19 Kasım 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Gayri Resmi ve Resimli Türkiye sinema sözlüğü Bu sözlük Sinema Dergisi Altyazı'nın 150’nci sayısı. Türk sinemasının hafızaların derinliklerinde kalan ilmlerinden, hiç bilmediğiniz anekdotlara dikkatinizi çekmemiş detaylardan, terimlere uzanan 252 farklı maddeye yer veriyor. 102 yazarın kaleme aldığı maddelerden çok azını verebildik. Derginin 150'nci sayısı ekim ayına kadar ralarda kalacak. G Gömlek Düğmesi Mardin Midyat’ta sinema girişlerinde para yerine geçen meta. Çoğunluğu tarımla geçinen kırsaldaki halk için, paranın gündelik yaşamda takas aracı olarak kullanımı yaygın ve gerekli değildi. Bu nedenle cebinde parası olmayanlar sinemaya girerken para yerine başka metalar kullanıyorlardı. Anlatılan odur ki Midyat’ta insanlar sinemaya girmek için gömlek düğmelerini koparıp vermeye başlamışlar. Sinema salonu sahipleri sonradan bu gömlek düğmelerini terzilere satarak kazanç elde ederlermiş. A Allah Cezanı Versin Osman bey Başka bir iddia ise ilmde Osman isimli karaktere Seden’in alındığı yönündedir. Bu söylentilerin hangisi doğru bilemeyeceğiz ama Seden’in bir yıl sonra Yılmaz’a yine bir ilm adıyla cevap verdiğini biliyoruz: Erkeklik Öldü mü Atıf Bey? Tıpkı Allah Cezanı Versin Osman Bey’de olduğu gibi Erkeklik Öldü mü Atıf Bey’de de başrolde Orhan Günşıray vardır. Film isimlerine yansıyan bu tatlı atışma ertesinde Yılmaz ve Seden’in barıştıkları söylenir. H Hayri Esen Türkiye sinema tarihinde bir benzeri olmayan iki ünlü yönetmenin ilmlerine koydukları isimlerle birbirlerine mesaj yolladıkları söz düellosudur. Her şey Atıf Yılmaz’ın 1961 tarihli ilmi Allah Cezanı Versin Osman Bey’le başlar. Film, aynı dönemin bir diğer gözde yönetmeni Osman F. Seden’in canını çok sıkar. Bir iddiaya göre iki yönetmenin arası o dönemde zaten iyi değildir ve ilmine koyduğu isimle Atıf Yılmaz, Seden’e sataşmaktadır. Sinemanın unutulmaz erkek dublaj sesi. 1950’lerden başlayarak 25 yıl boyunca yüzlerce ilmde birçok aktörü İstanbul Türkçesiyle konuşturan bir sinema emekçisi. 1967’de Fransız Sinemateki’nden bir yetkili, Türk Film Prodüktörleri Cemiyeti’nin davetlisi olarak İstanbul’a gelir. Beyoğlu sinemalarında tam dört ilm izlenir peş peşe. Ayhan Işık, Fikret Hakan, İzzet Günay ve Ediz Hun oynamaktadır ilmlerin başrollerinde. Fransız yetkili ilmleri nasıl bulduğunu Aram Gülyüz’e tek bir söz ile söyler: “Sizin bütün erkek başrol oyuncularınızdan aynı ses çıkıyor.” K Kuşlu Köşk Yeşilçam sinemasının zengin evi. Evin duvarında bulunan ve seramik sanatçısı Mediha Akarsu tarafından yapılan kuş resimleri mekanın en belirleyici özelliğidir. Bu ev bazen mecburen yapılan sahte bir evliliğin yalancı vitrini, bazen sınıf atlayan bir ailenin statü göstergesi, bazen de toprak ağasının okuyan oğluna aldığı İstanbul köşkü olarak karşımıza çıkar. Bu ev, o dönemlerde Muammer Karaca’ya aiti ve 1966’nın parasıyla günde bin liraya çekimler için kiralanıyordu. P Parmak ucu Yürüyüşü Banu Alkan’ın Kadınca, Bu İkiliye Dikkat, Mavi Yolculuk, Afrodit, Güneşten de Sıcak gibi pek çok ilmde havuz başında ya da deniz kenarında çekilen tüm sahnelerde hem daha uzun ve ince görünmek için hem de kim bilir yaz güneşinin kızdırdığı taşlara daha az temas etmek için geliştirdiği bir yürüme biçimi. Ş Şoko Parti Cahide sonku'nun ödülü 1979’da Sinema Yazarları Derneği, Türk Sinemasına Hizmet Ödülü adıyla bir ödül verilmesine karar vermişti. “Alırım ama siz getirin bana verin. Burada bir meyhanede…” demişti Sonku. Bu ödül plaketini yıllar sonra sinema yazarı Burçak Evren, Kuşdili’ndeki bitpazarında buldu. 21 HAZİRAN 2015 C D Şoko Partisi olarak da geçer. Şaşkın Damat adlı ilmde rastlanılan bir tür parti ve seksli eğlence. Müzik ve dansla başlayan bu partinin ilerleyen saatlerinde sıcak çikolata dolu büyük bir kase gelir. Herkes kendi kabına bir miktar alarak çitler halinde odalara çekilir. Yeşilçam’da sık sık karşımıza çıkan bu ve benzeri partiler çoğunlukla “Batı özentisi” üst sınıfın aşırılığın hakim olduğu dejenere, yoz hayat tarzını temsil eder. Demirkubuz Kapıları Zeki Demirkubuz’un ilmlerinde kapanmayan, gıcırdayan kapıları rol çalar, bir gerilim yaratır. Kapılar bir huzursuzluk belirtisidir. Mesela C Blok’ta modern yaşamın kilitli kapılarına vurgu yapılır. Masumiyet, Üçüncü Sayfa ve Yazgı’da kapılar devlet daireleri ile dış dünya arasında açılıp kapanmaktadır. Demirkubuz hikâyelerinde kapılar çatışmanın başladığı yerdir. N Na Dil yasağının yürürlükte olduğu yıllarda Türkiye yapımı ilmlerde zikredilen tek Kürtçe sözcük olma ihtimali yüksektir. Peki Kürtçede hayır anlamına gelen na, nasıl olup da sansüre takılmayıp ilmde işitilir hale gelmiştir? Erden Kıral, Altyazı’nın Kasım 2014 sayısındaki söyleşisinde anlatır: “Hep oyuncular da gider seyreder sansür heyetindeki subayla, emniyet amiriyle. Rica etim Genco’ya giti izlemeye, tam na sahnesi geldiğinde öksürük nöbetine tutuldu ve orasını duyamadılar.” 23
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle