23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
s* Bîrîncikâmıni 9^4: YAKIN TARİHTEN SAHlFELER 1 Camhuriyet Ecnebi fik'rlerine sükun vermek için çalışırken... Istanbulda yeni Ermeni hâdiseleri patlak verdi, komitacılar karakollara bombaîar attılar, iş büyüdü, 3 günde 6,000 kişi katledildi Şark vilâyetîerindeki Ermeni hâdi seleri üzerine Abdülhamit tngiltere nin asayı'sini lâyîkile ttmine ve hiris tiyanlarm mal ve canlartni muhafazaya kadrr olamiyacak bîr vaziyet» diiştii ğümüzü ve kendi basimiza kenditnizi idare ve islahtan âciz olduğumuzu iddia ile tstanbula donanma sokmak, ve diğer devletleri de kndisine uydurup lüzumlu saydığı tanzimatı cebren yap Urmak, saltanatı ve devleti ad^ta ne • zaret ve vesayet altina almak istediğiğine ve bu gayeye varmak için evvr lemirde Fransayı iknaa çalismakta olduğuna dair mevsuk sandığı haberkr den almiftı. BinaenaJeyh Fransiz devlet adam • larile doğrudan doğruya temasta bu lunarak Fransantn İngîltere üe anlaş • masina hail olmanin çarelerini bulma ğa ve Ingilterenin Rusyayı kendi fîk rine imale edememesi için de Fran sanm nüfuzundan istifadeyi temim çalişmak üzere alelâceJe beni sefaret hizmetile Parise gönderdi (kânunuev vel 1895). Bu defa da gerek onlarin delâl^lile ve ger^k Kanbonun verdiği tavsiye lerle muhtelif mehafilde temeyyüz etmîf sahsîyetlerle muar fe peyda rttim, Zadegânm, büyiik elçilerin, üdebanm, maliyeciTerin ileri gelenlrrinin devam ettikkri Ünion (Onyon) kulübüne gırdim. llmî, edebî konferanslari ve büyiik konserleri de ihmal etmiyordum. Münasebetlerim böylrce genislemekteidL TanistıkT«rim?a zivaretler teatisin • de, ailelerimn kabul gun'erind^, talonlannda upati vücut ctmekto kusur et • miyordum. Son zamanlardaki esTâfimin me • muriyetleri esnasmda sefaretanemizin kapistoı çalan yokken peyda ettigim do«tTar ziyafetlerme ve müsamereJe : rin» icab'Hen îm» tii etmîyor'ardı. fste bn vasıfalar'i Hkirleri »ashihe ca licraakta bu'nduği'm siralarda idi ki ErmenDMTn Galatada Osraanh Banka•ina hScum'an sebebile müthi» b»r kttal vuku buldujhma dair Parise fena ha • berler «eldL Otuz iki bin ton Trakyada muhacir üzüm satıldı yerleşimi yolunda Memlekete giren para 4 milyon liradan fazladır Mevsim iptidasındanbe.i tzmir Borsasında yapılan üzüm satıslan 32 bin tonu geçmistir. Geçen sene bu müddet zarfında 34 bin, evvelki sene 44 bin ton satılmıştı. Bu seneki rekolte geçen seneler reko'tesinden az olduğu halde bu kadar zaman zarfında üçte ikisinden fazlası satılmıstır. Bu îhracat, memlekete 4 milyon liradan fazla para getirmiştir. Geçen sene ise bu müdd'et zarfmdaki ıhracatla ancak 2 buçuk milyon lira! elde edilmistL thcaç fiatleri de geçen seneye nazaran yüksektir. Geçen sene vasatî olarak yüz kilo üzüm 14 florin etmekte idi Bu sene vasatî fiat ayni mrktar için 19 florkıdir. Bu fiat farkı memlekete birçok mîlyon liralık fazla bir gelir temin etmistir. Uzüm satisları hararetle devam etmektedir. Konyada sulama işleri Ovanm az masrafla sulanması için ziraat mıntakasını ayırmak ve ziraati teksif etmek lâzım Tetkikata giden heyet dün avdet etti İBirinct sahifeden nabatf] köyleri gezmi;, yapilması lâzım gelen işler hakkında alâkadarlara icap eden talîmatı vererek tetkikatini bitirmiştir. Maamafih asil yapılacak işler Anka rada kararlasacakt'r. Basbakan Gcneral fsmet tnönile tç Bakanin Trakyada yapacaklari gezin • tiye Nüfus Umum Müdürii Ali Gali • bin de istiraki çok muhtemeldir. Dün kendisile görüşen bir muhaıri • rimize Nüfus Umum Müdürii Ali Ga • K»J»h«* yermekten çekinmisÜr. Genis mikyasta muhacir yerlesb'rme isinin büyiik paralara bağlı olduğu muhakkaktir. Halbuki işin bu kadari na hükumet bütçesinin bugünkü mik • tan yetisir değildir. Bizim duyduğumuza göre hükumrtimiz bilhassa bu mevsimde diş memle • ketlerden bu kardeşlerimizin kalkip buraya gelmeleriue taraftar değildir. Kar, kis ve soğuk günlrrde gelecek muba • cirler tehlikeler karsisinda kalacaklar» dir. Son duygulara göre hükumelin bu düşüncesine rağmen Köstencede yeniden ( 7 0 0 ) aile birikmiştir. Bunlarm bir kuml Geliboluya, bir kısmı da Saray kazasina yerieştirileceklrrdir. Bundan sonra gelenler çok müşkülât kar • şUinda kalacaklardir. Mutlaka gelmek istiyenler varsa ilkbabarı beklemelidirler. Konya ovan sulama sahastnda Çamra Barajt Konya (Hususî muhabiritniz • den) Sık sık kuraklığa uğnyan Konya ekiminî kurtarmak için geni olan ziraat sahamızi sulamak me • selesi zaman zaman ileriye sürül • müs ve bu is için birçok masraflar da yapılmıstır. Bu büyiik masraf lara karsı elde edilen netice çok küçük olduğundan geçenlerde Ziraat müstesarı Atıf buraya gelerek tetkikat yaptı. Bu gelisten biraz evvel tekrar mevzuu babsedilmeğe baslanmıs olan sulama isi Konyada bugün için hemen herkesi düsün düren bir mesele olmustur. Sulama isinin merkezi addedilen Beysehir ve Çumrada yapılmış olan tesisatın faydalı olması, bugünkü vaziyete nazaran pek ümitli değildir. Bu hususta fikirlerinden istifade edilebilecek olan zevat ile görüs tüm. Elde ettiğim netice, bu sulama teşebbüs ve faaliyetinden hakkile verim alınması için pek mühim gibidir. Beysehir gölü suyunun çekilmokte olduğu endiselerile, bu göl suyunun çekilmesi ve barajın muattal bir hale geleceği korkusu yersizdir. Konya mıntakasında her zaman için su vardır, ve bu su, iyi bir teskilâtla Konya ziraatini diriltip Konyayı eski buğday ambarı haline getire • bilir. Yalniz bugünkü teskilâtla bu su Uraf ediliyor. Yüzde yetmisinin füzulen kullanıldığını ve bu itibarla da bir takım zararlara uğranıldı ğını iddia etmek en doğrusu ola • cak. Bu israf ve zararlardan kur tulmak için, sulama teşkilâtından istifade etmek, bu uğurda ihtiyar olunacak masraftan müsbet bir netice alabiloıek için en kestince ve makul yol ziraati teksif eylemek ten ibarettir. Şimdi ekim sahası ayrı ayn ol duğu için hem çok, pek çok para ve emek sarfedilmesi icab ediyor, hem de su kilometrolarca gayri mez ru sahalardan geçerek ziraat sahasına ulaşmak isteğinde kaldığından zayi oluyor. Bir kere ziraat saha sına yetiştikten sonra artık sulama işini tamamlıyabilse ne ise. Halbuki oraya yetiştiği vakit de beş on tarlayı sulayıp gene kilometrolarca boş araziden geçirilecek ve ayn tarlalara oğru akıtılacaktır. Bunun nihayetsiz bir halde devam eyliyeceği tasavvur edilirse bugünkü sulama teşkilâtından beklenecek netice hakkında bir fikir edinilebüir. Konya ovası az masrafla ve pek faydalı netice alınacak surette da • ima sulanabilir. Fakat bunun için ziraat mıntakasını ayırmak' ve ziraati bu kısımda teksif eylemek gerektir. Bu yapılmadıkça sulamadan müsbet ve umumî bir netice almak kabil değildir. Yeni soy adları tstanbulda ioy adı alanlar hizl» ço • ğalmaktadir Bunlardan habrr aldıkla • rimiz sun'ardir: Nlfde meb'usu Gallp Yenen, muharrlrlerlmlzden İhsan Arif Pmar, Cumhuriyet müesseselerl muhasebe dalresinden Nurl Oandan, Taksim Mallye şubes! ta t klb memuru Zlyaeddln Özsoy, Eyüpte polls komlserllğinden mütekait Ahmed Tevfik Kırmın, Pendik Gençler Blrliğl reisi Hasan Pehml Akyuz, Dlş tabftbetl mektebl kapıcısı Rahml Yenlsavaş, Rad. yo şlrketl muhasebeclsl Suad Özata, Çorlu tapu müfettişl Emln Mutlu, Ga lata Posta ve Telgraf müdürtt Fevzl Arif Ataman, Ankara Yüksek Ziraat Enstitusü basasistanlaruıdan Cemal Yasar. ba?, Samatya 28 incl ilkmektep mualliml Feyzd Ülkü, İstanbul Telgraf müvezzllerinden Cemil ve kardeşl Şükrfl Gökçelc, üsküdar 43 üncü mekteb basmualliml Hacer Güney. Sümer Bank İstanb'il şubesl tahslldarı Gallp Günduz, Bakırköy akllye aerlrlyatı aslstanı Rahml Duman, Ankara Posta dairesl memurlanndan Tahsin, İstanbul Devlet Denisyollan acentası Hüseyin, Kuleli Askerl Hsesl ta. lebeslnden Saim Kıvanç, Zlraat Bankası müfettlşlerlnden Mustafa Nurl Esentürk, askerl mütekaltlerden miralay Tokath Tevfik Soğukpmar, Fethlye Nakllyat ve ticaret evl sahibi Salâhaddın ve kardeslerl Kırklaçeü askerl hastane operatörü Nevzad, Tütün İnhlsan Cibali fabrikalara başharmancı muavlnl eksrtr Cemal, Gülhane hastanesl Tatbikat mektebl kimyayi Ispençlyarl mualliml Nacl, İz mir Beledlyesi elektrlk makine mühen dlsl Hurşid, Ünlversite klmya jubesl talebeslnden Muzaffer Çağlar, İstanbui Vilâeytl Ziraat müdürü Tahsin Evrendllek, Diş Fakültesi doçentlerinden Feyzullah Rasih Do&rul, Evkaf mümeyyiz lerinden Kâmil, muallim Mellha Samver, Ziraat Enstitüsü baytar fakülte şefle . rinden Hamdl Ömerle Beşiktaî Belediyesl muhasebe kâtibi Behçet Ömer Güresin, Beşiktaş Belediye memurlanndan Mu hlddan Sadri Ünal, Resml İlânlar Türk Limited şirketi memurlanndan Nlhad Yalçınkaya, Sadık Özen ve Hüsnü Erdem, Himmetzade allesine mensup Üâncılık Kollektif şirketinden Mehmed Mecdeddln, Belediye Mezad ldaresi müdür vekill Tahir, İmalâti Harbiye esliha fabrikası top şubesl ustabaşılanndan Osman, bahriye binbaşılığından mütekait Cafer ve Belediye Fen İşleri memurlanndan Muhiddin Cete, avukat Ahmed Ralf üysal olarak seçmlşlerdir. Türk dill araştırma kurumunun soy adları hakkında bildireceği (C) llstesile (D) listesinin birind kısmı a^ağ'dadır: Caf Cav, Carfı, Cagntekin, Cakubaey, Calayır, Canimfcurbigl, Canşı, Cantlmur, Cavlı, Cırçk, Cica, Ciçin, Cuci, Cucuboğa, Cucun, Culibigum (ka), Culu, Cuya, Çaça, Çagala, Çagan, Çagatay, Çagırbeyke (ka), Çagnbey, Çagritekin, Çaha Çakabey, Çahan, Çahantimur, Çaka, Çaan, Çakar, Çakas. Çakırbey, Çakırça, Çakmak, Çalbay, Çalhan, Çalma, Çam, Çsmtusun, Çamırtayşı, Çapar, Çapak, Çarboğa, Çava, Çavdur, Çavummirza, Çeçen Ça muka, Çekçen, Çeklm, Çetkin, Çengiz, Çerdik, Çıbık, Çıbuk, Çılgasıt, Çımtay, Çıngay, Çmkılıç, Çingüıç, Çintimur Çırıka (ka), Çiçek (ka), Çiğçi, Çiman, Çintosun, Çoban, Çocyk, Çokan, Çoku, Colpan, Çorabatur, Çorman, Çuglan, Çulpan (ka), Çur, Çurgata, Çurku, Çümenriür. (D) Dakak,, Dariga (ka), Davatimur, Dayan, Daye (ka), Dayıkarace, Demirbaga, Demirdaş, Deniz, Dengiz, Derin, Dersc, Dipbakuy, Dolanbay, Dolbun, Doğanti mur, Donat, Donnan, Döğer Döker, Donder, Dulkadır, Dulun (ka), Dulunönka, Dumrul, Duran, Duratimur, Durman, Dursun, Duva Duvahan, Duvdurga, Duyu Tuyu, Düdük, Dündar. O siralarda matbuattan başka meb'osanm bir haylisi aJeyhimizde idiler. Gazeteler kiramntleri kopardılar; Mnhalif zümrrlerin hissiyatina, efkâ •te« pGkürdülr. Hanciye Nazinmn, nna tercüman olan Denî$ Cochı'n (Dövükelânm. matbuatm siddetli müaha ni Kosen) ve Joures (Jores) ve Kont leVrine hedef oldum. dö Mön gibi natuk ve nüfuz Yava« yavaş semere^îni grorme$e In meb'uslar idaremizin fenahğmı ve basladığim be» altı aylık emeklrrim Ermeni kitallerini dillerine dohyarak heba o'du. Bsnka vak'asi su veçhüe zehirli nutuklar ve makalelerle dün . eereyan etmişti: yayi bizf düunan etmekte idiler. Trosafclar tst«nbu!da bankalara ve Fransada M. Brtholot {Bertolo) resmî dahelTe ansizin taarruzla |id • dan sonra Hariciye Nazirlığmı muvakdetli ve kanlı bir arbede ve hâdise çJkaten deruhde eden B&şvekil M. Bourkararak büyiik bir knvvet ve iktidara geois (Burjua) ve ona luzirhkta balrf ma'ik olduklar/ni gSstetfcek olurlarsa o!an M. Hanotoa (Hanoto) Ermeni padisahı ve Avrupa devletlerint kor • meselesindeki tavir ve harcketimizi kuhıb Ermenîîer için istediklerini yaptenkitle füimizin kavlimize pek uyma • Uracaklan zannina düşmüslrrdu dığim ve dostane nasihatlrrle müte • nebbih ve âmil olmadığimizi, Kürt • Ifte bu fikir ve itikada mehni yirmî lerle diğer serirîerin haklarinda mu • beş kadar fednî br>mb« ve rüv«lverle samaha ettiğimizi, kararlaştirdığımiz ateş taçarak ve nöbefçi neferleri ol • klahatı ağir tatbik etmekte bulundu dürerek Galatndaki Osmanlı Bankaslğumuzu söylüyorlardı. na girmislr, direktörleri tehdit eyle • mişlerdi. ( 2 6 agustos 1896). Maamafih gerek Btirjuva ve gerek Troşaklar ayni günde Babia'iyi bomHanoto, bu tenkidatı düşmanca değil, [^ ba ile berhava clmegi, Samatya Er hayirhahane duygularla yapiyorlar • meniJerini müslümanlara sald'rmağı, dı. «Biz hiçbir devletin münferiden veGalatada, KöprübaşJndaki Kredi Li • ya ahar bir devlelle biriikte tahak • yone Bankasim zapt ile kars'sindaki nikiimle idarenize karişmalarini, politi • zamiye karakolunı ateş açmağı, Voykamizin icabmca tecviz etmeyiz, ama voda karakolunu isgal ve Galatasa • meslekinizi tashih etmiyecek olursa • raydaki mutasarrafhk dairesine taar • niz lngilterenin ve bilâhare diğer devruz etmeği de tasnvm etmişlerdi. Bu letlerin filen müdahalelerine maruz kararları veçhile mutasarraflık daire • kahrsmtz. Anadoludan başka Rume • sine, Voyvoda karakolunn bomba at • lide ve daha baska yerlerde başini • tılar ve Samatyada rasgeldikleri bazi za mühim gaileler, belâlar çikar. Av müslümanlari ö!dürdülerse de Babia • rupanın muhafaza etmek istediği u • liye ve Galata karakoluna ilisemedi • mumî sulhu bozmağa scbep olmaniz ler. Yalniz Samatyada Sulumanastirda korkusu peyda olur. bir kiz mekt'binde gizlice bomba yaBinaenaleyh mesleğinizi tanzim et • pan komitacılar tevkiflerine gelen as • melisiniz. Ermeni meselesinin, îslahat ker ve jandarmaya ate* açtılar. Bir • îsinin filen müdahalesiz trsviye olunaçok insan telef oldu. miyacağı itikadmda bulunuı herhan • Osmanlı Bankasma giren fedailer di> gi bir devletin (muradları lngiltere) rektöriin ve sefaretlerin tavassutile çiekmeğuıe yağ «ürmemelisiniz. Velha • kanlıb Marsüya vapunma bindirildi. sil aklinizi başmiza toplayib Anado Hudut haricio'î defedüdL ludaki ateşleri söndürmelisiniz» de • Şu kadar ki bir sene evvelki Divan» mek istiyorlardı. yolu nümayisinden ve Anadolu vuku • Hanotonun samîmiyete makrun olan atından dolayi İstanbul halkmm ve bilnasihatİTİni, bizim o vakitki muhiti • hassa Kürt rihtim ve gümrük hamai • tnizin zihniyetine göre, hiisnii tesir e • lari, cahillikleri ıktizast kabahatliyi kadecek mülâhazalar ve sözler ilâvesile bahatsizi ayiram yarak bütün Ermeni • Yddiza ve Babialiye bildirmkten geri lere karsi deria bir kin ve adavet besdurmuyordum. lemekte idiler. Ayni zamanda açikta olan kusur ve Işte Ermeniler^ çatmak içm bahane kabahatlerünizi türlü bahanelerle te • ve firsat ariyan bu adamlar Galata, vil ediyordum. Hasköy, Edirnekapisı, Tophane ve BeBu memuriyetimde istihdaf eyledi siktas taraflarinda ve Bebek ve Kan ğun gayelerin başhcalarindan biri de dilli, Rumelihisarı gibi, Boğaziçi köy evvelemirde Fransiz efkâri uroumiye lerindeki Ermenileri sopalarla, kama • »inin hakkimizdaki fena fikirlerini, suilarla kovaliyarak yaralamağa, öldür zanlarmı yavaş yavaş tashih etmek, meğe koyuldnlaı. Bunlan lecavüzden feizdrn hoşlanmiyanlarin ve komitad mrn için derhal asker çikarilraadığin • larm dedikleri gibi zaliro ve gaddar ve dan if büyüdü. Zabıta memurlanmi barbar olmadığımiz» ve bize isnad oluxin tekâsülü ve bazı rivayetlere göre nan kabahatlerin baziJarmin uydurma musamehalari yüzünden kıtal ve y a ğ olup bir takınnnin da mubalâğalı ol • ma üç gün kadar devam etti. Altı bin duğunu ve îslabatm tatbikatina türlü kişi kadar adam öldü. müşkülât içinde çalişmakta kusur et SALİH MÜNİR mediğimizi anlatmak, hem de muhtelif mebafilde bize dair nelcr düşünüldü ğünü vakit ve zamanile haber almaktı. VÎLÂYETTE Bu hususlarda muvaffakiyet temini i çin de âvare durmiyarak o muhitleıde roevki tutmakhğJm iktiza ediyordu. Nüfuzlu şahsiyetlerle dostluk peyda et Trakya Umumî MUfettişinin izahatı Edirne (Hususî) Trakyada yapılan iskân iflerini yecinde gör • mek üzere Edirneye gelen iskân komisyonunun burada bir toplantı yaptıktan sonra Tekirdağına hareket ettiğmi bildirmtstim. Hoyetle biırlikte Trakya umumî müfettisi Ibrahim Tali ve Edirne Valisi ö z Demir de Tekirdağına gitmislerdi. Dün sehrimize dKnen umumî mü • fettif lbrahim Tali matbuat mümessillerini kabul ederek heyetin toplantılarmı ve aldıklan kararlan anlatmıs ve su suretle beyanatta bulunmustur: « ^ tskân kanununoTa merkezde veikâletler mümessillerinden bir merkez iskân komisyonu teskili esası vardır. Bu heyet Ankarada çaIısmakta olup işleri yakından gör • mek için üç gün evvel buraya geldi. llk defa Nüfus umum müdürü Ali Galible Edirne ve Kirklareü. Va • Iileci, müşavirler olduğu halde evrmde toplandık. Bu toplant'da deniz ve kara yolile Bulgaristan ve Romanyadan gelen muhacirlerin yurdumuza girdiğinden itibaren nasıl karşılandığı, nerelecde oturtulduğu, vilâyet ve kazalara nasıl taksim edildiği ve kendilerine neler yapıl dığı anlatıldı. Toplantıda bulunmıyan Tekirdağı ve Çanakkale Vali lerile heyetin Tekirdağında toplanmasını teklif ettim. Çünkü iflerin ağirlığı oralardadır. Kurtuluf bayramının ertesî günü hep biriikte Tekirdağına gUtik. Tekird'ağ ve Çanakkale Valilerinin de istirakile o aksam ve 27 ikincitesrin sabahı ikmci ve üçüncü toplantunızı yaptık. Müzakere uzun sürdü. Heyet azaları birçok izahat aldı. Şimdiye kadar yapılan işleri muvafık buldular. Bu isi kolaylaştırmak için kendilerinden bnçck dileklerde bulunduk. Bu suretle bundan sonra gelecek olan muhacirlerin daha iyi bir surette barındırılacaklarını ü • mid ediyorum. Bu toplantılard'a bilhassa tobumluk ve iaşe için kendilerine zahire verilmesi, beraberlerinde çıkarabilecekleri yabancı paralann Türk parasile değisthilmeleri için kolaylıkîar yapılması kararlastırıldı. Bunur. üzerine heyet müzakere kararlarntı biran evvel bışarmak için Ankaraya döndü. Ben de vali arkadaslarımla yerlerimize döndük. Nüfus umum müdürü Ali Galib ve umumî müfetti;lik iskân müşavkri Hulusi, (..'orlu, Hayrebolu ve Geliboluya gittilcr. Ali Galib ve Hu • lusi yerleşmis olan muhacirleri görmek üzere seyahatlerine devam ediyorlar. Heyet azasuım iyi bir tesadüf olarak <Adnan» ve «Seyyar» vapurlarile gelen muhacirlerle göruserek bizzat kendilerinden birçok malu • mat alması da faydalı olmustur. Muhacirlerin Adnan ve Seyyar vapurİarmdan daha iyi gemilerle tasın • masinı icap eden Vekâlete yazdım.» Prens Pol Pariste IBirinci sahifeden mabait] mektedir. Çünkü uhular kurunu nun karar vereceği bu hemen müzakere meselesinin çok büyük siyasal ehemmiyeti vardır. Uluslar kurumuna basvurarak bazı Macar makamlarmm mes'uliyetlerini açikça ortaya atan Yugos • lavyanm da bu is içm çabuk bir karar verilmesmi istediği samlmak tadır. Musikiyi nasıl yayabiliriz IBirinci tahl'eden mabaiti recektir. Şimdilik en iyi yayma vası • talari dediğimu gibi radyolardir. istanbul Radyosu çok az nesriyat ya piyor. Cuma günu herkesin evlerinde isfa'rahat ettiği bir günde öğlrleri bir saat nesriyat çok azdir. Bu musikı savasinda sabahtan akşama kadar eser çalmsa gene azdir, denilebilir. Rad • yoda mütehasms bir heyet tarafmdan verilecek izahat parçalarm ne gibi his\rre tercüman olduklarina, kimler tarafindan ve nerede yazilmiş olduğıma da ir olmalı ve çocuklan sikacak uzun i • zahattan kaçinraahdir. Bilhassa bu nun için Şüman*n eserleri, çocuk sah .neleri ve çocuk albumü parçaları tavsiyeye lâyiktirlar. Mektrplerdeki mu «ki dersleri de radyo ile, fevkalâde mükemmel bir surette temin edilebi lir.» Maestro Adlnolfi şchrimizde çok taninmif ve takdir edilmiş bir san'at • kârdir. Şimdiye kadar her sene Fran siz Tiyatrosunda verdiği talebe kon • serlerinde büyük bir muvaffakiyet el • de etmistir. Adinolfi ayni zamanda beynelmîlel musiki cereyanlarinda da mühim bir jahsiyettir. Birçok eserleri Pariste ve diğer Avrupa memleketle • rinde umumî konserlerde çalinmak tadır. Bugün İstanbul Konservatuarin da ve Türk piyanistleri arasmda kiy • metli bir mevki alan genç ömer Re • füri Adinolfi yetistirmistir. Konyada şeker buhranl var Konya 30 (Hususî muhabirimiz • den) On gündür Konyada deh • şrtli bir seker buhranı var ve bu yüz • den sekerin toptan ve perakende fiati kiloda 5 6 kurus firlamiştir. Bu m hisar mahndaki fiat farkımn sebeb! hiç şüphesiz kopkovu bir ihtikâr zih • niyeti ve maalesef bu .rihnivetin mey • dan bulmasidir. Sekerî, fiatinden faz • laya satabilmek için Umumî Harp sı rasindaki gibi mevcut şekerlerin or • tadan kaldmlmis olduğu tabiidir. Carsı çarsi doiaşip *îer kaca olursa olsun şeker almak mecburiyetinde bulunan halk u«radığı yerlrrin oek azinda bir kaç kilocuk seker görüvor. Umumî bayi ile fabrikalar ve idare arasmda ne vardır bOmiyoruz. Yalniz furasi muhakkaktir ki bayi şehrî ^ekersiz bırakmamağa ve böyle bir ihtikâra meydan vermemrğe mecburdur. Bu isi de alâkadarlarin ehemmiyetle takip ede • rek böyle bir buhrana meydan vermemeleri iktiza eder. Vaziyet meydanda ve Konya on gündür bir şek'r ihtikâri içinde çalkandığma göre bu ise bakan olmuyor demektir. Bu gayrimeşru hareket ve kazandn vebali, ümit ederiz ki abdya birakıimaz. Aliciya «oh» dedirtecek bir teşebbüs beklemekte hakliyiz. Hududu aşan Bulgarlar [Btrınci sahifeden mabait \ berdar edilen Bulgar asker: makamat: kaçanlarm takibine koyulmuşlardir. Bir Bulgar hudud devriye kolu sis ve karanlık içinde aldanarak Yunan hudud hattmı bir kilometro kadar geçerek 30 birinciteşrin aabahı saat altıda kaçan • ları bulmuş ve bunlar dur emrine si lâhla mukabzle ettiklerinden Bulgar hududu muhafizlari da ateş açmişlar ve beş Pomağı öldürmüşlerdir. Diğer iki Pomak kaçabümistir. Pomaklarin kadinlan ve yedi at ve 150 kuzudan ibaret olan hayvanları da tutularak Bulgar topraklarina getirilmiştir. Ya • rm Yunan ve Bulgar zabitleri arasm • da bir toplantı yapilacaktir. Pomaklarin bu yeni kaçma teşeb • busünün de gene bir takım yalan vaidlerie Pomaklarin Bulgaristandan hie • retini istihdaf eden propagandalardan ileri geldiği âşikârdir. Tayyare ve Millî Müdafaa pulları Halkevlerine yeni ad Ankara 1 Bazı Halkevleri ayn ayn öztürkçe isim almaktadır lar. Bu iş yanlış görüldüğünden bütün Halkevleri için bir iskn bulu • nacaktır. mrkliğîm ve tanidıklarimm hiisnü na • zarlartni, hımatlarini kazanmaklığ'm lâzim geliyordu. Evvelce de iki kere memuren Fran«aya gelmiftim. O vakit Istanbulda sefir bulnan Kont dö Montebello, verdiği tavsiye ile. beni isbasmdaki vükelâdan başka kendi akrabasindan meşhur M. Leon Say (Leon Se) ye [ 1 ] ve daha birkaç batirlı ve nüfuzlu dostlarraa ve Tan ve Dfba gibi mühim gazetelerin müdürierine tanitmty ve dostluk meclislerine dahil etmisü. I [ 1 ] Akademı azasindan, âyandan birkaç defa mühim nezaretVrde ve sefirlikte bulunmuş hatlrll ve mühim bir zattl. Tayyare ve Mill Müdafaa pullannın yüzde bes bey'iye mukabilinde bayiler tarafmdan atılabilmesi tç Bakanlığınca vilâyete bildiril • mistkr. Küçükpazar nahiye kurultayı Cumhuriyet Halk Fırkası Kü çükpazar nahiyesinin yülık kurultayı cumartesi günü aksamı Küçükpazar nahiye evinde yapılmış, muvakkat baskanlığa Ziya Kılıç seçilerek Jilekler karar altina almmıs, birçok hatibler söz söyledikten sonra yeni idare seçimine geçilerek başkan Iığa Bay Akif Çoruh, üyeliğe de Bay Kemal, Bay Sadettin, Bay Kâz\m, Bay Zeki seçilmislerdir. Bu hafta 2000 muhacir daha geldi Tekîrdağ 2 (A.A.) Muhacir akını devam etmektedir. Bu hafta yeniden gelen 2000 den artık Türk muhaciri hemen iskân mıntakala nna yerlestirilmislerdir. Romanyadan gelen muhacirler hayvanları ve arabalarile gelmektedirler. Vi lâyet muhacirlerin işlerile geceli gündüzlü uğrasmakta ve muhacirler e hiçbir yardımı esirgemeden her türlü dileklerini yerine getir • mektedir. Sofyada bir protesto toplantısı yapıldı Kimsesiz yavrulara yardım «Artık girdi» diyebile egimiz kışın soğuğundan ve bu soğuğun getirdigi hastalıklardan yoksuz yurttaşlarımızı korumak hepimizin boynumuza borçtur. Bu borcu ödemlş olmak için kullanmadığımız eski çamoşırlarımızı, çocuklarımızın eskilerini Himayeietfal cemiyetine verelim. Sofya 2 (A.A.) Nöyi sulh muahedesinin on beşinci yıldönümü dolayısile bugün öğle üzeri bir pro testo toplantısı yapılmıstır. Profesör Genofun nutkundan sonra Nöyide Bulgaristana karsı ya pılan haksızhklar tenkid edilerek bunlarm tatniri istenmiştir. Polis kuvvetleri sokaklarda her türlü nümayişi yasak etmistir. Millet Meclisine Kurultay denecek Ankara 1 Büyük Millet Meclisine kurultay deneceği ve bu is • mm yalniz meclis için kullanılacağı söylenmektedir.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear