23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

MARDİN 5 EGE’NİN İMBATI Serdar Kızık serdarkizik@cumhuriyet.com.tr MUĞLA’DA KÜLTÜR TURİZMİ İzmir gibi, bir başka soluk aldığım Muğla da olağanüstüdür. Ayrıcalıklıdır... Kent dokusu öne çıkar, kolay algılanır. Gecekondusu yoktur. Yerel yönetimleri başarılıdır. İnsanları aydınlık, yaşamı sever. Dışa açıktır, sokakla içli dışlı... Tarihte bir dizi kültürün imbiğinde süzülüp gelen yaşam biçimi, insan ilişkilerinde hemen sezilir, hissedilir. Bu kez bir iş gezisinden ötürü Muğla’dayız (Zaten, genellikle böyledir). Sağolsun Muğlalı dostlarımızın “merhaba”dan sonra ilk soruları İlhan Ağabey’le ilgili. Sağlık durumunu yakından izliyorlar, yine de soruyor dostlarımız ayrıntılı bilgi almak için. Haberler iyi, ameliyatın ardından hızlı bir iyileşme süreci..” Oh, çok şükür... Memleketin ona ihtiyacı var.... İyi haberin sevinç dalgasını kentin değişik mekanlarında kaç kez yaşadık ve paylaştık, kim bilir. Çünkü İlhan Ağabey Türkiye’nindir de Muğlalının hassasiyeti bir başka. Hemşerileri. Nüfus kütüğü Muğla. Kısa zamanda aralarında görmek istiyorlar, yeniden... Muğla gerçekten bir başka. Dışardan geleni dışlamaz Muğla, bağrına alır ya da göçer, o kentten sayar kendini kıza bir zaman sonra. Turistik bölgelerini biliyorsunuz, Bodrum, Marmaris, Datça, Fethiye, Ölüdeniz, Ören, Akbük, Akyaka ve Göcek ülkenin göz bebekleri. Ama kent merkezi de öne çıkıyor son yıllarda. Yerel yönetimlerin uğraşıları kent merkezini de kültür turizminde öncü kılmak. Aslında gizli bir hazine var, henüz keşfedilmeyen. Yerel yönetim bu noktaya kitlenmiş. Belediye Başkanı Osman Gürün kültür turizmini önemsiyor, çünkü mayası var. Dışardan da bu yönde bir ilgi hissediliyor. Küçük gruplar eski mahalleleri gezmeye başlamış bile. Saburhane’de eski geleneksel mimari rağbet görüyor anlaşılan. Eh, aklı başında turizm yatırımcısı da bu gerçeği algılasın artık, değil mi? Şimdi çok sayıda güzel sivil mimarlık örneğine sahip kent merkezinde, kısa bir gezinti olsun bizimki. Yağcılar Hanı ve yanındaki Arasta’yı öneririm. Şadırvanı çevreleyen yöresel lokantalara uğramadan geçmeyin. Ardından belediyenin restore ettiği 250 yıllık Özbekler Evi’nde soluklanabilirsiniz. Yandaki Saat Kulesi dikkatinizi çekecektir sanırım. 1895 yılında Rum usta Fulvari yapmış. Anıtsal mimarlık örnekleri arasında yer alan Kurşunlu Camisi (1493), Pazar Camisi (1842), Şahidi ve Şeyh Bedrettin tarafından inşa ettirilen Şeyh Camisi önemlidir. 1334 yapımı Ulu Cami de öyle. Osmanlı döneminden Yarımhan, Yağcılar Hanı ve Konakaltı Han’ı da görmelisiniz. Sırada sevimli bacaları, ahşap tavanlarıyla Saburhane’deki evler olsun. Belediye ve çevresindeki yapıların ardından müzeyi de anımsatalım. ta, kaşıkla içeceğimiz ayranlarımız ve sembuseklerimiz geliyor. Midyat tava, Midyat ızgara, kaburga, bumbar dolması ve etli ekmek de yiyebileceğimiz farklı tatlar ama biz onları Midyat’ı gezdikten sonra tatmak istiyoruz. Yemeğimizin üzerine, kaküli ile hoş bir koku verilmiş yörede Sür yani kahvesi olarak adlandırılan kahvelerimizi içtikten sonra yola koyuluyoruz. Ara sıra çocuklar sizi gezdirebilir miyiz diye soruyorlar. “Sıla” dizisinin çekimleriyle farklı bir hareketlilik kazanan Midyat’ta insanlar turist görmeye bir hayli alışmışlar ve çok sevinçliler. Ara sokaklar
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle