Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
hadiseleri olan Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne hazır mı? Hakikaten hazır görünüyor, "Neler gördüm ben... Bunlar bana vız gelir" havasında güvenle konuşuyor. Ortasına düşeceği Türkiye medyasını düşününce, Alman basınının kinayeli başlıklarını özlemesi de mümkün. "Ondan da korkum yok" diyor. Uca Batman'daki köyüne en son adaylığı netleşmeden gitmiş. Semizotu toplamış, pişirmiş, yemişler. Onun köyünde de Şengal'den kaçan Ezidiler var bugün. Zamanında mecburen boşaltılmış Türkiye'deki Ezidi köylerine geçen yıldan beri IŞİD'den kaçan Ezidilerin yerleşmesi ne ironik, ne acı... Daha evvel orada aynı inanca sahip insanların yaşadığını bilmek ruhen iyi gelmiş ama IŞİD mağdurlarına. Boş köylerin canlanması, yeşermesi de ayrı... Türkçe yemin eDeceğim ama mecLiSTe Türkçenin yanI SIra anaDiLDe De yemin için çaLIşacağIm Geçen haftalarda Feleknas Uca'nın Meclis'te Kürtçe yemin edeceğine dair haberleri, elbette ki bir dizi tartışma izledi. 2015 model bir yemin krizi, yeni bir Leyla Zana mı yoldaydı? "Ben Kürtçe yemin edeceğimi hiçbir yerde söylemedim. Türkçe bilmiyorum da demedim" diyor. Evet anadili olmadığı ve Avrupa'da doğup büyüdüğü için Türkçesi zayıf. Kendisini iyi anlatabilmesi için o Kürtçe anlattı, biz tercümesini dinledik. Ama Türkçesini hızla iyileştirmek için bir gayreti de var. "Özellikle bir karalama kampanyası yürütüldü. Bense herkesin Türkçenin yanında kendi anadilinde de yemin edebilmesinin Türkiye'nin zenginliği olacağını söylemiştim. Bir Ermeni Ermenice ve Türkçe, bir Alevi arkadaşımız isterse hem Zazaca hem Türkçe yemin edebilmeli. Süryanice ve Türkçe. Kürtçe ve Türkçe. Arapça ve Türkçe... İşte o meclis gerçekten tüm halkların meclisi olur. Tabii bunlar için anayasada değişiklikler gerekiyor. Bunlar isteklerimizdir, Meclis açılacak, yeminler Türkçe edilecek. Ama sonrasında bunun için çalışmaya istekliyiz." Ezidi kampları zihnini meşgul eden konulardan Uca Avrupa'daki Ezidilerden de dönmek isteyenlerin çıktığını ama el konulmuş ev ve toprak meselesinin işin ayrı bir hukuki boyutu olduğunu söylüyor. Belediyeninkiler dışında AFAD'ın da Ezidi kampları mevcut. Ama giriş çıkış sorunları ve içerideki koşullar yüzünden kendilerini hapishanede hissetiğini söyleyen varmış. İçeri fotoğraf çeken telefon bile sokulamadığını söylüyor. Dediğine göre diğer kamplardan ayrılan, Ezidilere mahsus sorunlar bir kısmı. Bu kamplar da zihnini meşgul eden mevzulardan. ADININ HİKAYESİ Feleknas makamı hoş, özellikli bir isim. Ezidiliğe mahsus bir manası olduğu düşünülüyor hep. Oysa arkasında hiç beklemeyeceğiniz bir politik hikaye var. Annesiyle babasının ona koymak istediği isim aslında Felek. Fakat doğduğu 1976 yılında ellerindeki listeye bakan konsolosluk yetkilileri "Felek Kürtçe bir isim, bu olmaz" deyip o anda "felek"in sonuna "naz" ekleyiveriyorlar. Böylelikle isim Kürtçeden kurtulacak. Fakat Feleknaz yerine, niyeyse Feleknas olarak yazılınca birden yeni bir Kürtçe kelime çıkıyor ortaya. Çünkü "nas" Kürtçe tanımak demekmiş; feleği tanıyan, neler yapabileceğini bilen gibi güzel güzel yorumlanabilir. Ya da bir uyarı sanki: Feleği tanı. çOcukken DOkTOr OLmak iSTerDim şimDi SiyaSeTLe TeDavi eDeBiLirim Çocukken doktor olmayı hayal ediyordum. Hasta birini gördüğümde onu iyileştirmek için uğraşmak isterdim hep. Sonra düşündüm, çok doktor var zaten. Ama eğer halkın sesi olabilirsem, halkların özgürlüğü için mücadele edersem, bir doktor kadar faydam dokunabilir. Siyasetle tedavi... Ben siyasete de öyle bakıyorum. Burada böyle bir "hastalık" varsa, ben de Meclis'te bunu iyileştirmek için elimden geleni yapacağım. Yalnız değilim. Bu ülkenin bütün demokratlarıyla, halkların kimliklerini ve inançlarını özgürce yaşamasından yana olanlarla birlikte iyileştireceğiz. Ben demokrasiye ihtiyacımız olan bu süreçte ilaç olabileceğimize inanıyorum. 7 şengal'den kaçan ezidilerin yanındaydı. Gazze'deki ablukaya da karşı çıktı. Ondan ilham alarak yeni doğan çoçuklarına Feleknas ismini koyanlar çıkıyormuş son yıllarda. Telefonundan bir fotoğraf gösteriyor hemen hevesle. Bir Feleknas, bir küçük Feleknas'la sarmaş dolaş... 21 HAZİRAN 2015