26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 Kasım 1945 CUMHURIYET İmfihaii < Cumhur Başkanınızîa tekrar g6 Baştarafı 1 inci «ahifede Mr. Attlee sözlerine, harbden eonra rüştüğüm için çok memnunum. Kendikinci Düııya Harbi denilen faciamn dünyada yeni bir nizam kurmak için sini ilk defa Potedam konfcransmda biıinci bölünıü olan Avrupa harbi, yapılan İngiliz, Amerikan, Rus temas tanımış ve daha o zaman, cesaretine, mayısuı ilk haftasında bitti. O va larından bahsedereık başlamıs v« bu azmine ve zekâsına bayran olmuştum. seferki görüşmelerimlzde bütün kiftenberi altı ay geçmiştir. Faciamn arada Mr. Chnrchül'le Roosevelt'in Bu ikinci bölümü olan Uzakdoğu harbi de gayretlerine Işaret etmiştlr. İngiıiz Ea? dünya milîetlerile anlaşmak çareler'ni eylulün 2 nci günii bitti. O zamandan brkanı Mr. Churchill için «büyiik bir bulraağa salışmak ve medeniyetin ya1 beri de, 70 gün geçti. Fakat dünya, hâlâ harb önderi» vasfını kullanmış, müte şaması ve yeryüzündeki bütün mllîet ihtilâclar içinde kıvranmaktadır. 6 yü veffa Başkan Eoo^evelt'In de zultim lerin emniyete kavuşması için ne gibi dünyayı altüst eden bîr harbin husule baskısma karşı glriştiği mücadelede bir dünya kumlması lâzım geldiğigetirdiği hercümemn altı ayda sükunet büyiik bir gayret sarfettiğini söylemlş ni tetkik etmek üzcre müzakerelerd« bulunduk> bultnasını beklemek doğru dcğilse de, ve şöyle demişrir: dünyanın manzarası, altı ay sonrosı için « Mr. Churchill ile Roosevelt'in lsMr. Attlee bundan sonra tngiliz îşç} de, henüz ümid verici değlldir. Hkönce rci, Mareşal Stslin'in adile beraber, in hükumetlnin siyasl umdelerlnden bahve en fazla iitnid kıron sey, harbi bera sanîık tarihinde daima anılacaktır. Zi sederek şöyle demiştir: ber ka2anan ve barışı da beraber knr ra, büyük adamlar milletîerin mah ol« Hürriyet ve demokrasi cereyaru maları beklenen fiç büyiik devlet ara maktan çıkıp bütün insaniyetin teaıel îngilterede asırlaordanberl devam edesındaki anlaşamamazlıktrr. Sovyet RPS lüküne geçerler.»» gelmijtir. Bu cereyan bir vakitler kralya ile İngiltere arasında, sert bir lâf Bundan sonra harb senelerlndesi lara karşı çarpışmış, sonra dinin gale düetlosu başlannşür. Arncrikanın resmî mücadelenta kısa bir hikâyesini çizen besine, daha sonra da para hâklmiyetiağızları, her nekadar, bu düelloya işti Mr. Attlee söîlerine şöyle devam et na karşı mücadeleye geçmiştir. Hakirak etmiynrlarsa da, Amerikan basını miştir: katte biz Magna Charta gibi büyUk isumumiyetle Sovyetler Birliğinin tnttuBugün, insanlık tarilıindeki en tiklâl ve hürriyet inküablaannı yapan lnğn yolu dcsteklempmektedir ve Ame çeün, en acı ve en büyük harbi sona sanlann torunlanyıs. Nasıl ki bugün rikan devlet adamlan da aşırı bir şekiî erdirrr.iş bulunuyoruz. Bu kadar büyük burada t(eraber bulunduğum Amerikalı alan Rus îsteklerine muraherete meyyal bir zaferi elde ettikten sorua, karşmuza dostlanm <ia Amerikan İstiklâl Sava^ını deŞildirler. çıkan ve çıkacak müşkülleri lıerhaide yapan kimselerin torunlandır.» İngiliz Başbakanı bundan sonra hüŞimdi Washmgtoı^da h a l l e d e c e ğ İ 2 v e b u i ş d e Amerika ile cereyan cden Amerikan İngiliz Ka yanyana yürümekle büyük bir ıtimad kumetinln siyasl ve iktısad! proşTamınnada konıı ?malaruıa dikilmiştir. Bütün duyacağız. Amerika Birleşik De\Ietleri dan babsetmlş ve sözlerinl bitrirken kuhklar, bir yatta yapılan bu son dero busün yeryüzunde kuvvetli bir devlet şöyle demiştir: < Bngün İnçiliz camlası, muhtellf ce jrîzli görüşmelerden bir şeyler duy olarak ortaya çıkmış bulunmaktadır. mağa çahşıyor. VTashington'dan gelen Fakat Amerika hiç kimseyi tehdid et ırklardan müteşc'kkil olduğu halde, tam bir habere göre, Mr. Attlee, milletlcr memektedir. Hepimlz bilirizki Ameri bir ahenk içinde bulunmaktadır ve bu arasında tam bir ar.laşmaya ve işbirliçi ka, geçmişte oldurçu gibl bundan sonra camiaya mensub miUetlerin bir kısmı zibniyetine varmak ve atom bombası da, kuvvetini hodbin gayeler tahakkuk muhtariyetlerine sahib olduklan gibi, me^les/ni esnsh bir şekilde halletmek ettirmek ve arazisini genişletmek için bir tasmı da olmak yoluna glrml} buiçin. Kusyadan A\TUpadaki nihaî taleb asla kullanınıyacaktır. Bîz, bu kuvvetlerini bildirmesinin istenilmesîni ileri leri, bizim ve di§er millstlerin kuvvetBujün yeni bir harfcden çıkan milletsürmiiştür. Kanada Başbakanı da bn lerini, ancak dünyanm emnlyetini sağ lerin lerdleri yurdlanna döndükleri vateklife iştirak etmiştir. Amerika hiikA lamak ve herhangl bir tecavüzü tenkil kit evlerlni yanmıs, yıkılmış bir halde roeri, bu htmıstaki fikrirri henüz bildir için kultamlması leab eden vasıtelar buldular. Fakat istikbale karşı olan itlmcmisse de İngiliz teklifi makul olduğu madlanm kaybetmediler. tngilla milolarak telâkki ediyorur.> için kabnl edeceği nmuiıır. k t l de bunlardan blridlr. İstikbale aynl Mr. Attlee bundan sonra Washington întrittcre ve Kanadanm ba teklifi, görüşme'eri mevzuuna geçmiş ve Am« kuvvetle bakan milletlerin, aralannda Mr. Bevin'in siyaset oyunnnu açık kâ rikaya, atom tjombasıcmın <tahr'bkâf ;am blr anlaşnnya vannak hususunda ğıdla oynamak fikrine ve davetine ny ışığı altmda» ortaya çıkan yenl dün.ya hüsnU niyetlerl olduğu rnuhahJîaktır. Kiındur. Fılvaki An?lo AmcrikanlarİB durumunu gözden geçirmeğe ve bir çok Biz bu zthniyetle hareket ederek, tetlkRııslar arasmdaki büyük anlaşamamaz meseleler üzerinde Mr. Truman'la gö baldeki îngillz Amerikan lşbîrliŞine lıklan ortadan kBİdırmanın tek çaresi, riişmeğe geldiğini söylemiş ve şöyle de diha fazla güvenlyoruz. Bu IsbirllŞlnin Birleşmiş llilletler çerçevesl İçinde taSovyet Rnsyadan elindeki kâğıdlan ma rrüşür: haKculs edecegine lne.nıyoruz.» sanm iisrune açmasını, ynni son isteklerini bildirmesini istemektir. Rusyanın, Uçler ve Besler topiantılarında açıkça vpya ima yolile bir çok şeyler istediçi Baştaraft I inei eahijede muhakkakhr. Hattâ Attlee'nin bu tek Basfaraft 1 inci tahifed» • «KraliB nutkunda başlıca göze çarpan Ifikkisinden forkh olduğu kadar batı lifini bildiren haberle aynı günde Sovyetler BirlRinin Oniki Adada ns istediği meseleler, İngiliz askerlerinin <amamen telâkkisinden de ayrı, fakat Yugoslav RLsırdan çekilmesi, Sudanın Mısara il rnlUetine tamamen uygun bir nevi degene tekrarlandı. hakı ve libyanın âkıbeti hakkında ya mokrasi kurmaya çalıştığmı söylemişSovyetler Birliğüe anla=ma yoftmda tir. Mareşal Tito'nun fikrince, Balkan h:r pazarlığa girişcbilmek İçin, bn dev pılma3i istenilen kamuoyu işleridir. Bu son nokta alâkalı. mahfillerin dik devletlerinin bir federasyon halinde lcte: «Söyle bakaiım, neler istiyorsun?» demek, yolunda bir harckettir. Ançlo katini pek çekmekle beraber, İngiltere toplanması saatl henüz çalmamıştır. Amerikanlann, bu anlasmayı elde cde nin tek başına bu meseleyi halletmeğe Fakat Balkanlılar arasında ekonomi ve bilnıek için ne k?dar hava parası ver salâhiyeti olmadığuu ve belki de beş kültür fahasında işbtrliği zaruridir. mek Iâ7im geleceğini öğrenmek isfcnıe büyü2derin bir şekil bulmaları icab e Tito, Yugoslav Italyan münasebatlerileri gayet tabiidir. Ondan sonra dünya deceğine işaret olunmaktadır. Sudanın ne zsrarı dokunmuş olan Trleste mesebarışını temin etmek için, Moskova ile istikbali meselesi ise, doğrudan doğru lesinin de süratle halledlleceğini umya görüşmelere mevzu teşkil edebüir. maktadır. pazarlığa girişcceklerdir. Mr. Bevin Mısır hükunıetinden bu iş Zaferden sonra iştahı açılan bir obar hakkında bir nota almış ol<îuğunu A Bulgaristandaki Amerikan müsagibi pek çok istiyen Sovyetler Birliği, vam Kamarasında bildirmiştir. Dış Bahidi Moskovaya gitti bakahm, bu sarih ve açık teklife ne ce karu Mısır ile yeni bir andlaşmanın şu Sofya.13 (a.a.) Amerika Dış İşleri vab verccek? Omm sinrliye kadar ne hazırhk safhalarmda hiç bir taahhüde Bakanlığının, Bulgaristandaki özel müler istediği malum ise de bnnu açıkça girmiş obnadığını da ilâve etmiştir. şahidi Mr. Ethrldge dün ssbah Sofyaöğrenmek gerckiir. Sovyet Rusya, straDış İşleri Bakanlığı müsteşarı Mr. dan uçakla Moskovaya müteveecihen tejik emniyet perdcsi altında doğu ve Mac Keil'in Kahireye giderek bu meorta Avrupada, Balkaniarda, Baltık de seleleri Mısır hükumetila gSrüîeceği hareket etmiştir. nirfnin ortasından Adrîyatik ağzma, de söylenmektedir.> Rurnanyada tevkifler Arnavııdlukta Avloryaya kadar, hâkim Londra Radyosu 13 (B.Y.U.M.) hir dururna girmek istiyor. Avrupanın r Rurnen İç İşleri Bakanı, gazetecilere fumalinde Finlandiyada da emri altında yaptığı bir demecde, son karışıklıklar bir hüknmet kurarak oradakl Kara deesnasuıda Bükreşte 1800 kişinin tevkif nizile ceııubdaki Karadeniı arasmda edüdiğini söylemişUr. yalruz kendine tâbi bir b!ok vimtde Ploskova, kâğıdtannı açacak mı? . Attlee'ıtiıt Amerikan kongresindeki söylevi n Mısır ve İngiltere Yugoslav seşimi setirmek istiyor. Sonra, Boğazlarda üsler kurup Akdenize inmek, Kızıldenize geçmek isHyor. İranda, Ortaşarkta nafiz olmak istiyor. Uzakdoğuda da, Çarhk Rnsyasiîim 1904 te kaybcttiği yeılcri istiyor. Fazla olarak o geniş Çin filkesine komünist Çinlüeri hâkim kımlak suretile Asyada kendisi hükümran olmak istiyor. Bir kelime ile Sovyetler Birliğinin istediğ dünya hakimiyctidir. Fakat, Moskova, Anglo Amerikanlann son olarak «neler isted'.âini söyle, bakahmi. ieklifine karsı, bütün bu isteklerini ileri sürecek, kâğıdlarınm hep«ini oyun masasmın üstüne açacak mtdır? Zannetmiyoruz. Çünkü bütün isteklerinin kabul edilmiyecejini bilir. Fakat bakahm kaç kartını açacak? Dünya barışı bakımından bugünün en rnnhira meselesi budur. Kurbanlarımızı Türk Hava Kurumuna bağışlarken yarınki kanadlı dünyamızın kurulmasına yarSım ettiğimizi ve değer biçilmez bir vazife gördüğümüzü gözönünde tutmahyız. Kabuğuna çekilip büzülmüş ruhumu, bütün ümidlere, bütün zevklere açsn bir gurur duydum. Her erkeğin ruhıında saklı himaye ihtiyacını, sevdiği dişiyi koruma insiyakını, bütün hazzı ile tatmış, öğrenmiş, tanımıştım. Saadeti tarife kalkışan insanlar 51müş. Yiyecek bir lokma ekmek bul duğu zaman kendisini mes'ud farzcclen biçarelerle dolu bir dünyada, bu kadar mücerred bir iddiaya ancak gülüp geçtim. Ölümden kurtulmak bir saa dettir; bazan ölümün kendisi bir Eaadet olur. Seven, mes'ud olduğunu söyler; ayni adamı, sevdiğinden ayrıldığı gün de mes'ud görebilirsirıiz. Evet, o dakikada mes'udd'.un; ölçüsüz, hududsuz, eşsiz bir saadetle rr.esuddum. Şimdi dibinde bulur.duğum uçuruma, o saadetin şahikasından yuvarlandım. Nurdan, benimle bir tek vücud olur gibi sımsıkı bana sokulrauş, yürüyorduk. Bir şeyler söylemek, ondan bir şeyler dinkmek istiyordum. Ikimiz de susuyorduk.' Yolııp yarısı bitmişti. Nurdanm birdenbire titremeğe baş'.adığını hissettim. Bıf, durup duruo tckrar başlıyan, firoerti gibi bir şeydi. Korkusunu hâlâ gideremediğini anladım. Niçin tilriyirsun Nurdan? dedim. Hâlâ korkuyor musurı? Hayır, hcp deninki korku. Gururumıı ınctocek bir revab almaktan korktuçv.m için fazla bir şey sonnadım. Ben yarnnda olmama rağ General Eisenhower ın bir demeci Boston 13 (a.a.) Boston bslediyesl tarafmcian çerefine verilen bir zdyalette General Eisenho'wer denılştlr kl: < Eğer Amerikan askerleri Avrupadan vaktinden evvel dönerlerse, devamlJ bir barıj yolundakl bütün ihnldler suya düşebilir. O zaman boş yere dövüşmUş olacagız.» General Eisenhower şunu da İlâve etmiştir: Avrupa memleketlerlnde muîıaclr t olaxai dolaşanlan kendl başlanna biraiamayiz. Zira onlara karşı sonımlal yüklenmi? bulunuyoruz. Bu muhacirler muvafüt bir hayat seviyesl buluncıya kadar bu vazifemize devam etmemtz lâzanKİir.» BaitaraU 1 tnci sahifede Indonezyahlar dün Hindll kuvvetlere karşı iki taarruzda bulunmuşlarsa da tanklar, havan topları v« makinelitüfeklerle püskürtülmüşlerdir . Surabaya îşgal edildi m i ? Batavia 13 (a.a.) Tanklar, hava kuvvetleri ve Limanda demirll Müttefik gemilerindeki topları tarafından desteklenen ve üç gün süren çetin taarruzlar somında, İngiliz ve Hindli kıt'alar Surabaya şehrini müfrit unsurlardan tamamen temizlemişlerdir. Çarpışmalar sırasında İndonezyalıların takriben 1500 kişi iaybettikleri sanılmaktadır. Cavadaki savaş Çekoslovakyada gizli Alman radyosu Prag 13 (a.a.) Çekoslovakyada gizli bir nazi radyo merkezi, şifra ile yayınlarma başlamıştır. Bu radyomm Çekoslovakyadaki işbirlikçilere yapt'.ğı yayınlarda sabotaj yapılması, Çel^oslovak aEkerlerine ve polisine karşı hareket edilmesi istenmektedir. İranda asayişsizlik Tahran 13 (a.a.t Bçsmen biMirildlğins şöre, Tahrar.dan Meşhede giden bütıin yollarda emniyetslzlik hüküm sümıektedir. Kamyonlır ve arsbalar haydudların taarruzuna uğramaktadırlar. Tefrika: 16 Nakleden: Hamdl Varoğlu men, Nurdan hâlâ korkusunu gidere lerde, her zamankinden biraz olsun başmiyorsa, bu pek gücüme gidecskti. i a mana aradığım muhakkaktı. Gene sessizce yolumuza devam etÇok iyi hatırlıyorum, her zarnan butik. cak bucak kaçtığım amcamm etr;ıfmda Yalıya geldiğimiz raman, amcamı o~ o sabah bir kaç kere dolaşmış, lüznnılu rada bulduk. Korktuğumuz azarı işit lüzumsuz yanına girip çıkmıştım. O Ismedik. Bunu önce, yengemin işi İdare tanbula indikten sonra, bir zaman yenettiğine, koruda olduğumuzu meydana gemin etrafmda dönüp durdum, Bütün çıkarnıadığına hamletmiştik. Fakat, ba bunlar, hep, mahzun yüreğime bir parça na öyle geüyordu ki, amcam, yatılı teselli verecek iki yumuşak kelimecik melctebe gideceğim günün arifesinde, işitmek, munis bir bakış gönnek içindi. zaten mahzun olan yüreğimi büsbütün Fakat, aradığım alâkayı buîamadun. üzmek istememişti. Bir haîta sonra gelmek üzere yalının kapısmdan çıkarken, arkama dönüp <• "1» •!• Mektebe girişim. evde hiç bir fevka bakmachm. Nurdan'm bir saat evvelinlâdelik yapmadı. Şu anda, kalemimin denberi ortadan kaybolması beni küsucundsn, adeta kendiliğinden çıkıveren türmüştü. bu «fevkalâdelik» tâbiri, o gün, yalıda Gene kalblerde, tatlı ve acı her duy^u, sahiden böyle bir şey beklemiş, boyle çok kuvvetle yer ediyor. Ben, yaradılıbir şey ummuş olduğumu gösteriyor. şım itibarile, kapt'ğım intıbaları dainıa Ne bekîiyordum acaba? Amcam, o bü çok derine sindirmeğe istidadlı olduğum yük günün şerefine çatık kaşlarmı dü için, sevinirsem dünyalar benim olmuş. zeltip yüzüme mi gülecek; yengem, hün çasma sevinir, üzülürsem gök kubbe bagür hüngür ağlayarak boynuma mı sa şıma yıkılmış gibi derdlenirdim. Murrılncak; Nurdan, yeisinden, kendisni dan'a küstüğüm o gün, dünyaya küsyerden yere mi atacaktı? Belki de bu tüm. kad~r ilerNine gitmiyordum ama, hsr îstanbulu bilmediğim lçin, beni şehre halde imdad bekler gibi baktığım yüz indirip mekteb kapısına kadar götür tevfikan Bojtarafi I liet sahifede j suçlunun 448 inci maddeye duk. Bunlar Haşmet Orbaym bu ci cezalandırılması ve bu cezanm da 51 ve nayette Reşid Mercanı alet olarak em 59 uncu maddeler mucibince indirilrind« yürüttüğünün vesikalarıdır. Bl mesi lâzımgeldiğini ileri sürdü. risi §udur: Avukat Meliha Gökmen, cîoktorun muHaşnıet Orbay, geçen celsenia deva ayenehanesinde patlamamış bir kurşun mı sırasmda avukat Nail Taner'e bir bulunduğunu doktor Fahri &:evitin de 1 mektub göndererek «sakm Müşerrefi teyid ettiğini fakat bunun tahkık edil(kendi nişanlısı) bu davaya g^tirme. I mediğini, bu dolu kurşunun sır olmaonun şahadetini istemem» diyor. Diğeri sile Reşid lehinde kıymetli bir deliîin de Istanbuldan aldığım ve imza yerine de ortadan kaybolduğu, Reşid müşahede sadece « Z > haıfi atllmış bir raektubdur. altına almmadığından bu cihetteki tahÜçüncüsü ise eski Maarif müdiir mua kikatın da noksan bulunduğunu, Reşivini Ferid Karsh'nın refikası !îayan Ma din, kovboy, bir gangster olmadığmı, idenin cinayet günü saat 19 a doğru onu bütün tanıyanlarm adam öldürecek dcktorun muayenehanesinden çıkarken tinette bulunmadığını mütteiikan söyıemerdivende Haşmetle Reşide benzetüği diklerini isaret etti. iki kişiyi gördüğüne dair yazıhaneme Bundan sonra Celâl Yardımcı mütelefonla yapılmış bir ih":ardır. Bayan dafaasına başladı. Iddianamenin geniş Bngün atom bombasının sırrını pay Maide bunu Enlse adında bir terziye ölcüde bir zühulü ihtiva ettiğini ania!a«:mak için vukuhulan bütün tescbbüs söylemiştir. tırken Füzulinin meşhur bir mısraını lerin hcılefi silâhça müsavi olmak saMahkeme Hâmid Incenin hazırladıği defiştirerek ,vakit çok dar, yük ağır, yesinde bir emniyet nizamı kurmak yeni dilekçenin okunmasma karar ver hasraımız olan savcı ilmen çok değerli imkânını bulmaktrr. dl Hâmid Ince sözlerinin başıida sav ve talihimiz zebun» dedi. «Iddianameye Fakat ayni teşebbüs, büsbütün ma cmın, geçen oturumdaki mütaiealarma hâkim olan ruh kanun değil, histir, hükus netlceler de vevebillr ve bütün cevab vermekteydi. Başkan «yeni de viyettir ve zihniyettir» diye ilâve ederek dünyayı felâkete uğratabilir. Bundan lilleri bildirmesini, savcıya cevab teşkil şöyle devam etti: konınmak için ise evveiâ emniyet me eden kısımlarm okunm?masım> söyledl. € Reşid ilk ifadeeinde tabancayı daselesini ha'.Iettnck ve eraniyetsizlik esa Hâmid Ince «savcımn son sözü karşı hl kendisi aldı^ını söylemişti. Fakat sı yerine onu hâkîm kılnıak icab eder. lanmıyacak ilâhî blr nas mıdır?> diye sonrad»n eökiciler bu tabanca alım, Ondan sonra atom bombasının srmnı rek mı kısmı okumakta ısrar edince, satımmda Re.;idin alâkadar büe olmada paylaşmak bir mcsele teşkil etmez, başkan ayni ihtarı tekrarladı. dıgıru, bunu Haşmet Orbayin satın alYotea emniyet^Tİik, ve onun dofhırHâmid Ince «261 inci madde muci dığını söylcâiler. 4Şu halde, tabancanm dnğu blok «iycseti ve tapakküm siyabir.ee, sizinle ihtilâf halinde bulurtdu teiarikindekl kasdi Reşldder: sormaya seti, atom bombasının sırrını da paylağumuza göre heyetin karar vermesi lâ kimin hakkı vardır? Bunu sübut delill şccak olursa, ancak felâketlere, battâ zundır> dedi. Mahkeme gereğini dü olarak l'eri sürmege kimöe hak g(5rükıyametlere sebeb olur. şündü. Müdahil avukatm sadece elde lebilir? Vrakşarkta ikincl blr Ispanya dahilî Reşidin tabancayı dolu oiarak lstemls h^rbinin başiamış olması ise üçüncü etüğini söylediği yeni delijlere aid kıolduğunu da söyliyen sa^ece Haşmettir. sım üzerinde konuşmasına oy birliğile dünya harbl hefabma uğursuz bir beşHaşmetin, evde ayılma ve bayılma nökarar verdi. langıc sayılabilir. İstanbuldan gönderilen mektub okun betlert arasında, söyledigi'bu sözlerl de İmtihan bu mahiyettedir ve teessül olurnır ki rmtDıanı basarı ile atlatma maya başlaymca, bunun bazı hususiyet taammüde bir delll olarak ilsri surmek ihtlmallerl henüz pek kuvvetli değildir. lere temas ettiği görülerek alenen okun doğru mudur?» Taraîlann başka blr diyecegl kalmaması durduruldu ve heyet mektubu giz*** lice okumîk üzere müzakere odasına mı?tı. Oturuma ara verildi. Heyet mügcçildi. Heyet ıttıla kesbettikten sonra zakereye çekildi. Saat 2 y« doğru mahmeljtub muhteviyatının, sanıklardan keme heyeti tekrar sal^ua girdi ve tafHaşmetin. Kolejde bir arkadasımn pal sU9tile mucib sebeblerl sonradan yazıtosunu çalınış olduğunun bildirilmesin lacak olan karar okundu. den ve iki yıl kadar evvel de halası Bu karara göre mahkeme Reşid Mer BafiaraU 1 inci »ah'.fedt • Bayan Naciyeye aid mücevherlerle 6 canm, doktoru kasden öldürmüş buzerbaycan demokrat partlsl de Sovyet 7 bin liralık nakdin çahnroasında ya lunduğuna kanaat hasıl etmis ve azaltıcı lere dayanara.k açikça Azerbaycamn kalanan erin, bu suçu Haşmetle müş bir seoeb de kabul etmemişti. Bilâkis Irandan aynlmasını istemekiedir. Bu terek işlemiş olabileceği hakkında ileri kendisine ertepi gün tekrar müraca?tinl hal, İrarun arazi tamamlıhğına karşı sürülen bir zan ve tahminden ibaret ol söyleyen doktoru arkasından kovalayabir taarruz teşkil eder. duğu görüldü. Bu vesikanın, hâdise için rak vahşica öldürmüş olmasını şiddet Zlkredilen bu hâdiseler, Rusyanın hlç tevsik ve tahkikini icab ettirecek b : r sebebi sayarak 448 inci madde muciblnşüpiıesiz memleketimizin lç işlerine gelüzum gDrüImedıği mahkenece tesbit ce 20 sene ağır hapse, müebbeden karek dognidan doğruya, gerek vasıtah omu haklarından memnuiyetlne, kanunî edildi. larak mUdahale ettifeinl lspat eden daha mahcuriyet altma alınmasına ve adll Daha sonra, Bayan Enlse ve Maidepek çok badiseler arasında bulunmakharc tarifesi kanunu muciljince de 3000 nin getirıhp dinlenmesl için savcılıga blr tadır. kuıuş yarı harc ödemesine karar vermühlet verilmeslne karar verildi. Bu aIıtemleketin lç işlerine yaptıkları mümlştir. dahalelere sebeb bulnıak için Sovyet rada baçkan. Hasmste sordu: H^çmet Orbay haklunda verilen ka« Avukatınıza böyle bir mektub yazmakamları, İran hükumetini, Tudeh kulübünü kapattığı iki gazetenin çikına dınız rnı? Müşerrelln şahld olarak gel rara göre baa zersin sahıslardan tehdidle para almak için Reşidle anlastıŞı sını menettigi için faşist ve mürtecilikle mes'nden niçin çe3drüyorsunuz?> açık ikT&rıajan. ortaya cıkmakla beraHaşmet şu cevabı verdi: ltham etmektedlrler. « Müşerre! nişanlımdır. Evvelce ber1: Reşid tabancayı başka maksadla Sovyetler, Tudeh partisinin, trandaki ecnebi menfaatlerini müdafaaya hâdim ifadesi alınmıştır. Mahiyetini bümedi kul mdığ!rdan katil suçuna iştiraki ve biliıassa umuml asayişl bozmağa ve ğim için e$er buraya getlrilecekse, dos görülmemiştir. Ancak çok kötü bir kanımen teşfkkül etmiş hükumeü de yadakl ifadesinin blr örneginin bana maksadla mutabık kalarak eline öldürücü bir vasıta verdiği Reşidin ele geçvirmeğe inatuf karıştınoı bir grup oldurilmKlnl lstemiştim > ğunu pek güzel bümektedir. Hâmid Ince, mektr.bda «MUşerren memesi için sarfettiği gayretler 29S nîi maddeye uygun görülmüş ve crz^yı Sovyetlerden lstedigimiz şey, sadece çn^ırmayın> diye bir kayıl olduğunu, artırıcı sebeblerle bir sene maddetle viodanlanna danışarak delillerimize ce avukat Nail Tarerin, Haşmetin yaz'sıhapsine. tabancanın musaderesine, r\ıhvab vermeleridir. Kendl sistemlerini nı okuyarruyarak .arkasında bulunan satsız tabanca taşımaktan 10 lira para tehdid eden bir te§ekküle karşı Sovyet gazetecilere okuttugunu. onlar da bu eezası alınmasma, ve 1100 kur.ış adH ler ne gibl bir hareket tara takınabi celsede hazır bulunduklarından, eğer harç vermesine karar verilmistir. llrlerdi? avukat mektubu yırtıp atmışsa, bu ikl Kükmün tefhiminden sonra Haşm«t Molotov, Moskovada İran Sovyetler gazetecinin şahid olarak dinlenmesiii BlrligiIngiltere arasmdaki muahedenin istedi. Nail Taner, .böyle bir kaydm Orbay biraz durgun görünüyordu. Rebakl olduğunu teyld etmiştlr. Fakat. her mevcud oldugunu kabul edelim. Nişan şid Mercan İse avukatlaruıuı bireî birer taraîsız bir müşahid, Sovyetlerin lımı ça?ırmaym demlş olsa bile ne çı ellerini öptü. taxa hareketlerile, siyasl bağımsızlıgı kar?> dedi. mıza hio ehemmiyet v^nnediklerini, ASavcı Kemal Bora, zihinlerm her zerbaycan vesair bölgelerde ayrılık ha türlü teşevvüşten kurtulması !çin Müreketlerini açıkç* teşvik etttklerini ve şerrefin dosva arasmdalri mazbut ifabu suretle tranın arazi tamamhğını ih desinin okunmasmı istedi. Bu ifade o Baştarah 1 tnci sahijede lâl efctiklerini inkâr edebillrler mi?> knındu. Mürorref h\\ ifp.desinle. Haşmet emniyet konseyine verilmesi şekİinde l Erzurumda dört yıl önce tanıştıkla olabilir. Muallâkta kalan diğer meseleRusyada sansür hafifletildi rmı ve nihayjt burada 28 temır<uz<!a lerin bir kısmını da, AngloSakson memLondra raöyjsu 13 (BT.UM.) Ya nisan'andıklarmı, Haşmstin himayesi lekatlerinin Sovyetlerle münaseİDetleri bincı muhabirlerln Mosiovadan bildir altında olan Residi dört aydır tanıdığı teşkil etmektedir ki, bunlar da kısmen diklerlne göre, bunlarm vermekte bu nı, Reşidin sefahete düşkün, kadmlara, atom enerjisinin kontrolu lşine bağlı lundııkları haberler artık, esaslı bir alkole ve pokere muptelâ olduğunu bulunmaktadrr. sansüre tâbi tutulmamaktadır. Muha Haşmetten duyduğunu söylemekte idL Göriişmeler hafta sonu biteceh birler şimdi mümkün olduğu kadar etMüjerref ifadesinin bir yarinde, HaşLondra 13 (a.a.) Washington'un raflı ve serbest haberler verebilmekte metin b?basile arasmın açık olduğunu, dirler. zaman zaman kendisine «oniara bir iyi haber alan mahfillerine göre hâkn cereyan eden görüşmeler hakkında perBlllndigl tlzre. blr kaç gün önce Mos ij yapmalı ki ömürlerinin sonuna kadar şembe veya cuma günü bir tebliğ yakovada bulunan İngiliz ve Amerikan acısını çeksinler!. dediğini ilâve ediyınlanacaktır. Devlet adamlarına tavyordu. muhabirleri, Molotov'a müracaatle, sansiyelerile yardun etmekte olan uzmansürün hafinetilımesini lstemişlerdir. Fa j Saat 18,10 da rnahkemeye ?elen Maide lar, daha şimdiden, tebüği kaleme aîkat, Molotov o zaman bu teklifi kabul Karsb şalıid olarak dinlendi. ma&a başlamışlardır. Konuşmalar bu edemiyeceğinl blldinntşti. Şahiiın ifac'e.sine göre, fılhakika ken hafta sonunda bitecektir. Attlee Kanadisi hidise günu, doktor Nacinin mua da'da beklenmektedir. Öyle ümid edlHarab olan Japon şehirleri ysnehiııesine gıtmiş ve çıkarken cumliyor ki, bu haftaki görüşrneler, RuslaTokyo 13 (a.a.) Japon şehirl,erinle kapısı önündeki taşlıkta :ki kişiyi ruı atom bombasının sırrı hakkmdaki den 117 sl, uğradıgı bornbardınıanlar netirbuıle konr.şuıken görmüjtü. Fakat şüphelerini ortadan kaldırmağa muvafticesinde resm,en «harab olmuş şehirler» Maide Karsb. orada gördüğü. şahıslaruı fak olacaktır. olarak tasnif edilmlştir. Bu şehirler, simaîarına bakmadîğır.dan şimdi kendiyektmu 207 yi bulan Ja,pon şehirlerinin sine gösterilen sanıkîar oîup olmadığını Avrupa ve Balkan meseleleri yansından fazlasıru teşkil etmektedir. İat'iyj'en bilmeciiğini anlattt Terzi EParis 13 (R.) Wa.<fcington'da înnise de dtılendi. Bir kaç gün evvel Ma giliz delegasyonu sözcüsünün bildirdimeğe, bahçıvan Zeynel memur edilmişti. idenin evine gittlgi zaman kendisine s Yalıdan onunla beraber çıktık. I ke merdivenâen inerken iki kişi gördüğünü ğine pöre, her bir murahhas heyet ralede vapur beklerken, elimde, bir l<aç söyledi*ınl ifade etti. Eniîe de bunu porunu hazırlamakla meşgul bulunmakgün evvel satın alman küçük valizimle, rr.üşterilerinden Basın Yayın Dmum tadır. Her halde atom meselesi neticebir matem heykeli gibi duruşum, adam Müdürlüğünde çalışan Saadete söyle sinde, İngiltere ve Birleşik Amerika sicağızm merakma dokunmuş olacak ki, mişti. Bazı mübayenetler dolayLsıle F I yasetinde yeni bir cephenin husule ge' leccği muhakkak addedilmektsdir. beni teselliye çalıştı. nise ile Maide yüzleştirilü. Bu srrada | Birleşik Arnerika siyasî çevrelerine Hafta deügin nedir be küçük b»y! Haşmet Orbay söz alarak dedi ki: göre, Washington konferansında aynı Aldırna bre! Haçan gözünü açıp kapı< Müdahil avukat habbeyi kubbe . zamanda Avrupa ve Balkan işleri inceyorsun, bitti! yapmak maksadile bir takım şahidlcr lenmiştir. Zeynel Ağanm, ufacık çocukkan gel dinîetmek istiyor. Ben hâdise günü saat Rusyan'n ümidi diği İstanbulda hâlâ düze'emeyen diKîe on altı buçuktan saat on dokuz buçuğa Paıis 13 (R.) Moskovadan biHiribeni avutmağa gayret etmesi, üzüntümü kadar belediyedeki vazifemde olduğureu liyor: Sovyet basını Washington'da Mr. icab ederse isbat edebılirim» dedi. gidermek şöyle dursun, arttırıyordu. Bayan Maide rahatsız olduğundan A Truman, Mr. Attlee ve M. Mackenıie Mektebde geçirdiğim ilk hafta içinde, ğırceza heyetinin odasuıda bayılmıştı. King arasında cereyan fetmskte olan hayatımm en acı günleri saklıdır. Başkan Reşid Mercamn madafılerine müzakerelerden hiç bahce mema'ktedirler. Sovyet bpsınının konferanstan sonGundüzleri ders saateri bahçenin söz verdi. Evvelâ Abdürrah:m Taşpmar ra neşredilecek olan resmî tebliği tekhiyhuy dolu havası, akşama kadar, ' müdafaasmı yaptı. Reşid Mercamn cilemekte olduğu sanılmaktadır. beni nasıl olsa oyphyordu. Fakat gece, Iğerlerinden hasta olduğu fikri sabiti ile Rus siyasî çevrelerl, atom sırrmın 3 hareket ettiğini, adlî tıb raporunun tatyatakhanede, her tarafı tor'oa gibi sımbüyük Mütt?fik devlet arasında paylasıkı kapah yorganm altma girip bsşı minkâr olmadığını söyledi. Tehevvuren katil çerçevesine giren ! şdacağmı ümid etmektedirler. mı yastığa koyar koymaz, kendimi hemen Kandillidekl yalıda görüyordum. devam bölgeleri siyasetini doğuroruş, bu siyaset de, hattâ demokrasiyi çlğniyerek ve nice nice milletlerin hürriyetini ezerek yürüyiip gitmiştir. Netlce büyük devletlerin karanlık bir istikbale doğm yüriidüklerini anlayarak ne yapacaklarını düşünmeğe başlarcîilan ve emniyetsiılik esası yerine emniyet esasına turunmanın imkânlarını arastırmalarıdrr. Büyük milletlerin karşılastığı imtilian da, bu araştırmanın neticesine bağlıdır. Enıniyetsizlik hissi, hattâ harbin bitmesinden önce emniyet bölgeleri. nıifuz muıtakaları kurmak siyasetini doğurmnştu. Daha sonra atom bombasının icad edilcrek Japonya üzerinde denenmesi Uzakşark harbini bitirmekle bera ber bir tarafın diğer taraflara karşı çok üstün silâhlarla mücehhez olmasına ve ba üstün silâhlara güvenerek durumunu ona göre idare etmcsine sebeb olmaş, ba da cmniyetsizlik hissini bir kat kuvvetlcndirnıişti. devresi Ankara clnayetî davası dün karara baölandı Eranıii RHS hükumetinden şîkâyetleri Ir gazeteclye tnrlü nrtrracaatler olor. Bunim çoğn aahsî derdlertllr. Vfak 1 * kısmı a» nnrtnrra »lâkalandıran şeylerflfr. Herkes k e n * <>'çı^iine ve kwdretH*? s«re ttınlsreia ilsitenir. Elin^en gvteni yapar ve yz?~>T. Bn araia arasır» hel* s«K"leT«en bana şbyle Mr sual sonıt«r: Hangi eserlerî oktryayım? Ba sual ha^ldi »Unfl.a bir aerm daTadır. Snal sahibi okumak istedigi eserîerin nnmmî hiıviyetini beîirimezse o a cevab verilemea. Bn yöB««n smMer b^ıan cevabsız kalır. Cevabsra kalmamm sebebi sade bn da «pfil#ir. Btr maharrir yalnrz törkçede büe olsa Wtön esfcl ve yeni eserlpr! tanıyamaî. Tanımasm» Irokân yoîrtnr. Onua için cevab Terilso de tavsivelerin isabet! taîihe bagh kahr Binaen.ıleyh her şeyden evvel Hize bo snalleri soranlara tavslyeB*, «knmak istedikleri eserlerin neye *air, »e dil« den ol'lnfnnn mümkim mertebe Uah etmeleridir. Bn yapılırsa. Mr mnharrir kendisi bîlmese Irile Mr bilene sornp ona cevab vermek imkânltriBi bninr. BB böyle ola dursnn, asü söylemek Uşndnr: eseri okuyayım? davası Witün memleketlerde mevcnd blr tasaflır ve bn tasa zamanı dar, aflamlar içi» da'ıa derindir. Kitabı satın almak Içln verdiH paraya acımasa Mle insan on« oknmak lein sarîettigi lamana nen. o* nnn Için gazete, mecmna ve radyo %Wi yayın vasrtalan daima halln ba bateundan tenvîr ederier. Matbnatta daiml blr (*Iblirr>gr»fya =» Kltablara dafr yan) stitonu, yeni çıkan eserleri ha«ca tanrtır. Bu tanıtma daima lehte o*naz. Sert tenkMkTİ de Bıtiva tâet ve ekseriya estTm meTzonnV ikl üç satrnia hulâsalandınr. «Cnmhoriyet» te kıymetli m*!İekta?*« mıı «Kemal Sallh Srl» yanm aylık ya* zılarla bv hhmetl görnı^kte lk«ı soa aylarda bana, bilmcm neden, fasıt» verdi? Başka saıetelerde de böyle ımntsstm bir (bibliyoğrafya) scrisine pek tesadüf etmlyonnn. Radroya gelince; gazeteden çok v» daha fazla yayraa kabiliyeti olan ba vasıtad» çaHba haitahk bir (kitab saati) rar. Ben bn saatl blr kaç defa dinledim. Şimdi dinlemiyorum ve kitab saati haberhıl alıtıea radyomn kapıyorum. Çıinkü bn s?rris maalesef bir ilâtıdan, hattâ o da d<ğil, çıkan kitabların isim ve fiitlanm gosteren bir lHteyi okBmikt m İbaret. Onnn Irin hlç bir mana ve fnydası jok. Yani bo ke ayrılan saate ve varsa verilen Mcrete, yazik! Ecnce ba kitab S3atinı me«;?lâ sa|I>k ve sosyal işlerde tistad Galib Ata, ne ise o avar;1a bir adama yasdırmal» ve onun yazüığmı radrocla oknm?lı. Radyo, her ç.kan eserl bsber vermeye veya m?dbe'tTf.ı, a de mecbsr •eğildir. Eğer bir (Mblhcgrafya) yaplacaksa bunu tamameu bitaraf, lnvvetll ve muvaffak bir ısta y^ptırmak, böylece lıalkı. çıkin iyi cscîlcr hakkında tenvir etmek Rereîc'.ir. Kitab saati bııçcnkü hali ile sat?e l'ir Iisteden ibTret kaldrtcca ise yaramat ve halk ne oknyacagını biln:ez. E. Güreşçilerimiz Izmire gitti İzmlr 13 (Telefonlai Millî güre^ellerimte İstanbul J ,an geldi'er. B'.yram günlerinö» yapCacak güreşler büyuk a* lâka uyandırmıştır. Dünkü görüşmeler Mevlud Çapa K12 Muallim mektebinin 1944 senesi mezunlarmdan kızımız NIHAL ULAŞ'm vefatınm kırinneı gününe tesaâüf eden 18/11/945 pazar günü 8ğle namazmdan sonra S&hremini De nizaptal camiinde mevlud okunacağmdan akraba ve dostlarile arzu eden vanı dinin teşrifleri rica olunur. Ana ve babası Mevnfbe v^. İbrahlm Ulaa * * * Merfcum Tjabamıa HALtD GÖKÇENTn refarının kırkma musadif 17/U/943( ctımartesl günü Beyazsd camiinda Bğl^ namazını müteakrb Mevlud okutturula^ cağmdan akraba ve dostlann ve arzı» edenlerin teşrifleri rica olunur. j Gogçen ve Saygm aileleıâ j Yeni Çıktı: Fransada Basm Rezaletleti Yazan: Pierre Laıareü I Çsviren: Şevkel Rado Franstz mağlubiyetinde satılmış gazetelerin, şantajcıların, parti çefeişmelerinin, nihayet feendi menfaatlerini memlehet menfaatlerinin üstünde tutanların oynadığı hain rolü açtğa vuran bu eseri her münevver okumalıdır. Kitabcılardan arayımz Üniversite Kitabevi 250 kurus Yatakhane, uyuyuncaya kadar sağa, sola dönen, kıpırdanan talebelerin karyola gıcırtılarile bir müddet öttükten sonra, sessizliğe gömülürdü, Binanın yarısını kaplayacak kadar geniş olan bu meydan gibi yerde, hafif nefeslerden başka gürültü kalmazdı. Arasıra, korldordan geçen bir gece bekçisi, ölğün bir ışığa gömülü yatakhaneye girer, heyulâ adımlarla orayı baştanbaşa doJaşır, gene geldi;;i gibi sessiz, heybetll, kaj'gan yürüyü§lerle çıkıp giderdi. ı .{Arkan var) Sişii MÂRMAR Kliniği HUSUSÎ DOĞUM HASTAHANE PAVİYONU Cerrahî Doğum ve bulaşık ohnıyan har hastahğı kabul ve tedavi eder. Yeni ilâve ve inşa olunan ve fennî her türlü ihtiyacları temin edilen, esas hastane ile alâkası tamamen ajTi olan : faaliyete geçmiştir. Doğumdan evvel ziyaret ve oda Intihabı serbesttlr, iı arzu edilirse kabul defterinde sıra nurnarası verilir ve doğuma kadar bütün fennî nezaret ve tahliller temin edilir. Müteaddid ebeleri vardır ve memleketin bütün mütehassıs muhterem doktorlarmm gece gündüz emirleıine amadedir. Telefon : 80128. L A D » E S« Şisli Trarnyay Caddesi Haştajae tragıvay durağı. ş
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear