26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET M Temnmz 1949 YOLLAR • • DURAKLAR • ve MEVZULARI J • • NALINA MIHINA Ereğli limanı reğli Ilmanrnm temcH atıldı, Böylece kömür haviasıneîa Zonguldaktan sonra ikinci bir limana sahib olacağız» Ereğli, Amiral Fahri Enginin Uiaştırma Bakanlığı sırasında bafhyan temideme ve taranıa ameliyesi sayeslnde, bir mtid'dettenberi modern blr liman değilse de, Karadenizin azgın dalgalanndan kaçan gemilere sığtnak hizmetiui görmektedir, Şimdi orada, her türlü yükleme ve boşalüna vasıtaları ile mücehhet, nhtımlan ve depolan bulunan modern bir liman kurulacaktır. Yeni Ereğli limanı 5 0 6 0 geminin barmmasma müsaid büyüklükte ve uendlreği 730 metre boyunda olacaktır.. Liman tesisleri yüda 1 milyon ton eşya yükleyip boşaltabilfcektir. Ereğli, kömür, ikhsad ve stratejt bakımmdan mülıim bir limandır. Ve yeni tesLsler, onun ehemmiyetinl bir kat daha arttıracaktır. Bu itibarla temelatma törenini bir bayram sayarak sevinraeğe hakkımu vardır. Pek . lüzıımlo olmalanna rağmen yapmakta geç kaldığunız işlerin basında limanlar gelir. Harb başladığı zaman 3455 kilometro uzunluğunda kıyılan olan TürMyede Istanbul, Izrrur ve Zonguldaktan başka liman yoktu. Bunların en büyüğü olan Istanbul bile orta derecedeki Avrupa litnanlan ile boy ölçüşecek bir halde değildir. Harb içinde Iskenderunda da yeni liman tesisleri vücude getirdik. Şimdi Ereğli limaıunın temeli atılmıs olınasına sevinirken lunanlarunızı in?a hususunda kaybettiğimiz kıymetli zamanları düşünüyorum. Yıllarca evvel limanlarunızı yapmak konusu ortaya çıkmca büyük Avrupa limanlarına heyetler günderidk. Onlar uzun incelemeler yapıp döndüler; raporlar yazdılar. Fakat claima cekmel peşinde» koştuğumuz için yıllarca müddet tek Ii' man da yapamadık. Çünkü liman diyince gozlerimizin önüjıde Hamburg, Londra, Rotterdaın, Anvers, Marsilya gibi büyük ve muhteşem limanlar canlanıyordu. Onlara benzer limanlar yapmak hulyası ile Trabzon, Samsun, Merlin gibi bazı yerlerde, birer dalgakıran yapıp, gcmilerin sığınmasım bile temin edcmiyorduk. Haîlâ bir çok rüzgârlaıa karşı mahfııı tabiî bir liman olan Ereğliyi bile temizleyip bundan istifad» edeceğimiz yerde, Çatalağzı denilen yerde, bir dcreniıı doldurduğu kuraları, çaınıırlan temizlcmek surstile suni bir liınan inşasıcı düşünüyorduk. Çatalağu mı, Zonguldak mi, Ereğli mi?> diye yapılan tartışmaların fn hararetli zamanında, 1938 de Zonguldak Çatalağzı bölgesini gezen ve yerinde incelemeler yapan bir hejet ile beraber bulunmuştum. Ilerkes aklına ve ağzıns geleni soylüyordu. Fakat hiç kimse, yeni bir liman yapılıncıya kadar, bir sürü geıni lcşinin yattığı Ereğliyi temizleyip ondan faydalanmağı düîünmüyordu. •Fransızların «daha iyi iyinin düşmanıdır» gibi bir sözleri vardır. Bizim de bir çok yapmadığunız işler, yapamadığınuzdan değil, •ekmel peşinde» koşmanuzdan yapılmaz. Tathiki uzun zaman ve çok para isteyen büyük ve parlak projeler küçük, mütevazı, fakat pratik işlerin vapılmasına engel olur. Karadeniz kıyılarında yepyenl bir liman yapmnğı düşünür ve .şurası mı, yoksa burası mı daha iyi?» diye hararetli münakaşalar yaparken bir taraftao da Ereğliyi temizlemeye ve cihazlan» dırmağa başlasaydık, 1938 le 1945 e kadar geçen 7 yıl içinde, o bölgenin ihtiyaçlarına yetcr bir limanımız olurdu, Ayni düşünce tersane için de variddir. Kah Paşabalıçe ile Beykoz, kâh Fendik ile "Tuzla arasında yepyeni bir tersane kurmak emeli peşinde koşarken Halicde mevcud tesisleri ve makinelerl takviye etseydik, bugün iyi bir tersanemiz olurdu ve 70 yıl önce buharlı gemi inşa ettiğimiz yerlerde, simdi de modern tekneler yapardık. Ekmel peşinde kojmak yerine, pratik olmak, başlamak, yapmak ve zamanla büyütmek, tekemmül ettirmek daha çıkar ve daha başarıh yol«ur. Ereğli limanı gibi Trabzon ve Samsun limanlarının da bir an evvel, hattâ bunların dalgakıranlarımn hemen inşasma başlanmasını dilerken saym Baymdırlık Bakamnı Karadenizde ilk büyük limanın tetnelini atmak muvaffakiyetini kazandığı için tebrik ederiz. Âmerikadaki Ermeni meselesinin içyüzü Türkiyedeld Ermenilerin Ennenistana naklini istiyenler bn EnnenlIerdL Beyanname tabettirerek Karsın, Ardahanın büyük Ermenlstana ilhafanı da bunlar istediler. Hattâ Amerikan gazetelerinde hakkımızda nrdurma yazılar yazdırdılar. Peki amma bu adamlann maksadlan neydi ? TA bolluğa Çok miktarda kasablık hayvan geliyor Son günlerde çehrimlze çok miktarda kasabhk hayvan gelmektedir. Sürü sahiblerinin temin ettiğine göre, son yıllarda hiç bir zaman bu kadar çok kasabhk hayvan birden gelmemiştir. Bu yüzden fiatlar sür'atle düşmektedir. Dün pay mahallinde ayakta canlı satışları kilosu 6570 kruştan yapıhnıştır, Fiatlarda daha da düşmek istidadı vardır. Buna mukabil dün gene toptancı kasablar 6570 kuruşa aldıkları canlı hayvanın toptan etini, Belediyenin baremj mucibince kasablara nark üzerinden vermişlerdir. Halbuki bu canlı fiatma göre toptan et satışınm 120 en çok 130 kuruçtan yapılması icab etmektedir. Toptancı kasablar, kendilerine Belediyenin bir lutfu olan baremden şimdiye kadar görülmemi? bir kâr temin etmektedirler. Bu da kâfi gelmemekte bir de perakendeci kasablardan fatura harici para almaktadırlnr. Bu hafta bazı toptancılar perakended kasablardan kilo başına 190 kuruşa kadar para almışlardır. Bu da toptancılara kiloda 50 kuruş gayrimeşru kâr temin etmektedir. Perakendeci kasablar da bu farkı halktan aldıklarından «es çıkarmamaktadırlnr. Son İngiliz seçimiiîin bilmediğisniz taraflan Yazan: Yaıan: Doğan Nadî Bir takım Ermenilerin San Francisco'da toplanan milletlerarası konferansı vesile addederek, eski ve pek malum «buyuk Ermenistan rüyası» nı yeniden canlandırma teşebbüslerine dair çektiğim telgrafların, memlekette geniş bir »lâka uyandırdığını ancak Istanbula döndüğüm zaman öğrendim, Bu uyanıkiık iyidir ve bana kalırsa, doğrusu, çok yerindedir. Yalnız büyük bir kısım dostlar bu telgraflara bir türlü inanmak Istemiyorlar ve tarihin malı olup çoktan kapanmış olan bu meseleyi, bir gazetecilik gayretile, benim izam ettiğimi, yarı saka, yan dddî söyleyip duruyorlar. Bu Ermeni Jşinin hakikati ve tafsilâtı şudur: San Francisco konferansınm zannederim ikinci haftasrydı. Büyük gazetelerden birinde şöyle bir havadia gördîiın: Amerikada bulunan millî Ermeni komitesi bir düekçe ile konferansa başvurarak Türklerin nılmü altında inleyen Ermenüerin tamamile hur ve rnüstakil «Ermeni cumhuriyeti> topraklanna naklolunmalarını istemişlerdif. Buna sizler gibi ve içlerinde pek çok dosrtum ve arkadaşım bulunan Ermeni vatandaşlarımız gibl ben de inanmak iatemedim. Kaldı ki Amerikan ga«etelerl tmıtlaka doğru havadis neşretmekle şöhret mılmamışlardır. Nitekim Dıs Bakanımız adına gayet çirkin bir yalanı neşrettiler v« üstellk bütün uğraşmalarımıza rağmen bir türlü tekzıbini koymadılardı. Binaenaleyh gazeteye inanmıyarak lşi tahkika koyuldum ve şunu öğrendim: Bu İŞte yalan yoktu. İstidanın altında «NewYork rnilli Ermeni komitesi reisi> bilmem ne yanın ve aynı komitenin San Francisco şubesi reisi Saroyan'ın imzaları vardı. Bir defa bu adamlar kim? Insanda evvelâ eser'eri Amerikada pek sevilen Ermeni muharriri Saroyan zannediyor. Halbuki değü. Çünkü tam istidanın verıldiği günlerde bu meşhur Saroyan b!r otomobil kazasında gayet ağır yaralanmış ve hastaneye kaldırılmıştı. Istidayı imza'ayan Saroyan Kaliforniyada ticareıie meşgulmüş. Diğerine, yanl asıl büyük relse gelınce, o da NewYorkta imîŞ ve gene ticaretle meşgulmüş. Bunlar teşkilâtı senelerce evvel kurmuşlar. Teşkilâtın tanınması için Amerika hükumeti nezdînde yapılması zarurî olan muamelâtı yapmışlar, topluluğu meydana getirmişler, Amerikanm bir çok taraflarında, ve esash olarak NewYork'ta, bir nevi kulüb filân da ysparak kendi aralarında bir topluiuk hayaü yaratmışlar. Azasının adedi malum değil. Fakat Amerikada bulunan bütün Ermenilerin, tabiatile, bu birliğin azası olduğunu tahmin etmek kat'iyyen yanlış değildir. Şu basit sebeble ki cemiyetin kuruluşunda hiç bir siyas! umde mevcud değil Bu cemiyet, ecnebi memleketlerin hemen hepsinde görülen alelâde talebe cemîyetleri gibi bir şey. Uzak rrtemleketlerde yaşayan bütün diğer ekalliyetler gibi Ermenilerin de bir araya toplamp, kendi aralarmda, yiyip içip eğlenmelerl nihayet gayet norraal bir hâdise olsa gerek. Fakat muharebeler sosyal hayatta garib roller oynuyor. 1939 oylulünde Avrupada harb başlayıp da, hep bildiğimiz bu son inkişafları gösterince nasü herkeste bir kazanc, bir şöhret, bir biîyüme. bîr ursattan istifade etme ihtirası başîadıysa bizim Ermeni cemiyetinde de slyasî bir takım rol oynamak arzuları belirmiş. İste San Francisco konferansma yapılan müracaat bu zararlı ihtirasır. bir neticesidir. Acaba böyle bir istidanm ehemmivet dereeesi nedir? Her şeyden evvel bu muraeaatin yeri San Francisco konferansı değildir. Çünkü San Francisco konferansı imkân rıisbetinde mevcud beynelmilel ;tatü'yü mühafaza etmek için toplandı. Bu konferans ne hudud değismelerini, ne de kütle halinde bir takım muhaceretleri femin ve tertib etrr.ek salâhiyetini haiz «ejhldi. Bu bakımdan esas'en yanlış olan Ermerrl müracaati elbette hiçbir yerde nazarı itibara almamadı. Konferansm 50 millet Dış Bakanmdan mürekkeb olan Steering Commitee'si [ * ] bu meseîeyi konusmaya bile ne müracaat tarzında, ne de kerdinde liyakat bu'aI madı. Pek mümkündür ki bizim ErmeI ni kahramanlannm janlı U) imzaları şimdi hakikaten lâyık olduklan makamı, yani diğer birçok burufük evrakın da birikmis, olduğu, herhangi bir kâğıd sepetini bulmus olsun. Peki.. Bu Ermeniler ne yapmak İstediler? Bu Ermeniler bulanık suda balık avlamak istediler ve istiyorlar. Dünyanın karışık bir zamanında herhangi bir post kapmak, belki biraz ceblerinl şişirmek, biraz da, sonu çok meçhul maceralara karışıp, kendilerine geçici de olsa, bir şöhret temin etmek istediler ve istiyorlar. Bir defa bu Ermenilerin hemen hepsl Amerikada bulunduklan yerlerde para sahibi olmuşlardır. Yani bunlar bayağı eervete maliktirler. Binaenaleyh kendilerine «haydi gidin, blzim büyük Ermenistanda oturun!» denildiği raman Amerikadan tek bir, Ermeninin yola çıkmıyacağı muhakkaktır. Çüokü Ermenilerc* bugün Amerikada mevcud para ve rahat yarınkl büyük Ermenistan* elbette müreccahtır. O halde bu Ermeniler kimin mümessilidirler, hangi Ermenileri temsi! ediyorlar? Bana göre, bunların kimseyi temsll ettiklerl yokrur. Bu Saroyanlar, Şahinyanlar ve daha bilmem ne yanlar kendilerine bir takım maceralar arıyorlar, Bîz San Francisco'da iken bunlar muhtelif gazetelere makaleler, uydurma havadisler ve yanlar da yazdılar. Bu arada «Türkler bizi kesti, biz de şimdi onların cezasmı verelim» gibi şeyler de Amerika gazetelerinde neşrolundu, sonradan bu Ermeniler, gene ayni Ermeniler, bir beyanname tabederek bütün delegasyonlara, her bir azaya teker teker, dağıttılar. Bu beyannamede esash birer Ermeni şehri (!) olan Karsın, Ardahanın ve civarının büyük Ermenistana ilhakı için temennilerde bulunuyorlardı. San Francisco konferansınm salâhiyeti olmadığı gibi, o konferansı teşkil eden azanm da böyle bir teşebbüse önayak olmağa salâhiyeti yoktu. Nitekim klmse olmadı. Demek bu Ermenilerin bir mesele teşkil edecek halleri yokhır. Şu halde bu uğraşmak neye? Şunun için; <Sinek küçüktür *m« mide bulandırır» misalini kullanmıyacağım. Bazı Ermenilere pek lâyık olma'kla beraber bu çok kullanılmıj bir sözdür. Demek istediğim şu! Her fikr» «let olabilecek bir Ermeni yi, her raman ve dünyanın her tarafında. buhnak kolayca kabildir. Ermenilerden bunun için korkmah ve bundan dolayı sakmmalıdır. Nitekim, ifte, çimdi içinde bulunduğumuz gibi; dünysnm karışık ve muvazenesiz bir anında, en ummadığmız Ermenileri karşınızda guya gizli bir takım kuvvetlere malik düsmanlar gibi bulursunuz. Fakat bu Ermeniler blzim bildiğimlz, bizim tamdığımız, bizim sevdiğimiz Ermeniler değildir.Bu Ermeniler bizim bildiklerimizden çok daha fazla rahat eden, k d&ha fazla zengin olan ve tabir caizse, çok daha fazla «yaşayam Ermenilerdir. Biz diyoruz ki Ermeni meselesi, Osmanh Imparatorluğile Çarlık Rusya arasında daha o zaman hallolunmuş ve şimdi çoktan tarihe karışmış, tarıhle beraber kaybolup gitmiş bir meseledir. Hakikatte de öyle. Fakat böyle hal lolunup tarihe karışmış bir çok meselelerin yeniden tazelenmek istendiğini rivayet "halinde duyuyor ve bu yapılırken kimlerin kimlere alet ol duğunu bilemiyorsunuz. Dünyanın bir böyle acayib anına geldik. Bu nazik vaziyetlerde Insan ne de olsa sinirlenijor. Her nekadar aîâkası yoksa da, acaba cenub Amerikalılannm zencilere yaptığı azabı biz de vaktile Ermenilere mi tatbik etseydik diye düşünmemek, hattâ zaman zaman belki de bunun için nadim olmamak elden ge'nıiyor. Işte San FrancLsco'dakl Ermeni meselesl budur. DOĞAN NADİ [ * ] Bu komiteye türkçe «idare heyetı» ismi verilmiş. Yanlıştır. Çünkü Steering Commitee diğer bütün teçkilâta direktif veren en yüksek teşekküldür. Başka bir isim bulmalu SUADİYE OSNARDİBİ Tiyatrosunda YARIN AKŞAM MÜZEYYEN İSMAtL Senar Işıl ve Arkadaşlan Halk Sanatkârı DÜMBÜLLÜ S A B R İ Y E T O K S E S birlikte AĞA komedi 3 perde. Zenein VARYETE Persembe akşamı Bağlarbaşmda Cafer Ağa Ingilterede 1935 tenberi ilk defa ger.el oy için rey sandığ'na gitmek bahis mevzuu olduğu raman birbiri'e çarpışan iki büyük siyasî parti, Muhafszakârlarla İşçiler, siyaset meselelerinde olduğu f,ibi seçim teferruatı üzerinde d« uyuşamıyorlardi. Bütün ümıtllerini Churchill'in miknatıs gibi çekici şahsiyetine, yılmadan çalışarak zaferi sağlayan bir harb şefine karşı milletin beslediği minnet duygulanna beğ'ayan Muhafazakârlar seçimin hemen zaferden sonra, sıcağı sıcağma yapıimasını istiyorlardı. Harb »onrası için teklif ettikleri ıslahat programlarını en kuvvetli kozları olarak oynamak isteyen I'jçiler ise, tabiî olarak harbin değil, suüiun günün mevzuu haline gireceği bir devreyi tercih ediyorlar, seçimin hiç olmazsa ekim ayına bırakılmasını kendi menfaatlerine uygun görüyorlardı. Parlamentoda Muhafazakâr Partinin ekseriyet partisi oluşu seçim tarshinin tesbitinde Muhafazakârların noktaı nazarım lıâkim kılmış ve 8 temmuz genel oy günü olarak kabul edılmişti. Eu arnda Churchill de mükemmel bir siyasî darbe hazırlamış, parlaIstanbul halkı, ender görülen bir et mentonun feshinden sonra birlik kabibollğu «ırasında bu şekilde etl yüzde 50 nesinın devamını teklif etmiş, ve çok tabiî olarak red cevabile karşılaşınca pahalıya' yemektedir. raktKerini <devlet gemisi fırtmah denizîere sçılmazdan evvel işlerîni bırakıp Zeytinyağı »atışı serbest kaçıvercn mürettebata> benzetmek fırbırakılacak satını kazanmıştı. Ankarada yapılan toplantılara lştlrak 22 milyon ingiliz vatandaşı seçlme 1?^den Istanbul yagcılarınm temsilcllerl iehrlmlze dönrnüştılr. tirak edecekti. Bunlarm en az onda biri Bu toplantılarında yenl rekolt» yılında uzak harb sahalarına dağılmış olduhükumettn tUccarla lşblrliğl yapması esa ğundan oylarını mektubla göndermek ıında mutabık kalınmıştır. Zeytlnya^cılar rekolte vazlyetl v» bir zoranda idıler. Eey pusularırun »eçtnkım znrureüerls konulmuş olan dağıtum menlere ulaştırılmasını, bunların tek•Lstcınlnln yenl rekolteyılında kaldırılıııa rar £eri getirilerek sayılmasmı mümıını lstemtglerdlr, Buna mukabil adll&ne kün kılmak için neticenin ilân tarihi 26 bir flat konulması tcıreennlslnde bulunul temmur olarak kabul edilmişti. Zira, muştur. Yapılan görüşmelerde evvclce konulan flntların bir bata olduğu netlceslııe meselâ Birmanya gibi, savaş bölgelai'arılmıştır. Doöıtma Elatemlnln yenl re rine dshf rey pusulası göndermek, icakoltede hükııraetıa alacağı vergller va bmda bunları para^ütlerle atmak, gene seyl aldıktan sonra serbest bırakılacağı hava yolüe toplamak gerekiyordu. «nlaçuraaktartır. Henıen herşey seçimin çok çetin, milZeytin mahsulii çok iyi cadek'li olacağını gösteriyordu. Altl Edremld ve Marmara bolgeslnde Eeytln harb yılı boyunca Işbirligi yapmağı kaekolteslnln 1}1 o'.masına karşılık güney bul etmiş ve bütün dünyaya siyasî birllerlmlzde bu yıl çok uygun havaların te. liğinin demokrat bir örneğini vermış lrlle zeytin mahsulü levkalftde lyl olmuşur, Aydıu ve Nazllll bolgeslnde de boyle o'.an ingiliz partüeri bu çetin seçim yl bir rekolte elde edtlmlstlr. Bu vaylytte kavgası için 640 parlamento üyeliğin» göı* bu yılkl aeytlnyağı rekolteslnln geçen 168G namzed gösteriyorlardı. Bu mikıldan daha fazla olacngı kanaatl kurvet tar, imparatorluk tarihinde namzed enmljtlr, bolluğu bakımmdan ikinciliği kazamQeç«n yıl nebatt yağlar çok lyl flat al[ıgından bu yıl yurdun ner yanında ayçl yordu. 1686 namzedden 629 unu Mueğlf susaın ve ketentohumu çok ekllmlj hafazr.kârlar ve Churchill taraftan Liir, 'Buoların da rekolteslnln geçen yılaon beraller, 604 ünü Işçiler, 305 inl Libeazla olacagı anlajümaktadır. raller, 22 «inl Commonwealth'çılar, 21 ini Komünistler gösterijor, 68 namBahçeli memur evleri Terll Mallar Pazarları Mue«se;rlerlnde zed de bağımsız olarak kervana katılıalışan nıemurlar Bakırköy ıle Yeşllköy yorlardl. rasında bahçeli memur evleri lnşa ettlr. Bu kadar bol namzed arasmda seçiraek İçin blr kooperatLT kuracaklardır. Memurlar Sümerbanktan bu kooperatlfe Ka. min zorlu olncağı kabul edümekle beabük denürr Kütahya klnamld T» tuğlası raber, bir iki gün evvelki yazımızda da • Bakırköy fabrlkası çimentosu verlloıek bclirttğimiz gibi hemen hiç klmse e ıııretlle yardım yapılınasını temennl edeChurclvill taraftarlarının kaybedeeeği•eklcrdlr. ni nk'ından dalıi geçirmiyordu. KaMillî kalkınma partisinin . zanrlarından emin görünen Muhafazanizamnamesi tetkik edildi kârların bütün emelleri, diğer bir parrl Nurl Demlrağ tarafından kurulmasına tarafından desteklenmeğe lüzum göseşebbüs edllen «M111I Kalkınma» admdakl partlnln nlzamnamesl Vallllkçe lncelcn termiyen bir ekseriyet elde etmekti. nlştlr, Tetkik netlcesl Aııkaraya Dlldlrl. Seçımi bu zaviyeden kestirmeğe çalışan meşhur Gallup istatistikçileri farazî bir eccktlr. Oğnendlğlmlze göre, kurulması lstenen durum üzerinde incelemeler yaptılar; bu partlnln nlzamnameslnde anayasamua ingiliz seçmenlerine «tasavvur ediniı aykırı esaslar bulunduğundanı bugünkü ki bütün diğer partiler Muhafazakâr;eklUe kabulüne İmkân görUlmemektedlr. Nlzamnamede, anayasaya muhalll hUküm Iara karşı bir halk ccphesi kurmuşlar• arasında: Ayan Medlsl kurulması kuv. dır, O halde oyunuzu nasıl kullanırdır etlerln blrllgl prenslplnln reddl Cumhur nız?> suahni sordular. Ahnan neüceye Başkanının doğrudan doğruya halk tara. göre Halk Cephesi reylerin yüzde 55 iından «eçllmes^ yüz bln klşl İçin blr mll ni, Muhafazakârlar ise yüzde 24 ünü etveklll lntlhabı glbl efaslar bulunmak knzanabileceklerdi. Seçmenlerin yüzde adır, Bu hale göre ya nlzamnamenln veahud da anayasanm bunlara ald madde. 21 i bu durum kar«ı.«ında henüz mütereddid idiler. Diğer taraftan Muhafazalnln tadül ltzıra gelmektedir. kârların naşiri efkârı Lord BeaverBir ihtikâr davası Oalatada yazıüamesl bulunan tüccardan brook kendi yaptuhğı incelemelerde ıdil Araboğlu Ue motör tamlr atolyesl sa partsmin oyların yüzde 53 ünü kazaılbl Haml Yolok'un tutuk olarak Jargı. •.'.acaŞma inanmış, keyif ediyordu. Lord anmalarına, Istanbul IKlncl Toplu MU1I Beaverhrook'un ulaştığı netice hakiCorunma Mahkemeslnce başlannıijitır. kate daha yakın gözüküyordu, zira MuAdllln JHI2 l'ra 4 1 kuruştan aldı£l beş hafnzakâr aleyhtarı partiler Wr halk cep :ompresörden ltl taneslni 52(3U llraya er attığ^ bu suretle 2b'JO Hr» fahlş kâr et hesi kuıraak niyetinde deâi" diığl> Ilamlnin de. »ooradan bunları tnaılr Ha'km hissiyatına gelince, İngiliz K'lne dalr 212(5 ltralık asılsıe blr fatura hazırladığı llerl Bürülmektedlr. Borgular rnü'.eti Churchill'i baba, Eden'i, tek evyapılmi5ı yargllanma tanıklar için bıra lâd gibi seviyordu. Bununla beraber kılmıştır. harb başlangıcmda Churchill'in Işçi Parjsi yerine Tory'lerin önderliğini Denize düştii, hastanede öldü Beyoğlunda oturan Sotlrl Görelı admda kabul etmiş olması millet üzerinde Irml yaşında 'blr gene evvelkl gün Yenl bir Amerikan muhabirinln cümlesileköy vapur lskeleal drarında denize glr •çok sevilen, sayılan bir babanm karsı mlş, boâulmak uzere İken etraftan yetl yerine metresile yaşamak isteyişi gibi» wnler tarafından kurtarılmıgtır. Darhal a.nkurtaranla Şışll hastaneslne kaldırılan kotü bir tesir bırakmıştı. Zira halk, Muhaîazakârları fakrü zaruretle, işsiz;çnc çocuk orada olmuştür. Ukle müteradif biliyordu. Churchill'in Sokakta ölen kadın seçmek karannda Dün Suleymanlye clvarmda yaşlı blr Muhafazakârları kadının sokak ortasında baygın yattığı gö Beaverbrook'la Bracken'in büyük rolUlmıi}ı yakındakl medrese blnasına kal leri olmu'jtu. Halbuki bu iki «iyaset dırılan kadın orada ölmüjtür. Oesed Morga gonderilmlftlr, Olum »ebebl araçtırıl adfimı görüşlerlnde çok yanılmışlardı. naXta adı, »anı nakkınd» «oruşturma ya Nitekim, harb kabinesinde çok mühlm sandaıyeîer işgal etmiş olan Bracksn, pılmaktadır. milletvekili dahi seçilememi?, hattâ seBüyükdere sahillerind« çim kavgaîarı esnasmda, otomobiline bulunan cesed Evrelkl gün Büyükadadakl plajlardan aülan bir süt çişesinin camla beraber blrlnde 20 25 yaşlarında gayrl müsllm Amlrallık eski Birinci Lordunun kafablr gene erkek cea«dl bulunmuştur. Yapı sını da parçalamasına ramak kalmıjtı. lan lncelemeler sonunda cesedln Varangel Mıihafazakârlar adına seçimin proadında blrlne ald olduğu anlaşılmıştır. Gene erkeğin evraklan arasında Dr. Maz.paşandacıhğmı üzerine ahnış olan Inar OsmandEn almıg olduğu blr de rapor gilterenin gazete krah Lord Beaverbulunmuştur. brook da hemen hergün dost yerine Arkadaşımız foto Cemal Işıksel'ln annesi evrelkl gün Ankarada vefat ettlglnl tecs. ıtirle haber aldık. Merhıunenln csnazpsl dün kaldırılmn Te Ankara Asrl mezarlığma defnedllmlştlr, Arkadaşımıza baj sağlığı diler, merhumeye Tanrıdan rahmet dUerlz. Istanbul llk maçlanna 30 eylulde başanması kararlaçmıştır. nk hafta Fener. bahçe • Beşlktaj takımlan Şeref rtadında ynıyacaklardır. Galatafaray . Penerbahçe araeındakl kupa dömlflnall de 16 eylulde Fener ıtadında oycanacaktır, •Oeçen bafta sehrlmlze gelen Ankara ;üre^ takımlle, Kasımpaşa gtlrejçllerl araında yarm aKçara aaat 21 d* Kksımpalada Gsylkll Alle Bahçf^Inde greko romen uefl müsabakası yapılacaktır. Ikl 'ak:m arasındakl mOsabakada afır sıklet karşılaş. mast olmıyacattır, M. KENAN KAN düşman kazanıyordu. Bu ara Da.ly Express'te «İşçüerin Kafası» olarak tanılan profesör Harold J. Laski'ye <eğer istediğimlz ıslahatın önüne mâniler çekerlerse, zor kuvveti kullanmaktan, hatLâ icab ederse, ihtilâ'.e kadar gitmekten çekinmiyeceğiz!> cümlesini isnad etrr.csi büyük gürültülere yol açmış, josyalîst profesör, Beaverbrook'u şantajcılıkla itham ederek mahkemeye vermişti. Seçim mücadelesi bilfiil başladığı zaman dört gün içinde kırk ayrı yerde kırk ayrı nutuk vererek üç milyon rey sahibile bizzat temas etmiş olan Churchill hiç beklenmedik bir hücum yolu tuttu. Tahmin edildiği gibi harbin henüz bitmiş sayılamıyacağım, savaş ortasında şef değiştirmenin harb gayretlerini aksakhğa uğratacağım> söyliyeceği sanılan eski Başbakan, Sovyet müttefiki gücendirmekten dahi kaygulanmadan doğrudan doğruya sosyalizme saldırdı. Bunu «Avrupadan ithal edilen bir meta» diye tavsif eden Churchill eosyalizmin ancak Gestapo kabilinden sıkı teşekküllerle yürütülebileceğini ve er geç totaliterlikte karar kılacağım iddia ediyor «hür bir perlâmento Sosyalistleri gocundurur» dıyordu. Bu beklenmedik hücum nutkunu Churclıill «Sosyalizm esas itibarile sadece ingiliz sistemine bir taarruz değil, vasat bir adamın burnuna vt> ağzına bir müstebid eli tıkanmadan rahat nefes alabilmesine imkân vermiyen bir sistemdir> sözlerile bitirmişti. Attlee'ninkini, IngUiz milleti daha özlü bulmu?,, ilk ravundu işçiler kazanmıştı. Bundan sonra işçi önderlerinden şimdikl Başbakan vekili Herbert Morrison Muhafazakârlara en büyük darbeyl Indirmis seçim mücadelesindç kahraman Churciıill'e politikacı Churchill'i birbirinden ayırmak gerektiğini, bütün ingiliz milletile beraber harb şefi Churchill'e karşı dinnet duyarken partlsinin sadece politikacı Churchill'le mücadele ettiğinl belirtmiştl. Seçim mücadelesi gürültü ile devam ederken tath hoş hâdiseler de oldu. îşçi partisi kodamanlarmdan A. V. Alexander otomobilinin «kazaen» bozulması yüzünden, p.z kalsm nemzedliğini koyamıyacaktı. Buna karşıhk Churchill'in Birmanyadan uçakla gelen rakibi onbaşı Yates vaktinde yetişemediğinden Başbakanla mücadele lşinl hiç tamnmamış, hiç bir partile ilgisi olmıyan Hancock isimli blr çlftçi üzerine almıstı. Maamafih, el'an herkea büyük bir Muhafazakâr zaferine inanıyordu. O kader ki Attlee'nin Başbakan olusu İ3tanbııldaki ingiliz haberler bürosumı dahi gafil avlamış, koskoca lstthbara» bürosu, koskoca ingiliz milletinin koskoca Başbakam hakkında bir buçuk daktilo sahifesinden fazla malumat verememiştl. O da hemen hepimizin kullanmış olduğu bir mecmua yazısından alınmış olarak.. ve bu yüzden biz Attlee'ye anahtar deliği yerine ancak iğne deliğinden bakabilmiştik. Seçim ne neticeler doğuracak? Kehanete girişmiyeceğiz. Yalnız, radyoda neden işçilere rey vermis olduğunu anlatan bir Ingilizin cümlesini nakletmekten kendimizi alamıyacağız: cBiz Führerlere inanmıyoruz. Harbi bire kazandıran adamm partisine milletln de idaresini vermekle minnet borcu 6demeğe kalkışmak bir hatadır. Biz bu hatayı geçen harbden sonra yaptık ve acı bir ders aldık» demiştir. Birdenbire türeyiveren Hancock'un, Churchill karşısmda on bin rey kazanabilmiş olduğunu gözönünde tutarsak, radyoda konuşan îngilizin milletinin hissiyatına tercüman olmuş olduğuna inanmamak Hemen ertesi günü cevab veren işçi önderl Attlee şahsiyet bakımmdan koca Churchill'in çapına erişemiyecek kadar silik bir adarn tesiri bırakmıştı Bununla beraber sözleri daha Özlü idi Attlee dış siyasetin parti kavgalarından üstün tutulacağını kısaca vadettikten sonra altı senedir tkan, ter ve gözyaşı dökmüş olan ingiliz milletine içtimaî «igortasile, umumî sıhhat korııma tedbirlerile, yeni rahat evile, mükemmele ulaşmağa çalışan bir eğitim sistemile, ve şahıs inhisarından çıkan millî sanayüle hayal dünyasına benziyen tath bir re imkânsızdır. fah âlemi vadediyordu. iki nutuktan M. Kenan KAN J' İKTİBASLAR Hitler'in son saatlerine dair yeni ttıalumat Times, Hitler hakkında su yeni malumatı neşretmiştir: Stalinin hususî zabıtası âmir muavini binbaşı Ivan Nikifin'in emri altındaki Sovyet detcktifleri, Hitlcrin Berlinde geçirdiği son saatleri tesbite muvaffak olmuşlardır. Führerin, Bajvskâlet binasındaki yatak odasında mevcud bir kütübhanenin yanında, gizli bir kapı buhuımuştur. Bu kapının arkasmda, bir adam boyunda bir yol vardı. Bu yol, oradan takriben beş yüz metre ötede, gayet muhkem, gizli bir yeraitı sığınağma gidiyordu. Bu sığınak da, bir tünel vasıtasile, bir yeraltı demiryoluna bağlanmıştı. Sıgmakta bulunan yiyecek artıkları, orada, 9 mayısa kadar, yani zaferin ertesi gününe kadar altı ilâ on iki kişinin barınmış olduklarım gösteriyordu. Hitlerin öldüğüne dair maîumat verenlerin hepsi, müteaddid incclemeîerdcn ve sorgulardan sonra, kendi sözlerini kendileri yalanlamışlar, nihayet. Hitierin öldüğünü hiç kimsenin go'mediğini itiraf etmişlerdir. Fakat, Fiıhreri, 27 nisanda Başvekâlot binasında gören, sonradan yaralanıp esir edilen, Hitlerin hususî muhafızbrmdan bir S. S., ölüm meselesini §öyle izah etmiş tir: «Hitlerin sarışm sevgilisi Eva B:aun, bir masanın başmda oturmuş, yazı yazıyordu. Sedire uzanmış bulunan H'tB U JT ler, etrafında vahşice çarpışmalar o^n Başvekâlet binası civarındaki kayıplar hakkında malumat istedi. Sonra, muharebe gürültülerini bastıran bir sesle haykırdı: < Ben yaşadığım rnüddetçe, Rusya ile İngiltere ve Amerika arasında anlaçmazlık çıkmıyacaktır. Çünkü hepsi beni mahvetmek azmile birleşmişleıdir. Ben ölürsem, onlar birliği mühafaza edomezler... Mutlaka aralarmda ihtilâf çıkacaktır. O zaman, Alman millecinin başına geçmek, onun mağlubiyetinden kalkınmasına yardım etmek, onu son zafere götürmek üzere benim hayatta bulunmam lâzımdır... Bütün dünya bsn;. ölmüs zannetmeüdir ki Almanya âti hakkında ümid beslîyebilsin! Onun için düşünüyorum ki... Tam o sırada, Führer, muhafızm odadr. bulunduğunu göriip susmuş, onu odadan çıkartmış, o çıkarken, Himmlerle Burman lçeri girmişler. S . nağa giden dohlizde, detektifîer, jarı ; anık bir pusula buimuşlardır. Uzerir.de bir kadın yazısı bulunan bu pusulada, Eva Braun, ailesine, kendisindan çok uzun zaman haber alamariarsa merak etmemelerini bildirlyordu. Yazıj'i Eva Braun'un, bizzat yazdığını, tahkikatı yapanlar tahmin etmektedirler. Images'âan Ankara Devlet Operası sanatkâtlan çe. rîfme ve zengin program lşttraklerlle 8uPdlye plâj gazlnosunda 6 ağustoa pazartesl ^•21."H) da gazlncda masalarınızı arırtablllrslnlz. Emlnönü Halkevlnce düzenlenmlştlr. Bîzim Gece A K Ş A M Suadiye ÇINARDİBİ Bahçesinde RAŞÎD RIZ TIYATROSU H A B t B E T E Y Z E Komedi 3 Perde BU AKŞAMDAN İTİBAR'EN Dünyaca tanman bu muazzam şaheseri okumamak cihsn edebiyatınm en mükemmel eserinden habersiz kalmaktır. Tamamı 6 Lira. ARİF BOLAT KİTABEVİ VE SiYAH Sanatkâr Şehremini Z A T İ Şalıane temsillerine S U N G U R Bahçesinde başlıyor. 30,000 kelimelik Izahlı ve misaUi İNŞİRAH FRANSIZGA TÜRKÇE Ayrıca: Her Ume aid teknik terimlerle Hukuk ve Ekonomi terimleri ilâve edilmiştir. Cildli olarak 850 kuruştur. AHMED HALİD RİTABEVÎ Arkadaşımız foto Cemalin annesi vefat etti [ • BURHÜNEDDEÜ SENİYE TEPSİ SKEÇLERİ M Ü N İ R Komedi Danslar Edebî Parçalar BEŞİKTAŞ BAHÇESİNDE 1 ağustos Çarşamba günü akşamı Güzel eserlerini severek okuduğunuz Kıymetli romancı N U R E D D İ N TİÎATROSl) B O G E C E Lik maçlan 30 eylulde ba?lıyor lİYHUSUt Çok zengin bir program. Biletlerinizi kişeden evvelden aldırmız. SADİ TEK Gedikpaşa H A M L E Yarın yapılacak güreşler « A Z A K » Bahçesinde T 7 perde lilll KERİME NADİR'm Bu iki nefîs romanı kitab halinde çıktı Roman sevenlere hararetle tavsiye ederiz. Beherinin fiatı 150 kuruştur. CUMHURİYET Nüshası 10 kuruştur. mmm Abone Blr ayıık Üç ayiılt Altı aylık Senallk Şeraıtı İÇİQ KİD 8«X> Kr. 8(X) » l.MMî " 2 * HJ ' 6OO Ki. 1600 » 61<XI Yarm gece Üsküdar Bağlarbaşmda İ N K I L A P K İ T A B E V İ Oazetemlze gönderlien errak »« yasıtaı neşredllrin edUmesln lada olucmaa. D ik k at
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear