Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURtYET 15 Ağustos 1939 KUçUk hikâye Kartvizitler Peride Celâl Süt şîrketî için hazırlık yapılıyor Kurulacak iki fabrika Ingiliz firmalarına ihale edilecek RADVO aksamki program j Türlaye Radyodifuzyon Postalan DALGA UZUNLUGU 1639 m. 183 Kcs. 120 Kw. T. A. Q. 19,74 m. 15195 Kcs. 20 Kw. T. A. P. 31.70 m. 9465 Kcs 20 Kw. 12.30 Program, 12,35 Türk müziğı 1 Rast peşrevi. 2 Lenu Rast şarkı Sazın gibi 5inem dahi. 3 Lemi Nıhavend şarkı Bir gul çıkarırdım. 4 Kemençe taksımi. 5 Resad Erer Nıhavend şarkı Aşkmla ben ey nevcivan. 6 Osman Nlhad Hicazkâr şarkı Ellere uzaktan bak. 7 Saz semaisi. 13.00 Memleket saat ayarı, ajans ve meteoroloji haberleri. 13 1514 Müzik (Karışık program Pl.) 19 00 Program, 19,05 Muzik Dans müziği Pl.) 19.30 Turis: muziği (Incesaz faslı) 20.15 Konuşma 20 30 Memleket saat ayan, ajans ve rneteoroloji haberleri. 2050 Türk muziği (Klâsik eserlerden müteşekkil program) 2130 Konuşma (Verem hakkında Dr Mu'niî Tumerkan tarafından) 21,45 Neş'eli plâk;ar R. 21 50 Muzık (Bir operanın takdımi) Pl. 23,00 Son ajans hacerleri, zıraat, esham tahvilât. kambiyo nukud borsası (fıat) 23.20 Müzik (Cazband Pl.) 23.5524 Yan n ki program Saime ilk kartviziti Sabrinin elbıselerini ütülerken ceketin yan cebinde buldu. Bir ucu bükülerek kınlmış, üzerine tütün kırıntıları yapışmıştı. Yıpranmış bir halı vardı. Saime meraklı kadındır. Karh parmaklarının arasında evirıp çevirdı. Bir tarafında İclâl Nuri ismı, altında telefon numarası. Saime, bir kaşmı bilgiç bilgiç kaldırdı. İnce, renksiz dudaklarında mü=tehzı bir tebessüm belirdi. Kartı çevirdi ve silinmeye yüz tutmuş olan şu kelimeleri okudu: «Sana inanmıyonım. Hareketlerin söylediklerini tekzib ediyor. Seni tanımamış olmayı tercih ederdim.» Saime kartı sabahlığının cebine attı ve sükunetle ütüsünü ütülemeye devam etti. Bütün bunlar ince bir kadın yazısile yazılırsa manası aşikârdır. Saime de hem ütüsünü ütülüyor, hem bunu düsünüyordu. İclâl Nuri denilen kadın kimdir? Sabrinin kaçıncı sevgilisi... Saime geçkin bir kızdr ve çok çapkın bir adam olan kardesi Sabrinin durmadan biri bitip biri bajhvan asklanna alışıktır. Sabri maceralarında eve şımdiye kadar en küçük bir sürültü, havadis sızdırmamış kurnazlardan bırıdır. Genc adam ablasını çok sever ve hürmet eder. Onun nazarında havaî, kadın peşinde, çapkın bir adam olarak görünmekten kabil olduğu kadar kaçınır. Bununla beraber, ablası, onu öyle onlamıştır ki, ne zaman yeniden sevmeye başladığını, ne zaman bıkıp terkettiğini, yahud terkedildiğini derhal hisseder. Sabrinin kenduine fazla itina ettiği, temiz giyindiği, her gün tıraş olduğu günler ytni bir aşka başladığma işarettir. Terkedıldiği zamanlarsa genc adam, derhal kızkardeşinin dizinin dibine koşar, yanından aynlmak istemez. Küçük bir çocuk gibi sokulur, adeta sevgi, şefkat dilenir. Kendisi bıkıp usandığı zamanlar da gene eve kosar; fakat Saimenin yanına uğramaz. Odasına kapanır, yalnız kalmak, dinlenmek ve kadın yüzü görmemek ister. Bu zamanlar onun bıkkınlığını gözlerinden anlamak kabıldir. Evet Saime, Sabrinin avda bir kadın değiştırdığine emindır. Belki biraz da onun yüzünden evlenmiyerek, kendini genc adama hasretmış olan bu geçkin kızın en büvük emeli, kardesini bir an evvel evlendırmek, onun yuva kurduğunu gormektır. Halbuki herşeyde ablasına ıtaat eden, sözünden cıkmıvan Sabıi, izdıvac meselesınde ona ısyan eder. Bu vüzden arada sırada aralannda ufaktefek münakaşalar bile olduğu \âkidir. Hatta bir gün Saime hiddetle parmağını sallıvarak ona sövlenmisti: Otuzunu geçtin, çapkınlığın avyuka çıktı. Ne zaman uslanıp, ev bark sahıbi olacaksın? Sende hiç utanma yok mu? Sabri, sakin sakin gülerek ablasına cevab vermisti: Hangi çapkmlıklanmdan bahsediyorsun? Beni bir gün bir kadmla gördün mü? Iddıa ettığın şeyi evvelâ ispat etmelisin. İspat edersem bahsi kazandım, demektir. O zaman benım dediğim olacak mı? • Evet, sen ispat et, derhal evlenmeyi kabul edeceğim. Fakat bunu ispat etmek bir mesele idi. Saime de güçlüğü görmüyor degıldi. Sabrinin ayni tarıhte ıkı üç kadmı birden sevdiğı, idare ettiği oîmustu. Fakat simdiye kadar kim^eye en kücük bir ipucu vermemi'ti. Yani karda yürür, izini belli etmezdi. mın. Kocam şörsün dive mi sokaklara Öğle yemeğinde kardeşi fazla sinirlı çıkıyorsun? idi. «Bu Münir de artık çekilmez oldu» Dıye bağırmaktan kendini alamıyordiye, ayni büroda çahştıkları samimî bir arkadaşmdan şikâyet etti. Fakat izahat muş. Dün Lutfiyeyi takib etmiş, arkavermiyerek sustu. Saime, şimdi zarnan. smdan taş atmış; Kocama nevale mi götürüyorsun be değil, dıve düşündü, aksam onunla konusurum. Aksam Sabri erken geldı. Ye kadın! Diye feryadlara başlamış, Nazire bir meğe, şefleri Salıh Beye davetlı olduklarını söyledi. Saıme hazırlanıp onunla eve ıltıca etmiştır. Nazıre, eve gırmek beraber cıkmaya mecbur oldu ve gittik istemış, muvaffak olamamış, kıskançlık leri yerde hiç beklemedıği bir sırada İc ve asabiyetinden bayılmış, hastaneye lâl Nuri hikâyesini öğrendı. götürulürken ölmüştur. Sofrada, çok hoşsohbet, sevimil Mr ESKİŞEHİRDE adam olan Salih Bey, Saimeye dönmüş, Ses Isık "iitabevi Bahaoddin Ernin gülerek: Kırklareli (Hususî) Buradaki Dıkiş Yurdu bu senekı mezunlarım ver. Cumhurivet gazetesinin Eskişehir Kardesinizin başına gelenlerden miştır. Gonderdıjhm resım, mezunları, hocalarile beraber göstermektedir. de tevzı merkezidır Kırtasive, Fisizin haberinız yok hanımefendi, demışlıps radvoları ve bilumum mekteb ti. Kendısine durmadan îclâl N'Jri is kitablan ve levazımını da en ucuz minde bir kadından kartlar yağıyor. fiatla burada bulabilirsiniz Saime bu sözler üzerine yerinden sıcGuraba hastanesi Fakat îşte bu sefer Saime, eline bir ramamak için kendini güç tutmuş ve seDahlllys mUtehassısı Istanbulda MELEK SARAY IPEK ipucu geçirmiş bulunuyor. Yalnız geçkin vincle kardeşine bakmaktan kendini alaAnkarada YENİ HALK ULUS kızın hayret ettiği birsey var: Sa'^n. na mamıstı. İzmirde ELHAMRA YENİ sıl olup da cebinde böyle esa«h bir e Fakat Salih Bey derhal ilâve etmişti: Beyog^lu, Galatasaray lisesi karşıBursada TAYYARE sınemaları mare bıraktı, yahud unuttu? Saime se Bakın, hikâyeyi anlatayım da siz sında merkez apartman. Yedinci Önümüzdeki sinema mevsiminde gösterecekleri yeni filimlerin vincden adeta şaşkm bir halde. İlk defa de biraz gülün. Bizim daktilolann araisimlerini ve en secme resimlerini ihtiva edecek ^ g ^ dairesine nakletmiştir. ^/^ Sabri ile alâkası olan bir kadmın ismin1 s'nda İclâl Nuri ısminde bir hanım varöğrenmis bulunuyor. Yalnız ismini mi? dır. Zavallı fazlaca çirkindir. ÇiçekboHayır, kartvizitin arkasmdaki ince <adın zuğu. bir gözü şehlâ, yanı yüzüne bakılır de kulağına gitmiş, kız köpürüp durmuş. Bu mecmua, ilân sahiblerinin de kontrol edebilecekleri bir şekilde Istanbulda 20,000 nüsha olarak tabedilecek ve yukaııda sayılı şehirlerdie yazısından bu maceran'n şeklini de ol gibi değil. Bir de kendini beğenmiştir ki Münirin bazan bir sırasını bulup kartlarhalka meccanen dağıtılacaktır. dukça anlamak kabil. Demek Sabri, bu sormayın. Bizim Münir yok mu, muha dan Sabrinin ceblerine, çantasına bıle İlân vermek istivenlerin Istanbulda Ankara caddesinde İlâncılık genc kadmın ho=una gitmiven hare'<ptler sebeci Munir. Ne lâtifeci oğiandır bilir koyduğu olurmuş. Fakat mesele nihayet Kolleküı Sirketine ve Beyoğlunda İpek Sıneması Müdüriyetine acele de bulunmus. Bütün b'mlar iyi. S^ime siniz. Bu kız bir gün ona fena birsey mı meydana çıktı. Bugün Sabri, Müniri cü• • ^ • ^ • İ ^ I ^ ^ I ^ B ^ H ^ B ^ B H müracaatleri. İ M B B B İ | M H ^ H H ^ ^ M H bah=i kazanacağmdan. Sabrivi evle"dire söylemis, ne yapmış bilmiyorum, araları rüm üzerinde yakaladı. Münirin: «Aceğinden emin olmaya başlıyor. Fakat pek acık. Münir, hem kızla eğlenmek, man kıza oyunu yapanın ben olduğumu şimdi içinde garib bir merak da fil:z hem de Sabriye bir oyun oynamak için söyleme» diye kardeşinize bir yalvanşı Bu akşam kıymetli san'atkâr verdi: Öğrenmek, bu maceranın ta^ilâ düşünmüş, taşınmış, geçenlerde üsenme vardı ki görülecek şeydi... tını biraz daha esaslı anlamak... miş, gitmiş İclâl Nuri namına kartvizitSalih Bey hâlâ anlatıyor, fakat SaiArha sl r ler ba^tırmış. Kızın yazısmı taklid ede me artık dinlemiyor, ve gülmüyordu. Saıme ütü?ünü bitirdikten sonra cene ıKapı Cumhuriyet matbaası karşısındadır rek, altlarmı yazıp yazıp başlamış Sab Gayriihtiyarî somurtmuştu. Şimdi ablakartviziti cebinden çıkardi. Tekrar tekrar okudu. İclâl Nurivi gözlerinin önün riye yollamaya. Zavallı Sabri ne zaman sının haline gülen Sabri idi. de canlandırmava çalısıyordu. Hasa=;, gelse yazıhanesinde bir kart. Altında öySaime içinden Münire lânet ediyordu. ince yüzlü bir kadın olacak Belki de le yazılar ki, okuyan, İclâl Nuri ile Sab Bu kartvizitlerle o, asıl oyunu kendisine Bıçki Profesoru Şükru Canalın kadın terziliğinl hocasi2 öğreten 3 genc, hülyalı bakışlı, fılız gıbi bir genc rinin arasında sürüp giden bir macera oynamıştı. Sofrada hâlâ kahkahalarla cildden ıbaret Bıçki dersleri kıtablarım Biçki yıırdlan ve akşam san'at \ar sanır. Tabiî Sabri kartları yırtıp yırtıp Münirin oyunundan bahsediliyordu. Geçmekteblerı oğrenci ve öğretmenleri, zabit ve memur ailelerile bütün aıle Saime, kardci akşam ge'digi zaman. atıyor. Evvelâ İclâl Nuriden şüphelerti kin kız içini çekerek, Sabrinin hakikî aşk kadınlarmm daıma yanlarında bulundurmalan lâzımdır, terziye, hocaya ihtivac bırakmaz, kolavlıkla anlaşılır ve her modele tatbik olunur. 3 cildi ona dikkat etti. Genc adam, cok nes'eli, yor. Ama kızın birşeyden haberi oîma hikâyelerini öğrenmesinin imkânsızlığma birden ( 5 ) liradır. ( Perakende birinci cildi 2, ikinci ve üçüncü cildleri durmadan konusup gülüvor. Gözlerinae, dığını çabuk anlıyor. Münire gelince gün bir kere daha kanaat getirdi. Böyle olduikışer buçuk liradır.) Bedeli gönderildiğinde posta ile gönderilir. lerce kimseye birsey belU etmeden ayni ğuna göre de bahsi hiçbir zaman kazahavatından ve yeni a^kından memnun SaUş veri: Beşiktaş Dikiş Yurdu. Vişnezade Dıbekçikâmil sokak No. 1/2 oyuna devam etti. Mesele İclâl Nurinin namıyacak demekti. olduğu zamanlardaki ateş yanıyor. Saime: «Belki de cebinde yeni bir kartvızıt daha vardır» dıye düşündü. Heyecanlandı. Sabrinin bir aralık dışan çıkmasını fırsat bildi. İlk defa hiç yapmadığı birşeyi yaptı. Kardeşinin ceblerini karıştırdı. Tahmininde aldanmamışBelediye İktısad müdürlüğü kurulacak tı: Portföyün en gizli köşesinde ehne süt şirketi nizajınamesini hazırlamakta küçük bir kart geçti, çekıp baktı ve gözleri parladı. Gene üzerinde ayni isim: dır. Kurulacak şirket bir anonim şirket İclâl Nuri. Arkasını çevirdi, ayni yazıle mahiyetinde olacaktır. Biri Fatihte, diğeri Haydarpasada kurulacak iki süt fabyazılmış birkaç cüml^: «O geceyi neden bana hatırlatıyorsun! rıkasınm ınşası 'artnamesi de Ankarada Bir kâbustu geçti. Ah, hayatımdan se Devlet Ziraat Kurumu idare heyeti reisi nınle geçirdiğım o saatleri çıkarıp atmak Cetnilin baskanbğındaki komisyon tara kabil olsaydı... Herşey bitti, unutalım...» fından hazırlannıaktadır. Kurulacak şirSaime kartı bir hırsız gıbi alıp koy ketın sermayesının 550,000 lırası Zıraat V'ekâletı tarafından konacak, mütebaki nuna soktu; portföyü yerine koydu. Sabri biraz sonra içeri girdiği zaman 250,000 lira da Belediye ve müstahsiller tarafından müştereken temin edilecektir. hiç birşeyin farkında olmadı. Maamafih Belediye müstahsillerin ala Saime bir gün bu delillerle Sabrinin karşısına geçip de: «Bahsi kazandım. cakları hisseyi tahdıd etmiyecektir. BunBunlara ne dersiniz küçük bey?» dediği lar arzu ettiklerı kadar aksiyon alabile zaman kardeşinin alacağı hali düşünerek ceklerdir. Bu isin yüzde otuz kâr bırakaşimdiden sevinc ve heyecan içinde kalı cağı yapılan hesablardan anlaşılmakta ycr. Diğer taraftan bu hikâye, Saimeyi dır. Fabrikanın tesisi İngiliz kredisıle yaoldukça alâkadar etmeye basladı. De pılacağından bu ise yalnız İngiliz firmamek İclâl Nuri ile Sabrinin münase ları girebileceklerdir. betı ilerlemiş. Fakat îclâl Nuri, yazdıkîzmir Inkılâb müzesine larına bakıhrsa, pişman. Neden? Her halde Sabriyi sevmedığinden değil; beldikilecek Millî Şef in büstü ki de se\diği için... İzmır (Hususî) Fuarda İnkılâb müSaime, îclâl Nuriye, bir dost, bir kar zesine dikilecek olan Millî Şef İnönünün deş gibi acıyor. O, kardesini iyi tanır. büstü, Tıirk san"'atkârları tarafından Sabrinin kaprislerine tahammül güçtür. hazırlanmaktadır. Büstün kaidesi epeyce Onu daima bir çocuk gibi oyalayıp ida yukselmiştir, re etmek ve nihayet onu affetmek lâzımZiraat müzesine de Millî Şefi, atm üstünde mania atlarken canlandıran ka dır. Saime, üçüncü kartviziti birkaç haf bartma bir tablo yapılmaktadır. Bu tabta sonra gene bir fırsatını bulup ceblerini lonun yükseklıği iki metredir. Aynca, Şefimizin iki sene evvel Başkarıştırarak, Sabrinin yeleğinin cebinde vekâletleri zamanında Fuan teşriflerinyakaladı. Arkasını çevirip merakla okude çocuklan ile beraber ilk oturup istidu: rahat ettiği koltuğa bugün. yann güzel «Artık peşimi bırak, yalvarmm sana. bir plâka konacak ve bu hatıra tespit eYoksa çok fena olacak. Korkuyorum. dilecektir. Haksız olduğunu sonra anlıyacaksın. înkılâb müzesinde Maarif VekâletinYalnız şunu bil ki, sen beni hiçbir zaden gönderilen (260) yağbboya tablo man anlamamıştın.» teşhir edilecektir. Kitab sergisinin de bu Bu kartviziti bulduğu gün Saime, günlerde Ankaradan Fuar İnkılâb müSabrinin fazla asabî olduğuna dikkat et zesine nakli beklenmektedir. ti. Kadın ondan kendini çekmek istedikZiraat müzesinde saksılar içinde akaçe beriki üzerine düsüyor, diye düşündü. le ve yerli pamuk fıdanları ile standarİclâl Nuri, hayalinde, şimdi solgun dize edilmiş üzüm, incir. palamut ve yüzlü, iri gözlü, bakışları hüzün dolu, saıre de teşhir olunacak, Türk mahsulzavallı bir tip olarak canlanıyor, içi sız leri hakkmda grafikler yapılacak, fay lıyordu. Bu kadını Sabriden nasıl kur dalı ve zararlı böcekler kolleksiyonlan tarmalı? Genc kadın «Artık peşimi bı» bulundurulacaktır. rak, yoksa çok fena olacak» diyor. SaFuarda paraşüt kulesinden Atatürk kin kendisini öldürmeye kalkmasın! bulvanna ve denize uzanan caddenin Saime ayni gün teâlş içinde artık kar ağzmda da yeni bir kapı açılacak ve bu deşıle açıkça konuşmaya karar verdi. O kapıya Montrö kapısı ismi verilecektır. na kartvizitleri gösterip, bu maceradan Kıskançlık yüzünden vaz geçmesini, böyle zavallı bir kadmın kalbile oynamasının doğru olmadığını İzmir (Hususî) İki Çeşmelıkte Baysöyliyecek. Bahsi kazandığını, artık âle burdlu sokağında Ethem karısı 50 yaşınmin peşinden koşmayı bırakıp evlenmesi da Nazıre Devrılmez, kıskançlık ve telâzım geldığini de ilâve edecek. Saime he\^rür vüzünden öîmüştür. onun bu konuşmadan sonra, her k'mse, Zavallı. komşularından 40 yaşında dul bu genc kadını rahat bırakacağından e Lutfiveyi kıskanıvormuş. Lutfıyeye, c Lıonel Banvmore, son zamanlarda Amerıkada büvük bir sükse vapan Lew Ayres ı'e «Genc doktor Kıldar» fılmıni çevirmistır. Fılım, Amerikada buvük bir a^ka uvandırmıstır. Avrupa sınemaları, bu fılmı angaje etmok için simdiderı rekabete baslamıslardır. Operalar ve operetler 21,55 22,05 22,05 22,15 16,30 Beromunster: Büyuk Amiral Luksemburg: Laydenşalftlihş Mılâno: Otello. Prag: Lıbusa. Yeni bir yıldız: Dorit Kreysler Büyük konserler Güzel Dorit, yavaş yavaş, yıldızlık payesine ulaşmaktadır. «Kurnaz üvey anay> isminde çevirdiği bir aşk ve entrika filminde fevkalâde muvaffak olmuştur. Dorit bu filmde Lieselott ismile Florida'da bir fab rikatorun sevgilisi rolünü muvaf fakiyetle oyna maktadır. Filim büyük bir pastahane işleten bir kadının kızını is tediği adama vermeğe kalkması yüzünden çıkan bir ihtilâfın üze rinde dönmekte • dir. Hamburg: Eenesku ve başka iki bestekâr. 18,35 Milâno: Cımaroza ve bestekârları. 19,35 Bohemya: Edvard Griygin Hoıberg suiti. 20 55 Prag: Dvorak, Novak, Suk, Smetuna. 21,05 Droitvitch: Veber ve başkaları. 21,20 Doyçlandzender Romantik musikl. 22,05 Presburg: Frank Sınfoni. 23,15 Kopenhag: Alfvev Sinfoni. 24,05 Prag: Çek musıkisi. Oda musikileri 15,20 19,20 19 35 20,15 21,20 23,25 19,15 19,50 Londra Regional: Kuvartet. Vıyana: G.tara ve Harp. Breslav: Rıhşter piyano trlyosu. Bohemya: Şubert. Paris: Guno ve başka 5 bestekâr. Doyçlandzender: Haydn Kuvartet. Munıh: Konser. Beromunster: Griyg piyano muslkisi. Solistlerin konserleri 20,15 Vıyana: Vılhelm Şirp, basses. 22.35 Vıyana: Villi Klasen piyano musikisl 23,25 Layptsig: Vaytsman piyano musikısi. 23.35 Königsberg : Bonenştingl musıktsi, piyano TEŞEKKÜR ) • Kırklaı alindeki Dikiş Yurdu mezunları J Senelerdenberi çektığı müzmin a pandısitten hazik amelıyatıle aılemi kurtaran Gülhane hastanesınin çok değerli profesörü doktor Ali Esada, asistanlarına, candan alâka gösteren hemşire ve hastabakıcılarına alenen teşekkurü bir borç bılirim. Cumhuriyet gazetesinde Mithat Enş Çok eski olan ve makaddan hemen her gunde bir kılo kan zayi etme hastalığının tedavisi için Bakırkdy akıl hastanesine yattım. Ve müdür Mazhar Osman Beyin şeflerınden Dahiliye mutehassısı Kamereltin Beyın tedavisi altına almdım. Bu hazık doktorun ilmi sayesinde bu hastalığım iki ay içinde tedavi edilerek kesbi afiyet ettim. Bu bilgili doktoru ayni hastalara tavsiye ederken kendılerine ve bu zatı bana tavsiye edenlere alenî teşekkü.rlerimi sunmağı vicdanî bir vazife addederim ve en derin hur metlerımi sunarım. Şehremini Uzunyusuf Hacı Yusuf sokak No. 14 de Mehmed Boz^ **• 10 ağustos perşembe günü Bursada hayata göz yuman sevgilı babamız ve amcamiî eski Bursa Ceza mahkemesi reisi avukat Bay Ahmed Kâmil Üreyenin gerek cenaze merasimine iştirak etmek ve gerek başta sayın Bursa Valisi Refik Kuraltan olmak üzere teessürlerini bildırmek lutfunda bulunan dostlanna Baro ve meslek arkadaşlanna ve gerek telgraf ve mektupla taziyelerini bildirmek suretJe tesellimıze medar olan dost, akraba ve taallukatımıza karşı teşekkür borçlanmızın ayn ayn edasma kederimiz mâni olduğundan aîenî teşekkürlerimizm arzına sayın gazetenizin tavassutunu rica ederiz. Merhumun eşi Saide. oğulları doktor Nuri Kâmil ve Kadrı. Yeğenlerı Ekrem, Hamdi ve Meliha Mühim ve Eşsiz Bir Fırsat ilân vermek isliyenlere : Dr. Emin Kıcıman 70 sahifelik bir katalok neşredeceklerdir. Cağaloğlu: Çiftesaraylar sinema bahçesinde MÜNİR NUREDDİN ;; ., , Biçki Dersleri Maruf tüccarlarımızdan Ali Fuad Doğancı müptelâ olduğu hastalıktan kurtulamıyarak rah meti rahmana kavuşmuştur. Cena zesi bugün Lâleli tramvav caddesinde Ali Fuad apartımanından saat 11,30 da kaldınlarak Be yazıd camiinde cenaze namazı kılmdık' tan sonra Edimekapı şehidliğindeki ail« makberesine defnedilecektir. Mevlâ rah> met eyleye. c ÖLÜM R A Ş Î D RIZA E. Sadi Tek Tıyatrosu Bu akşam Tepebaşı bahçesinde SAÇLARINDAN UTAN Vodvil 4 perde