02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 Ali KÜLEBİ TUSAM Ulusal Güvenlik Stratejileri Araştırma Merkezi Başkanvekili [email protected] Kamu ve ülke yararını gözden çıkaran yeni Petrol Yasa Tasarısı’nın olası sonuçları C S TRATEJİ Yasası’nda yapılması düşünülen değişiklikler sonucunda süreç içinde kamu kuruluşlarının tüm enerji alanlarından ve petrol sektöründen çekilmesini ve bu alanın yabancı şirketlere bırakılmasını sağlayacak düzenlemeler tamamlanmış olacak. AB, Türkiye gibi aday ülkelere ve çevre ülkelere uyum yasaları adı altında enerji ve dolayısıyla petrol alanında kamunun tasfiyesini ve özelleştirmeleri dayatırken, üye ülkelerde farklı uygulamalar gerçekleştiriyor. AB’nin çekirdek ülkelerinde kamu ağırlığının sektörden kaldırılması ve özelleştirmeler, ya hiç yapılmıyor, ya en az seviyede tutuluyor ya da ileriki dönemlere erteleniyor. Ayrıca AB dışından da örnek vermek gerekirse, yakın zamanda ABD’ye ait petrol şirketi UNICAL ’ın satışında en yüksek fiyatı Çin devlet şirketi China Oil’in teklif etmesine karşın satış, ABD Senato’sunun devreye girmesiyle engellendi. ABD gibi özelleştirmenin beşiği olan bir ülkede bunlar olurken, Türkiye’deki uygulamalar düşündürücüdür. Özelleştirilen TÜPRAŞ’a talip olan yabancı şirketlerin çoğunun devlet şirketi olması da bu açıdan oldukça anlamlıdır. İhaleye katılan şirketlerden ENİ İtalya’nın, MOL U luslararası tekelcilere dolaylı veya doğrudan pazarlanmak istenen ülke kaynaklarının en önde gelenlerinden olan "petrol" üzerindeki gelişmeler, güncelliğini birbirine paralel konuların gündeme gelmesiyle koruyor. Böylece kara altınımız üzerindeki kara bulutlar çoğalıyor. Çünkü mevcut Petrol Yasası’nda değişiklik yapan tasarı, TBMM komisyonlarında görüşülmüş, yasalaşmak için Genel Kurul’da sıra bekliyor. Üzerinde yapılacak yeni düzenleme ve değişikliklerle 6326 sayılı Petrol Yasası önce Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nı (TPAO) etkisizleştirmek, daha sonra da TPAO’nun özelleştirme kapsamına alınmasını sağlayarak kurumu yok etmeyi amaçlıyor. Türkiye’nin stratejik kurumlarından olan TPAO’nun ortaklık faaliyetleri, 22 Ekim 1983 tarihinde yürürlüğe giren 2929 sayılı yasa ve 98 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile sadece petrol arama, üretme, sondaj ve petrol ameliyeleri ile sınırlandırılmış, 1984 yılında çıkarılan yasa ve KHK ile dünyadaki emsal kuruluşların aksine gelir getiren ortaklık ve kuruluşlarını kaybetmek durumunda bırakılmıştı. TPAO’nun kuruluşları olan; Türkiye Rafinerileri Anonim Ortaklığı (şimdiki TÜPRAŞ), Akaryakıt Dağıtım Anonim Ortaklığı (şimdiki Petrol OfisiPOAŞ), Boru Hatları ile Petrol Taşımacılığı Anonim Ortaklığı (şimdiki BOTAŞ) ortaklık faaliyet alanından çıkarılmış, TPAO’nun DİTAŞ, PETKİM ve İGSAŞ’taki katılım payları, 2929 sayılı yasa ve 98 sayılı KHK gereği Türkiye Kimya Sanayi Kurumu’na devredilmişti. TPAO, şu an dünyanın en başarılı petrol arama şirketlerinden biridir. TPAO, ülkemizin yüz akı, gerek yurdumuzda gerekse de yurt dışında başarılı arama ve üretim çalışmalarıyla da kazanmaya doymayan yabancı petrol kartellerinin hedef tahtası durumundadır. Ancak süreç içerisinde TPAO’nun yatırımlarını besleyen gelir getiren kuruluşları maalesef elinden alınarak özelleştirilmiş ya da özelleştirme kapsamına alındı. Böylelikle TPAO’nun özelleştirilmesinin zemini hazırlandı ve TPAO elinden çapası alınmış bir çiftçi durumuna düşürüldü. Ne tarlasını doğru dürüst sürebilmekte ne de ürettiği pamuğu mamul haline getirip yüksek karla satabilmektedir. Şu anda da yapılmak istenen mevcut 6326 sayılı yasayı değiştirerek TPAO’nun özelleştirilmesinin önünü açmaktır. Yani bu Yeni Petrol Yasa Tasarısı ile, kamu yararından vazgeçilecek, petrol kaynaklarımız "teşvik" adı altında uluslararası şirketlere devredilecek, güzide, tamamen milli bir kamu kuruluşumuz olan TPAO’nun yasadaki önemli hakları elinden alınarak, özelleştirilmesinin adımları atılacaktır. Petrol sektörü yabancılara bırakılıyor YASA İLE İLGİLİ GELİŞMELER Petrol Yasası son 56 yıldır üzerinde en çok konuşulan kanunlardan bir tanesidir. 6326 sayılı yasa 07.03.1954 tarihinde kabul edilmiş, 16.03.1954 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmişti. Çeşitli tarihlerde yasa üzerinde yapılan bazı ufak değişiklikleri saymazsak, bu yasanın yerini tutabilecek yeni bir yasa bugüne kadar ortaya konulamadı. 04.12.2003 tarihinde çıkarılan 5015 sayılı Petrol Piyasası Yasası ile halen kullanılmakta olan 6326 sayılı Petrol Yasası içinden bazı bölümler çıkarılarak geriye kalan bölümlerinden araştırmaarama ve üretime yönelik TBMM’de bekleyen şimdiki yeni yasa taslağı hazırlandı. Tasarı bu haliyle bir bütünlük oluşturuyor. 6326 sayılı Petrol Yasası’nın ruhundan maalesef yoksundur. Tasarı, Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’nün yetkilerini artırıyor, Genel Müdürlüğe önemli görevler getiriyor. Genel Müdürlüğün yeni yasa taslağında çok geniş şekilde yetkilendirilmesi mevcut işlerin yapılmasını kolaylaştırmayacak aksine zorlaştıracaktır. YASA TASARISININ SANCILARI Bu güne kadar konuyla ilgili bazı yasalarda yapılan değişikliklerle; halen dünya petrol sektöründeki yaygın uygulamanın aksine, arama, üretim, taşıma, rafinaj ve dağıtım bütünlüğünün aynı yapı içinde TPAO ve yan kuruluşları eliyle birbirini tamamlayarak yürütülmesi anlayışı terk edildi. TPAO bünyesindeki TÜPRAŞ, BOTAŞ, POAŞ, PETKİM, İPRAGAZ ve DİTAŞ bilinçli olarak ortaklık dışına çıkarıldı, böylece TPAO parçalandı. TPAO’nun kendi gelirlerinden arama ve üretim projeleri bütçesini oluşturma yetkisi alınarak, genel bütçeden çok sınırlı pay ayrılması sonucu kamu kuruluşumuzun ve dolayısıyla ülkemiz petrol aramacılığı faaliyetleri sekteye uğratılarak, TPAO’nun özelleştirilmesinin zemini bilinçli olarak yaratıldı. AB’ye mevzuat uyumu gerekçesiyle üzerinde bir dizi değişiklik yapılmış olan, elektrik, petrol ve doğal gaz piyasa yasalarından sonra Petrol Her konuda örnek aldığımız Batı’da petrol sektöründe aramaçıkarma, iletim ve rafinaj sektörleri bütün bir yapı içerisinde toplanıyor. Türkiye ise bu sektörü ‘teşvik’ gerekçesiyle parçalayarak özelleştiriyor. Macaristan’ın, REPSOL İspanya’nın, PKN Polonya’nın, Indian Oil Hindistan’nın kamu şirketleri yani Türkiye’nin TÜPRAŞ’ı gibi KİT’lerdir. TPAO’nun daha önceden bir kuruluşu olan ve özelleştirilerek satılan Petrol Ofisi Anonim Ortaklığı’nın, TÜPRAŞ’ın ihalesine katılmış olması karlı kuruluşların çok ucuza satılarak özelleştirilmesinden yana olan kişiler için bir ibret vesikasıdır. Türkiye’yi yönetenler, Türkiye’nin petrol üretim, dağıtım, kimyasallar, arama, sondaj rafineri alanlarında bölgesel, uluslararası aktör olma şansını, bu kurumları parçalayıp dağıtarak kendi eliyle ya da birilerinin hesaplarıyla yok ediyor. Türkiye’de akaryakıt fiyatları sürekli yükselişte... AB’YE ‘UYUM’ GERKÇESİ Yeni yasa değişiklikleri ile ilgili maddeler
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle