06 Ocak 2025 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Yıldırma Girişimleri ve Ali Galip Olayı masya’da önemli kararlar alınırken, İstanbul’da da Mustafa Kemal’in görevden alınmasına ilişkin haberleşmeler devam ediyordu. Dahiliye Nazırı Ali Kemal Bey, henüz kesinleşmiş böyle bir karar yokken Mustafa Kemal’in görevden alındığını, dolayısıyla kendisiyle hiçbir resmi muameleye girişmemek gerektiğini bildiren bir genelge yayınlamış, bu genelgenin etkisi altında kalan kimi çevreler de hemen Mustafa Kemal aleyhinde propaganda ve faaliyete başlamışlardı. İşte bu kişilerden biri, İstanbul’dan Elazığ valisi olarak gönderilmiş olan Miralay Ali Galip Bey’di. Söz konusu genelgenin hazırlandığı sırada Sivas’ta bulunan Ali Galip, orada hemen kendine kuvvetli taraftarlar bulmuş, Dahiliye Nezareti’nin emri haber alınır alınmaz faaliyete girişip sokaklara Mustafa Kemal’in “hain, asi, muzır bir adam” olduğuna dair ilanlar astırmıştı. Bu sırada halen Amasya’da bulunan Mustafa Kemal, Sivas’taki bu hareketten 25 Haziran günü haberdar oldu ve aynı günün A gecesi emir subayı Cevat Abbas Bey’i çağırarak sabah gün ışımadan Amasya’dan güneye doğru yola çıkacaklarını, bu hareketin tamamen gizli tutulmasını ve gerekli hazırlıkların yapılmasını söyledi. Bir yandan da alınacak önlemler üzerine görüşülmeye başlandı. 5. Tümen komutanı o gece seçme subay ve erlerden olabildiğince kuvvetli bir atlı piyade birliği oluşturacak ve birliğin Tokat üzerinden Sivas’a gönderilmesini sağlayacaktı. Mustafa Kemal ve arkadaşları da sabah otomobille Tokat’a hareket edeceklerdi. Bütün bunlar hiçbir yere telgrafla bildirilmeyecek ve mümkün olduğu kadar gizli tutulacaktı. 26 Haziran günü Amasya’dan yola çıkan Mustafa Kemal, Tokat’a varır varmaz telgrafhaneyi kontrol altına aldırarak, gelişinin Sivas’a ve hiçbir yere bildirilmemesini sağladı. Gece Tokat’ta kalındıktan sonra 27 Haziran günü altı saat kadar süren bir yolculuk için Sivas’a doğru hareket edildi. Mustafa Kemal, Sivas valisine Tokat’tan Sivas’a hareket ettiğini bildiren açık bir telgraf yazdı. Telgrafta özellikle yola çıkış saatini de bildirdi; ancak bu telgrafın, yola çıkışından altı saat sonra çekilmesini talep etti ve o zamana kadar hiçbir biçimde Sivas’a bilgi verilmemesini sağlayacak önlemleri aldırdı. Telgrafın iletildiği sırada tam da Mustafa Kemal hakkında ne gibi işlemler yapılacağını görüşmekte olan Ali Galip Bey ile Vali Reşit Paşa, haberi aldıklarında bir telgraftaki hareket saatine, bir de kendi saatlerine baktılar; hesaba göre Mustafa Kemal şehre gelmiş olmalıydı. Ali Galip Bey, Reşit Paşa’nın “Haydi öyleyse, gidip tutuklayın” demesine, “Ben tutuklarım dedimse, benim şehrimde olursa tutuklarım demek istedim,” şeklinde cevap verince, odada toplanıp merakla bekleyenleri telaş kapladı. Sonra hep beraber gidip Mustafa Kemal’i karşılamaya karar verdiler. Şehir ileri gelenlerinin güzel bir karşılama töreni hazırlayabilmek için biraz zamana ihtiyacı vardı; oysa hesaba göre Mustafa Kemal şehre çok yaklaşmış olmalıydı. Bu 78
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle