Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
10 Mavnl 14 Casuslar Arasında 15 Nakili: A. DAVER Şehir ve Memleftet Haberleri ) Siyasî icmal M. Agacha göre şehir nasıl olmalıdır? Profesörün rapor ve eskizi tercüme edildi Şehir müte hassıslanndan M Lambertin tstanbul için hazırladığı eskis ve ra por da tercüme ve tabedilmiştir. İki güne kadar tekmil azaya dağı • blacaktır. Şimdiye ka dar tercüme e dilip azaya da gıtılan eskisler Profesor Agach den tstanbul için en muvafık g5 rülebilecek olanı Fransız porfesor Agach tertip etmiştir. Profesor A gach bu raporunu on iki fasla a • yırruşbr. Mütehassıs sehrin muh telif taksimatından, mevcut bina • lanndan bahsederken tstanbuldaki Kapalıçarsı ve Beyoğlu caddesile Galatanın küçük sokaklannda kendi kendine teşekkül edip çoktan yerlesmiş bulunan ticarî merkezlerln muhafazasını istemis ve demîstir ki: « ^ tstanbulla Beyoğlu arasında gelip gitme müşkülâtı şehrin bu iki kısmını biribirinden tamamile ya • bancı bırakmıştır. Beyoğlunun sıhhî seraitten ari bir surette nüfusu çoğaldığı halde, tstanbulda yangın • lann tesirile nüfus azalmaktadır. Bizkn projemizin mümeyyiz noktalanndan birisi de tstanbul ve Beyoğlu tepelerini 40 metro genisliğinde ideal bir bulvarla bağlamaktır ki: Burada inen ve çıkan otomobillere mahras yollan ifgal etmeden fev • kalâde süratli tramvaylar da işletilebilir.» Profesor bundan başka Sirkecl gannm Yenikapıya nakli lâzım geldiği, ticaret Irmanmm Gazi kSprüsile fimdiki Galata köprüsü arasma nakli münasip olduğu fikrtndedir. Profesor Boğaziçi içm de şöyle demektedir: c tstanbulun dünyaca malum ziynetlerinden biri olan Boğaziçi tarihî asarile, çok güzel manzaralarile ve Avrupa ve Asya ormanlarnnn mvazzam methalleri olan Büyükdere, Çubuklu vadilerinin birleştiği sahillerde sıralanan yalılarile pek cazibeli olan karakterini muhafaza ehrelidir.» ınnıfi'? Frantza gevezelik etmekte devam ederse başını belâya sokacağı haber verildi Frantzi, tngiltere Bahriye Neza • retinin Afanan donanması ve denizaltı gemilerinin harekâtım öğrenmek üzere kurmuf olduğu çok ge • niş casusluk ve ittihbarat şebekesi • nin bir cüzünden fazla birşey addetmek yanlış olur, fakat muhakkak ki o, şebekenm gayet ehemmiyetli bir cüzü idi. mezalim yapmakla meşhur mülâ • zim Forstneri hatırlabyordu. Son defa yazdığı ateşli ve ihtiyatsız mektuplarından birinde «harp başladığındanberi, yabancı efendileri he • sabma döğüşmeğe mecbırr edilen Alzas Lorenli askerlerin binlerle ve binlerle mezbahaya sürüklendiğin den» şîkâyet ediyordu. Almanyayı mutazamr etnaenîn yegâne çaresi, Alman askeri esrannı düsmanlara bildirmek olduğu için yo rulmak bilmez bir gayret ve sönmek bilmez bir ateşle casusluğa devam etti. Gerçi, artık, eskisi gibi tngilizlerin tam ititnadını haiz olmamakla beraber raporlan, en kıymetli ha • berleri ve esran ihtiva ediyordu. Frantz şimdi artık, torpitoculuk • ta mütehassıs bir deniz kurdu ol • mustu. Bu zamana kadar denizaltı gemilerile müteaddit defalar talim seferlerine çıkmış, fakat muharebe tnaksadile denize çıkmamıştı. 1917 temmurunda, Flandres sa hillerinde çalışan denizaltı gemile • rinden birine memur edildi. Brugese avdetinde, tngiliz gizli istihbarat memurlarile temas etti. Onlara denizaltı gemilerinin harekâtı hak • kında hergün gayet mühim ve kıymetli haberler veriyordu. İki iiç ay sonra, iki mayin dökücü denizaltı gemisinin Zeebuggeden muayyen bir tarihte çrkarak Mans kanalına mayin dökeceklerini hayli zaman evvel haber verdi. Haber, tam vaktinde tngilizlere bildiril mişti. Denizaltı gemileri muayyen tarihte denize çıktılar. Dört gün sonra, alaca karanlıkta Mans kanalında karakol hizmeti ifa eden bir lngiliz denizatı gemisi, düşman tahtelbahirlerinin yakınlarda bulunduğunu bildiği için büyük bir dikkatle vazifesini ifa ediyordu. O gece bilâ hâdise geçti. tngiliz deni • zaltı getnismin kumandanı, soğuk • tan kendini muhafaza için yüzü gözü sımsıkı yiin atkılarla sanlmic olduğu halde kumanda kulesmde dunıyordu. Etrafta hiçbir şey görün • mediği için kumandan, sabaha karşı, sıcak bir kahve içtnek üzere, tahtelbahtrm içine inmek üzere idi ki külrengi bulutlar ve kursunî deniz arasında garip birşey gördü. tleride, sancak tarafmda, firarî bir beyaz simşek, arkasında bîr daha ve bunun arkasında da görünür görünmez bir cisim farkediliverdi. Bu cisim, üzerinde hareket ettiği denizin ve setnanın kül renginden biraz daha koyu renkli bir şeydi. Bu, deniz dibinden ruyun yüzüne çıkarken köskünün hasıl ettiği beyaz köpüklerle mevcudiyeti anlaşılan bir Alman denizaltı gemisiydi. Düşman tah • telbahiri, hiç şüphesiz, geceyi de • nizin dibinde geçirmiş ve şimdi suyun yüzüne çıkmışıfa. Ağır ağır ilerlemeğe başlıyan geminin beyaz izi iyice gorünüyordu. tngiliz gemisinin içinde silâh basına çıngıraklan çaldı. Kumandan kendini merdivenlerden aşağı attı ve arkasmdan kumanda köşkünün kapağı kapandı. Denizaltı gemisi hemen daldı. Acaba, o düsmanı gör düğü gibi, düşman da onu görmüf mü idi? Görmüşse, o da, alelâcele dalgalann içine gömülecekti ve tngiliz için hücum fırsatı uçup gidecekti. Çünkü dalmiş denizaltı gemileri körebe oyunu oynıyamazlar. (Mabadl var) Bir gencin hayat işinde lâkaydi Onfversite Hukuk Fakültesi talebelerinden imtihana girmek istiyen her talebe, îmtihan vereeeği dersleri yanp Dekanlık kalenıine bir beyanname vermek mecburiyetind'edir. Bu bevanna meyi vermek icin de Fakülteve o. lan taksît ve îmtflıan ücretini ödemek lâzımdır. Bazı talebeler bu ücreti verecek vaziyette ol • mad'klanndan fakrü hal mazbatası almak üzere semtleri nahîyesine müracaat etmektedîrler. Bu ücreti veremiyenlerden bir Hukuk talebesi EminoTm kaymakamlığma havale edilen evrakı1 nm üç dört gün bekletü diği ha^de müifcet, menfi bir karar verilmedîŞ'ni ve oradaki Baskâtibin, vaki olan müracaat üzerîne evrakı yalnız kend'si oknvarak ret cevabı verdiğini soyle mektedî. Bu efendi dlyor kf: « öğleden evvel Fakuitey*, 8ğledı»n sonra îse devam ediyo • ram. t«imden aMığım ürret ay • da ?5 ln*adır ve bımdan ba«ka da jrelirim yoktur. BununTa hem ki tapîarımı, hem vatacak yer"«ni ve hem de maişetimi temin ediyo rum. Kaymakami'Şa havale edHen evrakım heyeti idareee tetkîke tâbi turolması lâzım gelîrken valnız başkâtibin reyine bırakıl Başkâtıbe müracaat edip iki gtin sonra mektepçe bize verilen müsaadenin nihayet ntılacağmı ve artık beyanname kabul etmiye eeklerînden biran evvel bu isin ı halledîlmesîni rîca ettiğira za • , man: tSrzin bu vaziyetinîz bizî atâkadar etmez, o bize taalluk e^«n cîhet df JîTdir> cevaV'm verdi ve heyeti tdarenm tetkik et nedigi Ntidamla, tihkikat raporunu gözden geçirdikten sonra da ret cevabı verdî. Bunu daha evvel düsünmekl:gim lâzım ge'îigini. yîrmi bes lira maa;tan ayd"a bir Sti lira arttırmak suretile bu parayı t^mîn etm»"!r k1*)!! olJo. ğvm ilâve eHİ. BaskâSbin, ıanU 1r*ndîsi bStün Mf»^ f»ey***r>î temsîl ediyormuşeasma söylediği bu sozler Szerine bîr sübulet görmenin im • kâm olmadıtmı anlryarak cekildim. l?in en fena tarafı bu ihmal ve lâkaydî yüzündm bir sen.slik tahsiKmin heder olmak tehlîke sîne ugramaydır. Bu cüz'î ücret nJhayet 12.S lîradır. Fakat benim kaybedece£tm bütün bir senelik emeklerîm ve netice îtîbarile isrîkl>alimdîr.» Evvelâ brr srencrn Kayat meselesi olan bu i.«m vGrüncemede birakılmasi cok fecidir. Karar hakkını haiz idare heyeti namma bir zatm ret cevabı vermesi ise daha fenadır. Diyoroz. İmtihan hakkını kaybeden talebe Yalnız Hukuktan 300 Irişi bu listeye dahil Dün universite Hukuk fakültesi •alonuna bir ilân asılmış ve bu ilânda son aylar zarfmda açılan lisan kursuna kaydolunmıyan veya kaydolup ta muntazaman devam et miyen, yani devamı yüzde altmış tan eksik olan talebenin fakülte deslerinden imtihana giremiyeceği yazılmıştır. Bu ilânm altına da Ya bancidiller müdürlüğünden gelen eksik devamlı talebe isimlerinin bir listesi konmustur. Listeye nazaran üç yüze yakın Hukuk talebesi imtihana girmek hakkını kaybetmektedir. Hukukun üçüncü sınıfi lisan derslerine tâbi olmadıği cihetle bu üç yuz kişi yalmz birinci ve ikinci sınıf talebele • rinden ibarettir. Ayni tebliğ diğer fakültelerde de ilân edilmistir. Bu yüzden imtihana dahil olmıyan talebe adedinm mü • him bir yekun tuttuğu anlaşilmak • tadır. Silâh meselesi Alman denizaltı gemilerinin esrarı Frantz, Ingilizlere yeni Alman «lenizaltı gemilerinin adetlermi, Iruvvetlerhıi, bunlann yeni hücum re müdafaa nsullerini bildirmekle kahnadı, onun raporlan ayni za manda, tngiliz ticaret gemilerini batırmak için denize çıkan düşman tahtelbahirlerinden bir haylisinin denizin dibine mdirilmesinde de mü • bhn âmil oldu. Bu nralarda Frantzin ahlâkında da bazı tebeddüller görüldii. Artık •skisi gibi amatörce, gönüllü olarak çalışmıyor, maddî menfaatlere karfi alâkatız kalmıyordu. Hizmetle • rine mukabil verilen ücretleri red detmedikten başka, bilâku mühim paralar istemeğe başlamışb. Fazla para almak için fazla malumat ver» «liği ve gittikçe mesleğinde terakki cttiği için, istedigi paralar bilâtereddüt kendisme veriliyordu. Fakat unm muddet hîçbir kaza ve belâya uğ • ramadan casnslak etmesi onu Oıtiyatsızlığa sevketmeğe başlamıştı. Bir •nüddet sonra Wilhelmshafene nakledilînce, bir metres tutmus fakat uıetres tuttuktan sonra dilini rutatnryarak kendi içinde saklaması lâtim gelen bazı esran bu kadma açmıştı. Bu kadımn Frantza ihanet e> idip etmediği malum değilse de aşıkile tngiliz istibbarat şeflerinden t>iri arasmda irtîbat vazifesini gö ren bir adam Alzaslı ile yaptığı bir mülâkattan kısa bir zaman sonra levkif edildi. Sonra bir daha bu attamin ismi işitilmediğine göre, cakuslukla mahkum ve îdam edildiği nuhakkakh. Frantzin bu hâdisede kasten alâkadar olduğuna ihtimal verilemez. Çünkü iki yüzlü casusluk etmekte hiçbir menfaati yokru. Esasen ma • fcisinde de onu boyle şüphe altında bulunduracak bir harekete tesadüf iedilmemişti. Fakat son zamanlarda keadismi kadmlara ve içkiye fazla yermişti ve bu Hri muzrr iptilânın tesirile dili kolayca çözülüyordu. Bu tarihlerde onun tngiliz gizli îs • Itihbarat dairesindeki fişine «az emMyetli» kaydi konulmuştu. Fakat lngilizler, bazı mütteflk • lermm yaptıklan gibi, kendilerine hizmetten vaz geçen bir casusa ihanet etmek hatasında bulunmatnıs • lardır. Yalnız Frantza gevezelik etBekte devam ederse başını belâya •okacağı haber verildL Hizmetle • rine mukabil verilen ücretler azal fcıldı ve Almanyadaki tngiliz rrtibat inemurlan onırala artık gayet az teinas ediyor ve her temasta faka bas•uraak için gayet ihtiyatkâr davra•uyorlardı. Frantzin Almanlara karşı duydufu kîn ve adavet, şimdi, eskisinden idaha fiddetli idi. Bunun sebebi, Alman zabitlerinin maiyetlerine kar • fi ffSsterdikleri kaba ve kİbirli ha reketler olsa gerekti. Zabitlerin bu hali orm, bu maceramn başında hikâye ettiğimiz Saverne hâdisesİ kahraraanı, zararsız Alzas köylülerine ŞEHİR ÎSLEKİ Belediyeye müracaat eden kadmlar Dünkü nüshamızda, Sehir Medisnun toplandığı nralarda yirmiye yakm kadmın, sokaklanmn bakım nzhğmdan şikâyeti mutazammm bir istida ile Belediyeye müracaat et • tiklerini yazmıştık. Bu hanımlardan bazilarınm dün bize vaki olan müracaatlerinden anlaşıldığma göre, kendileri Sultanabmette Nakilbent sokağı sakinlerindendir ve bu sokağm bakımsızhğmdan, toz toprağın. dan haklı olarak şikâyet etmekte dirler. Kendilerini o gün Belediye reis muavini Hâroit Bey kabul etmiş ve istidalarmı Emmönü kavmakamlığına götürmeleri tavsiyesinde bu • lunmuftur. Belediye reis muavini Hâmit Bey, dün bir munarririmize bu hususta de miştir ki: « Bu hammlann şikâyetleri nazarî itibara ahnarak derhal mahallinde tertiba alınmıştır. Bugün Nakilbent soka* ğma bir arozöz gönderilerek sokağın bastanbasa sulanması temin edîlmiş • tir. Yollardaki moloz ve toprak yıgm • lan da temizlettirilmektedir.» Meclis bugün de toplanacak Şehir MecIİsinİn evvelki günkü içtimamda ruznamede bulunan dört maddeden yalnız Esnaf Bankası meselesine ait kısmına bakilmıs diğer üç madde ak oldukları encümen • lere havale edilmişti. Şehir Meclisi bugün de saat 14 te fevkalâde içtimaına devam ederek encümenlerden gelecek 31 senesi hesabi kat'isfnin tetkik edilmiyen kısmile 34 senesi bütçesinde yapılan tadilâta ve Si yosneft şirketi mukavelesinm tadi • Ifaıe ait mazbatalan müzakere edecektir. MÜTEFERRİK Ismet Pş. nın Iş bankasına cevabı tş Bankası Galata şubesmin kö • sadı münasebetîle çekilen tazim telgraflanna Gazi Hz. ile Meclis Re* isi Kâzım Paşanın verdikleri cevaplan neşretmiştik. Basvekil tsmet Pa<a da tş Bankası idare meclisi reisi Mahmut ve müdiri umumî vekili Muammer Beylere fu cevabı gondermiştir: «Banka şebekesîne Galata subesinin de katılması sevinilmege değer bir kazançtır. Banka idares:ni tebrflc ve mu vaffakiyetlerin tevalisini temenni ederim efendim.» Dofiru dez'u mi? İlâmasaallâh! Rald imalâtı yıldanyıla artmaktadır! Müskirat tnhisar tdaresinîn yaptığı bir istatistiğe nazaran 1933 senesi ilk iki ayı zarfmda 690,000 litre rakı imal edildiği halde 1934 senesinin ayni aylan zarfmda bu miktar 712,000 litreye yüksel miştir. En fazla azalış likör ima • lâtmdadır. 933 senesinde likör imalâtı 42,000 litre iken 934 senesinde 6,000 litreye düşmüştür. Şarap imalâtı da düşmüştür. 933 senesi ilk iki aymda 838,000 litre iken 934 senesi ayni aylarında 394,000 litreye düşmüştür. Telefon şirketinden alınacak paralar Telefon şirketinden geri almacak mükâleme ücretlerinin teberrüu için abonelere gönderilen kâgıtlann beşte dördü Belediyeye iade dilmiştir. Yalovada yeni inşaat Akay müdürü Cemil Bey, dün Yalovaya gitmiştir. Cemil Bey, Yalo . vada yeni büyük otele ait temelatma hazırhklarile ve Yalova iskeles'vr:n inşaatı işlerile meşgul olacaktır. Diğer mütebaki kısmınm da iadesi bu hafta içinde bitecektir. Haber aldığımıza göre Telefon sir • keti bazı abonelere hususî surette telefon Ia müracaat ederek geri almacak ücretin teberrü edilmediği takdirde kendilerinin ilerdeki mükâles^ ücretlerinde bazı sühulet yapılacağını bil • dirmiştir. emiyeti Akvara mecHci mayısm on dördünde Cenevrede toplanıyor. Bu toplantıda tngütereyi Mîbrihas Lordu Mister Eden temsil edecektir. Bu zat daha ziyade silâhlan bırakma işlerile ugraşan ve altı ay bu meseleye dair tngiltere, Fran«a, ttalya ve Al manya arasınd'a cereyan eden müzakerelerde mühim roller oyniyan bir tngiliz nazm olduğuna göre Avrupanin mühira devlet adamlan arasında silâh meseîesine dair ya pılacak temaslara tngilterenin bü • yük bir ehemmiyet verdiği anlaşıbyor. EIli hükumet mümessilinin bu lunduğu terki teslihat konferansı nın umuml Jromisyonu da mayısm yirmi dokuzunda toplanacaktır. Hal buki bufada müzakere edilecek meseleler hakkında devletler arasınd'a ne bir karar verilmiş, ne de her hangi bir nokta hakkmda fikir ittvhadı husule gelmi'tîr. SUâh meselesî hak« kında başlıca ihtilâf Fransa ile Al • manya arasında oldu$undan konferans son içtimaında devlet'er ara sında itilâf temîni için amelî bir care olarak bu iki devlet arasmda tngiltere ve ttaiyanm dahi iştirakile müzalcereler yapilmanna karar verm's, fakat bu mÛ7akereler akim kalmistı. Almanya ile Fransa ken • di aralarmda vvuşam^mışlar. bunun iîzerme tneiltere iki tarafm arasmi buimak için yeni bir nlân teklif etmişti. Fransa evvelâ tngiltereden her hangi bîr siiâh mukavele sinîn teyit kurrveti olmak üzere za. mânlar istemîşti. tn^iltere de bu zamânlardan maksat ne olduğnnu Fransadan sormuştu. Fransa ise buna cevap verecek yerde Almanya nın askerf bütçesînm kabart'lmı» olduğunu bahane ederek müzakere kaoTsım kapamıştı. Umumî komisvon toplandı*ı za man meselevi altı ay *wel bırak hJn yerde bulacaktır. tki yahut dört devletin uvuşamadıŞı mes«»îelerin etrafmda elH devietîn uzlasmasma hic te imkân yoktur. Bu vazivette konferansın if1â«mı ilân etmekten baska vapılacak bîr i» kalmıyaca$ma göre komîsvon müzaV"ratma bir hazırlık oîmak üzere Cemiyeti Akvam mecl*5Înin toplapmasına karar vernmîstir. Fakat btmnn da bir istîfa<?e te mîn edeceŞîii ümit etmc*e devletlerin bu^ünkü tav»r ve hareVetieri cesaret vermiyor. tngiltere, »ilâVı'ar ehmmiyetli sekilde tenkis edil medikçe n« muk»vele, ne de Avrupamn em^ıyeti için her hansri l«îr zam*nı kabtıl etmek fîlcrinde değildîr. Fransa ise bir taraftan Alman yamn silâh1«ınmasına ve d;*er * » • « raftan k^ndi sîlâbiannm araîhlma«ın» siddetlo muhalîftsr. ltalyava gelînce, o. Almanyanın bir d^rece silâhianmasına taraftar ise de ne ne de d^fer devletîerin azaltilmasmı nteme m*»Vtedîr. Di^er taraftan ATtnanya, sîmâ"î • den sîlâhlarıni artırmak ve muav • yen bir müddet sonra silâh isinde tam müsavat sahrbi olmak iddia<invı da sonuna kadar ayak diremek fikrmdedir. 3 Amerîka da Avrupalılarm ken " dı aralannda uytMabneceklerini zannetmedîğinden silâh meselesinde bir kenarda seyirci gîbi duruyor. Jaoonya bütün kuvvet ve gayretiTe ordusunu ten*ika ve donanmasınt takviyeye ve hava kuvvetlerini artırmağa çalmvor. Bu vazivet karşınnda yapılacak ^ yoktur. Maahaza! tn «TÎlterenln ve ftaiyanra Cemîvet! Akvam mecİMTnin toplanması mü • nasebetile silâh meselesini düştu&ü cıkmazdan kurtarmak üzere nevmî* d'a.ne olsa da bir defa daha gayret göstermeleri b^Vienefbil'r. MVHARREM FEY2İ Dün geceki yanğın Dün gece saat 11 raddelerinde Ba • bıali caddesinde Kahramanzade hanı nm altmdaki tutüncü dükkânmdan yangm çıkmıştır. ttfaiye yangın mahaDi > ne derhal geimiş ve dükkândaki eşya * dan bir kısmı yandıktan sonra ates söndürüImSş'ür. Yangmm neden çıkhğı hakkmda tahkikat yapümaktadır. Tilrk iktısatçh'ar cemiye>et!nin ictimaı Türk tktısatçılar cemiyeti 22 nci ictimaını bugün saat beşte Beledîye Kooperatifi salonunda akted'ecek ve bu içtimada Şevket Süreyya Bey tarafmdan iktısadi vazifeler mevzulu bîr konf erans verilecektir. Istanbul Meclisi ve Esnaf Bankası (Başmakaleden mabat) kanm muamelelerindeki bu misali, Jbütün hüsnü niyetlerini kabul et bek, yalnız cehaletle ve yalnız ce fıaletm verebileceği cür'etle tefsir |»det>iliriz. Kimseyi mazur görmek istediğimiz yoktur. Banka işlerinin |ıer cüıetten tahkikma el atılmıştır. Buüstimalden suüdareye, mmale, lıatta bilgisizlige kadar suçların bü| ö n enva ve derecatı tabiî lâyık ol jduklan hiikümleri giyecektir. Bankanm kendisi ne olacaktır, ¥e ne olsun, suallerine gelince, bu Jıususta verilebilecek iBc karann « ı doğru şeklini gene evvelki günIrü içtimaında Umumî Meclis vertniştir: Banka herşeyden evvel matlubahnm tahsili veya sağlaştml . tna*ı hesabma avakU tutulmak lâkımdır. Bu nevi müesseselerde tasİFiye denilen muamelenin ikinci ve hatta daha elim bir haraplık ve» »ilesi oldugunn bilenler bilhle». Her hangi bir müessese iflâs kazasına ugrıyabilir, fakat bizce tas • fiye işi asıl iflâstan daha feci bir iflâstır. Onun için Meclis evvelâ bankayı ayakta tutmakla çok isa • betli bir harekette bulunmuştur. Sonra?.. Sonrasmı îşi bilîr ama ikinci isabetli bir hareket bankayı batmektan kurtarmakta görülebi lirdi. Yan sermayesi kurtanlmakla bankanm temelli idamesi yoluna gitmek, bir felâket bin nasihatten daha iyidir neticesine varmak de • mek olurdu. Bu nevi müesseseleri içine düsmüş olacakları müşkül vaziyetlerden çekip çıkararak gene yaşatmak, bundan sonrası için ortaya hakikaten rolünü müdrik bir varlık koymak demek olur. Eğer bu ilk isabetli karar atiyen bankanm her ne pahasına olursa olsun ida • mesi şeklinde bir neticeye bağla nabilirs* Türkiyede ilk defa böyle bin meselede çok yüksek marifetli Bir itfaiye mektebi açılacak Bir itfaiye mektebinin tesis edi . lerek buraya memleketin muhtelif mahallerinden talebe celp ve itfa iyeciKi T öğretilmesi düşünülmek » tedîr. Meydana çıkarılen mektum emîâk Kurtuluş ve Asmahmescitte Evkafa ait birçok mektum emlak meydana çıkarılmışhr. MAARİFTE B T kilo karasinek 50 kuruşa! Küisten bildirildiğine göre, kara sinekle şiddetli bir mücadele bas lanuşttr. Bir kilo kara sinek getirene 50 kurus verilmektedir. Haydarpaşa Psesi miidürlügü Universite Yabancı diller mek tebi müdürü Saffet Bey Haydarpasada açılacak büyük lisenin müdür. lügüne tayin ediltniştir. LÎMANDA SIHHAT İSLERİ Tadla vapuru cumartesiye geliyor Vapurculuk Şirketi tarafından Marsilyada alrnan Tadlia vapuru cumartesi günü şehrimize gelecektir. Deniz ticaret filomuza iltihak eden bu gemi münasebetile Vapur • culuk Şirketi tarafından merasim yapılacak, gemide bir de ziyafet verilecektir. Şirketin bu yeni vapuru burada tesçil edildikten ve yeni ismi konarak tamirat ve telvinatı rkmal olunduktan sonra Karadeniz sefejrlerfi bJaşlıyacak4aw Nezfe ve grip arlıyor Bugünlerde nezle ve grip çoğal mıstır. Mekteplerde buna karşı te dabir ittihaz edilecektir. medenî bir cesaret ve kabiliyet gösterilmiş olacaktır. Bizim görduğü • miiz budür, ve temennimiz de buna göredir» Terbiyeci Mis. Parker Ankaraya gitti Bir müddettenıberi şehrimizde bulunan Amerikalı terbiye mütehassısı Mis Barker tzmir mıntakasın daki tetkikatma dair raporunu Maarif Vekâletine vermek üzere Ankaraya gitmiştir. Mis Barkerin Maarif Vekâletile mukavelesi tenuuuzda bitecektir. Cumhuriyet Nüthası 5 Kuniftur şeraiti i '?'" I Türkiye Hariç için Senelik 1400 Kr. 1700 Kr. Altıaylık 750 1450 0ç aylık 400 80Q Bir aylık I5Ö yoktur rUNUS NADt