23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 Eylul 1946 CUMHURIYET Almanyada Millî Eğitim davası , Bayramdan haSserieri yeni bir devlet :. mi yok? kuruldıı esasındaırhallediliyor I inci sahijede kararlara varılacağı anlaşılmaktadır. layacağı anlaşılmaktadır. Yeni Bakanın bu hususta vilâyetlere Ele ahnacalî meselelerin başrnda köy gönderdiği bir tamim bilhassa alâka çeenstitüleri davası gelmektedir. Hk Öğre kicidir. Şemseddin Sirer bu tamiminde tim Umum Müdürü Ismail Hakkı Ton vilâyetlerden bu yil için tasarlanan ilk Londra 31 (a.a.) Fransız askerî va guç'un pek yakında başka bir vazifeye okul inşası masrafının nekadar olduğunu lisi General Koenig, Berlindeki Mütte tayini beklenmektedir. Bu tayini köy sormuştur. fik kontrol konseyi toplantısında Fraru enstitüleri erkânı arasında yapılacak Yeni Bakan ayrıca köylünün bedenen sa tarafından cRen Palatinat» adında mühim bazı değişikliklerin takib etmesi yeni bdr devlet kunılduğunu haber ver çok muhtemeldir. Esasen köy enstitü çalıştırılmasını, fakat kendisinden para mıştir. Bu devlet, Ren'in kuzeyinde bü lerinin gidişi ve kuruluşlarmdaki gaye ahnmamasını bildirmiştir. Bu tamim tün Alman topraklarını ihtiva etmekte den uzaklaşan bir sisteme doğru kayışı yeni Bakanın köylüyü okul inşasmda ezmiyecek formüller aradığını gösteruzun müddettenberi tenHd edilmekte mektedir. dir Kuzey Renanya ve Vestfalya bölge idi. Köy enstitülerinin gereît toplanışı, Millî Eğitim Bakanlığında ilk ele alerinin geçenlerde Ingiliz işgal bölge gerek tedrisatta ve terbiyede kullanılan hnacak işlerden bir diğeri de tercüme usuller ve bilhassa bu talebelere yapılsinde tek devlet halinde birleştiriinuş dığı görülen bazı telkinat C. H. P. için bürosunun ıslahıdır. Bılindiği gibi şimolduğu hatırlardadır. de de kuvvetli aksülâmeller bırakmak diye kadar bu büro vasıtasile yapılan Berlindeki Sovyet askerî valisi Mareklâsikler neşriyatı gerek tercümelerin şal Sokolovsky, Dış Işleri Bakanları taydı. Yeni Millî Eğitim Bakanınm, bu mahiyeti ve muvaffakiyeti, gerek esergidişi Uk tenkid eden milletvekillerinden toplantısının arifesinde Fran.si7.lann Allerin seçilişi bakımından tenkide uğramanyanın yapısıru değiştirmeye çalif birisi otaıası esasen bu meseleye ehem maktaydı. Bu neşriyatın büyük bir kısmalarının takbih edilecek bir hareket miyetle el konacağını göstermekteydi. mı mahdud miktarda basılmakta ve bazı I Bazı söylentilere rağmen köy enstitüolduğunu söylemiştir. mecburî dağıtışlardan sonra piyasaya Diğer taraftan Berlinden haber alm ı leri davasınm durdurulması asla bahis pek azı çıkarılabilmekte idi. Şimdi bu dığma göre, dört devletin Alman bir [ mevzuu değildir. Yalnız, buradan çıkacak büronun çahşma tarzmda esaslı değişikliğini temin hususundaki çalışmalarına mezunların millî bünyeyi tamamlayıcı likler olacağı anlaşılmaktadır. Klâsik terFransızların bu hareketinin mâni ola birer kıymet olabilmeleri için daha bü cüme işlerinin Istanbul Universitesinin cağı Sovyetler tarafından İngiltere ve yük ve esash itina pörmeleri kararlaş nezareti altma verilmesi ve Millî Eğitim tırılmıştır. Düşünülen tedbirler arasın Bakanlığının Universitece yaptırılacak Birleşik Amerikaya bildiriimiştir. Fransız noktai nazarma göre, bu me da Bakanlıkta köy enstitülerinin terbiye tercümeleri bol miktarda bastırıp yaysele kontrol konseyinin yetkisi haricin ve tedrisatile doğrudan doğruya alâka ması fikri hâkim bulunmaktadır. de bulunmakta ve işgal devleti tarafın lanacak bir kurul teşkili de bahis mevBakanlık Neşriyat Müdürü Adnan zuudur. Bu kurula Millî Eğitimin ilk dan halledilmesi gerekmektedir. öğretim sahasında tecrübeli bulunan Ötükenin yeni kurulan Millî Kütübhakıymetlerin getirileceği söylenmektedir. ne Müdürlüğüne tayin edildiği öğrenilBilhassa köylü kütlesi arasında bü miştir. Ayrıca, Bakanlık Talim ve Teryük mernnunsuzluğa sebeb olan, köy biye Heyetinin de esaslı surette takviye r okulları inşaaü meselesinde de esash edileceği ku\ vetle söylenmektedir. Nüriî&erg' Nazi harb suçluları dün son müdafaalarını yaptılar Baftarafı T Inel tahtfed* yıf bulunamız da buna delildir. EŞer biz harbi istemiş olsaydık ona çok daha iyi hazırlanabildirdik. Tarih benim bu sözlerimin doğnıluğunu gösterecektir. Bizim istediğimiz, en basit yaşama haklarımızı teminden ibaretti. Moskovaya, Mareşal Stalinle görüşmek üzere gittiğim zaman Stalin be. nimle Alman . Leh anlaşmazlığmm Briand Kellog paktı dahilınde barış yoh'le halli imkânlarını araştırmadı ve kendisine Polonya ve Baltık memleket. lerinin yarısı verilmediği takdirde bana Moskovadan sadece gitmek düştüğünü anlattı. Bugün İngiltere i!e Birleşik Amerika Rusyaya karşı Almanyanın o zaman bulunduğu durumda bulunuyor. lar. Acaba Asya, Avrupaya hâkim olacak mı? Yoksa batı devletleri Sovyet nüfuzuuu Elbe'."in ötesinde, Adriyatik kıyılarırda durdurmağa muvaffak olacak mı? Memîeketimin iyiligi için İngiltere.ve Amerikanm bizden daha fazla muvaffak olmalarım bütün kalbimle arzu ediyorum. İhtilâ'imızi kirleten menfur ciEayetleri tel'in ederim. Malıkemenin değil, sadece milletimin önünde kabahatli oldıığum tck bir tarafım var kı o da dış siyaseMmin muvaffak olmayışıdır.» Diğer suçlulann müdafaası Nürnberg 31 (a.a.) Nürnberg mah. kemesindeki müdafaası esnasında Wilhelm Frick şunları söylemiştir; < Ben hayatımı milletime ve vatanmıa hasrettim. Hayatları boyunca vazifelerinr yapmış olan binlerce Alman memurlarmdan fazla kabahatli de!im.> Wilhelm Frick'den sonra Streicher söz almış ve yahudi meselesini kan dökmeden halletmek suretini daima aramış olduğunu ve temerküz kamplarında irrikâb edilmiş olan cinayetlerden haberdar bulunmadığmı söylemiştir. Dr. Funck neler diyor? * Streichor'i Dr. Funck takib etmiştlr. Dr. Funck şunbrı söylemiştir: c Bu davanın ortaya çıkarmış olduğu cinayetler ve facialardan haberi olmıyan bir mem:ır gibi vazifenıi ifa •ttim.> Dr. Schacht'ın sözleri Dr. Schacht uzun beyanatta bulun:nuş ve malî siyasetinin meziystlerini be'irtmiş, 1936 senesinde Almanyada ahudi meselesinın halli için Hitlor'e bir plân stınmuş o'duğunu, bu plânın müîıim İngiliz ve Amerikan şahsiyetleri tarafından beklenildiğini, Hitler'in bunu kabul etmemesi üzerine kendisinin Reichsbank müdürlüğünden istifa etmok zorunda kaldığmı söylemiştir. Amiral Dönitz ve Amiral Readerin müdafaalan Amiral Dönitz deruhde etmiş olduğu harekâtın mesuiiyetini kabul ettiğini bildirmiştir. Amiral Dönitzfden sonra Arairal Reader dinlenmiştır. Reader şunları söylemiştir: « Bu davadan çok ders aluıdi: Alman bahriyesini insanlığa karşı cürümlcr yapmakla suçlandırırken siz kendi bahriyelerinize de iftira ediyorsunuz. Çünkü biz, modern tekniğin icablanna uyarak düşmanlarımız tarafından denizlerde tatbik edilmiş olan prensipleri aynen tatbik ettik. Ben kendimi yalnız Allaha karşı mesul sanmaktayım.» Amiral Reader'den sonra Baldur von Schirach dinlenmiştir. Alman genchğıni zehirlemiş ve bu gencliği hıyanet ve hakimiyet prensiplerine alet etmiş olduğu hakkında yapılmış olan isnad'arı asabiyetle reddeden Baldur von Schirach ezcümle junlan söylemiştir: « Alman genc'iği masumdur. O, hiç bir vakit harbi istememiştir. Üzerine çökmüş olan müthiş akıbeti hakketmemiştir. Benim akıbetimin ehemmiyeti yoktur. Fakat genclik milletimizin ümidini teşkil etmektedir.» Mareşal Keitelin müdafaası Keitel, ordujTi nazi partisine teslim ettiğine dair ileri sürülmüş olan Isnadları reddetmiştir, Wehrmacht'ı fiiien azlar davası Boyîarat» 1 tnci sahtfe&e " * • Kremlln tarafından Idara edilen stratejinin ileri unsurlanndan birisinden başka bir şey değildir. Bu stratejinin gayesl Bogazlarda R'is h&lunuyeti kurmak suretile batı devletlcrinin nüfuzunu Balkanlarda ve Kaı=ılenizde yok etmelttir. Trieste meselesml ele aalahm. Hiç bir kat'î ardlaşma h°r.üz meydana konamamıştır. Büyük paıronlan tarafından desteklenen Yugo.;t lavlar, milletlerarası irtibat statıüsü yü. zünıden serbest topraldarda üste çil:mak niyetinde olduklannı açıkça söylemisleıdir. Bogazlann JsUkbali meselesl. batais mevzuu olan meselelerin en büyüğü olarak kalmakta devaaı etmektedir. Bu>ınnla beraber bütün bunlar Rus gayelerinin bütün şümulünü, kasd ve niyetlerinl açıklamamaktadır. Balkanlardaki hâkinüyeti tamamlamak için başta gelen diger bir gaye de, Slav zincirinds bir diken gibi hlssedilen Yunan mukavemetini bertaraf etmek ve bu bağımsıa milletl adet olduğu veçhile komünist taraftarı yola sürüklemefcttr. Bu guye İle, Bufearistan yenilmiş olmasına rağmen, ümidsiz bir savaşm kıy. nıetli galibl olan Yunanistandan arazl taleblerinde bulunmak için Moskova tara fından teşvik edilmektedir. Bir Balkan federasyonunun turulması hususundaid niyeüerin bagımsız bir Makedonyanm kuıubnası gavesinl de güttügünü ha^ırlanıak lcab eder. Ayni gayeyi hedef tu ' tan bazı arazl defisiklikleri gibi bu niyet de ancak Yunanlılann hesabına tahakkuk ettirilebilir. Kremlinin aöecüs'J; gi.revlnl ifade eden Ukrayna delegesinia Güvenllk konseylnde Sovyet blokunua ınüracaati üzerine İngüterey« ve Yunanlstana ^arşı yaptıfı dalmî hücumların s^bebin! burada aramak lcab etmektedir.» Fransız işgal bölgesinde kurulan bu devlete Ruslar itiraz ediyor j Bizim radjo bir acayib müessese : • fli'*. Kabuğn içine büzülmüş oturur. : Her yerde radyolar halka, halkın ih• tiyaçlarma göre ayarlanırken bizim• ki hitab ettiği kiitlenin hisleri, bay• ramı, seyranı ile alâkadar olmaz. • Işte bayram. Üç gün her yer ka: palı, herkes evinde. Bizim radyomuz : da kapah. Sabah sekizde, öğleyin bir j buçukta tatiL : Neden bir bayram programı yap: mazlar. Niçin halkı nezih bir şekilde : oyalamazlar bilinemez. Acaba bayram • olduğundan haberlerimi yok, yoksa • bayramı mühimsememek işgüzarhğı• m mı yapıyorlar?. Anlaşıhr dava deİ ğildir. II Umumî Mecüsleri seçimi bugün yapılıyor Baştaraft 1 Ind sahijede Londra 31 (a.a.) Birmanya hakkmda hükumet hesabına gizli bir rapor hazırlamakta olan harb tazminat komisyonu baş uzmanı Stanley Brown ortadan kavbolmuştur. Stailey perşembe sabahı Epson'daki evinden, elinde bir çanta olduğu halde çıkmıştı. Çantanın içinde vereceği raporun tasarısı bulunmakta idi. O gündenberi Stanley'i gören olmamıştır. Fakat dün Eastbourne'de, deniz kenarmda kayalarm yanında Stanley'in cüzdanile elbiseleri bulunmuştur. Resmî çantadan haber yoktur. 49 yaşrnda bulunan Stanley Birmanyada iki ay kadar kalmış ve harb tazminata meselelerile uğraşacak komisyonun işlerini hazırlamakla meşgul olmustu. On gün evvel Birmanyadan İngıltereye gebnişti. Oğlunun ifadesine göre Stanley avdetindenberd bitkin bir halde bulunuyordu. Son hafta raporun hazırlanmasüe meşgul olmuş ve elindeki vesikaları gözden geçirmek üzere beraberinde eve getirmişti. Stanley birkaç haftaya kadar Birmanyaya dönecekti. Bir İngiliz devlet adamı kayboldu İzmir 31 (Telefonla) Şehrımizde bulunan Çalıçma Bakanı Dr. Sadi IrmaJc gazetecilere beyanatta bulunmuş, işçilerin emeklilik devirleri için bir kanun tasarısı hazırlanmakta olduğunu söyledikten sonra demiştir ki: < Emeklilik sigortasına şahsan büyük bir kıymet vermekteyim. Bu sigortanın işçilerimize teminath bir ihtiyarlık devri sağlamak hususundaki içtimaî tesiri hududsuz btr ehemmiyeti haiziir. Ote yandan, meslek işçisi yetişmesi için de bu sigorta hayırh bir rol oynayacaktır.» Bölge çahşma müdürkri 9 eylulde Ankarada bir toplantıya çağırılmışlardır. Bu toplantıda yeni ihtiyaçlar ve yeni tedbirler üzerinde görüşülecektir. Yeni hükumet programında yer alan noktalar etrafındaki hazırlıklarımız ilerlemektedir. Gereken kanun tasarıları yakmda Millet Meclisine verilecektir. Bunların en önemlileri deniz ve tarım iş kanunlan ile küçük iş yerlerindeki işçileri koruyacak tazminat kanun tasanlarıdır. Memleketimizde işe yerleştirdiğimiz işçilerin adedi 25 bini bulmaktadır. Bunların 15 bini İstanbulda, beş bini Seyhanda, 1600 ü de Izmirdedir.» Affet Şehzadem. Turhan cğluna eöz verdim. Önümüzdeki ay, sefer mevEİmidir. Yolcu yolunda gerek, Ser hadler bizi bekliyor. Her yıl yeni bir sefer mevsimi bajlar. Va^geç. Olmaz Şehzadem. Akıncı bir defa eöz verir. Verdiği sözden de ölünciye kadar ddnmez. Sizinle Trabzona gelmet ği cana minnet bilirim. Omrümüz vefa eder d« seferden sağ salim dönebiiirsek elinizi öpmek için Trabzona gelirim. Vezirler ve erkânı devlet hayretler L çinde bu konuşmayı dinliyorlardı. Şimdiye kadar bir şehzadenin tebeasmdan birine «kardeşim» diye hitab ettiği ne görülmüş, ve ne de duyulmuştu. Hele sancak beyliğine giden bir şehzadenin tanımamış bir akıncı neferini alnından öpmesi akla hayale sıgar şeylerden değil di. Yavuz, genc akıncıya: Yakub, serhadden döner dönmez Trabzona gel. DedL Yavuz, Yakubu bir cirid oyununda görmüş, onun at süriişlerine, cirid atışlarına hayran kalmıştı. Oyundan sonra bu gencle tanışmak istemiş, adamlarm İşe yerleştirilen îşçîler süncesile D. P. ye oy ve.enîer D. P. nin şimdiye kadar alınan kararlan sadece bozmağa ve millet birliğinde gedik açmağa uğraşmaktan başka bir şey yapamadığmı gördüler. Ne devletin, ne belediyelerln, ne de özel idarelerin hizmetleri hakkmda onların yeni bir fik rine, yeni bir görüşüne, esash bir programma şahid olamadık.» Yazıda bundan sonra halk, C. H. P. adaylarma oy vermeğe davet edilmekte ve buna sebeb olarak şu fikir ileri sürülmektedir: «Çünkü ötekileri biz oy verip seçiyoruz, sonra onlar karara katılmamak için, salonu terkermekten başka bir iHDiıııııııılllllllllllllllllllllllHIIIIIIIIIIIIIiniülinilllıli" şey yapmıyorlar. Haydi devlet reisine hürmetsizlik, haydi hükumet prograrr.ını üstünkörü tcpmek, haydi salonu toplu terkedip çıkmak. Oy'.arımızı taraflarından kullamlmıyacak insanlara niçin vermeli?» Baştaraj\ 1 inci sahifede «Ulus» gazetesindeki başmakalesinde Baştaraiı 7 Imri sohifede ve gerektiği zaman bu uğurda geçmiş de Falih Rıfkı Atay, muhalif partilerin vermekten çekinirim. Amerikan halkını endişelendirmek arzusunda değilim, fa teki büyük zaferlere yenilerini ekleme. memleketin içindeki kızıl teşkilâta tahkat vazifem, hakikatleri olduğu gibi A ğe hazır olduklarmı en derin saygı ve rik fırsatı vermekten kaçmmadıklarım merikan halkına bildirmektir dediğim en üstün bağlılıklarla arzedeıim. 'azarak şöyle demektedir: Genelkurmay Başkanı zaman bütün komitenin fiirini izhar et«Dış tehlike karşısında millî birîik Orgeneral S. Oraurtak miş oluyorum. Gördüklerimiz hoşumuza ılduğu sözü şimdiki durumda bir söz Karsda yapılan geçid resmi gitmedi, fakat hakikatleri saklamakla Kars 30 (a.a.) Kars 30 ağustos ılmaktan ileri geçemez. Çünkü böyle tehlikenin önüne geçilemez.» öyliyenler Meclisin meşru olup olmadı. Basına verdiği bir beyanatta mebuslar büyük Türk zaferinin Yıldönümü bu ;ı gibi en esaslı bir mesele üzerinde gün Inönü alamnda binlerce Karsh. dan Robert Sikes de şunları söyiemiştir: lartışmanın dahi d;ş tehlike karşısmda« Rus kontrolü altmda bulunan top nın iştirakile kutlandı. Şan^ı Türk or. ki millî birliği bozamıyacağmı sanmak raklarda 750,000 Japon askerinin bulun dusunun geçişi candan tezahürata vesi hatasma kapılm'ştır. Bir dış tehlike olduğu tahmin edilmektedir. Ruslar bil le olmuştur. Da'dkalarca «Yaşa, varol!» madığmı ilân ettikleri zarnanlarda şuhassa Kore'de bizden 5 misli fazla asker seslerile alkışlanmıştır. Akçam, rskerî rada burada, şuna buna toplattıkları bulundurmaktâdırlar. Bu bölgelerde Rus gazinoda büyük bir balo veriimiş, K?rs ısılsız fasılsız iddia'.arı, dış tehlike kenkıtalarınm bu kadar çolj olması ne man lılar bu büyük bayramımızı lâyıkile iini gösterdikten sonra dahi, Meclis tıkî ne de lüzumludur. Tokyo'da Rus el kutlamışlardır. cürsüsüne kadar çıkarmaktan ve böyçüik erkânı, diğer bütün devletlerin el Cenevre sefaretimizde 30 ağustos elikle kızıl beşinci kolun ekmeğine bayramı çilik erkânmdan on defa daha fazladır.» ağ sürmekten çekinmemişlerdir. II Cenevre 31 (a.a.) Anadoıu Ajansı neclislerinin seçimi tahrikciler için yeGerek Robert Sikes, gerekse Cumhurinm özel muhabiri bildiriyor: ni bir fırsat olmuştur. Fakat bunlara, yetçi mebuslardan Dewey Short, RusyaZafer bayramı dün konsoloshanede yı, Uzakdoğu memleketlerini Amerikan Cenevrede bulunan Türklerin iştirakile eski hoşgörürlüğün devam etmesi jçin nüfuz sahasından ayuroağa çahşmakla samimî bir hava içinde kutlanmıştır. "hiç bir sebeb kalmadığım anlatm3k ve alçakça fesadlarma karşı zamanında ve itham etmektedirler. Başkonsolos Fethi Denli hitabesînde yerinde tedbirler a'.mak sırası gelmiştir. Mr. Short, Kore'de Trieste'de veya A millî bayramm askerî, siyasî ehemrniye Bayram ertesi Meclisten geçecek teklif. laska'da, belki ikinci bir Pearl Harbour tini tebarüz ettirdikten sonra genc'.iği ler adalet makamlarınm bu türlü tahbaskınınin derhal vulcu bulmıyacağmı, daha fazla çahşnaŞa, vatan vazifelerî rikleri önlemelerine daha fazla yardm fakat işi şansa bırakmanm da doğru ol nin daha ehemmiyetli şekilde gözönün. edecektir. Fakat şimdi de sınırsız bir madığuıı söylemektedir. Mr. Short şun de bulundurmağa d^vet etmişfir. yayuı hürriyeti adına bu tekliflerin biları ilâve etmiştir: le baltalanmasma hazırlanıldı«ını görü« Biz mütecaviz bir mille tdeğiliz, fayoıuz. Dileriz ki sürümden başka bir kat ikinci defa gafil avlanmai niyetinde şey düşünmiyen bazı gazetelerin, eğer de değiliz.» şahsiyata dökülen neşriyatı cezalandırılacak olursa satışları azalacağı gibi Mebusan mech'sinin as&erl grupu, A Baştarafı 1 inci sahtfede tüccarca bir hesabdan doğan bu haremerikanın fazla miktardaki harb malzemesinin istimal edilecek bir halde bulun tov"un Moskovaya hareketl üzerine gerl ketlerl Meclisteki muhalifleri lüz\ı. durulmasını ve Alaskadaki, Pasifikteki kalacagı tabınln olunma,kla beraber, mundan fazla tesir altmda bulundur. üslerden hareket edebilecek uzun men Paris siyasî maMillerine göre, dörtlerin mıyacaktır.» Bu makalenin «Uius» ta çıkmış ohnazilli bombardıman uçaklarından müte bu taplantısı gene mümkün olacak ve il toplantıda Rusyayı M. VişinsM teınsü sma ve altında Falih Rıfkı Atay imzası şekkil bir ezici kuvvetin teşHlini tavedecektlr. bulunmasma rağmen, ihitva ettiği üsiye etmektedir. Molotov'ım gittiği ancak öğleden kirler bakımından, yeni hükumetin düsonra öğrenildi şüncelerine tercüman olmsd.ğı Ankara Gülnarda Halkevinin Paris 31 (a.a.) M. Molotovun bu mahfillerince ileri sürühnektedir. Masabah saat dörtte Moskovaya hax»ket! gergin havanın bir kaç günden. temeli atıldı ettiği, Lüksemburg sarayında ancak öğL baskentte muhtelif yanGülnar 31 (a.a.) Burada yapılma leden sonra ögTenilmiştir. kılar uyandırmışbr. sına karar verilen Halkevi binasının . Sovyet murahhaslan. M. Molotov'un temeli, evvelki gün kajmakamla Halk ayrılması hakfcmda hiç Wr teah&t verPartisi, Halkevi başkanı ve halkm işti memlşlerdir. Fransz murahhas heyetl rakile yapılan güzel bir törenle atıl çevrelerine göre Molotovun yakmda dömıştır. Amatör işlerine başladı. necegi beklenmektedir. • •ılllllllllll Amerika, Uzakşarkta Rus Gumhur Başkanımızın laarruzundan korkuyor Türk ordusuna güveni Mololov, birdenbire Moskovaya gitti FOTO SABAH Tefrika: 15 AGLIYOR^ Yazam SULJAN SELIM Feridun Fazıl Tülbentçi dan biri vasıtasüe gizlice konuşarak ahbab ohnuştu. Gencin riya ve tabasbustan uzak sözleri, Şehzadenin üzerinde çok iyi bir tesir bırakmıştı. Yakub, gene vezirlerin hayret nazarları arasında kalabalığı yararak çıkmış ve atına atlıyarak dörtnala uzaklaşmıştı. Ertesi günü devlet erkânı hediyelerini takdim ederek Üsküdardan ayrıldılar. Yavuz da kara yolile Trabzona hareket etti. Yeniçeri ocağmm ileri gelenleri Yavuzu ilk defa olarak bu alayda görmüşler, onun at üzerindeki heybetli duruşunu çok beğenmişlerdi. Yeniçeri ocağmda günlerce genc şehzadenin meziyetleri methü sena edildi. Hattâ bazı ocak ihtiyarları Yavuzun biraderlerinden üstün olduğunu söylemekten çekinmediler. Fatih Sultan Mehmedin şanlı seferlerine ancak bu şehzadenin devam edebileceğini ileri sürdüler. Bu sözler padişahuı olduğu gibi diğer şehzadelerin d« kuLiklarma gitmiş, bilhas. sa, Ahmedle KorJnıd'un yüreğine kurt düşmüştü. Esasen onlar da küçük kardeşlerine ötedenberi hasedle bakıyorlardı. SeEm, Trabzona gelir gelmez devlet idaresini doğrudan doğruya eline almış ve yaşmdan ümid edilmiyeaek bir iktidar göstermeğe başlamıştı. Uzun Hasanm talihsiz şehzadeleri arasında ce. reyan eden mücadeleler, Trabzon valiliğine aid hududlarda da çarpışmalara yol açtığı zamanlarda Yavuz, buralara kadar bizzat giderek Akkoyunlularm tecavüzlerine karşı koymuş, hattâ Trabzon hududlarmdan bile dışarıya çıkarak onları takib etmişti. Haftanm mu 1G O RT A ! ayyen günlerinde büyük meydanlardate tereddüd ettiği meşhurdur. Yavuz, hocasınuı kalbini kırmak istetertib edilen cirid oyunlarına kendisi de iştirak ederdi. Ok atmaktaki meha medi, yahıız: reti müthişti. Cumartesi akşamlan sa Lala sözlerin belki doğrudur. rayın büyük salonunda Trabzonun taDemekle iktifa ettl. Muhyiddin Efennınmış Uim adamlarile samatkârlarım di, şehzadenin sözlerınden cesaret alarak davet eder, onlarla sabahlara kadar ötedenberi söylemek istediği hald« cemuhtelif mevzular üzerinde konuşur, saret edemediği bîrşeyi de hatırlatmağı şiirlerini dinler ve bazan da kendi yaz faydalı buldu: dığı gazellerini okurdu. Yavuzun tek Şehzademin bjr kaç yıl evvelki tekabahati, fazla asabl ohnaa ve bu yüzden en üfak suçlara bile en ağır ceza vazuunu nekadar anyorum, dedi Yavuz, hocasının bu sözlerine fena ları vermesi idi. Habersiz komşusunun meyva ağacını kestiği için bir adamı halde kızdı. idam ettirdiği vakidi. Yaşı ile beraber Sen ne demek istersin lala, diye gururu, hiddeti de artıyordu. Hiç lü haykırdı. Beni medrese talebesi mi zum yokken ufacık bir şeye kızıyor, en zannedersin? Yoksa koskoca bir hanesevdiği bir kinıseyl dahi hırpalamaktan danı âll osmanın çehzadesi olduğumu çekinmiyordu. Bu hareketlerinl hoş mu unutursun? görmiyen hocası Muhyiddin Efendi bir Muhyiddin Efendi şehzadenin hiddegün şehzadeye nasihat etmek istedi: tine fazla ehemmiyet vermemiş görü Şehzadem, dedi. Görürüm H, ida nüyordu. Nasıl olsa ok yaydan k rei devlette fazla şiddet gösterirsin. mıştı. Mülâyim hareket şiddetten daha iyi olsa Takdirden âciz değiUm efendimiî, gerek. Rahmetli büvük pederin değil cüretim af buyurulsun. Büyük peder'niz kabahatlerde, hattâ hıyanetlerde b'le Cennetmakân Fatih Hazretleri Istanuzun uzun düşünmeden karar verroez bulu fetheylediği gün. Bizans sarayınm di. İstanbulun fethi müyesser olacağı ileri gelenleri kendisini tebrik ederken: günkrde Veziriâzaını Çandarh Halil «Dünyanm en mamur beldesi şimdi^ aPaşanm düşmanla işbirliğj yaptığını yaklarına altmdadır. Gurur ve iftihar duyduğu halde hemen cezasını vermek duyabilirsiniz.> demişlerdi. O zaman Fatih Rumlara şu cevabı vermişti: «İftihar duymak elbette hakktımızdır. Fakat gurur asla. Bu beldeyi bize Ulutanrı ihsan etti. Neden mağrur olaMuhyiddin Efenddnin sSzleri genc şehzadenin üzerinde beklenen tesiri yaptı. Yavuzun htddeti hemen yatıştı. Mülâyim bir tavırla: Lala, gencliğime bağışla. Bundan sonra ne şiddet gösterecek, ne de mağrur olacağız. Dedi. Fakat, ertesi gün erken uyanan Muhyiddin Efendi sarayın kapısı önünde iki Hşinin .idam edildiğini teessürle öğrendi. İdam edilenierin nöbet mevkiine biraz geç gelen iki muhafız olduğunu duydu. Aradan yıllar geçtl.» idare etmiş olduğunu büe inkâr etmiştir. Keitel'e göre Wehrmacht yüksek komutanlığı fiiien harekât sahalanndan bile tamamile ortadan kaldırmıştı. Kendi iradesine tâbi büyük hiçbir birlik bulunmuyordu. Keitel ezcümle şunları söylemiştir: « Aldandım. Fokat duraklayaınazdım. İşte kabahatim budur!.. Fakat askerlik vazifemin ifası için bütün gayretlerimi sarfettim.» Kendini bekliyen akıbetten dolayı hiç bir hayale kapılmıyan Ka'tenbrunner, merhamet dileyen sahte tavırlarmı terkederek büyük bir küstahhk'a şunları söylemiştir: « Ben, Reich'in merkez asayış pervisini deruhde ettim. Ecnebi memU'ketlerde bulunan ıstihbarat servlslermi yeniden tanzim ettlm. Fakat bu gibi teşeküller herhanşi bir memlekette dahi bulunmaktadır.» Sonra büyük bir hırsla şu suıetle sözlerine devam ctm;ştir: < Bahis mevruu olan bu yahudi meselesine, hiç bir vakit kat'î bir bal çaresi bulunamaz.. ^ Yahudi meselesini kat'î surette haHe teşebbüs etmiş o!an yahıız Hitler oîmamıştır. Kaltenbrunner*den sonra Rosenberg söz almiş ve sunları söylomiştir: « Vicdanım rahat ve temizdir. Ben bir komitacı leği'.im, hiç bir hareketim caniyane olmamışrır. Zorbalık tedb.rle. rine dayanan bir siyasete bütün gayretimle mâni oldum. Slavların ve yahudilerin topyekun imhaları fikrinl hiçbir vakit benimsemsdik. Almanların harbi Bulgar ordusunun rolü ne îmis? idare sistemi kanaat ve takdlıat'ma Sofya 31 (a.a.) Anadohı ajansinm uymamıştır. özel muhablri bildtrtyor: Alman milletinin sadakatini ve fedaBaşbakan muavtnl Kostov, yükse* askârlık hissini bu kadar fena kullanabikfrî şuranm açıliş törenlnde Bulgar r>rleceğimizi o vakitler idrak edeınedık. Hitler ve onun takib ettiği sistemi dnsunun istlkbaidekl rolttnden bahsetCenabıhak mu'nakeme ve mahkum et miş ve ezrümle şunlan söylemiştir: < Bulgar, ordusu küçük olmaMa mümiştir.» tecanis, dlsiplinli, demokratik ve yüksek: Von Papen'in sözleri mllll men/aatlerin, istiklâl ve hürriyekla Londra 31 (B.B.C.) Nürnberg bekçisi olmalıdır.» mahkemesinde bugünkü müdafaası esBaşbakan mua\1ni milll Meallerden nasında Von Papen suçsuz olduğunu, bahsederken, geçen sene. askerl okulun ıricdanımn müsterih bulunduğunu söy senei devriyesi münasp'oetile Georgl Di» lemiş ve kendisinin, isnad edilen suç mitrofun vfrdi^l nufcku da zl!cre«tmistir. ların hiçbirinden mes'ul tutulamıyacağı Dımıtrof bu nutkunda şunlan söylsnı ileri sürerek demiştir ki: m'şti: < Biz Bulgarların, sadık dostumi'a € 1932 de Alman milletinin Hitleri hükumet başma getirmek hususunda rc hâmimiz olan Sovyet Rusya fle birrey vermiş olması bu milletin harb is llkte, namağlub Kialordu İle blrlikto tediğine dair bir delü olarak nasıl or kardeş Yugoslav milletl ve onun halkç» taya atılabilir? Savcılığın böyle bir id ordusu ile birlikte, yalnız kendimlz icin diada nasıl bulunabileceğini sormak is deçil, bitrün Balkan milletlert Jçdn, taşarüacas tarihl bir vazlfemla vardır. terim.» Balkanlarm Balkan mllletlerine aid olKarar 23 eylulde verilecek ması ve gltney Slavlarırun Balkanlard» Nürnberg 31 (a.a.) Nürnberg mil yol gösterlcl rollerinl oynıyabilmelPrina letlerarası askerî mahkeme başkanı yardım edebilecek durumda olmamız ev« Lord Lawrence bu sabahki oturumdan velâ Bizans, sonra da Osmanlı tmparasonra, bundan böyle muhakeme müza torluğunun Balkanlara hükmettlklert kereleriuin gizli yapılacağını, manke mazintn lzleri kat'l olarak silinmeUdir.» menin kararı bildirmek üzere 23 eylulde umumî bir oturum yapacağını, Boğazlar meselesi ve Rusyanm yeni istekleri kararm bu tarihten sonra ahnması takNewYork 31 (a.a.) tyi haber alan dirinde halkm bundan haberdar edilemahfillere göre, Gromüo'nun eski düşceğini bildirmiştir. man memlei.etJ.erde bulundurulan asGöring'in kardeşi Çeklere kerî kıt'alar hakkında Güvenlü Konseteslim edildi yine malumat verilmesinl Istiyen vo Prag 31 (a.a.) 16 Alman haıb suç hayreüe karşılanan teklifl Blrleşmi^ lusu Amerikan makamları tarafından Milletler teşkilâtınfi girebllmek vasfınl Çekoslovak makanılaruıa tesiim edil haiz bazı memleketlere, meselâ Portekia miştir. Bunlar arasında Göring'in kar İle güney trlandaya karşı Sovyeüer Birdeşi Albert Göring Ae bulunmaktadır. liglnln takındıgı tavrr tizertne Tiınuınl Albert, Skoda fabrikaları müdürlüğü dikkatl çekecek mahlyettedlr. yapmıştır. «NevYork Tlmes»gazete6İne göre, b« Hess'in aklî durumu hakkında... mesele btr taraftan Ru?lann Türklerla Nürnberg 31 (a.a.) Mahkemenin birliktB müsbereken müdafaasını lstebugün öğleden sonra akdettiği celsede dikleri ve İngilizlerle Amerikahların Rudolf Hess'in aklî durumunun son bir muhalefetine ugTadıklan Boğazlar me» defa daha tetkik edilmesi hakkında a seleslls, diger taraftan tngilterenln Yuvukab tarafmdan ileri sürülen isteği nartstarıda ve başka yerlerde Birleşill j Amerikanm Çin ve tzlandadakl vazlyetmahkeme başkanı reddetmiştir. lerile alâkadardır. Mahkemede söz alan General Jodl şunlan söylemiştir: Çekoslovakyada bir tek Rus < Şahsl kanaatime göre, gelecekte askeri kalmamış tarih Alman askerî şefleri hakfcnda Paris 31 (a.a) Çekoslovak Başbaâdil bir hüküm verecektir. Abnan as kan muavinl ve sosyal demokrat partisl kerî şefleri istememiş olduklan bir har başkanı Plerllnger bir dameçte. Çekosbi idare etmek zorvnda kalmışîardır» lovak topraklannda tek Sovyet erinın bile kahnadogını söyleoıiştlr. Suçlular neler düşünüyor? Fiertlnger bu dameci AmerlkaU gaNürnberg 31 (AJ\) Yargılanmakta zetecl Pearson'un son Itihaınlarına cevab olan 21 nazi liderinin muhakemeleri olmak üzere vermiştir. Pearson, Çekosbugün sona ermişHr. lovakyada heni« dört Rus tlrmenintn Müdafaa avukat.larının bildirdiklerme bulunduğnnu lddia etmekte Wl. göre, bunlardan 12 si idam edileceklerine kani bulunmaktadırlar. 3 suçlu Ceyhan köylerinde feci idamdan kurtulacaklarını zannetmekte, alü tanesi de kurfalacaklarını ümid etbir cinayet mektedir. Adana 31 (Telefonla) Artfe gön Ceyhanin Arügöz Bekirll köyünde kan davası yüzünden fed bir cinayet lşlenmiş, bir h*mile kadınla teocası mavzep Ankara 31 (Telefonla) Bundan bir kurşunile öldürülmüşlerdir. Hâdlse şöyle olmuştur: Altı, yedl sene müddet evvel yeni Ulaşürma Bakanı Şükrü Koçak tarafmdan istifaya davet kadar evvel clnayetin kurbanlanndîn olunan fakat bu daveti kabul etmiyen olan kadınla katil Bebekin oglu nişanDevlet Hava Yolları Umum Müdürü lanmış, fakat b1r müdd,et sonra bu niFerruh Şahinbaşa bu defa yeni bir va şan bozuîarak kadm. Hasan Yurddasa zife teklif edilmiştir. Bu vazifa gene varmıştır. Bu sebebden dolayı üç sena Devlet Hava Yollan Umum Müdürlü evvel eski nişarüı İle bir arkadaşı, Hağüne bağlı olarak yeniden kurulmak sanı öldürmek maksadile pusu kurmuşistenilen bir hava müşavirliğidir. Fakat lar, fakat muvaffak olamarnışlardır. Ferruh Şahinbaş bu vazifeye getiril uzayıp giden dava yüzünden Bebekle mekle cgörülen lüzum üzerine» maaş arkadgşı, arife gecesi evlerinin öniinrt. çardakta uyumaîrta olan Hasan Yurdtan ücrete geçirilmektedir. daşla kansının üzerine hücum ederpfc Ferruh Şahinbaş, umum müdürlüğü mavzer ateşi açmış ve her fkislni de ölnü yapüğı bir teşkilâtta bir müşavirüi dürmüşlerdir. Kurşunlardan bir tanesl vazifesi kabul etmenin şeref krrıcı bir de hamile kadının karnındakl çocu|,a şey olduğunu ve bu teklifin kendisini isabet ederek onu da öldürmüştür. Yalstifaya mecbur etmek için yapıldığnu nız bu feci cinayet hâdisesinden kurruleri sürerek reddetmiştir. lan tek şahıs beş yaşndakl yavrudur. Halen izninl kullanmakta oîan Ferruh Çocuk, anasîle babasımn arasında yatŞahinbaşm Daniştaya müracaat edeceği makta lken blr talih eseri olarafc ölumden kurhılmuştur. Katil, kaçmıştır. Hâanlaşılmahktadır. dıseye adliye el koymuş. katilin y lanmas: için jandarma müfrezesi çi Zonguldaktaki Bakanlar nlnuştır «Görülen liizunt üzerine» Karabüke gitti Çalışma Bakanlığının en önemll başarılarından birl de şu emekll slgortası olecalt Amca ,. Bunun ne demek olduğunu, Bu öyle bir geUrdlr kl daha Ihtlyarlık yaşlannda sadece e •eve glrmeden sokakta eriylp gl melcll maaşlle geçinmek zorunda der!.. kalanlar bUlr!. Işte bu vatandaş'.ar amcak A. Ve lîıtlyarlıklannda bir bu yenV ve modern destetclerle milletveUll btr ldare veya belebellcrinl doğrultablllrler. dlye mecllsi üyellğl aramak, yahud kahvehanede oturup devleti tenkid etmetc zaiımetlnden tulurlarl kur Zongulai 31 (Husus)î) Dün Ereğlide ve Kandillide incelemelerine devam eden Ekonomi, Ticaret ve Sağhk Sosyal Bakanları bu sabah Çatalağzı elektrik santrali, Filyos ateş tuğlası fabrikasınm inşaat mahallerine giderek gezmişler ve ilgililerden izahat almışlardır. Buradan Karabüke hareket eden Bakanlar orada da tetkiklerine devam ettikten sonra Bartın, Amasraya da uğra Arkast car yacaklar ve Kastamonuya gideceklerdir. Yağmur ve dolu, Çorumd büyük zararlara sebeb oldu Çorum 31 (a.a.) Evvelki gün, gü ney istikametinden gelerek ve şehr diişm«den batı ve kuzey tarfaJaı")da dağlık yerlere yağan dolu ile karışık şiddetli yağmur neticesi bağ ve bahceler tamamen harab olmuş ve hcnü; kaldırılmıyan harmanlar da öneTn'i za> rarlar görmüş, 30 k?dar koyun öîm" tür.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear