Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 bin 500 yıllık kent Şanlıurfa tarihi 11 bin 500 yıl öteye uzanıyor. Hz. İbrahim'in doğduğu, Hz. Eyüp'ün yaşadığı, Hz. İsa’nın ise kutsadığı bir müze kent burası... O yüzden Harran'ı gezerken dört bin yıl öncesinin soluğunu hissedersiniz, Atatürk Barajı’nın bereket saçtığı günümüzün Harran’ını gördüğünüzde de içiniz kıvançla dolar. Yüzyıllar boyu Arami, Part, Roma, Bizans, Arap, Selçuklu, Moğol, Memluk ve Osmanlı hakimiyetinde kalan kentin geçmişi Paleolotik çağa varıyor. Neolitik, Kalkolitik ve İlk Tunç dönemlere ait eserlerin bulunması, Şanlıurfa’nın ne kadar eski bir kent olduğunu belgeliyor. Şanlıurfa'nın 44 kilometre güneydoğusuna, kendi adıyla anılan ovaya kurulan bir tarihtir Harran; her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin ziyaret odağı, bir cennet... Tevrat'ta Hârân olarak geçen yer gerçekten burası mı bilemiyoruz. 13. yüzyıl tarihçilerinden İbn Şeddad, Hz. İbrahim'in Filistin'e gitmeden önce bu şehirde oturduğunu yazar. Bu nedenle Harran'a “Hazreti İbrahim'in kenti” denildiğini, ilçede İbrahim Peygamber’e ait bir ev, adını taşıyan bir mescit ve “otururken yaslandığı” bir taşın bulunduğu söylenir. Bu şirin ilçenin adına ilk kez, Milattan Önce 2.000 yıllarına ait çivi yazılı tabletlerde, Harrana veya Harana olarak rastlıyoruz. Kuzey Suriye'deki kazılarda ulaşılan Ebla tabletlerinde Harana diye söz ediliyor. Dört bin yıl öncesine ait Hitit tabletlerinde ise, “Hititlerle Mitanniler arasında yapılan bir anlaşmaya Harran'daki Ay ve Güneş Tanrısının tanık edildiği” belirtiliyor. Kuzey Mezopotamya'yı Anadolu’ya başlayan ticaret yollarının kesiştiği noktada yer alan Harran, bu özelliğinden dolayı Asurlu tüccarların uğrak yeri oldu. Anadolu Mezopotamya ticareti, binlerce yıl Harran Şanlıurfa, Hz. İbrahim’in doğduğu, Hz. Eyüp’ün yaşadığı, Hz. İsa’nın kutsadığı bir müze kenttir... Harran’ı gezerken dört bin yıl öteden gelen soluğu hisseder, Balıklıgöl’ün avlanamayan “kutsal” balıklarını bir başka gözle izlersiniz. 4