28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BİTLİS 5 mişte burayı yurt edinmiş hayvanlardan eser kalmamış. Gölün sularında hâlâ serinlik ve yaşam alanı arayan göçmen kuşlar bulmak mümkün. Ancak en son örnekleri 20 yıl öncesinde vurulan dağ keçilerinden ve ayılardan eser kalmamış. Keklik, tavşan, ördek, tilki, çulluk gibi hayvanlar ise bazı göçmen kuşlarla birlikte bölgede görülebilecek nadir hayvanlardan. Büyük gölde aynalı sazan ve alabalık bulunuyor. Krater içerisinde zengin bir bitki örtüsü söz konusu. Kendine özgü nemli mikrokliması sayesinde Akdeniz Bölgesi bitkilerine dahi rastlamak mümkün. Özellikle Ilıgöl’ün güneyinde küçük bir ağaç topluluğu oluşturan bölgeye özgü kısa boylu titrek kavaklar ilgi çekici. Küçübaş hayvanlar için sığınağa dönüştürülmüş bol miktarda taş ve birkaç tane duvar kalıntısı; burada eskiden bir yerleşim olduğunun kanıtları. Muhtemelen kraterin bu korunaklı ve nispeten yüksek noktası zamanında buraya yakın köyler tarafından yaz aylarında yayla olarak kullanılmış. Gölün kenarındaki dar çimenlik alanda kamp kuruyorum. Krater gölünün masmavi görüntüsünün yanında Ilıgöl’ün yeşil rengi, sulardaki farklılığı gösteriyor. Yolun kenarında, gölün Kuzey kıyısında taşların arasında bir sıcak su kaynağı var. Bunun dışında Ilıgöl’ün tabanında kaynayan volkanik sıcak su kaynakları bu gölün ısısını yükseltmiş. Taşlarla oluşturulmuş küçücük havuza elimi zor sokuyorum. Su çok sıcak. Çadırımı kurduktan sonra büyük gölün kenarına gidiyorum. Turistler için derme çatma bir kafeterya ve rastgele tuvaletler yapılmış. Göl üstünde küçük bir tekne gelenlere göl turu yaptırıyor. İsteyenlere balık ikram ediliyor. Su masmavi ve tertemiz; içilebilir nitelikte. Krater Gölü ve Ilıgöl arasında 4050 metre yüksekliğinde taşlıklı bir tepe var (bu belki de aşınmış bir parazit koni) İri kaya aralarında kimi noktalarda taş duvarlar örülmüş. Burada eski bir kale ya da yerleşim olduğu kesin. Kayaların arasında ise irili ufaklı çok küçük mağaralar var. Buzlu mağara bu tepenin Ilıgöl’e bakan eteğinin tabanında bulunuyor. İri kaya bloğunun altında küçük bir delikten oluşan mağaraya yaklaşıp eğildiğimde, içerideki serinliği hemen fark ediyorum. Köylüler buraya koydukları meşrubatları soğutarak turistlere satış yapıyorlar. Volkanik yapıdan sızan bir tür gazın yarattığı bu yaz başındaki soğukluk oldukça ilginç. Mağaranın yanından bu kez Ilıgöl’ün batı kıyısındaki kayalıkların üzerinde yer alan titrek kavak ağaçlarının arasından geçerek sıcak buhar püskürten mağaraya yöneliyorum. Buradan çıkan buharın, solunması halinde astım ve bronşit hastalarına iyi geldiği söylenmekte. Olanağınız varsa, buraya kadar gelmişken gün doğumunu izlemek üzere Ilıgöl’den 500 metre doğuya kadar ilerleyip oradan sırt hattına tırmandıktan sonra zirveye yönelmek daha mantıklı. Kraterin içerisindeki olağanüstü manzaraya, doğuda 4 bin metreyi aşan yüksekliğiyle Süphan Dağı’nın karanlık kütlesi ve renk oyunlarıyla Van Gölü’nün muhteşem görüntüleri ekleniyor. Krater Gölü’ne çevreden günübirlik gezi için gelenler çoğunlukta. Dönüşte kraterin girişine 4 kilometre uzaklıkta, eski bir Ermeni yerleşimi olan Çekmece Köyü’ne uğrayabilirsiniz. Köy içinde yörede taşlar kullanılarak yapılmış çok güzel eski Ermeni evleri var. Bir kısmı halen kullanılıyor, bir kısmı ise ahıra dönüştürülmüş. osmansoysal@yahoo.fr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle