16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

5 EYLÜL 2009 CUMARTESİ 3 Cumartesi Şairi yaşanmış bir yazdı bilinmez bir geçmişte bir güzde anımsandı hepsi bu işteERAY CANBERK (Ebrular) Topus Gol kaçtıktan sonra, taktik başlar. Espirisentır Beyazperdede aykırı bir kadın Gabrielle Chanel, söylediği bir şarkı nedeniyle ‘Coco’ lakabını aldı. Yetimhanede büyümüştü, her şeyiyle farklıydı. Kadınların her daim güzel görünmek ve iyi bir koca bulmak için uğraştığı yıllarda davranışları ve kıyafetleriyle devrim yaptı. O, kadınları kafalarındaki korselerden ve onları erkeklere bağımlı kılan ruhsal tembellikten kurtarmak istiyordu. Uzun ve kabarık elbiseler, tarlatanlar, tüylü şapkalar, dantelli tokalar ve en önemlisi de bir erkeğin iki elinin çok rahat kavradığı bel ölçüleri yaratmak için kullanılan korseler... Hayattaki tek amaçları zengin ve saygın birisiyle evlenmek, kocalarına her ZEREN daim çok güzel görünmek olan kadınlar... simgesi olarak beyaz ten, KOÇAK Asilliğin kadınlığın şartı olarak uzun saç. Ve bu ortamda kabarık kıyafetli kadınların arasında sade, siyah pantalonu, elinde sigarası ve kısa saçlarıyla beliren aykırı bir kadın: Gabrielle ‘Coco’ Chanel. Bugün hâlâ moda dünyasının fenomeni sayılan Chanel’i bir filme sığdırmak imkansız olsa da, onun gerçek yaşam hikâyesini konu alan film “Coco Avant Chanel” önümüzdeki günlerde Türkiye’de vizyona giriyor... Güm be de güm güm Seçim bulguru oruç bozar mı hocam? Köftelik mi.. pilavlık mı? Off the record İngiltere süpermarketleri müşterileri hakkında İngiliz hükümetinden daha fazla bilgiye sahipmiş.. Vaaav süüüpeerrrr! Maskeli balo İçi dışı bir olsun gelsin canımı yesin.. Aynen.. Sahibinin sesi ? Şaşkın adam yarı yenilmiş sayılır. ? Kobraya yılan da deseniz, Lord da deseniz gene sizi sokar. ? Hırsızlar kavga eder hırsızlık ortaya çıkar. Argodan Pet şop al haberi AĞZININ KAYTANINI ÇEKMEK:Şom ağızlı olmak. ASMA SAKALTAKMA BIYIK:Yalan dolan, palavra. EGAVLAMAK: Ele geçirmek. Yetimhane’den çıktı modada devrim yaptı Coco Chanel, 19 Ağustos 1883’te Fransa’da dünyaya geldi. Babası onu bir yetimhaneye bıraktı. Babasının kendisini almak için hiçbir zaman dönmeyeceğini anlayan Chanel, 18 yaşına bastığında yetimhaneden çıkıp bir terzi dükkanında çalışmaya başladı. Bu arada şarkıcılık da yapan Chanel, söylediği şarkılardan birinden dolayı “Coco” lakabını aldı. Sahneye çıktığı bir akşam, varlıklı bir adam olan Etienne Balsan ile tanıştı ve onun aracılığıyla Paris sosyetesine girdi. İlk önce basit şapka tasarımlarıyla atıldığı moda dünyasına yıllar sonra Holywood’un ünlü aktrislerinin şapka tasarımcısı olarak damgasını vurdu. I. Dünya Savaşı’nda kocaları savaşa giden kadınlar, tek başlarına ayakta durmayı öğrendiler. Bununla birlikte bir özgürlük arayışı içine giren kadınları yalnızca korseden kurtarmaya çalışmıyordu. O, kadınları kafalarındaki korselerden, onları erkeklere bağımlı kılan ruhsal tembellikten kurtarmak istiyordu. “Moda, yalnızca kıyafetlerde var olan bir şey değil. O, her yerde. Moda, fikirlerle ilgili, yaşam şeklimizle, etrafımızda olup bitenlerle ilgili bir şey” diyen Chanel, müşterilerine yalnızca yeni bir seri kıyafet değil, bir fakındalık sunmak istiyordu. Chanel, moda dünyasında yaptığı devrimlerin yanında özel hayatıyla da dikkat çekiyordu. Evli bir düke aşık olan ve dük karısından boşanıp kendisiyle evlenmediği için intihara kalkışan Chanel, makası tam karnına batıracakken aynada kendisini gördü ve saçlarını kesti. Bir gün ata binerken uzun, kabarık elbisesini sinirlenerek ortadan ikiye kesti ve böylece ilk kez kadınların pantolon giymesi fikrini ortaya attı. Yaşadığı dönemde yalnızca hayat kadınlarına özgü olan kırmızı ruj sürdü. Etrafındaki erkekler ne kadar onu yönettiklerini düşünseler de, onların toplumdaki baskınlığına karşı açtığı savaşını yine onları kullanarak kazandı. Bu kadar üne sahip olmasına rağmen pek mutlu olmadığı bilinen Chanel’in “Sahip olduklarım yerine düzgün bir kocam olmasını isterdim” demesi bunu kanıtlıyor. İlk defilesi ayın beşinde yapıldı ve ertesi gün basından büyük ilgi gördü. Bu yüzden uğurlu rakamı beş olarak kaldı ve her defilesi hâlâ ayın beşinde yapılıyor. Giderek ünlenen Chanel, parfüm ve kozmetik işine girdi. Bugün hâlâ çok ünlü olan “Chanel No.5” parfümünün adı da, uğurlu rakamından geliyor. 21 Nisan’da Fransa’da vizyona giren “Coco Avant Chanel”, gerek göz dolduran kostümleriyle, gerekse oyuncuların performanslarıyla eleştirmenler tarafından beğeni topladı. Film, daha önce Chanel hakkında çekilmiş filmlerden farklı olarak onun Paris’e yerleşip ünlü olmadan önceki yaşamından kesitler sunuyor. Chanel kostüm arşivleri ve markanın bugünkü temsilcisi Karl Lagerfeld’in Chanel için hazırladığı koleksiyonların kullanıldığı filmde, Chanel tarzının tüm set öğelerinde kullanıldığı söyleniyor. Anne Fontaine’in yönetmenliğini yaptığı filmde Chanel’i, “Amélie” filminin masum yüzü olarak tanıdığımız Audrey Tautou canlandırıyor. Chanel’in hayatını önemli bir şekilde etkileyen iki sevgilisi Etiénne Balsan ve Arthur “Boy’ Capel’i de sırasıyla Benoît Poelvoorde ve Alessandro Nivola beyazperdeye taşıyor. Verdiği röportajlardan birinde filmin devamını çekerek bir Chanel serisi oluşturmak istediğini söyleyen Audrey Tautou, “Yeterince yaşlanınca belki onu tekrar oynayabilirim. Hayatının son dönemlerinde, kaba ve yalnız bir insan haline geldiğinde çok ilginç biri olmuş. Bence kendinden bir karikatür yaratmış ve bu gerçekten ilham verici” diye ekliyor. ‘Kendinden bir karikatür yaratmış’ Misafir çizer: Akdağ Saydut Durumsal vaziyet İnsan düşünen hayvan diyolar.. hakkaten ööle mi? Efendim olur..insanlık hali.. kamilmasaraci?gmail.com Kanyon’da uzay macerası Kanyon çocuklara Eylül ayında büyük bir eğlence sunuyor. 20 Eylül tarihine dek Kanyon B2 katında yer alacak olan ‘Kids On The Moon’ etkinliğinde uzay ve ay modülleri ve birbirinden ilgi çekici sergiler bilim meraklısı çocukları bekliyor. İçi uzay ve uzay mekiği paneli görüntüsü ile dekore edilmiş modülün girişinde çocuklar görevliler tarafından karşılanacak ve her biri mini uzay kıyafetleri giyerek uzay macerasına adım atacaklar. Uzay oluşumu, dünya ve güneş sistemi hakkında hayal dünyalarını geliştirecek keyifli bir sunum izleyecek olan çocuklar kendilerini bir anda uzayda bulacaklar. Orijinaline birebir benzeyen astronot giysisi ve başlığı içindeki genç astronotlar modülün içine girdiklerinde ay yüzeyinde yürüyormuş gibi ‘uzay simülasyonu’ da yapabilecekler. Modülde aynı zamanda ‘ayda ufak sıçramalar’, ‘küçük ay taşları arayışı’ gibi pek çok çeşitli aktiviteler de gerçekleştirilecek. Etkinlik süresince uzay tarihinin önemli fotoğraflarının yer aldığı bir sergi de meraklıları tarafından gezilebilecek. Sergide Buzz Aldrin’in Sessizlik Denizinde ilk ay bayrağına bakarken Neil Armstrong tarafından çekilen fotoğrafının yanı sıra; uzay gemisi çağının en ünlü fotoğrafı olarak kabul edilen 1985’te Kaptan Bruce McCandless’in İnsanlı Manevra Birimini bağlantı olmadan uçururkenki fotoğrafı da olmak üzere 14 önemli imzalı uzay fotoğrafı bulunuyor. Chanel’i canlandırırken kendi yorumunu katmakta ısrarlı davranan Tautou, oyunculuğunun etkilenmemesi için Chanel’in yalnızca biyografisini okumuş ve fotoğralarına bakmış. Tautou’nun, Chanel’in zarif dış görünüşünün arkasındaki sert kadını çok iyi canlandırdığını belirten eleştirmenler, filmdeki sorunun genel bir kasvet havası olduğunu söylüyorlar. Bunun, diğer kadınların renk cümbüşü yaratan kıyafetlerinin arasında Chanel’in sade giyiminden de kaynaklanmış olabileceği belirtiliyor. Diğer bir olumsuz eleştiri de Chanel’in hayatında yoğunlaşılması gereken bazı çok önemli olayların atlanmasına getiriliyor. Fakat filmin yapımcıları bunun Chanel’in yalnızca 20’li yaşlarına odaklanılan bir film yaptıklarından kaynaklandığını söylüyorlar. Türkiye’de vizyon tarihi henüz kesinleşmeyen film hakkındaki genel görüş ise görsel öğeler ile tüm oyuncuların iyi performansının filmi görülmeye değer kıldığı yönünde. Ayrıca etkileyici bir müziğe sahip olan film, 2009 Dünya Film Müzik Ödülleri’nde En İyi Beste Ödülü’ne aday gösterildi. ‘Tautou rolünü iyi canlandırdı’ C MY B C MY B Chanel hakkında bilinmeyen bir diğer ilgi çekici şey ise, 19301945 yılları arasında Türk askerinin kıyafetlerinde yenilikler yapmak isteyen Atatürk’ün, yaptığı araştırmalar sonunda o sıralar tasarımlarıyla tüm dünyada konuşulan Chanel’e Türk Silahlı Kuvvetleri için yeni bir tasarım yaptırması. TSK kıyafetlerinin son tasarımını yapan Arzu Kaprol da, kıyafetlerde beğendiği ve değiştirmek istemediği kısımların TSK’nin ilk tasarımcısı hep Chanel tarafından tasarlananlar olduğunu söylüyor. Salt bir moda tasarımcısından çok öte, bir tarz yaratıcısıydı Chanel. Ölümünün üzerinden 38 yıl geçmesine rağmen moda dünyasındaki etkileri hâlâ şiddetli bir şekilde sürüyor. Bunun nedenini, kendi sözleriyle de açıklamak mümkün: “Moda geçer; kalıcı olan şey stildir.” [email protected]
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle