19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

CUMARTESI 04 27/6/07 15:57 Page 1 CUMARTESİ EKİ 4 CMYK 4 30 HAZİRAN 2007 CUMARTESİ azı kavramlar vardır ki; mütemadiyen dilimize perseng olmasına karşın anlamlarına has buluşmalar yaşayamazlar. Son 20 yılımıza damgasını vuran “underground” kavramı da bunların en başında gelenlerindendir. Rock müziğin Batı merkezli olması sebebiyle kullanılan kavramlar da APTÜLKADİR yabancı sözcüklerden ELÇİOĞLU oluştuğu için yaşam içinde Türkçe mealine uygun kullanım şansı da yitince, işin vahameti daha da büyür. İçeriğini herkesin kendi kafasına uygun uydurduğu bu kavramlar içi boş ama bir okadar da kıymeti kendinden menkul bir dokunulmazlık yaratarak hükmünü sürdürür. Bu kavramlar o kadar eklektik ve israfçı kullanılır ki, gerçek anlamda kullanılma gereksiniminde de yitip gider. Bu karmaşa içinde bu kavramları ilk kez ve mealinin açılımına uygun hayata geçirenler de hoyratça meçhuller tarihine gömülür gider. Vakti zamanında Bülent Ortaçgil ve Fikret Kızılok’un gerçekleştirdiği ve “underground”ın içini dolduran “Çekirdek Sanat Evi” deneyimi buna en güzel örnektir. Onlar 80’lerde arabeskin hakimiyetinde tıkanan müzik sanayinin dışında kalarak “Çekirdek” adını verdikleri atölyelerinde üretimlerini sürdürmüşlerdi. Onlardan yıllar sonra gelen yeni kuşak müzisyenler ise Batı’dan görüp imrendikleri “underground”a moda diye sarılacaklardı. Ve şimdi gelinen noktada ise tek sesli medya ve tıkanan müzik sanayimizin içinde “underground” kendini göstemesi gerekirken etrafta derin bir sessizlik hakim diyebiliriz. Adasına gizlenen rock B Konser Radar Live, Duman konseriyle başladı... ‘Radar Live 07’ dün Duman konseriyle başladı. Festival kapsamında bugün, yarın ve pazartesi günü, Kilyos Solar Beach’e saat 10.00’dan itibaren birbirinden önemli müzik toplulukları ve DJ’ler konuk olacak. Worldcard ana sponsorluğundaki festivalde bugün, Nouvelle Vogue, The Magic Numbers, The Rapture, Easy Star All Stars, James ve daha birçok grup müzikseverlerle buluşacak. Yarın ise, Piano Magic, Plan B, The Rakes, Juliette Lewis and The Licks, Kelis, Cocoroise, Radio Slave ve Groove Armada başta olmak üzere pek çok topluluk İstanbulluları coşturacak. Pazartesi günü de festivalin yıldızı Marilyn Manson sahneye çıkacak. Radar Live’de çadırla konaklama imkanı da var. (0216 556 98 00, tek günlük biletler 62.50 YTL, 3 günlük kombine bilet 122 YTL, kombine + kamp bileti 144 YTL) Thomas Anders, Bursa Festivali’nde Uluslararası Bursa Festivali kapsamında 4 Temmuz Çarşamba akşamı gerçekleşmesi planlanan Gypsy Kings konseri, topluluğun solisti Nicolas Reyes’in ses tellerinde meydana gelen ani bir rahatsızlıktan dolayı iptal edildi. Festivale Gypsy Kings yerine, ‘Cheri Cheri Lady’, ‘You Can Win’, ‘If You Want’ ve ‘Atlantic is Calling’ gibi şarkılarla efsane haline gelen Modern Talking’in unutulmaz ismi Thomas Anders konuk olacak. Anders 3 Temmuz Salı akşamı vereceği konserde, Modern Talking ile beraber seslendirdiği şarkıların yanı sıra, 80’li yılların unutulmaz parçalarını da müzikseverlere sunacak. GÖNÜLLÜ HAPİSLİK Türkçe meali olarak “yeraltı” diye çevirebileceğimiz “underground” kavramı bizde Batı’daki içeriğinden farklı durumlar hissettirir. “Yeraltı” denilince çoğunlukla aklımıza mafya benzeri şeyler gelir ki, hakim müzik sanayimiz zaten onlarla dans halindedir. Batı’lı tıkanma ya da işgal dönemlerinde yeraltına inmek esası oluştururken bizde bunun benzeri kendi köyümüze ya da adamıza çekilmekle eşdeğerdir. O ada ya da köye çekilir güç toplarız. Şimdi tıkanan müzik sanayimizde yer bulamayan müzisyenler de taviz vermeden kendi müziğini sunmak için, kent insanının adası ve köyü olan odalarına kapanarak üretebiliyorlar. Odalarına kapanarak yaşadıkları gönüllü hapisliklerinde oluşturdukları çalışmalarını da ya internetten ya da ufak çaplı ama bu niteliklere önem veren müzik şirketlerinden dinleyicilerine ulaştırabiliyorlar. Rock müzisyenlerimizden Gökalp Baykal da bunlardan biri... “Yağmuru Beklerken” isimli albümünü bu şartlarda oluşturup nitelikli müzk kitapları çıkarmaya çalışan Arkaplan Müzik Basım Yayın’dan da bunu dinleyicisine ulaştırmayı başarmış. İLKLERİN MİMARI Gökalp Baykal ismi rock maceramızda yeni değildir. Onun müzisyenlik dışında bir dolu marifeti de vardır. Medarı maişet gemisini yüzdüren mimarlığının yanısıra müzik yazarlığı, dergiciliği de uğraşları arasında yer alır. Ülkemizde “underground” gibi içeriği bir türlü doldurulamayan “fanzin”in de en doğrusunu ve ilkini yapanlardan biridir. Fotokopi yayınlatma kolaylığının içinde sivilceli çocuk dergiciliği diye algılanan fanzini hem rock kültürü içinde hem de ayağı yere basan bir anlayış ve birikimle, bundan 15 yıl önce sunabilmişti. Aynı zamanda öncü bir müzik yazarı ve araştırmacısı olan Gökalp Baykal, 20 yıl öncesinin “Stüdyo İmge” dergisinde bu işin en iyi örneklerini sunabilmişti. Kendisine “Dylanog” demekte fazla bir abartı görmediğim Baykal, ülkemizde en kapsamlı ve de ilk Bob Dylan kitabını yazan kişidir. Gökalp Baykal’ın 20 yıllık birikimini hem akustik hem de elektrik tavırda sunduğu grup müziğini “Yağmuru Beklerken” adını verdiği iki CD’li albümde bulurken ülkemizde de nitelik arayışına duyulan hasrete kavuşmanın kıvancını da yaşabileceksiniz. Disco müziğin kraliçesi İstanbul’da Disco müziğinin kraliçesi olarak adlandırılan Gloria Gaynor bu akşam saat 21.00’De Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampüsü’nde konser verecek. Konserde Gaynor müzikseverlere bir süpriz de yapacak. 35 yıllık müzik kariyerinde ilk kez düet yapmayı kabul eden Gaynor, Ajda Pekkan ile birlikte ‘I Will Survive’ı seslendirecek. Şimdiye kadar çıkardığı 22 albümle, dünya çapında 40 milyonu aşan satışa ulaşan şarkıcı, müzikseverleri birbirinden ünlü şarkılarıyla hoş bir yolculuğa çıkaracak. (0216 556 98 00, biletler 150, 110, 85 ve 70 YTL) DON KİŞOT MÜZİK TARİHÇİSİ Ülkemizde her daim sıkıntısı çekilen konulardan biri de müzik yayıncılığı ve tarihçiliğidir. Gündelik tüketimin dışında fazla ciddiye alınmayan bu alandaki eksiklik genç ama “Don Kişot” kişilerce kırılabiliyor. Münir Tireli’de bunlardan biri... Erkin Koray üzerine yaptığı araşştırma ile tanıdığımız Tireli, “Bir Metamorfoz Hikâyesi” adlı kitabıyla da ülkemizdeki grup müziğnin 1957 ile 1980 arasındaki tarihine bilimsel denilebilecek bir hassasiyetle ışık tutabilmişti. Şimdi de onu grup müziğinin 1980’lerdeki macerasını ele aldığı kitabıyla görüyoruz. Böylece Tireli, ülkemizin müzik tarihinde yaşanmış bir dönemi bugünkü ve yarınki kuşaklara taşımış. Cazlı yaz geceleri başlıyor İstanbul’u dinliyor musunuz? kzulal?yahoo.com Bugünlerde kentin dört bir yanından çeşit çeşit melodiler duyuluyor. Ama kulaklarınız sanki bir eksiklik mi hissediyor? Haklısınız; caz olmazsa olmaz. Neyse ki, Uluslararası İstanbul Caz Festivali 3 Temmuz’da başlıyor. Üstelik festival, bu yıl özellikle iki konuda takdiri hak ediyor. Öncelikle program gerçekten başarılı. Çünkü farklı müzik tarzlarını bir araya getiren renkli bir müzik yelpazesi açıyor önümüze. Festivali düzenleyen İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı’nın bu yılki diğer hoş sürprizi ise, yeni konser mekanları belirlemesi. Her yıl kullanılan mekanların yanı sıra, bu yıl İstanbul Modern Heykel Bahçesi, Arkeoloji Müzesi Bahçesi ve yıllar önce yanan Şan Tiyatrosu’nun kalıntıları da konserlere ev sahipliği yapacak. Ayrıca, Avrupalı ve Türk sanatçıları buluşturacak olan “jam session”ların yapılacağı Fransız Kültür Merkezi’nin Norah avlusu, bir tür caz kulübüne Jones dönüşecek. Olimpia’dan sonra Parkorman’da düet Akdeniz müziğinin romantik yıldızı Enrico Macias ve Türkiye’nin divası Ajda Pekkan, 6 Temmuz Cuma akşamı saat 21.00’de Parkorman’da konser verecek. Daha önce 1976 yılında Olimpia’da ilk kez birlikte düet yapan ikili, 31 yıl sonra ikinci kez aynı sahneyi paylaşacak. Yaklaşık 3 saat sürmesi planlanan konserde, Macias ve Pekkan en güzel şarkılarını müzikseverler için seslendirecek. (0216 556 98 00, biletler 190, 134, 100 ve 78.50 YTL) ZÜLAL KALKANDELEN önce Açıkhava Sahnesi’ndeki konserde herkesi büyülemiş ve artık çok da özletmişti kendisini. Rock müziğin bu zarif beyefendisi, art rock’ın efsanevi grubu Roxy Music’in solisti olduğu yıllarda, çarpıcı şarkı sözlerine eşlik eden buğulu sesi ve karizmasıyla gönüllerde taht kurdu.Uzun süredir solo Terence Blanchard Bryan Ferry BU KONSERLERE DİKKAT Şimdiye kadar programı incelemek için fırsat bulamayanlara küçük bir favori listesi vermekte yarar var. “Mutlaka görülmeli” anlamında altı kırmızı kalemle çizilen ilk isim Robert Plant. Evet o; rock tarihinin en büyük topluluğu Led Zeppelin’in karizmatik vokalisti. Led Zeppelin’in dağılmasından sonra solo çalışmalarını sürdüren Plant, 4 Temmuz’da bu defa grubu The Strange Sensation ile Açıkhava Sahnesi’ni inletecek. “Whole Lotta Love”ı Robert Plant’ten canlı dinlemenin yaratacağı zevki düşünsenize! Listede adı görülünce heyecan dalgasına yol açan ikinci isim Bryan Ferry. Yedi yıl Antony Hegarty çalışmalarını sürdüren Ferry’nin Spike bu konserinde son albümünde Lee yorumladığı Bob Dylan şarkılarını da seslendireceğini tahmin ediyorum. “Knockin’ On Heaven’s Door”u söyler mi dersiniz? Yanıtı 5 Temmuz’da alacağız. Favoriler listemin üçüncü sırasında Antony and The Johnsons var. Avantgarde ve kabare tarzını mükemmel bir şekilde birleştiren grubun solisti Antony Hegarty eşsiz bir sese sahip. Altı yıl önce o sesi ilk duyduğum anı hala hatırlıyorum. Büyülenmiştim. “I Fell In Love With A Dead Boy”u söylüyordu. O günden bu yana yakından izlediğim müzisyenlerden biri oldu Antony. Bir tek bu şarkı değil, seslendirdiği her şey çok dokunaklı. Çünkü o yalnızca şarkı söylemiyor, şarkıları yaşıyor. Kesin olan şu ki, 8 Temmuz’da Şan Tiyatrosu’nun kalıntıları arasında muhteşem bir festival gecesi yaşanacak. Festivalin bu yıl hemen herkesin merakla beklediği bir konuğu var: Arif Mardin’in prodüktörlüğünü yaptığı ilk albümü “Come Away With Me” ile 6 dalda Grammy kazanan Norah Jones. Henüz daha tanınmadığı dönemde, 2000 yılında caz müzisyeni İlhan Erşahin ve grubu Wax Poetic ile yine İstanbul Caz Festivali’ne katılan sanatçı, aradan geçen yedi yılda büyük yol aldı. İlk adını duyurmaya başladığı sıralarda, ısrarla yalnızca ünlü Hintli müzisyen Ravi Shankar’ın kızı olarak tanınmak istemediğini söylüyordu. Nitekim bunu başardı; bugün artık dünyanın en iyi kadın vokalistlerinden biri olarak değerlendiriliyor. Hem geçtiğimiz aylarda yayımladığı ikinci albümüyle, hem de bu yıl Cannes Film Festivali’nin açılışında gösterilen “My Blueberry Nights” adlı filmdeki başrolüyle son günlerde adından çok söz ettiriyor. 1 Ağustos’ta Açıkhava Sahnesi’ne giderseniz, caz, country, blues ve folktan karışık tatlar sunan tam bir müzik ziyafetine hazır olun. 17 Temmuz akşamı Sepetçiler Kasrı’nda çok ilginç bir proje gerçekleştirilecek. Sosyal içerikli filmleriyle tanınan ünlü yönetmen Spike Lee’nin filmlerinden özel görüntülerin sergileneceği gecede, usta trompetçi Terence Blanchard ve grubu İstanbul Oda Orkestrası ile birlikte çalacak. Konserin ayrıca dünyaca ünlü üç konuk vokalisti var: Caz şarkıcısı Patti Austin, soul ve R&B’nin yeni seslerinden Bilal ve Zambiya esintili müzikleriyle Hil St. Soul. Gecenin ev sahipliğini ise Spike Lee üstlenecekmiş; hayranlarına duyurulur. Erçetin Alaçatı’da Candan Erçetin, bu akşam saat 23.45’te Babylon Alaçatı’da konser verecek. 1990’lardan bu yana yaptığı her albüm ile satış listelerinde aylarca zirvede kalan sanatçı, Alaçatı’daki tatilcileri şarkılarıyla mest edecek. Kariyerinin 10. yılını TürkYunan ezgilerini birleştirdiği, buram buram Ege kokan ‘Aman Doktor’ albümüyle kutlayan Erçetin, en beğenilen şarkılarını müzikseverler için seslendirecek. (0216 556 98 00, biletler 39 YTL) RİFAT MUTLU rifatmutlu?gmail.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle