bugün sona erecek maa da muhtemeldir. Yann tatbl kat sona erecek, öğleden sonra dia lenecek olan birlıkler öbür gün ya. pılacak geçid torenine hazırlanacaklardır. Cumhur Başkanı da geçid töreninde bulunacaktır. Cumhur Ba§kanı, Genelkurmay Başkanı vasıtasile butün blrliklere tebrik ve te şekkürlenni bildırmiştir. Amerikan Büyuk Elçisi ile Mille* Meclısi Başkanı, Genelkurmay Ba§kanı Gölcüğe gıderek oradaki ter saneyi tetkık etmişlerdir. Yabancı muşahidlerin intıbalan Harekâtı takıb eden Surıye Ataşemilıteri Albay Abdülvehab Bey, ıntıbaını şu suretle ifade etti: c Ben harekât sahasında bh erden bir kumandana kadar bütüo askerlerle temas ettım. Hepsini vazifelerıni iyi anlamışlar, kavramı|lar gördüm. Tebnk ederim.» Tatbikatı sabahtanberi taklb eden AmerJca Büyük Elçisi, bas>n mensublanna inübalanıu kuaca şoyle anlatmıştır: e Gazete muhabirlerl Başkao Truman'a harb naaıl gıdıyor? dıye sormuşlar. Truman cevaben cGenerallenmin bana verdığı malumata göre harb gayet iyi cereyan e diyor» demiştır. Generallerm ban3 verdikleri malumattan da tatbıkatın iyi gitmekte olduğunu anlıyorum * Dört gündenberi tatbikatı takib Subaylanmız ve erlerimiz bu soo sistem harb vesaıtını şayanı tak etmekte olan yabancı muşahıdlerdır bır muvaffakıyetle kullanmak den Italyan Denız Ataşesi Albay tadırlar. Bıraz ilerıde Kırmızıların Ubaldını de çunlan soylemıştır: e Tatbikatmız çok muvaffan ıkmal şubesi vardı. Burada çadırlarda askerm gunlerce yiyeceğı, ya oldu. Yeni ve modern malzemeyi kacağı, cephanesi depo edılmış, ica kullanmakta askerlerınızin gösterbında bunlan nakledecek vesaitîe dığı kabüryet cıdden takdıre değet havadan uçakla atılabilmek ü Ordunuzun gerek bilgi, gerekse fizere bir takım son sistem kaplar zıkî kabüiyeti çok üstundür. Tüıfc emre hazır bulundurulmuştur. Bu askerinin cesareti de herkesçe r« radan cepheye hareket ettik. Ha dünyaca malumdur.» rekât son derece surat ile yap'U Fuad DUYAR makta, askerler sıperden sıpere fırManevra sahasında şüpheli lamakta, sedyelerle insanlar naklebir şahıs yakalandı dılmekte idi. Burada her ıki tarai Evvelki akşam saat 17 de ma< da son harbın bütun vasıtalannı nevralar munasebetile Çamlıca sın kullanmaktadır. Mehmedcikler bunun bır tatbıkat olmasma rağmen larmda harekât yapan askerî bırhâdıserun heyecanına kendılerini lıklerimızden bir grupun civannda kaptırarak âdeta cıddt bır savaş bir sivil şahsm şupheli bir şeki'dc mış gıbı hareket etmektedırler. Bu dolaştığı görülerek bu meçhul adam hal Amerıkalı ye dığer ecnebi mü yakalanmıştır. şahıdlerin bir kat daha takdırın' Kızıltoprakta oturduğu ve ism;mazhar olmuştur. Bugünkü en son nin İrfan o'.duğu anlaşılan bu şahıs durum, Mavılerin, Kırmızıların ku bir subay refakatinde Ernniyet zey kanadına 812 kılometrs do Müdürlüğüne getırilmış ve burada rinliğmdt nüfuz etmelerile son<ı sorguya çekilmiştir. İrfan, manevermiştir. Gecenin hazırlıkla geçe ralan çok sevdiğıni ve heyecanceği ve mütemadiyen ihtıyatlannı landığmı, bu maksadla bir çukura ve tank birliklerini ileri suren Kır gizlenerek harekâtı seyrettığıni söy mızılann yann sabah şafaktan îtt lemıştır Hareketınden ve sözlerinbaren kat't neticeyl almak üzer» den şüphelenılen İrfan nezaret alharekete geçeceğl tahmin «dılmek tma almmış, hakkında araştınlıp tedir. Gec* tank hücumlan yapıl son'sturulmalara başlanmıştır. «ınmıımıifflmnıııııııııııııııınnnıııııııııııııııımmıımııııı Baştarafr 1 inci $dhifed» oın kuzeydeki hücumunun ise semere vermedıği bıldirildi. Bu suretle evvelce harita üzerinde olan harekât, jimdi hakikî bir mücadele gıbi seyyal bir hal almıştır. Bu savas hakkında en doğru malumatı en yakm yerden almak içın Balçık mevkıinde bulunan muşterek harekât merkezıne gittim. Çok juzel setredıkmş muteaddıd çadır lar arasmda merkez çadırına girdım. Muşterek harekât merkezınin raahıyetı şudur: Bugünkü harblere, kara, hava, denız kuvvetleri iştırak etmektedır. Herhangi bır cephede bunlann ayn ayn çalışmalanna imkân yoktur. Muşterek bh komuta lâzımdır. Bu itibarla böyle bır merkez kurulmuştur. Çadırda piyade harekâtı için bır kurmay ve ıstıhbarat subayı, kezalık hava komutanı ve istıhbarat subayı, denu komutaıu ve istıhbarat «ubayı oturmakta, ordu komutanı da bunlara başkanlık etmektedır. Burada komutan, cepheye 5080 kilometre uzakta olmasma rağmen dakikası dakıkasına harekâta vakıf olmakta aldığı malumat üzerıne akabınde gereken emırlen vermekte, hava ve denız kuvvetlerıni harekete getir mektedır. Son sıstem malzeme, ma kme, telefon, telsız, Telerm frumur gıbı âletler kullanılmakta ve irtıbat temın edılmektedır. General Marshall Amerika Savnnma Bakanı oldu Baştaraft 1 inci sdhifede vunma Bakanlığma getirilmeleri yasağmdan General Marshall'ın istısna edılmesi yolundaki Başkan Truman'ın talebini ikıye karşı 10 reyle kabul etmiştir. Aleyhte rey verenler cumhuriyetçi âyan üyeleri Hany Cain ve Willıam Knowlanddır. Modern hiicum tanklan Washington 13 (a.a.) (Afp) Kore hâdiseleri ve bilhassa bu hâdiselerden alınan dersler Amerikan silâh fabrıkalarında imalı iki sene evvel durdurulan hücum tanklarının yeniden yapılmasına yol açmıştır. İki sene evvel tank imalinın durdurulması Amerikan teknisyenlerinin çalışmalanna devam ederek hiç olmazsa kâğıd üzerinde radarla mü cehhez ve hususî zırhlarla kaph son derece modem hücum tanklan modelleri hazırlanmalarını bnleyememiştir. Dığer taraftan sanıldığına gdre, Amerikalılarla işbırliği yapan îngilız teknisyenleri Washingtondaki askerî mütehassıslara göre, dünyanın en ivi tank tipini hazırlamışlardır. Evsah gizli rutular bu tank şimdi seri halinde imal^ başlanmıştır. Abnanyanm silâhlanması NewYork 13 (a a ) (afp) Bu sabah üç büyuk devlet Dış İşleri Bakanlan ıki saat 15 dakika süren toplantılannda Bab Avnıpanın silâhlanmasına müteallik umumî me selelerin ele alındığı sarulmaktadır. Muzakereler esnasında Abnanyanm yeniden silâhlanması meselesine de temas edıbniştir. 70 tümenlik bir Avrupa ordusu Londra, 13 (a.a.) (Afp): France Presse ajansına resmen beyanatta bulunan Muhafazakâr Parti merkez burosundan bildirildığine göre: Muhafazakar Partl, 70 tümenlik bır Avrupa ordusu kurulmasını ve bunun 10 tümeninin Almanlardan muteşekkil olmasını ilen süren Churchill'ın teklifıni tasvib etmektedır. At ve meydan Cazetelerde, takvimlerde, mekteb kitablannda bir tarih: 1900 bümem kaç. Nüjus kiğıdlarvnda, tapv. senedlerinde, askerlik işlerinde bir tarih: 1300 bilmem kaç. Meselâ »1344 doğumlular terhis olunuyor* gibi. Şimdıki gencler hesab ediyorlar ve bu, 606 yaşındaki adamlar nasil asker oltır diye faşıyorlar! Madde, kanun, nizam... hepsi kitabda yazılt. Bunlan ne zaman, Yarabbi, ne zaman doğru dürüst taibik edebileceğiz? D. N. Başağrısı tzlanda etrafmda dolaşan Avrupa kendini müdafaaya er gün: Sovyet balıkçılan azunli mi? Başun çathyor. Bh? Avrupanm, bır takım füphelere Hekvavüc 13 (Nafen) Izlanda ada aptoliden (!) var mı? kapılmadan silâhlanması yohında lu sının civannda dolaşan 200 Sovyet ba diyen kaç dostunuza tesadtif ederzumlu olan maddı ve manevî gayretı lıkçı gemlsl ada sakinlennin telâşa (hıiz. gosterebılmeaı ıçm Ama kalılarla uuşmelerıne sebeb olmuştur. Ingılizlenn baa kulfetlere katlamak Doktorlar, sankl her şeyto ieb«Şimdi balık mevsiml olmamaîina ve lcab ettığınl şımdıden anlamalarl Norveç, Isvec ve Danlmarka balıkçı ge binl bulmuşlar gibi stadl de b«t şarttır. Amer ka ve Ingıltere Avrupa mılerınin buraları terketmif olmalarına ağnsıniB sebeblerlnl aramıslar., karasındakı de\letlerın her ıki cıhan ragmen dolaşan bu harblnde gdruldugu gıbı. İlk hueuma zlyaretlenne turluSovyet gemilerininka araştmnışlar. Nihayet başağnsinu» manalar vermek İlk darbeye yalnız başlaruıa gogus bıl olmaktadır zekı adamlarda rastlandığı kanaagermek mecburıyetlade bırakılmıyaIzlanda gazetel<Tİnden birisl bu Rus tine yarmışlar. oaklannı fi'lıyatla isbat etmelıdırler. Arkadaşlardan hirl rwa, enııa* Onlara derhal yardım edebilmek, des gemilerinin dolaşmalarını tkind Cihan teklemek hususunda en cıddî tedbırlere Harbl sıralarında Alrpan gemflerinin gazete, koşarak geldi. muracaat etmekte olduklarını goster. hareketlenne pek zıyade benzediğüıi Müjde Felek! Mesele hallolıınkaydetmektedır. melıdırler. du. Benim durumum anlaşıldı. Avrupa kendlnl mudafaa edebllır * * * Siyasî partUer arasmda mı? AngloSakson muttefıklerı butun Batı Y<Jk acannn, ne münasebet? lı ları bağlıyan kacer bırlıgı çerçeve Yeni bir «Müellifler Sendikası» sjnde mutesanıd olduklarını delıllerıle Eır mudd=ttır bazı Amerikan maga Artık bana aptal dlyemersto! ıbat ederlerse Avrupa elbette kendınl zmlerı hakikate çok yakl^şan fcır ta Neden? mudafaaja azımle çalışacaktr. Bu kıt a kım zabıta romanları neşretmeğe haş Işte, gazete yanyor. Başağnsı İçın artık kaybed^ecek vakit kalma lamışlardı Dergilerin bu rorranları mıştır Hayatı ehemmiyette karariarın kinıe yazdırdıklan hayli merakı mucıb zekâdan gelirmi». verılmesı gereken bır zamandayız. Sana ne? olmakta geri kalmıyordu. Nazarıyatı, komıte munakaşalarını bir Benim stk sik başmı ağnr y«l Uzun tetkıkler net bu ljin tarafa bırakarak hareket geçmeli Ya lçyuzu meydan çıkmış. cesindelen eser Eeeey? şamak ıstiyen, zabıta devlet zulmune lerin bır değll birkaç neşred olduğu Yanl zekâdan gellrmls jal katlanmayı redoeden milletler, vahım ve bunların NewJerseymuellifı hapıshanesınde bn mahlyet almakta olan tehd dl«r kar ikamet (!) ettıkleri anlaşılmış'ir Dev Kim gellrmlş? şısında memleketlermin roudafaası Içm let hesabına yıyıp içen Azizim senln de Mç başm «|gerekü fedakârlıklara katlanmak zorun lannda bır «Müellifler mahkümlar araSendikası» lcu nmıyor galiba! Anlatamadık mı? dadırlar rarak roman neşretmeğe başlarrışlar. Zeki adamm başı açnrmuj, demek Journal de Geneve'dtn IçleTinde eıi kalem tutanlar kendi baş ki başı ağrıvan adam «eki hniş. * * * lanndan geçen yahud arkadaşlarımn anlattıkları maceraları hikâye ediyorlar Benim de başım ağru Demek kl Amerikada çelik darbğı ve bazı kimselerin gızll yardımı gave ben de zekiyim. Arrerıkada çelık ve hurda deroir sınde piyasasını Güldiım jokluğu kendini gunden gune hısset kadar Amerikan yazı bır şek'lde,gimdıye gorıılmemış hakikî tırmektedır Doğru sö> lü> orsun.. glbl valhayatlannı tasvır eden bu romanlarla Birkaç ay evvel işlerin durguıüaşmanu bu muhakeme senin aptal olsıtıdan endışeye duşen kuçuk sanayi dolduruyorlarmış! mana mâni değildir. erbdbı sımdı yağmur gıbi yağan sıpaAdlt makamlar bu teşebbüse son Neden7 Başun ağnyor yaî rıçler altında bunalmış bir dunrmda vermekte gecikmedıler Fakat bu eefer dırlar. Bu muesseseler »pari$lere lü de okTiyucular Adlıyecilere itiraz ederek Belki başm ağrıdığı laman bfe zumlu sjratle cevab veremiyorlar çok se\dıklerl bu muell flerin hatıra zekft kriri geçiriv orsun. Afn geçunku ellerınde ham madde yok lar.nı neşredeb'Imeleri Içm hukümete çince Aptalsındır kuzum, aptaL Sanaylcıler hukümete muracaatle ham istida ustune ıstida yağdırmaktadırlar Eğer her başı ağnyan zekl olsaydı. moddelerın tevzıınl kontrola tabl tutîmagetfdan Bu kadar zeki nasıl aptal olurdu .. masmı istemışl^rdır. Amerikanın salÂ* * * h >ettar çevreleri hukumetçe verılen Sen benim dediğime bak!. Krlzdlr sıparışlerın halkın lhtıyacı olan çelık o, zekâ krizi. İlâcdan sonra hırsızlık ınaiâtını yuzde otuz azaltacağım soy*** lemektedırler Çelık kullanan fabrıkaLondra 13 (Nafen) Orta yaşlı bir îdam cezasmı biriro ceza kannlar mamulâtlarımn tamamını şimdiden kadın bır mağazadan eşya çaldığı İçin e'den çıkarmışlardır. Bu f?brlkalardan tevk f edılmlştır nundan kaldıracaklarmış. b rı Fransaya Almanja>a ve Belçıkaya Hâkımm kendıslne sorduğu suallere Benim idama dair aklımda kalaa ş.rr.dıden çellk ısmarismıştır hâdıseden bir kaç saat evvel adrenalin fıkralar vardır. Meselâ: Çingeneyl enjeksiyonu yapılmış oldugundan hiç asmaya gotüruvorlarmış: Epcque'dan b!r sey hatırlamadığmı beyan ederek Aman ağalar. îlk defa başmm cevab vermistir Kriminoloji Konferansında Hâk m, llâcın tesirinl kabul etmekle çelivor, boynumdatı gıdıklanırnn. Cinayet! beraber kendısım 10 tngıllz lirasına Başka yerimden assanız! demiş. Parıs 13 (Nafen) 600 kadar tanın. rrahkum etmiştir Bana sorarsanır, ben «evveldea nıi5 krımmolcjıstın konferans akdet* * * ta«arlı>arak adam öldıirme» dnamekte oldueu bınanın bir cmayete sah\etine tatbik edilen ölum cezasım Banşı kurtarmak için ne olduğu bı'dırılmektedır Frnnsızlar barışı kurtarmak istijorsa deeil kaldırmak, hiraz daha çenışMesleklerıni alakadar eden meseleler 17°rınde harare+h murakasalar cerev?n vazıfelerı acık olduğu kadar âc 1 blr letirim Bir Fransız garetesinde: ederken kor dorda Rumanjalı bır mııi nahıvet arzetm«ktedır «300 franga cenaze defnedılirlen, ^ecının dığ°r bir Rumanvalı multecı>ı Fransa on safa geçmezse Avrupa yatab«ınca ile vurduğu haberı almır alm Sayamaz Fransa kendisinl beklejen bu havat pahalılığı, çekilmeve değer mi?» di\e bir ilân gbrmıiştum. naz mutehassıslar vaka mahalhne gı vazlfeden tegaful ederrez. Ha dışarıda, ha içeride bir lokma derek tetkıkatta buluhmuş'ardır Tekrar Onun için maalesef bizım gene aske'i konferans salonuna don^n bu zatlar bu bır devlet olmamız gerekiyor Avnı ekmeği buiamıvan nlceleri var •;efer nazarıvelerı bır tarafa bırakarak zımanda çeride otoritenın kurulması da ki: havatının sonuna kadar ttemibu hak kî cınavet meselesi üzerinde elzemdır Çunkü otorıte bulunmıvan ni maişet ve mesken» maksadile tıırlu fıkırler dermeyan etmeğe başla jerde ordunun kıymetl olamflz mı=lardır A u rore'dan insanı şisleviverir. Hele af kanunlan 1520 senede bir, hapisanelerl boşalttıkça ölenm kanı bedava akmış olur. Bence idam ceralan, yakın riyasl ciıriimlerden kaldınlmalıdır. Her yerde de bö>ledir. Lâkin üst taraAtına 13 ( a a ) (Reuter) Üç •ında kalması memleket ve millet partınm iştırakıle kurulan yeni selâmeti namma şarttır. Bizun aYunan hukumetı, anlaşmazlıklan Bastara/t I inci sahıjede bır gecede hallederek bugun and rulmandan müteşekkıldir ve bu rasıra dısanya bakıp: Inçilterede yokmuş.. diye oriçmiştir. heyete 9 uncu Aslıye Ceza Mah tava lâf atmamıza şaşiyorum. Ayol, Koalısyon hükumeti yann parla kemesi Yargıcı Seyfeddın Uğur mentonun karşisma çıktığı vakit başkanlık etmektedır Dünku otu Inçiltere dediğin memleket bun250 oydan 180 mı elde etmeyi bek nımlarda iddıa maknmmı savcı yesi tamamen başka, eemlyetl büsbütun ayn, karakteri blzimkine hiç lemektedır. > ardımcılarmdan Hakkı Müftüoğ ben7emi^en bir verdir. Ona bakaYunan Basbakanı Venızelos rad lu işgal etmiştir. rak hııkum jurutebılir mi\iz? yo ile Yunan halkma yayınladığı Dun sabahtan itıbaren mesailePeki! Idam cezasuıı, Ingilterede bır mesajda «yeni hükumetin par rine başlıyan mahkeme, oğleden yoktur diye kaldıralnn. Ama IngUtinin demokratik ve lıberal anane evvel muhtelif 7 basın davasını lerinden ilham aldığuıı temin ede ru'yet etmıs, bunlardan bır kısmı terede mekteblerde faiaka vardır. Onu da beraber alsamza! bılırım» demiştır. nı af kanununun hududlan içtne Gene üzuntüye başladık. DemokBaşbakan Venızelos ayru zaman alarak dosyalan savcılığa gonderrasi hastalığı di^PceCri^n Relivor. BU da Dış işleri Bakan'^ır Kabinede mıştır. taşı da kujuya kim attı Allah aşHalkçı Çaldarıs ile Sosyal DemokToplu Mahkeme dün öğleden rat Papandreu Başbakan yardımcı sonra Kumkapı Ermeni kılısesi Mü kına? B. FELEK landır. tevelli Reisi Dr. Boğos Kiremıdçi tarafından şehrimizde intişar eden «Kurtaran» denizaltı kur ermenice Norlur gazetesi eahıb ve mesul mudürü Vahan Haçıkyan tartna gemisi bugün gelecek aleyhıne açılan neşren hakaret daAskerî yardım plânı gereğmco vasmın rü'yetme başlamıştır. Dua Bas'araH 1 ineı snhtfede Bırleşık Amerıkanm bıze verdıği kü oturumda davaa doktor Kıra ve Kredı Bankast olmak üzere bazı «Kurtarans adlı denizaltı kurtar mıdçi ve sanık hazır bulunmuş Mıllî Bankalar bır çok fabrikalan ma gemısınin bugun limanımıza lardır İlk olarak savcılığm iddıa devralmak içın hükumetle muzagelmesi ve Maltepe onlerınde de» namesi okunmuştur. Bu iddıaya kereye eirışmışlerdır. Fakat ?art mırlemesı beklenmektedır. gore, sanık Vahan Haçıkyanın, 15 olarak mılletlerarası Kalkınma Ban temmuz tanhli Norlur gazetesinde kasından veya Marshall yardımın' çıkan bir makalesınde davacı dok dan sermaye kredısi açılmasını ıstora neşren hakarette bulunduğu temislerdır Muzakerelere devam obelirtılıyor ve gazete mesul mu lunmaktadır •durünun cezalandırdması isteniyordu. Dığer taraftan davacı Dr. Kıremidçi, sanıktan maddî ve manevî zarar olarak 10 bin lira taleb ediyordu. İddianame okunduktan sonra sorgusu yapılan sanık gazete Yalcva 13 (Arkadaşımız Haluk mesul mudürü, davacıyı tanımadı Durukal bıldırıvor) Duclaklan ğını, dava mevzuu olan makalenm arasında sıaarası eksik olnııvan D'ş tenkidî bır mahıyet taşıdığını soy Is^n Bakanı Fu=ıd Koprıılunurı silemiştir. Duruşmanın devamı, ma g?ravı bırakmaga kaıaı verdı^mi kalenın yeniden tercume olunarak oğrendım. Bu"u k°ndısı de t^Md mahkemeye gbnderılmesi içın bır etti Koprulü dun Kopıu ile Yaî 3/a başka güne bırakılmıştır. arasmdakı sevahat muddetır>ce an D Danışan Meelis Başmakaleden devam Bu merakh sualler istişare meclisinın hemen bütün toplantılar'nda sonu gelmez tartışmalara vol açıyordu. Gerçi miıessesenin lüzumundan kimse şuphe ermiyordu. Fakat pelişme istikameti bahsinde fikir daha başlangıcda ikiye bolııntnüştü: Bir kısım üyelere gore istişare meclisinin salâhiyetleri arttınlmalı, bn meclis her teşriî meclis gibi kanun yapıcı bir seviyey» yükselmeli, burada yer alacak mebuslar doğrudan doçruya millet tarafından bu iş için secüme'idir. Bu ateçli Avnıpacılara karşı daha temkinli. yahud da daha sivasî bazı üyeler ihtiyat. soğukkanlılık tavsiye ediyor, hislerin tesiri altmda fazla havale kapümamak lüzumunu hatırlatıyorlar. Avnıpa birliçi lâzımdır, günün birinde mutlaka kurulacaktır, güzel. Fakat bu birliğin özünü içtimaî ve tarihî zaruretler kurar, bünyesini de laman pişirir, olgunlaştrnr. Şimdiden herşeyi yapacağız diyerek hâdiseleri zorlanıak, bizi ilk adımda hayal kinklıŞına uğrratabilir. O takdirde biıtün tnüsaid imkânlan kendi elimble baltalamış, yıkmış olmaz mıyız? İ>isi mi. elverişli fırsatlan kacırmaksızın işi biraz da oluruna bırakalım. SaŞlam bir yapı kurmak istivorsak acele etmememiz 9srttır. Güvenlik Konseyi İlk eelsesml açtığı sıralarda Batı âleminde Sovyet Rusyaya inananlar, Rus samimiyetinin aldatıcı bir maskeden ibaret olduğunu kabul etmiyenler ekseriyeti teşkil ediyordu. Bunlar kanh bir harbden kurtulan dünyanın devamh bir sulha kavuşması için de «ehemmiyetsiz» addettikleri ban tavizlerde bulunuyor ve bunlarla Rusyanın, Birleşmis. Milletler dahilinde demokratik bir hayat süreceğini zannediyorlardı. Fakat zaman geçti, hâdiseler gelişti. Bu gorüşun yanlış olduğu anlaşıldı ve Batının gozleri açıldıkça Rusya ile hür milletler arasındaki uçurum da genişledL Güvenlik Konsejinin 500 toplantı akdetmesine rağmen hedefine yaklaşmayıp aksine olarak ondan uzaklaşmış olmasınm başlıca sebebi Rus siyasetinde herhangi bir değişikliğin vukua gelmesi değıl, fakat Batılı liderlerm hakikatl gormeğe başlamalan olmuştur. Kremlin hukumetinin yayılma siyasetinin ana hatlannda bir değişiklik yaptığı hiç bir vakit görulmemîştir. Moskova harb sonunda kendisine gosterilen itimaddan faydalanarak yayıhnış, Batılı devlet adamlannın zâfmdan istifade ederek yeni yeni topraklan kontrolu alhna geçirmiştir. Ruslar, Polonya topraklannı bütün andlasmalara rağmen ilhak etmlşler, verdikleri sözü tuttnıyarak Bulgaristan, Rumanya, Macaristan, Çekoslovakya, Polonyada hür seçimler yapümasına imkân vermemişler, bu memleketlerde halkın arzusu hilâfına komünist rejimleri Kızılordunun kuvvetile ihtHİara getirmişlerdir. Fakat bu hâdiseler yavaş yavaş Batının gözlermi acmış ve demokrasiler «taviz Vertne» siyasetinden uzaklaşmış.lardır. Böylelikle Güvenlik Konseyi masasma yeni yeni ihtilâf mevzulan gelmiş, bunlann da sulh yoln ile halledilebiieceğine hâlâ faıanıldığından toplantılar birbirini takib etmiştir. 1948 senesi sonlanna doğru ihtilâf mevzulan o kadar artmıştır ki bunlann bir kısmının halli için Konsey dışmda çalışmalara ihtivac hissedilmiştir. Bundan başka Dortlerin de yaptıklan toplantılar bir netice vermemiş, bunlar da halledemedikleri bir yığm meseleyi vekillerine devretmişlerdir. Yalnuc Avusturya sulh andlaşmasmı hazirlamak maksadile dort Dış İşleri Bakan vekilleri 266 tan fazla toplantı akdetmlşler, fakat maksadlanna gene de muvaffak olamamışlardır. uzun alkıslamıştiT. Turk takunmda haflarla açıklar iyi oynarnıj, fakat orta muhacımler daha zıyade pas dağıtmakla iktıfa etnıişlerdır. Oytınun İlk golunü Kirtley atmıs, Dun», Sunderland'ı 20 galib vaziyete getirmijtir. Bundan aonra Galatasaray tantrfonı Reha, takımına blr gol kazandırmıstır. Devre sona ererken Sunderland »antrforu Davis, kafa ile mukemmel bir go! Nihayet Rusva Kore tecavüzüne atmıs ve bugün güzel bir oyun çıgirişmiş. Böylelikle Batınm haki karan Turgayı üçüncü defa mağkati bütün çıplaklığile görmesine lub etmiştir. Ikinci devrede Türk milll takınu imkâi vermiş ve bunu yapmakla da 1 demokrasl dünyasına bh nevl hî» kalecisi Turgay fevkalâde kurtanşlarıle takımını muhakkak golmet etmiştir. Bugün StalinTn bu Jerden kurtarmıştır. «hatası» hür dünyanın savunma Galatasaray haf ve forvetlerl butedbirlerini tamamlamasma imkân gün Sunderland karşısında güzel vermektedir. Önümüzdekl günler ve yapıa bir oyun çıkarmakla belçinde bu hususta hayatl ehemml raber rakib kale Snunde kaleci yeti haiz kararlann alınmasına in Mapson'u tehlıkeye sokacak vazitiza redilmektedir. Dün toplantıla yetler yaratamamıslardır. Bir ara iki Galatasaraylı futbolcu rına devam eden Üçler ve yarm toplanacak olan Atlantik Paktı Dış hafif sakatlanarak sahayı terketmişİşleri Bakanlan, Kremlin'in yayıl lerse de bir kaç dakika sonra yerlerini tekrar amıışlardır. ma siyasetine karşı nihal cson» işaBugün oynanan maç, tribünleri reti çekmiş olaraklardır. dolduran Londralı seyırciler üzeÖmer Saml COŞAR rinde iyi tesir bırakmıştır. «CUMHURİYET» in TEFRIKASI: Galafasaray, Sunder Kore'de kızıllara land'a 31 yenildi karşı büyük taarruz Baştarafı 1 inci sahıfede kl üstunlüğü T« hunerlerinl uzun başlıyor Baştarafı I tnr^ sa Son haberlere göre, Bıılesmiş Mılletler kuvvetleri, cephenın kuzeydoğu kesımmde 3 koldan ınkısaf eden kudreth bir taarruzla, Kızıllann muttefık hatlar arasmda yapmış olduklan çıkınüyı duzeltmışlerdir. Tokyo 13 (A.P) 5 inci Amerikan hava ordusu genel karargâhından bıldirildığine gore, Amerikan avcı uçaklan bugun Kuzev Korede, yerde yakaladık'an Rus yapısı yepyeni 6 «Yakn avcı uçağını tahrıb etmişlerdir Bo\lece ıki gun zarfında tahrıb edilen Yaklann sayısı 10 u bulmuştur. Bn fikirler, çeşidli iislub ve ifade renklerile toplantılara baştanbaşa lıâkim oldu. Avrupanm busun hâlâ ^a^yanya işgal altmda bulunduçunu pek az kimse hatırladı. HerkesPans, 13 ( a n ) (Eeuter) Tür te kendi po^tunu kurtarmak ister kıye ile Yunanıstanın Atlantik Pik bir hal vardı. tma kabulü hususunda Fransanın NADİR NADİ müsbet veya menfî hiç bır kanaa*ı bulunmad'ğmı Fransız Dış Işl'Ti Bakanlığı sozcüsü bugün bildirmış ve devamla demiştır ki: <r Fransa, Türkıye ile Yunanistanın kabul üne muhalif değıldır. Fakat bu hususta kat'î hareket tarzını da tesbıt etmemıştir. Ziıa bu husus halen cereyan etmekte o • lan müzakerelerde kat'î olarak taYalova 13 (Hususî surette giden ym edılecektır » arkadaşımız Haluk Durukal bıldıBulgar Elçisi Sofyaya gitti rıvor) Edmbourçh Dukünu karsılamak üzere burada hummalı bu Edırne, 13 (Ankara Ajansı) faalıyet goze çarpıyor. İngıliz ElçiHususî surette gonderdığımız m«ı si bugun Yalovava gelerek Termal habırimiz bıldırıyor: Dun gece otelme indı Duk icın de gene aym 20 30 da Bulganstana gıden Semp ctelde Atatuıkun odası hazırlandı. lon ekspresı ile Bulgarıstanm An Cumhur Br'kanı adma vann sabab kara Bu>uk Elçisi Çobanof, ya Dış işleri Bakanı KÖDnilü ile Başnında kızı ve Edırnedeki Bulgar yaver hava a'an^da Dukü karsılaKonsolosunun kansı, iki Bulgar ve vacaklardır Oğle yemeğmi Cumhur ıki Rus kuryesi olduğu halde Sof Başkanı ile yıyecek olan Duk öğleyaya gıtmıştır. den sonra saat 16 da İstanbula Acar motdrıle hareket edecek ve lstanbul Cezaevi muhtemelen Büyükadada denize Müdürlüğü girdıkten sonra Dolmabahçeve geAnkara, 13 (Türk Ajansı) Bir lecektir. Bu gece Cumhur Başkanı muddettenberı munhal bulunan İs İngıliz Elçısini yemeğe davet ettanbul Tevkıf ve Cezaevi müdur miştir Yemekte Fuad Koprülü de luğune Üskudar Cezaevi mudürü hazır bulunacaktır. Reşad Önsür terfian tayın edılmışCumhur Baskanı gününü istiratır. hatle geçirmıştır. Törkiyenin Atlantik Paktına kabulü meselesi ve Fransa Edinburgh Dükii bu sabah uçakla Yafevaya gelecek Yunan hükumeti kuruldu Basın suçlarına bakacak mahkeme faaliyele geçti Devredilecek devlet fabrikaları PROF. NİMBUS ÜN MACERALARI: Fuad Köprülü sigarayı bsrakıyor Tazan: PERtDE CELÂL « Hayır, sen ısrar etmeml ve senı alıp Avrupaya goturmemi beklemıştın.. Halbukı halam da şahiddır kı, «iyi olması pek zayıf bir ümıd, artık butun ömrünc» böyle koturum kalmağa mahkumdur» diyorlardı. O zaman sen d» (hayır, gıtmem, evı satma) demiştin, şimdl ıse «affetmıyorsun' » Suzanın hıddetle bozulan, çirkinleşen yuzunu, kızdığı zaman hafif kayan, sıyah, parlak gözlerini göru> gıbı oluyorum. Yumruklannı fikmıaü, hafll Ütriyordu da, sonra öfkeden V^«iİTm| bır sesle bağırmağa başladı: <f Durmadan bunlan konuşmak, bırbırimize çatmak neye yanyor' Sıze bakıyorum, sızm içın çalışıp yıpranıyorum, sonra bır misafırım geldığı, bıraz keyıfli olduğum bır anda beni kırmak, kızdırmak için elınızdsn geleni yapıyorsunuz'» Ve Fabna halamın telâşla odaya girışi: « Aman çocuklar, aman çocuklar ne bağırıyorsunuz' Kavga mı «db/onunuz? Vallahi komgular duyacak!..» Bu kavgadan sonra Nedün Bey tekrar bir kaç kera daha geldi. Fatma halamla ben gena ona çıkmadık. Biz, sandık odasında saklanan eskl püskü eşyalara benzıyorduk. Vedad Pasa ailesmin ayıblan!.. Hele o ramanlar Fatma halamla birer köşede, tamamen golgedeydik. Karanlıktan çıkmamız için, aramıza bir yabancının gelmesi, elimizden tutup yardım etmesi lâzım geldi. Bu yabana Nedim Erdaldı. Fatma b»l«n«l Suzanın arlcnm* haberinl rerip odadan fikügı *aman ağladığımı hatırlıyorum. Belki de kıskanclıktan, belki de (biz şimdi ne olacağız?) endişesinden . Suzan Nedım Beyle değıl de onun yakın bir akrabası, yahud kardeşile tvleniyormuş! Benl hayreta düşüren bu değıldi. Benl şaşırtan, heyecanlandıran ve hattâ ağlatan Suzanın evlenişiydi. Sıze herşeyi soylemek lâzım, değıl mı? Evet onu kıskanmış olacağım. Çünkü topal bacaklanmla beU kımsenın ıstemıyeceğıne emın dım. Sevilmek istiyordum. Senelerdir hasret olduğum şeydi sevilmek! Sevmek için da kalbim açılmış, verimli bir toprak gibi hazırdı. Beni orada gSrmenizl isterdim. Ne kadar küçük, sefil ve ümidsizdım! Topal dılenciden daha beter» Orası Fatihin dar bir sokağıdır. Glionla, sizin İsviçrenizle hiç alâkası olmıyan bir yer Vedad Paşa konağıle ValMont kllniğinl mukayese bıle edemem. Orada apayn bir dünyadaydım. Eğer siı cumbada oturan o solgun, «akat, zavallı kızı gdrmus olsaydmıı doktorl Senelerdir kımıldamadığım minderimde sessiz sessiz ağlayısınu hatırlıyorum. Sokaktan başında tepsisfle kırmızı kuşaklı, ketenhelvaa geçti. Evlerden birinin kapısı açıldı. Şarla söyleyen gene bir kız, sokağa bir kova ıu dSktfl •• penceram« dogru bakarak ajina bir t«b«tsflml* güldu. Kadife, krvnldıfc toalu kaldınmlarm üzerind» doğruldu, kalkü, gerındi v« bana bakarak kocaman dılini uzata uzata esnedi. Gozlerımden yaşlar sel gibi akıyordu. Bütün isteğim kalkmak, yürOmek, bu eski kooaktan kaçıp gitmektl. Kadife peairadt, geni| aydınlık sokaklarda koftugumu tasavvur ediyordum. Nerey» bilmem. Galiba beni denis v« gtinef çekiyordu. Gozyaşlan arasında kapıldığım hulyalan bilsa alaylı alaylı güler diy*, Suzanı nefretle düşundüm. Yalnız ondan değil, onun sevdiği şeylerden de nefret ediyordum: Bu eski konaktan, büyukbabamdan, evi dolduran bütün eşyalardan. hattâ Suzan fazla sdzünü ettiği için Nedım Erdaldan ve hiç tanımadığım halde evleneceği adamdan Dr. Adnandan nefret ediyordum. Kimbilir onlan nasıl bir menfaat birleştiriyor? diye, düşündum. Nedim Beyin evde, eşyalarda g5zü mü kaldı? Onun için mi Suzanı yakınlanndan biri ile evlendıriyor? Şimdi sizin, önünuzdeki deftere: «îsteri vak'alannın başhca alâmetlerinden biri: Vehim» diye, not aldığınıza eminira. Hastalığımı isminden de nefret ediyorum bilivor musunuz doktor? Isterik! Ne hakaret dolu bir söz! Doğrudan doğruya (Topal) denilmesini tercih ederim. Doktor Adnan bunun kolayını bulmuftu Baa» cMnin ruhum huta, baeaklarmda btr fey yok» deyip geçerdi. Her hald* korkutmamak, kendi kendimden iğrendirmemek için olacak. Halbuki »iz hastanın yüzüne, hastahğını, ilmî tabiri ile «isteriden mütevellid tutukluk» diy», yapıştınp geçiveriyoraunuı. Ne tuhafl O«vab r«rmiy«r»unuz! Karanlıkta «rrjrlp gittlniı aanki. Ama böyle daha rahat, kendi kcodim» konuşur gıblyim. Suzan da beni sevmezdi buna eminim ^Beni hep öyle bir şey« yaramaz, küçük, kotürüm köşemde gdrmek onun sinirın» dokunurdu, biliyorum. Bir şeye yaramak, faydalı olmak? Fakat ben de bundan başka bir şey istemiyordum kü. Bir zamanlar ona teklif de etıriştim: « Istersen dışanya para ile beyaz iş işleyeyim, yün dreyim. Bilirsin bunlar elımden gelir. Hem eve, sana da bir faydası olur, akmasa bıle damlar » Suzan hıddetle yerinden fırhyarak bağırmıştr t Nasıl' «Vedad Paşanın torunu küçük bir işçi kız gibi çalışıyor'» desınler öyle mi? Nerede ise ışlediğin şeyleri sattırmak içia benım ve Fatma halarun bohçaa kadmlar gıbi kapı kapı dolaşmamızı da istıyeceksin! Hem neden şikâyetin var anlamıyorum!» « Şıkâyet değıl Suran. Hem lşçi kızlan neden bu kadar hakir görüyorsun? Bazan pek asil nndığımıı kimseler içindaa D* fananiar çıktığını ıcn bendcn r/i bfiirsln. Meselâ büyuk dayımız, meshur M ğır Müşir Mehmed Paşa?» « Rica ederim Zeyneb, gene olur olmaz hikâyelerle kafamı fişirmeye kalkma.» Sağır Müşlrin hlkâyesinin açılmasmdan hoşlanmadığuu bllirim. ÇunkO bu büyük davunıs rulmü ve ahlâksızhğı İle tarihe mal olmus eskilerden biridır. Şimdl Fatma halamın bir masal gıbi anlattığı hikâyelerinın arasında, kamçıhyarak öldürdüğü harem ağası, din değiştirerek aldığı kantocu Ermeni kansı ve gene delikanlılara olan acayib za'fı en meşhurlandır. Suzan, işinden, gozlerinin altı gölgelı, dunyayı kapkaranlık goren yorgun bir yüzle eve geldıği zamanlar, bazan dayanamaz mudahale etmek isterdim: f Yoruluyorsun Suzan, sen çok yoruluyorsun.» Suzan tyoruluyorsam lebeb «izsiniz» gibilerden fena fena gulerek cevab verirdi: t Sana hiç yorgunluktan şikâyet ettim mi'» Hayır, hiç bir zaman şikâyet etmezdi. Şimdl düşünüyorum da Suzan eskiden, daha pek çocukken böyle değildi gibi geliyor bana. Her sey babam ölduğü zaman, başıma gelen kazadan sonra değişti galiba. Eğer Suzan babanun ölümünü yolda haber vermcmif olsaydıl Babamı çok Mrerdfaa. Annemb bU kOçukken öTmuj, yuıuntt blle hatnlamıyorum. Fatma halam anlabr, daha pek gene yaşmda Suzan eve hâkim olmasmı, hrpimizi çekip çevirmesini bilmi}. Babanun bıle bütün hayatmea ondan çekindıği, ona aormadan hiç bir şeye karar vermediği doğrudur. Ondan çekindigi İçin değil midrr kl, anneml kay bettikten bir iki aene sonra tekrar evlenmeye kalkıncm Suzanın: t Olmaz .annemden sonra bu eve yabancı bir kadm giremeı, ısrar ederseniz kendirrri BldürOröm.» Londrada doğan Jördüzler Londra 13 ( a a ) (Afp) 27 vaşındaki Elisabeth Cloıs her biri dort beş libre ağırlığmda dort kız çocuğu doğurmuştur. Çocuklara oksıjen venlmektedir. cak tek bır sıcara ı^miştir Dış işleri Bakanı kendisile gorüşen gazetecılere <t Amerıkaya gıtmekh^ım simdılık bahıs me\zuu deeildir Zıra Amerikada dpimî bır heyeumız vardır» demiştır. 1951 yıh TASARRUF HESABLARI İKRAMİYELERİNDE BÜYÜK YENİL 150 talihliye hesablanndaki para kadar para ikramiyesi fBir krura numarasına en çok 2500 lira) AYRÎCA YAPI ve KREDİ BANKASI