26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ıııııııııııııııtııııınıııııııııııııınııııııııııııımıııııını HUKUKI DUŞUNCELER Hukukun oluşu ve eski kanunlarımız Yazan: Proî, Dr. Hıfzı Veldel Evvelce başka bir munasebetle bir defa daha yazdığımız gibi, hukukun ve onun belli başlı müşahhas ifadesi olan kanunların oluş ve yapıllsını izah için şu iki önemli görüş tarzının geçen yüz yıldanberi çarpıştığı malumdur: Tarihçilik ve akılcüik. Bunlrdan birincisine göre: Hukuk akıl iîe y?pılmaz, kendi kendîne olur. Bir keüme ile hukuk, halkın ihtiyaçlanndan ve halkın ruhundan doğan gelenektir. • Kanun ise sadece bu geleneği tesbit e den kaideler dergisi olabilir ve olmalıi dır. Bu görüşe nazaran, kanun geleneğe, örfe ne bir kaide ekler, ne de ondan bir şcy kaldırabilir. Bir kaidecıin eklenmefi veya kaldırılması gene halk ruhundan doğan örf ve âdet yolile, organik bir çekilde olabilir. Şu halde hukuk ve kanunun oluşunda esas gelenelftir, örftiir. Bu görüş t a r a pek tabiî olarak n u hr:fazakârdır. Ikincisine göre: Akıl her şeye üstündür. Yüz yıllardanberi devam edoaelen ve şimdiye kadar körü körüne ve olduğu gibi kabul olunan bir çok şeyleri eklm süzgecinden geçirmek ve bunlardan akla uytrun fikirleri, prensipleri, müesseseleri alıkoymak, uygun oîmayanlannı atmak, yıkmak lâzımdır. Akhn süzgecinden gecirilecek malzemenin foaşmda, mutlak hükümdarlık, federal Jıntiyazlar, iktisadî hayatı köstekleyen loncalar gibi gelenekli müesseseler ve bunlara aid hukuk kaideleri de vardrr. Bu görüş ve düsünüşün inkılâbçı olduŞunu söylemeğe lüzum yoktur. Nitekim Fransız jnkılâbmtn en büyük fikrî âmiH, rasyonalizm denilen bu akılcılık cereyanı olmuştur. Hukuk tarihi bize gösteriyor ki, bu iki göriişten hiç biri, hukukun oluşunu tek başma izah edecek durumda değildir, Zira bu oluşta gpleneğin payı büyük olmakla beraber, aklm payı da küçümeenemez. Bunlardan başka, dinlerin buradaki rolü de ehemmiyetlidir. rette tanzimi demek olan ve modern manadaki kanunlaştırma meCrjmunu ifade eden bir tezahüre ve bu bakımdan sistemli büyük îcanunlara teuzimattan önceki devirde rastlamıyoruz. O zamanlarda böyie büyük kanunlar meydana konulamamış olmasmm izahı az çok kolaydır: Osmanlı de%leti bir isiâro devleti ve Osmanlı hükümdarı da (Yavuzdan itibaren) bir müslüman halifesi olduğu için. bu devlette en büyük kanun, pek tabiî olarak, Allahın kanunu, yani «şeriat» idi.Rabbanî kanun elde bulunduğu ve müslümanların bilhassa şahsî ve ailevî n.ünasebetlerirdn tek nizamlayıcısı sayüdığı için, bu münasebetleri düzenleyecek ayrı bir kanan yapılmssı hio bir zaman düşüniilm.imişür. Bununla fceraber, mevcud* kaidelerin bir araya toplanması manasında bir tedvin «kanunlaştırma» hareketi Osınanlı İmparatorluğunda da görülmüş ve «kanunname» denilen kaide derşileri meydana gelmiştir. Şu halde, Osmanlı devletinde «kanun» ve «kanunnarae» kelimeleri çok defa müteradif olarak kullanılmış olmakla beraber, sırf iiah kolaylığı elde etmek için bunlnrı birbirinden ayırmafe ve eski kaideleri, yenilerile birlikte bir araya toplayan külliyata «kanunname» ve muayyen bir işi veya muayyen bir eyalete aid muameleleri nizamlamak üzere konulan ve ade'a hususî mahiyeti haiz olan kaidelere de «kanun» demek drVi doğru olur. ifnlliiHHiimllllllllUHMilMMIîiiiiHiillllllHIIIIIIIII Malî ve İktısadî Bahisler Sehir HEM tıaberleri Yeni e Yaman bir kadm acık varmıdır? Meyhanede, kafayı çektikten sonra kocasını yaraladı Kurtuluşta, Sopalıhüsnü sokağında 89 numaralı evde oturan Stepo ile karısı Marika evvelki akşam bir kıskanclık meselesinden dolayı kavga etmişler ve Marika hırsla evden çıkmış ve bir meyhaneye giderek orada bir havli içtikten sonra tekrar eve dönmüş ve kendisini kapıda karşılayan kocasının üzerine atılmıştır. Neye uğradığını şaşıran Stepo karısmın yumrukları allmda bir hayli hırpalanmıştır. Gözleri dönen Marika, hırsını bu kadarla da yenememiş ve eline geçirdiği faraşla kocasınm kafasını derin bir surette yaralamıştır. Etraftan yetişenler kavgacılan ayırmışlardır. Stepo da karısı Marika aleyhine 2 nci asliye ceza mahkemesinde bir dava açmıştır. Türkiye BüjTİk Millet Meclisinde, önümüzdeki yıl bütçesinin müzakeresine başlanmıştır. Yeni bütçenin masraf kısmı 990 milyon Ura tutmaktadır. Malî yıl içinde elde edilecsği tahmin olunan nazarî gelir miktarı ise, 894 milyon liradır. Bütçe rakamları karşılaştırıldığı takdirde, varidat ve masraflar arasmda 95 milyon liralık bir fark bulunduğu gbze çarpmaktadır. 1946 bütçesindeki 95 milyon liralık gider gelir» farkının bir «bütçe açığı> şeklinde telâkki edildiği göze çarpmaktadır. Halbuki hakikatte, 1946 bütçesinde görülen açık, daha ziyade «virtüel zahirb bir karakter tasımaktadır. Bu yazımızda, önümüzdeki yıl bütçesi varidat ve masrafları arası.u'aki farkın iktısadî bakımdan ifade ettiği hakiki manayı belirtmeğe çalışacağız. CUMHURÎYEr 21 Araiılc 194B NALINA MIHINA Bir sanat yurdu Dr. Feridun m Gerek kanunnamelerin ve gerek kanunların oluşunu tarihçi ve akılcı gözlüğürsden mütalea edip bir neticeye vrrabilmek için her şeycen önce bunlarm doğru ve sağlam metinlerinin rlde bulunmasına ihtiyaç vardır. Halbuki çok yakrn zamanlara kadar bu saha hiç işlenmediği ve devlet arşivlerl tasnif ve tanzim edilmemiş birer vesika yığınından başka bir şey olmadığı için, eski kanunlar üzerinde fikir edinmeğe çalışanlar, İstanbulun muhtelif kütübhanelerinde bulunan ve çok defa birbirini tutmıyan el yazması kopyalara müracaat mecburiyetinde kalıyorlardı. Halbuki büyük küçük bütün eski OsTisnlı kanunlarım bugünkü hukuk tasnifi zaviyesinden geniş bir tasnife tâbi tutmak, muhtelif kanunların ihtiva ettiği çeş:dli kaideleri bir sistem içine sokarak aid oldukları hukuk sahasına göre ayırmak ve bunlann içinde dinden gelme kai<?elerle millî hukuktan ve gelenekten doğan kaideleri birbirinden ayırdetmek suretile gelenek hukukumuzu aydınlatmak, Türk hukuk ilmi için yapılması lâzım ve zarurî olan işlerdendi ve bu işler için de, gene eski kanun ve kanunnamclerin tam ve doğru metinlerinin neşrsdilmesi llzımâı. Son 3035 yıl Içinde bu vadide yaro'.an çok değerli bazı çahşmaları gelecek yazıda belirtmeğe gayret edeceğiz. n îşte eski kanunlarımız bu zaviyeden mütalea olunursa, varıla^ak rıetiıeler, hukuk Urni bakraundan her hclde enleresan olacaktır. Osmanlı İmparatorluğunda ckanun» adım taşıyan pek çok kaideler korulnıuştur. Fakat bunlar hususî hukuktan ziyade âmme hukukunu ilgilsndiren ve Padişaliın iradesile konulan kaidelerdir. Kezalik bunlar, muayyen bir hukuk sahasını dcrli toplu ve sistemli bir şefcilde r.izamlayan kanunlaştırma eserleri olnıayıp. çok defa idarî, iktısadî, cezaî çeşidli sahaları ilgüendiren kaidelerin sistcmsiz bir şekilde bir araya konulmasmdan meydana gelen «kaideier h&litası» dır. Medenî hukuk, ceza hukuku, ticaret veya usul hukuku gibi herhangi bir hukuk alanının geniş, etraflı ve tam suBüyük ratan şairimlz Namık Kemalin b\;gün 10." lncl yıldönümüdür, Meşbur Bdamlarırrızm yıldönünüerl lçln en az beş yılda bir umuırü torenler yapılması kararlaştığmdan, vatan şalrlmlzln saöece okullarc'.a özel mahlyette hatırası anılacaktır. Afyon mllletvektli Berç TürKer, letanbv.ldau aldığı bir mektuba atfen Büyük Mlllet Meclislnöekl bütçe muzakerelerl Elrasında lstanlml sokaklarınııı çamurundan bahsetmiştl Bu beyanatı nazarı djkkate alan Istanbul Beledlyes^ dün kendlsine tir mcktub göndererek, 1939 dan J915 e kadar Istanbulda 13 mllyon llraülc yol japıldığmı bildlrmlş ve Beledîyenln bu müddtt zarfındakl faallyetlnl göstermet için neşrettiğl «Istanbul Tolları» lslmll kltabdan da blr tane yoUamıştır. H.rz, Veldet Namık Kemalin doğıim yıldönünıü Belediyenin Eerç Türkere cevabı Turancılar hakkmda vertlen kararın askcri temylz oeza dalresl tarafmdan bozulduğunu ve bu bozma kararuıa oskerl t?mylz başsavcüığı tarafından ltlras edll. diKinl ya^raıştık. Bu ltlraz üz?r:ne eskeri tenıyiz umuml heyotl de davayı fartk'k etmiş ve ceza üalresinln bozana kararını tas• ib evlfmlîtlr. . Nişantti^ında Valikonağı caddesinde oturan Atbaba dergiEl sahibl Tvısul Ziya Ortaçm evlne gece nırsız glmılşt yatak odasına kadar' gelmiştir. Ev halklnm uyanması uzerlne, hırs^ açık bulunan nalâ penceresinden Jsaçmıştır, Turancılarm tahliyesi Vali konağı caddesinde dolaşan hırsızlar Menşelerl belirslz kaçak pamufc ipllklerinl 1500 llralık sahts fatura tanzim eBalattaki cinayetîn muhakemesi derek karaborsaya süren Şahln Kemal alncl Bir mtiddet ewel Balatta bir clnayet ol ! dında bir tüccar 1 tevkiltoplu milli korunedjlmiştir. muş ve 50 kuruş alacak meselesi yüründen ma mahkemeslnce Zabıt kâtibi alınacak Tahsln adında bir gemicl. Mahlr admdakl SIUVTI asliye malıltemeslnde açılan 15 y.aptanm barsaklarını tekine İle patlatara^ bldürnıüştü. Dün 2 ncl A^ırcezada bu cl !tra maaşlı zabıt kâtlbligi için 2112943 nayetln muhakemeslne başlanılmıştır Ka pazartesi giinü E3at 2,30 da Böyuk Postatu Tahsln, kavga esnasında tekni3 atKSıcı ne binasmdaki Adalet dalıtsinde imtlban hatırlamadığun söylemlştlr. Mankemo da yapılacaktır. istekll olanların memurln kanununun vayı şatıidlerin gelmesl lçln tallk etmlşttr. 4 üncü maddesinde yazılı belga ve dllekCimri komedisinin temsili çelerile mezkur tarlhe kadar Adalet komisyonu brışkanlığma muracaatlerl. Kmlnönü Halkevlndea; Temsll şubemlz Moller'ln (Ciaalf komeProf. Sabri Esad SiyavuşgUin disini temslle başlamiîtır. Her geceye aid konferansı da»etlyeler saat 14 16 »rası Temsll şuDün akşam saat IS^O da Prof. Sabrl beslnden alınablllr. Esad Slyavuçgll fPaul Valery ve Deniz mezarlıği) rotvzuunda çok alâkalı bir koafer^ns vermiştlr. Bir tüccar tevkif edüdi Bütçe muvazenesi, hiç bir zaman riyazî bir kat'iyet ifade etmez. Bütçe muvaîenesi, geniş kamuflaj imkân'.an veren çiyasî bir mefhumdur. Parlâmento öaüîstanbu' gümrüklerlnde bu'unan ve sa ne ehemmiyetli bir bütçe açığı ile çıkhlblerl çıknııyan blr kısım malların top. maktan. endişe eden bir hükumet, gelanarak satvşa çıkanlmosı takarrür et lir tahminlerinde aşırı derecede iyimser miştir. Bu meyanda, tüccarın kasden çek davranrr.ak suretile, varidat ve masrafmediğl mallar bulunduğu da anlaçılmakarasındaki boşluğu az çok dolduratadır. Bir takım taclrlerı bilhassa tevzle tutulan malları gümrükten çekme. bilir. Veyahud, Birinci Cihan Harbini mekte bu mallar vakti gfl'.r.ce satılmakta takib eden yıllarda Winston Chur?hiH'in dır. Satışo bu tüccarın adamlan lştlrak e MaHvp Bakanlığı ettiği zaman yaptıgı giderefc flatı olduğundan fazla yükseltip bi tahminlerde son derece ihtiyatlı davsonra malı almaktadırlar Bu suretle hem thalât malı tekrar ele gsçmekte hem ce ranmak suretile, gelir fazlasını zâhiri flat çoL yükseldlçlnüen Kâr haddini de o bir muvazone ahında gizlenek kabildir. nlsbette yükseltmek lmk&m hasıl olmakMaliye tarihinde, gelir fazlasmın batadır Bundan başka mevhum senedlerle yapılmış borc'.ara mukabil mallarma haciz şabaş muvazene altuıda gizlendiğine vekoyduranlar ve hepslnl harac mczad sattı ya hakikî bir muvazenenin zahirî bir ararüar da vardır. Bıltun bu işler kanunl çıkla kamufle edildiğine örneklsr gösformalitelere rlayet edllerek ve gayet nor terilcbilir. Bu soa tedbire « ı ziyamal yoUardan yürünerek yapıldığından kanun yolu İle karşı koymuk lmk&m cia kal de, harb ve enflâsyon sonu çağlarında müracaat olunduğu göze çarpm.ktadır. mamaktadır, Harbleri ve enflâsyonları takib eden inCok ucuza teklif edilen mallar tikal safhaları esnasında, Maliyenin heEvvelce lthall en mühira mesele teşkil mon daima buhranlı günler geçirdiği eden kalay ve ampul gibi maddeler başta olraak üzere bir çok maddeler lnanılmıya örülrnektedir. Böyle zamanlarda, Malicak kadar ucuz fiatla teklll edHmektedlr. ye siyasetinin dizginleri üzerinde hâBunlan getirraek istlyenler bazan blr ay kimiyeti elden kaçırmamağa muvaffak hatta 15 günde blr Türk llmanına malm olan sayıh devlet adamlan, israf temagelmiş olmasını da garantl edeceklerini de yüllerine mukavamet edebilmek için, iddla etmektedirler. Işln daha mühlm tarafı kâr hadlerinden yapılan fedakarlıktır. «malî kamuflaj sistemine. başvurmak YUzde 30 IthalStçı karı olan blr malı yüz mecburiyetinde dirler. de 5 le Ithil için Ticaret Bakanlığına ya. pılmış teküf vardır. HaJnuki diğer taraftan 1946 bütçesinin morfolojisi incelendiği Ticaret Odaları kâr hadlerinin lndirilemi takdirde böyle tipik bir «malî kamufyeceSlnds îsrar etmektedlıVjr, Bu tekllfler laj» durumıı ile karşılaşıldığı görülecektetklk olunmaktadır. tir. Bu sebeble, önümüzdeki yıl umuml muvazenesine gösterilen varidat ve masYağlı tohumlardan çıkanlan raf yekunları arasındaki farka dayanayağlar Amerikalt ve Inglllzlerden tekrar satın rak, bütçede açık bulunduğu ileri süalln&n yaglı tohumlardan ya* çıkarılması rulemiyeceği kanaatindeyiz, için Ticaret Ofl'i umum müdürü Adana, Maliyemizin bir yıldanberi başarılı bir Iskenderun ve havallslnde tetklkler yapmaktadır Diğer tarafUn Ticaret Bakanlıği siyaset takib ettiği bilinmektedir. 1939 nın emrile Oîlst famlrde lmal ettirdlğl tur danberi, bazan «Ingiliz süratlisi» ve bayajŞlarm blr kısnımı istanbul piyasasına getlrerek satmaktadır. Teniden 50 ton da. zan da «dört nal» temposu ile inkişaf eden emisyon, 1944 sonlarmdan itibaren ha turyaŞ getirilmiştir, Zeytinyagı satışlarile birlikte turysi* ve önlenmiştir. Son altı ay zarfında isa, margarin yağı satışlan ve lma'.atı da scr tedavüldeki banknot hacminde aşeğı yubest bırakılmış olmakla beraber, hukume karı 110 milyon lira tutan bir daralış tin ellııda bulunan yağlı tohamlann yag mcydana gelmiştir. Diğer bir d«yişle, hellne getlrilerek piyasaya vcrtlmerine C.ovam olunacaktır. Bu suretle gerek sadcyağ, Maliye Bakanlığı, sürekli bir endişe önlemiş ve gerckse nebati yağlar piyasasının yulıscl kaynağı olan enfîâsyonu eslna ıraydan verllır yecektlr enflâsyondan doğan aşırıhkları tashih istikametinde kuvi'etli b b adım atmış110 ton zevtinyatı feldî Dün şehrlmlze lstth=;al bölgelerinden 110 tır. 1946 bütçesinde, muhtelif masrafton zeytinyağı gelmiştlr Bu zeytlnyağlar lardan 258 milyon Uralık bir tasarruf bügün bütün bakknllara ve bilhassa Mısır. elde eîilmi^tir. Fakat fevkalâde töhsiçarşısmdakl bakkallara dağılacak ve 2 !."> kuruşa satılocaktu:. Bugün ve yann da ye. sattan düşülen 258 milyon liranuı yalni parti zeytlnyağlartn gelmesl beklenil nız bir kısmı Maliye hesAtna hakikî bir tasarruf kaynağı teşkil etmiştir. Diğer mektedlr. taraftan, muhtelif yeni ihtiyaçları karşıMillî Eftitim Müdürü İstanbul Millî R;ltlm müdürü Murad TJ amak üzere, masraflara iki yüz milyon raz dün akşsmkl trenle Ankaraya gltmlştlr. irayı asan bir zam yapmak zarureti haM11U Eğltlm müdürü Ankarada M 1 Eğl. sıl olmuştur. Bu da gösteriyor ki, fevka1U t!m Bakanlığı Uo temaslarda bulunacak. iâde hallerden normal şartlara dcğru İsf»nbul mlUl eŞitlmlnl tlgılen'.lren İşler bir intikal safhssı teşkil eden 1946 büthakkında diraktlfler alacaktır çesi hazırlanrrken, muhtelif dairslerin Ne sakil düşünce. yeni masraf taleblerine cevab vermek Belodlye Iktısad müdürlüSü et lşleri etrafında yaptığı tetkiklcrde et Itatların'.n zaruretile karşılaşılmıştır. Bütün masraf düşük oldugunuı fakat bu vaziyet gözö taleblerinin yerine getirilmesi ise; henünde turularak'aüaml flat lndlrildlŞi tak nüz yeni önlenen enflâsyon temayülledirde bunun esasen zararda olan müstah rinin tekrar belirmesi ve maliyenin bir sili daha fazla zarara sokacagı netieestne yıldanberi istikrar ve muvazene yo'.unvannış bulunduğu keyflyetlni makama bıl. da harcadığı emeklerin boşa çıkması gibi bir mahzur arzedebilirdi. tetanbul için son defa veriien İOO ton •p.hun bakknllara tevzi eöllmiştir Sabun latları şimdl düşmekte oldugundan, evvelce ra*be+tc olan bu satnınları tir kısım bayl br.kkallar almak istememiştlr, Bunun Üzerlne şlmdîy» kadar sabun almıyan diğer baikallara verilmlştir Pakat, zeytinyağı ve sabun imal ve satış işleri hakkında yeni verllen karar üzerlne halkm ısteğ! de durmuştur. Ingiltereden satın alman kamyonlardan 50 taneslnln daha bugunlerde yola çıkarı. acağı dün Ticsret Oflslne bUcllrilmlştir. Bundan evvelki parti ile gelen kamyonlann montajlan bltmek üzeredlr Bunlar Ticaret BakauUğının göstereceği yerlere verilçcektlr. Bu kamyonlar beşer tonluktur ve ra»mleketimlze ilk d«fa bu kadar kuvvrtli kamyonlar geldiğl söylenmektedir, Bu kamyon. larm yayları olmamakla beraber şaslleri u2nın olduğundan üzerlerlne otobüs karoserisi im&ii de mümkün görülmektcdtr Gümrükteki mallar niçin çekilmiyor? eyoğlunda, İstiklâl caddesinde, Taksimden Galatasaraya doğ•L.,^, ru inen tramvaylarm Ağacamisi duıağında, büyük bir ?p«ıtıman. Bu aparhraanuı alünda, içerlek bir yer vardır. Yağınurlu havalarda traınvay bekleyenlere kapalı durak lıizmetini de gören, büyük bir dükgenişliğindeki bu içerlek ye^^^^^^^^^^^^^0^ ayrıldığuu görüyoruz. kân Bu maksada tahsis rin iki tarafmdaki duvarlara gömülü olunan para, 1945 zarif camekânlar, birer san'at yuvası haziranında yürür veya kafesidir ki buralarda Türk kızlalüğe giren 7 aylık rının göz nuru ve el emeği ile vücude getirdikieri eserler teşhir edilir. Bu gabütçenin yıllık vasaMuhtelif salâhiyetli ağızlardan belir tisine göre, 90 milyon lira tutan bir faz leri, bütün Türkiyedeki Akşam Kız Sanat Okulları ve Enstitüîerinin eserlerini tildiği gibi, 1946 bütçesinde, iktısadî kal lalık arzetmektedir. tcşlıire tahsis cdilmiş, küçük bir daimî kmma maksadlarma yüz milyon lirayı 1346 bütçesinin taşıdığı hususiyet, bu aşan bir tahsisat konmamış olsa idi, yeni nokta üzerinde toplamrakta:îır. Maîiye, sergi mahiyetindedir. Galeri ve cameyılın umumî muvazenesi bir varidat bir taraftan masraf fazlasını karşılamak kâııîarın önü, yalnız yağmurlu havalarfazlasile kapatılabilirdi. Fakat, bütçede üzere 95 milyon lira borçlanrnağa ha öa değii, her zaman seyirciler, bilhassa ki hakikî varidat fazlası, iktısadî kalkın zırlanırken, diğer teraftan borçlarm ö kaılınlarla doludur. Baa mütecessisler ma davamız için ihtiyaç duynlan mas denmesi için 90 milyonluk munzam bir galeriniu arkasmda gayet san'atkârane raflara ayrılmıştır. Buna mukibil, Ma tah?isat ay;rmaktadır. Munam itfa tah yapılmış oymah kapuım arkasmda ne liye Bakanlığı, devlet borçlarmm öden sisattnı teşkil eden 90 müvon lira, dal oltlıığnnu ınerak ederek içeriye göz atarIar. Resnıini kıymetli ressam ve dekomesi için konulan tahsisatı da takviye galı borçların tasfiyesüıde kullanılaetmiştir. Bütçe muvazenesi, r;örünüşte, caktır. Halbuki 95 milyonluk masraf faz ratör Mazhar Nazım Resmor'un çizdiği gelir ve masraflar arasında 95 milyon last, geniş ölçüde urun vadeli istikraz ! bu kapının arkasında, şimdilîk nıuvakkaten yemek salonu hizmetini gören bir lira tutan bir fark ile bağlanmıştır. larla karşılanacaktır. saîon varöır ki zamanı gelince, Kız Yeni bütçeye, Devlet borçlarına karBugün. hukukî bakımâan bir tütc2 San'at okullarmın her yıl tertib ettikleri şılık 234 milyon liralık bir ödenek kon cçığı manzarası arzedea 95 milyon li sergilere sahne olacaktır. muştur. 1938 denberi, bütçe uzerındeki ralık varidat masraf farkının ikt:ssciî Galeriııin yanmâaki kapıdan, 7 katlı Devlet borçları yükünd>e % 525 bir artış manası, bir kısım dalgalı borçların uzun kaydedildiği göruımektedir. Devlst borç vadeli istikraz haline çevrilmesinden büyük bir apartımana girilir. Aparhmalarına ayrılan tahsisatm 134 milyonu, ibarettir. Diğer bir deyişle, virtüel büt nm kHpısındahi levha bxırasının .Beyoğ827 milyon liraya kadar yükselmiş bu çe açığı, aynen muvazeneli bir bütçede lu Akşam Kız Sanat Oknlu sipariş atöl4 lunan dalgalı borçların itfasmda kulla yapılmış bir konsolidasyon tesiri yarata yeleri» olduğnnn &ösferir. Belki bn apartımanı gezmemişsiniznılacaktır. Bu yıl, ilk defa olarak, mclî caktır. 1948 yılı içinde, yapümisı düşümuvazene bakımında ciddî bir mahzur nülen konsolidasyon ameliyesinin, zahirî dir. Aîiz okuyncvlanm merdivenlerl kaynağı teski! eden daljalı borçîarm bir «bütçe açığı» formülü altmda ka çıkmak veya asansüre binmek zahmetinden sin kıırtavnrak bu sipariş aiölyetasfiyesine bu derece müVıim bir mufle edildiği söylenebilir. lerinde sizi lnsaca dolaştırayım. Birinci katta sizi güler yÜ7İe ve nezakptle karşılayan bajan müdiir, atölyeler ve yaptıkiarı işler fcpkkında malumat vprınokten üçermez. Afölyeler dikiş, kadın çamaşırı. erkek ramaşın, nakış, (fantazi nakış, Türk nakışlavı) çocuk elbisesi, sım'î çiçek atolycioridir. Heıuiz yeni işe başlamıs olan kürVçülük atölycini de ilâve ederser.İ7. 9 atölye vardır. Müessese, lâ\nk olduğu rağbeti o kadar fazlasile görmüştür ki ekim ajnnla açılmış olmasma ra'îmen, bütüa atölyeler bit yıllık çahşmaya kifı sipariş almış buiunuyorlar. Bu savıda: Lana Turner ve Turhan Bey meselesi Shirley Temple Atölyeler de 150 genç kız çalışıyor ki evlendi Mısır yıldızlarından: Nurülhüda Seste cinsî hepsi de Akşam Kız San'at Oknllanncazibe olur ma? Cyrano hâdisesi Film operatörü nasıl dan ve Ecstitülerınden mezandurlar. Öğyetişür? Yeni filmler Rosalind Russell Sanat haretmenleri işlerinin tam ehli, iyi tahsil reketleri Şarlo film çevtriyor John Howard vesaire. gormüs, yüksrk zevkli. ince rnhlu san'atkârlardır 150 Türk kızma hayatlarıru kazanmak imk?n/nı veren atölyeierde, Beyoğlunun en meşhur ve en pahah terzilerinin yaptıkları ile boy ölçüşecek güzellikte ve onlardan fiat bakımmdan yarı yarıya daha insaflı tuvalet, ler, roblar. tayyörler, mantolar dililİlkokul mektedir. Hele nakışlann güzelliçi, zaBİRİNCİ SINIF rafeti ve inceliği bakımından hiç bir ticaret müessesesi, bu atölyelerle yanşaK I T A B I maz. Ben, miiesseseyi geeTrken hazı siparışler vermek iiîerc gelmiş bir ccnebi kaYazan: R. Gökalp AFKIN dın, müdürü ve öiçrctmenjeri lehrik ediİstanbul İlköğretim Müfettişi jordu. Bu tebriklere iftîharla iştirak et6 renkli 8 ünite tablosu tiğir>ıi söylemeğe lüzum var mı? Ayrıca 28 resim, 8 hayat bilgisi, Bir tavzih ünitesine uygun şür, hikâye, bihneBirkaç gün önce, Lutfi Varnah imzace, bilgi özü, sorular ve aritmetik sile aldığım bir mektubdan bahsedorek vardır. çok pahalı satıldığı ileri sürülen ilâcm Kitab tamamen büyük majüskül adını biWirmesini mektub sahibinden harfîedir. 30 kuruştur. Kooperatifrica etmiştim. Doktor Bahaeddin Lutfi lere yüzde 20 tenzilât yapılır. Varnaiı, o mektubu yazanın zannodildiBir Yayınevi Posta kutusu 11 ği gibi. kendisi olmadığmı bildirdi. Mekİstaııtul. tub sahibinden ilâcm adını i u t f t i n i B U G Ü N Ç I K T I bekliyorum. azan Ergin 3 Bugün Çıktı! 4 renkü çift kapak, 25 kuruştur, K I Ş ikinci S'rtıf Kitcbı •M PAZARTESİ ÇIKTYOR. • • • Yeni idare ve tcşkilâtile çalısrr.akta olan Yerebatan Sağlık Yurdu Hususî Hastanesi Me:nîeketin bugünkü iktısadî zorluklarını gözönünde tutan Yurdumuz, hastaları mutavassıt simsarlarm elinden kurtarmak ve halkımıza bir yardım maksadile bu tenzilâtlı tarifenin tatbikına başlarnı.stır. Fıtık, apandisit, mide, karciğer, böbrek, hemoroid gibi büyük cerrahî ır>c':yat'.ar'a, doğum ve kadm hastalıkları ameliyatları memleketin en tarunmış operatörleri tarafından yapılmak şartile hususî odalarda atr.ehyat, yeme.v ve on günlük bakım dahü 350 Lira Birinci smıf odalarda 300 » t Ikir.ci smıf odalarda 250 > Üçdncü sınıf odalarda 200 > Lüzum görüiecek Rön^en ve lâboratuar muayer.eieri için ayrı bir ücret a'.ırmaz, 3 u ücretler haricinde hastalardan hi;bir sebeb ve suretle munzanı üeret taleb edilmez. Adres: Cağaloğlu, Yerebatan Ccddesi Şengül yokuşu No. 8. Sahibi: Dr. Talât Erkin Telefon; 20107 Dün lîmanda dolaşan söylentUere göre,. = (K, tin baŞday vükü lle Selânite gitmekte olan Sadık "zad3lnre aid Galatasaray şilepl Karaburunda karaya oturmuştur. Vapur. hamuleâlnden iki yttz tonu denize atmak; surctüe kurtulmus ve Selântk llmanma • nrmırtır. Bu h'.ısusta ne Istanbul Umanı. na ne da gemlnin aid oldugu şlrkete henıiz bir telgraî golmemiştir. Galatasaray şilebi karaya mı oturdu ? Bakkallara 100 ton sabun daha verildi I Türkiyede kencli mevzıınnda şiradiye kadar neşredilnıemiş bir eser. ^ Büyük bir noksanımız.. '0 Hakikî bir ihtiyaç. @ Sade sporculann ve spor merakhlarının değil. fakat her kitah merakhsı ve her kütübhane sahibinin kendisini asla mahrum edemiyeceği bir kaynak^ Hzun emeklerin meydana getirdiği bir ansiklopedi^ Spor neşriyat sahasuıda her çağda tanınınış kalemlerin enıeği.. ^ ALKIŞ T U F A NI İn TECHNICOLOR! îngilteredcn 50 kamyon j^eliyor 1938 ve 1946 bütçeleri arasmda bir mukayese yapılusa, İkind Cihan Harbinden önceki son normal yıldan tugüne kadar, devlet masraflannda % 398 nisbetinde bir artış meydana geldiği göze çarpar. Masraflarda kaydedilen bu devamlı kabarışı frenlemek hususunda, maliyenin faydalanabileceği en kuvvetli silâh, virtüel bir bütçe açığıdır. Bütçe açığı karşısmda. fazla tahsisat istiyen daireler, ihtiyaçlarından feragat etmek zaruretinde kahrlar. PEARLS.BUCK. KADIKÖY O P E R A SİNENÂSÎMDA BU AKSAM Saat 20.30 da Bir hamlede okumak istiyeceğiniz, fakat bir ömür boyunca unutamıyacağınız bu roman, Cronin'in en son ve en yülısek eseridir. VAKDET GÜLTEKTNin harikulâde nefîs tercümesi, eseri bir kat daha güzelleştirmektedir. 250 K U R U Ş kıî Bola! Kitabevi Nüshası 10 kuruştur. YARALI (YILAN KADIN) fllrainin süper unuhılmaz fihn yaratılan KUŞ yıldızları CUMHURİYET Blı ayıık Dç ayı:K Altı aylıls PHYLLUS CALVERT ve J. MASSON tarafından Abone Şeraiti Ayrıca: PftNAMAL! KADIN Harlo «çto 3,K: KJ flO: Ki. ^(KJ a ]6m, » 2HOÜ » ıçıo * • y D i k k a t &400 • Oazetemlze şönderlleo svraK rc yazılu npçreâîi?m ftdümePto Iftd* ilunmaz TÜRK SPOEUMUN Geçid resmi halinde.. Bu EÜtunlan yann takîb ediniz. İst Posta Knrusu: 152 Türk gencliğine büyük öğüdü 35X50 eb'adır.da yaldızlı olarak bastırıldı.. Fiatı 25 Kuruş. ATATURK'ün 13 nisacda vakitsiz ölümündanberi subaylarile birlikte tam bir kıta Roosevelt'in Hyde Parke'taki mezarında muntazam nöbet beklemektedir. Fakat işin garibi bu bir ihtiram nöbeti değildir; bu herhangi bir ihtmalle mezara taarruz edecekkre karşı ahnan bir koruma tedbiri de değüdir. Bu sadece eski vazifenin devammdan itibarettir. Şöyle ki, harbin başlangıcmda Washington'dan malikânesine gîttiğı zamaniar, Cumhur Başkanı ve Baskomutan Roosevelt'in şah.smı korumak üzere askerî bir birlik vazife almıştır. Roosevelt öldüfften sonra. bütçesi, vazifesi evvelceden tayin edilmiş olan askerlerin ne oiacağını birdenbire kestirmek miimkün olmadığı için, ilk kararın hitamına, yani 1 ocak 1946 ya kadar eski muhafızlarm mezar başır.da nöbet beklsmeleri kabul edilmiştir. ' llsıl Kitab ve Basiîrıeviİst mını saldıkları D.D.T. den halk bugün hakikaten mucizeler bekliyor. Fakat DJD.T. nin «başarıları» bittabi hududludur. Nitekim geçenlerde, şehrimizde satılan D.D.T. uyku düşmanlarını ancak bayılttığı görülmüştür Bunun bsşLca sebebi, İsviçre mamullerinin umumiyetle % 3 D.D.T. ihtiva etmeleriiir. Halbuki tesirli mahlulün en az % 5 olması şarttu'. Yapılan uzun araştırmalar neticesinde D.D.T. mhahlulünün az miktarda kullanıldığı takdirde da hiç bir tesiri olmıyacağl anlaşılmıştır. Bu araştırmalar ve ince^emoler sonunia öğrenildiğine göre gereken kuvv=tte D. D.T. süıüldüğü veya serpildiği yerde haftalarca hattâ aylsrca kalarak tesirini muhafaza etmektedir. Maaroafih bu yeni silâhla her çeşid haşereyi ifna etmek mümkün değildir. Haşereler arasmda hamam böcekleri en mukavimidir Bnnlara karşı böceklerin bulunduğu yerîere ikide bir toz D.D.T. serilmesi ve knlın * * * bir tabaka bırakılması gerekmektedir. Diğer tareftan tam mahiyeti katiyetle D. D. T. den beldenen hârikalar bilinmemekle beraber D.D.T. umumiMüttefıklerin harb içinde bol bol yetie her canlı mahluk için müessir bir kullanarak bütün dünyaya mueizevî bir zehir olduğıı muhakkaktır. Bu itibarla haşorat düşmanı diye bedavadan reklâ Roosevelt'in nöbetçisi | lardır yaşayabileceği kimin aklmdsn l sağlam kaian Mike, 10 eylulden bugüne geçer? Kimsenin değil mi? Gelgelelim j kadar. kuş beyninden de mahrum, tam bu da mümkünmüş ve gunün birinde rr.anasile hayvanî insiyakile yaşamakta«Başsız deve o'maz a» diyen şairhı dahi dır. yalancı çıkması kabilmiş.. Mike'in ticarî kıymetini takdir etmekHâdise şu: Amerikanm Colorado Cum te hiç vakit kaybtîmiyen Olsen'ler, hayhuriyetinde, Fruita isimli küçük tır vam çalmmağs, kasden öldürülmeğe köydeki çiftliklermde yaşıyan Olsen ^arşı 10 bin dclara sigorta ettirmişler ve ailesi 10 eylulde, akşama tavuk kızart Salt Lake Cıty'da 25 sent mukabilinde ması yemağe niyet'.crmişler. Bay Olsen tfşhire brşlamıs"ardır. bıçağmı alarak küme'=e gitmiş, aile aBaşı koptuğu gündenberi kapanmamış insanlarm D.D.T. teneffüs etmeieıi,] birine uğuşturduğunu pek çoğıımuz rasında Mifee (Mayk) ismile tanüan, gırtle.fından hir damlahkla süt, su ve mahlulle temas etmeleri telılikeıiJ.r. •görmüşüzdür. Gene ayni kurbağanm, iri, besili bir tavuğu seçeı^k, bir vuruşînsanlara, kedi, kcpek, kuş gibi hayvan başx kesildikten sonra, bir müddet su ta hayvanm başım uçuruvermiş. Kasab mısır tanesi verilen Mike, yediğini müda yüzeceğini hocalakemmelen hazmetmekte. teşhir edilme!ara ancak hususî surette hazırlanan tahtasmdan fırlayan başsız Mike sıçrarımızdan işitmişiz diği zamanlar kürneste tabiî bir bayat mahluller kuilanılmak şarttır. mağa, kanad çırpmağa, veihasıl hiç bir dir. Bayramlarda kur oiumektedir. şey olmamış gibi, dolaşmağa başlamış ban kesildiğini seyBittabi muvr.zcnesinden hiç bir şey Başı koparıîan tavuğun bir kaç dakika Başsız tavuk redenler, koyun vedolaşacağmı pekâlâ bilen çiftlik sahibi kaybctmemiş oian başsız tavuk rahat Başsız yazı, başsız aile, başsız sürü, ya koyun başı kophayvanm nihayet düşüp can vermesinı rahat yükjo'.derde tüneyip. zaman zahattâ başsız millat, devlet hep duydutuktan sonra bir beklerken ne görsün? Dakikalar geçi man gıdaklamak ister gibi hareketler ğurnuz, gördüğümüz, bildiğimiz şeylsrmüddet debelendi yor, Mike bir türlü can vermiyor. An yapmakta; başsızlığmın farkında olmı« di. Fakat, başsız canlı mahluk duyul ı,V ğuıi hatırlarlar, tahyacağınız Bay Olsen'in satın tavuğun yan diğer tavuklar da kendisile oynsş* muş şey mldir? vuk kesenler başsız Hayvanat derslerinde, başı koparıîan hayvanm bir iki dakika dolaşıp kanad kellesini uçurm'iş, fakat şahdamarma, rnakta, fakat her nedense horozlaı kulağm birile küçiik beyne dokunm=t MLke'a itibar etmemektedirler. Bugün, bir kurbağanm bacağma asid damlatıldıktan sonra, insiyakî bir hareketle ölü çırptığını bilirler. Fakat herhangi bir mış. Bilindiği gibi küçük beyin muva kü halde Mike kör bir tavuktan fark; mahlukun, sanki canmı yakan asidden hayvanm başı koparıldıktan sonra, bir zeneyi ve jnsiyakî hareketleri kontrol sızdır. kurtulmak ister gibi iki bacağını bir kaç dakika değil, bir kaç saat değil, ay etmektedir. Bu itibar'.a muvazenesi M. K. K.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear