Katalog

29EKIM0809 26.10.2013 02:58 Page 1 8 DUNYA Salı 30 Ekim 1923 HAKİKAT GAZETESİ B Faşistlerin merasimi ve MUSSOLİNİ’NİN NUTKU rasimine iştirak etmektedirler. Başvekil Mösyö Mussolini’yi tebrik eden kumandanlık erkanı, milis kuvvetleri, siyah gömlekliler, büyük caddede geçit yapmışlardır. Mussolini meydanın ortasında kurulmuş olan kürsüye ilerlemiş ve bütün İtalyan halkına hitaben bir nutuk irad etmiştir. Bu nutkunda faşistliğin mutlak idareyi takviye, kilisenin nüfuzunu artırma ve orduda hürmet ve sadakat temin eylediğini söylemiş, faşizmin, bazı kimselerin zannettiği gibi 12 ay değil 60 sene iktidarda kalacağını beyan etmiştir. Mösyö Mussolini "Yaşasın Kral, yaşasın Faşistlik, yaşasın İtalya" nidasıyla sözüne nihayet vermiştir. Akşam üzeri şehir fevkalade şenlik içinde çalkanmış ve her taraf bilhassa Piyaza dö Mo, müstesna bir surette elektrikle aydınlatılmıştır. binlerce halk, müzikalarla tezahürata iştirak etmiş ve milli şarkıyı terennüm etmiştir. Mösyö Musolini şerefine yapılan tezahürat gece yarısına kadar devam etmiştir. ugün Milan’da, faşistlerin Roma üzerine yürüdükleri ve iktidara geldikleri günün yıldönümü, fevkalade muhteşem bir merasimle kutlanmıştır. Bayraklarla süslenmiş olan Milan şehri, büyük bayram günlerine mahsus bir manzara arz etmektedir. Halk ve cemiyetler, faşistlerin zaferini kutlama me Selanik'te Müslüman muhacirler sokakta sürünüyor Selanik'te soğuk şimdiden şiddetini hissettirmeye başlıyor. Kış şimdiden kendini gösteriyor ve ilk Vardar fırtınası ile tamamen hükümran olacağı hissediliyor. Selanik'te açıkta yaşayan, mevsimin bütün merhametsizliklerine maruz bulunan Rum muhacirlerinin adedi binleri aşıyor. Bu zavallılar titreyerek, inleyerek yaşayabiliyor. Fakat onları koruyan var. Açıkta yatan mülteci İslam köylüleri ise her ihtimamdan azade bırakılmış ve acınacak haldedir. Rıhtım boyunca bekleşen yüzlerce Türk köylüsünün aralarına sokularak ne beklediklerini sorduk: "Hiç" dediler. "İzmir’den geri çevrilmiş muhacirler varmış diyorlar da... Vapur gelir mi diye bakıyoruz." "Nerede oturuyorsunuz?" "Hiçbir yerde oturduğumuz yok. Bazılarımız Hisar Camii’ne sokulabildik. Çoğumuz açıktayız. Hamza Bey gibi büyük bir cami var ama bizi içeri alırlar mı hiç? Zavallılar! Şikayet etmesini bile bilmiyorlar. Fakat fenası, bu biçareleri düşünen kimsenin bulunmamasındadır. Bunlar Kalkış taraflarından gelmişler. Anlattıklarına göre kır köyleri böyle boşalmış. Buradakiler, Yardımlı, Durmuşlu, Karamatlı, Vayisli, Mahmudlu, Elenlerli, Saraylı, Marşalı, Onvallı, Boçalı, Putraşlı, Kösemusalı... ve sair mahallenin sakinleridir. Bu Müslümanların bir cemaat heyeti yok. Bunlara bir tek camimizi olsun bina edecek hiçbir mercileri yok, yazık! Hiç olmazsa böyle barınacak yeri kalmayan zavallıların Hamza Bey Camii'nde iskanına, Hükümet’in himmet etmesini istirham ederiz. Türk kadınlarıyla evlenmiş İranîler Şehrimizdeki İran Sefarethânesi Müsteşârı Cevad Han, dün gazetecilere uzun beyanatta bulunmuştur.Müsteşarın ifadesine göre bütün Türkiye'de 15 bin, İstanbul’da ise 6 bine yakın İranî vardır. Lakin İstanbul'dakilerin çoğu gitmiş ve bugün ancak 2 bin İranî kalmıştır. Yüze yakın İrani'nin Türk kadınlarıyla evlendiğini belirten Cevad Han, buna mukâbil İranlı kadınlarla izdivâc etmiş Türklerin de mevcut olduğunu söylemiştir. Cevad Han, Türk kadınlarıyla evlenen İran tebasının ya tabiyetlerinden ayrılmaları yahut sınırdışına çıkarılmaları hakkındaki karardan bahisle şöyle demiştir: “İzdivaç, Hazreti Âdem’den beri devam eden bir şer‘î emirdir. Fakat kaydı şartla izdivaç olamaz. Hiç kimse mecburî şerâit dâhilinde evlenmeye mecbur tutulamaz. Türk kadınlarıyla evlenmiş İraniler’in tabiyetlerini terk etmekle sınır dışına çıkarılmak tercihine zorlanmalarına gelince, mesela İran hükümeti, kendi teb‘asından bir İranî’yi, bir Türk kadınıyla izdivaçtan men etmez. Biz Türkler’e karşı azamî iyiniyetlerle mütehassıs bulunuyoruz.Muhterem Türk matbuatından bizim hassasiyetimizi Türk hükumetine bildirmesini rica ederiz”. İran Sefarethanesi Müsteşarı Cevad Han’ın beyanaatı: