Katalog

ÇORUM 19 ADIM ADIM İSTANBUL Turgay Tuna [email protected] KADIKÖY Antik dönemlerde, Halkedon olarak adlandırılan Kadıköy ve çevresi İstanbul’un tarihi yarım adası gibi. Kadıköy Yoğurtçu, Yel Değirmeni ve Altıyol tepelerinden geçen kalın surlarla çevrili bir yerleşim konumundaymış. Hatta tarihi kaynaklarda yazdığı gibi Bizans İmparatoru Valensianus, 4. yüzyılda Saraçhanebaşı’ndaki Bozdoğan Su Kemeri’ni yaptırırken, Halkedon’un eski tur taşlarını söktürmüş yerlerinden. Biraz daha eskilere gidersek İsa’dan önce 1. yüzyılda yaşamış, Amasyalı hemşerimiz gezgin Strabon, Halkedon’dan ve buradan denize dökülen bir ırmakta timsahların yaşadığından söz etmiştir. Yüzyıllar sonra, bu satırları okuyan tarihçiler çözüm aradıkları bir bilmecenin içinde bulurlar kendilerini. Çünkü Strabon’nun dönemindeki İstanbul ikliminde timsahların yaşamış olması mümkün değildir; ama bu timsahları muhakkak sıcak bir yerlerden buralara birileri getirmiş olmalıdır. Büyük olasılıkla da Mısırlılar! Halkedon, 6. ve 7. yüzyıllarda Bizans’a yapılan Arap akınları sırasında, 1204 yılında da Haçlıların İstanbul’u istilası sırasında yakıp yıkılmış, talan edilmiş, İstanbul’un fethi öncesinde de 1352’de Orhan Bey’le, 1419’da I. Mehmet’le kısa süreler için de olsa iki kez Türklerin eline geçmiş. Kadıköy’ün Kurbağalıdere’sindeki kurbağa sesleri geçmişin anılarından biri olarak kaldı artık. Aynen Strabon’un timsahları gibi. Her halde dünyayı kasıp kavuran kuraklıkla yakın bin zamanda Kurbağlıdere’de tarihe karışacak gibi. Kurbağalar bir yana yakın zamanlara kadar bu derenin kumunda altın arayıp bulanlar olduğu yazılıp anlatılmıştır. Kadıköy dendiği zaman karşı kıyıda yaşayan İstanbullular için, öncelikle ünlü vapur iskelesinin görüntüsü gelir akla. Yıllarca karşı kıyıdan bu semte gelenlerin ilk ayak bastıkları yer olmuştur burası. Yakın zamanlarda gün ışığına çıkartılan kitabesinde yazılı olduğu gibi, bu güzelim dantel gibi işlenmiş iskele 1926 tarihinde inşa edilmiştir. Ne var ki aradan geçen yıllar içinde gerçekleştirilen onarımla, iskeleye bazı etkinlikler de yapılmıştır. Adını fetihten sonra İstanbul’un ilk kadılığını yapan ve burada mülkleri olan Kadı Hıdır Bey’den ALTIYOL alan semtin en önemli yapılarından biri 1870 yılında inşa edilmiş St. Joseph Lisesi’dir. Galatasaray futbol takımı nasıl Galatasaray Lisesi’nin bağrından çıkmışsa, İSKELE kimi aydın Fenerbahçeliler için de Fenerbahçe futbol takımının doğduğu yerdir St. Joseph. biçimde yeni bir bölge turizminin çekirdeğini oluşturmaya başladığı gözleniyor. Bu yıl sonunda Ankara’da devreye girecek Esenboğa Havaalanı’nın yeni terminal binası, alışılmış EgeAkdeniz turizminin dışında, turistleri Anadolu’nun içlerine çekerek, tarih, doğa ve kaplıca olanakları ile bütünleşen bakir alanları gündeme getirecek. Şu anda yapılmakta olan çift şeritli yol tamamlanınca AnkaraÇorum arası otobüs yolculuğu iki saatin altına inecek. Çorumlu girişimciler kentte varolan dört yıldızlı otellere ek olarak iki tane beş yıldızlı otelin yapımını sürdürürlerken, beş yıldızlı iki otelin de iznini aldılar. Böylece, 2010 Çorum yeni bir turizm başkenti olmaya hazırlanıyor. Kuşkusuz bu hedefe ulaşmada Hatti Krallıkları ile Hitit İmparatorluğunun Çorum’a katkıları her şeyin temelini oluşturacak. Başkent surla taçlandı ‘‘Amacımız, büyük bir kerpiç yapıyı ayağa kaldırmak, ikincisi inşaatı belgelenen bir deney olarak yürütmekti. Arkeologların yalnızca kazmak değil, araştırma sonuçlarının geniş kitlelere aktarmaları gerektiği olgusunu da gerçekleştirmek istedik. Yer olarak da ziyaretçinin kenti gezerken kullandığı, kolay ulaşılabilir, surların görülmeyen üçüncü boyutunun göze çarpıcı bir yerde, görkemini anlatacağı bir noktada olmasına özen gösterdik. Bu duvar, yağmur, don ve güneş etkisiyle zaman içinde yıpranacaktır. Sürekli bakım gerektirirken, Hitit mimarisinin doğa etkisinde incelenmesini açısından da deneysel bir laboratuar görevi yapacaktır.’’ Dr. Seeher ‘‘Ziyaretçiler şu noktayı unutmamalıdır. Biz bu 65 metrelik duvarı kepçe, kamyon ve tankerler ile üç yaz boyu yaptık. Hititler 65 metreyi değil 6.6 kilometreyi İsa’dan önce 1413. yüzyılda yalnızca insan gücü ve kağnılarla gerçekleştirdiler’’ diyerek önemli bir başka noktaya da dikkati çekti. JTI ve Çorum Valiliği’nin maddi desteğinde gerçekleştirilen sur duvarı Haziran’da ziyarete açıldı.