Katalog

SlVASET 84 HP'nin "imzacılar"ı duvara çarptı HASAN UYSAL günden A nkara HP'ninvekurulduğusüren heberı devam eden ıçten ıçe saplaşma sonunda su yüzüne çıktı önce "imzacılar" olayı, ardından ANAP'tan ayrılacaklarla bırlıkte özal hükümetı yerıne "milli koalisyon" oluşturma tasarısı, HP ıçınde neredeyse kemıkleşmeye yüz tutmuş ıkı grubu somut bır şekılde karşı karşıya getırıverdı Bılındığı gıbı yerel seçımlerden büyük oy kaybıyla ve moralsız çıkan HP'lıIer, nısan ayında yaptlan genışletılmış kurucular kurulunda, "partiyi sağa oturtmakla" suçlanan, çoğunluğu DM kökenlı başkanlık dıvanını oyları ıle değıştırmışlerdı. Yenı göreve gelen gruba Yeni Alılımcılar Genel Başkan Necdet Calp de karşıydı Genel başkan yardımcılığına seçılen Kenan Nehrozoğlu, HP'nin bundan böyle sosyal demokrat çızgıye oturacağını, partının yıtırdığı saygınbğın yenıden kazandırılacağını, ülkeyı büyük tehlıkelere doğru çeken özal hükümctıne karşı beklenen muhalefetın yapılacağını acıklıyordu Genel sekreter Prof Aydın Gurkan da, başta örgüt kurulmayan ılçe ve ıllerde örgütün kurulacağını, çalışmayan, yeterlı olmayan, partı polıtıkasından genye düşmüş, çevrede benımsenmemış örgütlerın güçlendırıleceğını ya da reorganızasyona tabı tutulacağını söylüyordu HP'nin yenı yönetımı, özellıkle basında yer alan demeçlerı ıle partının en azından kendı programına uygun yapıya kavuşmasına çaba gösterırken, karşılarına bu kez parasızlık dıkılıyordu Para nereden bulunataktı? Partılere devlet yardımı yapılması konusunda, ANAP'ın HP'den önemlı tavızler alacağı ya da ısteyeceğı görüşü, partı yönetımını başka kandllara yöneitecektı Başbakan özal'ın son lran gezısıne katılan Ge nel Başkan Yardımcısı Kani Burke ışadanı ları ıle ıyı bır dıyalog kurmuştu Acaba ışverenlerden maJı destek sağlanabılır mıydı? Geçtığımız hafta HP'lı bır Sınop mılletvekılıyle bır Mardın mılletvekılı aynı amaçla Istanbul'a gıdıp, sanayıcılerle görüştüler Görüşmede para yardımı konusu gün deme gelmemıştı ama daha sonrakı adımlar bunu gerçekleştırebılırdı "Bnnca zamandır yaptıklarııııızııı ıçine okııclular" bır yazı hazırlanmıştı Calp'e teslım edılen bu çalışma bır süre sonra ortadan kaybolacaktı Yerıne aynı görev bu kez Reşit Ulker, Nuri Uzel, Yaşar Aysev ve Kemal Gokçora'dan oluşan bır komısyona verılecektı Böylece ayrılığın ilk çekırdeğı oluşuyordu Daha önce Calp'ten partıyı kurdukları halde destek yerıne köstek gören, vetolu kurucular Engin Aydın, Aytekin Yıldız, Turhan Temuçin gıbı "demokralık sol" grup Aydın Güven Gürkan'larla bırleşmışler, yerel seçımlerden sonra gelışmeler nedenıyle, "gobekçi" grubu altetmeyı başarmışlardı Calp bu ısbırlığının gelecek te kendısını koltuğundan edeceğını, bu ış bırlığının yflnetımde olmasının "bır yerlerı de" rahatsi7 ettığım, bunun gelecekic "başına konuşmasını bekledigi talıh kusunu" ürküteceğını tahmın edıyordu Söz konu su ayrılıkların bellı başlı noktaları şöyleydı Göbekçıler bırleşme konusunda kesın tepkı gösterıyorlardı Gurkan gıubu tüm demokratlarla ışbırlığıne gıdılmesıne taraftardı Göbekçıler Sosyalıst Enternasyonal'e gırılmesıne kesın karşı ıken, Gurkan grubu bunun aksını savunuyordu Göbekçıler ekonomık görüşlen ıle ka patılan Güven Partısı'nın görüşlerıne yakın olan görüşlen savunurken, Gurkan grubu ekonomık görüşün yalnızca devletçılıkle sınırlı kalmaması gcrektığını kayde derek, bağımsız ekonomık ılışkılerden yana tavır koyuyorlardı Göbekçıler demokratıkleşme surecın de daha hızlı gıdılmesı gerektığını savunan Gurkan grubunu, acelecı ve aşırı buluyorlardı Göbekçıler Gurkan grubunu "partiyi sola çekiyor" ve "sol guçlerle ışbirligi yapıyor" dıye suclarken, Gurkan grubunda da karşı grup i(,ın "muva/aalı"yd da "gorevliler" tanımlaması getırılıyordu "İmzacılar" olayı yenılgı nedenıyle "şimdilik" durulmuşken bu kez gündeme "ANAP"tan ıstıfa edenlerle bırlıkte oluşturulacak "Mıllı Koalisyon" olayı gelıvermıştı Sabit Batumlu'nun başını çektığı 7 mılletvekılı baştan berı eskı Başbakanlar dan bağımsız mılletvekılı Bulend Ulusu ıle sıcak temaslarını sürdürürken, bu kez olay daha genış alanlı çıkıvermıştı Partı yönetımıne göre, mıllı koalısyonda yer alacak HP'nin şımdıkı yönetımının düşürülmesı önerılmıştı Bu yaklaşımla, "imzacılar" olayına bakıldığında doğru sonuçlar çıkıyordu Imzacılardan Günselı özkaya'nın söyledıklen olaylara önemlı ölçüde ışık tutuyordu "Tahminlerle, kulaktan dolma bilgilerle, gayri ciddi yaklaşımlarla sagolsun bazı arkadaşlanmız olayı zamansı/ açıga çıkarttılar. Kimileri aralannda bakanlık bıle paylaştılar. Olay her yere yayıldı. Tabıı >ımdi adamlar da onlemlerinı alacaklar Bunca zamandır yaptıklarımızın içlne de okudular. Bu konudakı durumlar en azından eylul ekime kadar donmuşlur bana kalırsa." 1314 imza loplamıştım. Ama sonra sapıthrdılar. Fakat Sabit Batumlu'nun bizle alakası yok. Harekete golge duşurmek için onun adı veriliyor. Şimdi bundan vazgeçtik Necdet Calp'de bildiginiz gibi onlardan yana tavır koydu." özkaya'yı asıl kızdıran olay Calp'ın tavrıydı Çünkü bılındığı kadarı ıle yönetıme karşı çalışmayı Calp başldtmıştı Günselı özkaya ıle aıle toplantılarında haftanın en az Uç günü beraber oluyorlardı Ama Calp, onları en azından bu konuda teşvık etmış, ancak grupta bu hareket büyük çoğunlukla tepkı görünce cark edıvermeyı uygun bulmuştu tmza olayı basına yansıyıp ertesı gün grup toplantısında konu edılmce, "imzacılar" eleştırıye yeltenmışler, ancak hıç beklemedıklerı bır karşı koyma ve tepkıyle karşılaşmışlardı HP'de, ayrılıkçı grup olayı, partının kuruluşdan hemen sonra ünlü TV konuşmasından ve genel seçımlerden önce, HP Ge nel Başkanı Necdet Calp'ın bır davranışından ılk ucu vermıştı Partı seçım bıldırgesını oluşturmak amacıyla Aydın Guvcn Gıirkan, Enver özcan, Cahit Tutum ve lulay öney'den oluşan bır komısyon çalışmalara başlamış, sonuçta 100 sayfalık Milletvekili bekletilmez, kasılan bakan unutulur 23 MAYIS 1984 nkara Malıye ve Gumrük Bakanı "ustad" Vural Arıkan, neşesı ve espnlerı ıle Mıllet Meclısı'nın "gulu" halıne geldı Meclıse geldığı zaman, mılletvekıllerı ve gazetealer etrafmı alıp en son fıkralarmı dınlemekten zevk alıyor Ancak, bağımsız mılletvekılı Ruştu Şardağ, Malıye ve Gümrük Bakanını maka mında zıyarete gıdınce neler oldu ? Bunu tutanaklardan ızleyelım, beraberce BAŞKAN Sayın Malıye Bakam'nın ve diger bazı bakanlann, mılletvekillerine karşı tııtumu konusunda İzmır milletvekili Sayın Ruştu Şardag. Buyurun efendım. (HP sıralarından alkışlar). RÜŞTÜ ŞARDAĞ (İzmır) Sayın Başkan, Yuksek Meclısin saygıdeger uyeleri; Geçen gun Milli bğıtım Bakanlığı'na gittim, memleket meseiesiyle ilgili bir hususu göruşmek ıstedım. Milletvekilleri zaten şahsi, kışisel maksatları içın bakanları tacız etmezler; çunku sayın bakanlarımızın da işlerı başlarından aşkın. Sayın Milli Kgitim Bakanımız gayet buyük bir anlayışla, milli egıtım meseleleri uzerindeki goruşlerimızı bıldırmek uzere gittigim bu konuşmada, genış bır ilgi, yakın bır ılgı goslerdi; buyuk bir sevgi ile bir saatten fazla konuştuk. Hayatımda Turkiye'de devletten ikl satır yazı ile bir talepte bulunmuş insan degilim. Ama, >ımdi mılletvekılı olunca bazı memleket meselelen ıçın sayın bakanlarımızı rahalsu elmek gerekiyor. Sayın Devlet Bakanımız Kazım Bey'le aynı şekilde görüştıim ve Kultur Bakanı ile goruştum; büyuk bir anlayış içinde bakanlanmızla memleket meselelerını goruşebildik. Bugun, yine önemll bir memlekel meselesi içın Sayın Maliye Bakam'na gıttım. Kartımı gonderdim, içeriye ozel kalem muduru olan sekreter kızımız verdi. "Dıraz bekleyın efendım", dedı. Sonra habergeldi ki, Sayın Malıye Bakanımız arka kapıdan çıkmi} aynlmışlar. Kartımı geriye ıstedım. Arkadaşlar, Malıye Hakanımı/ ehlıdıl bir ınsan. Herkesten fazia onun bır ıncelik gostereceği kanısı ıçındeydım. Orada bekleyen on kişi vardı. On kışıden bırkaç kisı feryat etmeye ba>ladı, "On gundur geliyorum otel koşelerindeyım". Bir tanesi, çok uzuluyorum, soylcmeye leeddup ederim, ama duydugum naklediyorum: Bir Amerıkan şırketinden tutun almak uzere uç gundur Turkiye'ye doviz kazandırmak uzere gelıyorum, "ENKA'dan gelseydım bakan benımle konuşurdu Tabıı ordart gelmedığım ıçın konuşmadı", dedi. Şimdi, ben bir sozu naklettim. Sayın Maliye Bakanımızın dlger bakanlardan farklı bır durumu mu var? Merak edıyorum. Bir milletvekili bekletilmez arkadaşlar. Geçmiş yıllarda da bu olmuştur. Kasılan bakanlar da gelmişlir, olgun bakanlar da gelmiştir. Knsılanlar unutulup gitmıştir, kasılmavanlar, olgun ınsanlar, milletvekillerıyle konuşurken, vatandaşla konuşurken, dışarı çıkıp "Arzun ne evladım9 Ne ıstıyorsun çocuğum 9 " diye teker teker konuşarak gonullerini alan bakanlar da tmzacılar olayı Uzun süredır "göbekçıler" grubu karşı grubun açığını beklerken aradıkları fırsat ellerıne gelmıştı "Partıyı sola çekıyor" savı ıle karşı ııktıkları grup şımdı "isverenlere el açıyor"du Son olarak Aydın Güven Gürkan'ın Sosyalıst Enternasyonal'e katılınabıleceğıne ılışkın demecı, Genel Başkan Yardımcısı Engın Aydın'ın "Aydınlar bıldırısıne" ımza atması, karşı grup ıçın atak fırsatları sayılmıştı "Göbekçıler" grubundan, partı yönetımınden düşürülenlerden eskı Genel Başkan Yardımcısı Gunseli özkaya, Genel Sekreter Yardımcısı Yılmaz Hastürk ıle bırden ortaya çıkıveren Turgut Sözen, üç kanaldan partı yönetımının değışmesı ıçın ımza toplamaya başlamışlardı. Gereklı çoğun luğu bulurlarsa, genışletılmış kurucular kunılunu olağanüstü toplantıya çağıracaklar, partı yönetımını ele geçıreceklerdı Daha çok, kapatılan Güven Partısı'nın ekonomık anlayışına yakın kışılerden oluşan "göbekçıler" arasında partı ı^ınde pek se vılmeycn Reşit Ulker ıle Sabit Batumlu dışında DM kökenlı Ayhan Fıral, Rıza Çakan, Selahattin Taflıoğlu, Turan Beyazıt bulunuyordu lmzacıldrdan Yılmaz Hastürk "Vallahi benım haberim yok" demeyı uygun bulur kcn, Günselı özkaya düşündüklerını açık dçık söylüyordu "Dogru, inuayı uç koldan başlattık. Ben gelmiştir. Sayın Maliye Bakanımız da bu bakanlar içindedir. Onun da bakanlıgı bır gun bitecektir. Kalacak olan şey, davranısları olacaktır. Neden biz bu guzel davranışlara talip olmuyoruz? Bir mılletvckilinin kartı içerideyken, Sayın Bakan'ın arka kapıdan çıkıp gitmesi bir hayli uzucudur. Acaba bu Bakanımız, bır Başbakanımız varken, gerı kalan bakanlann ba>ı ınıdır ayrıca? Merak edıyorum. Yani davranışında ayrı bir hususiyel var mı, olabilir mı? Olmaması lazım. Buyuk Meclise bunu soylerken, butun ınıllelvekıllerının bu konuda bırlık olacagına ınanıyorum. Bağımsız, muhalefete mensup ve Anavatan Partili arkadaşlanmın hepsi milletvekili olması dolayısıyla aynı onunı taşıdıklarına ınandığım için, bu onurlarının kırılmaması bakımından kendi bakanlarını bıraz sıkıştırmalarını ve onlara, Sayın Malıye Bakanımıza biraz daha yumuşak olmasını, ki, ben oyle tahmin ederdım, davranışlarının valandaşa gore biraz daha degişik olmasını ileteceklerini umuyorum. Halkla ilişkiler bınasında bürolar kurduk, diyebilirler. Arkadaşlar, uygulamaya geçildigi zaman bu burolar, sayın bakanlann yukunu hafıflctmek, ışi bir başka cihete havale eylemekten ibaret kalıyor Buradan çare bulamayanlar bakanlık kapısına doluyor. Sayın Maliye Bakanımızın bu tutumu, şahsına ait bır bakanın tutumu olarak buraya getırılmışlır. Guzel davranışlar içinde bulunan bakanlanmı/ da vardır; onlann da ısımlerını saydım, incınmesinı ıslemıyorum Belki buraya çıkar, guzel esprılerle bazı koruışmalar da yapabılır, kendisine saygım da var; ama arka kapıdan çıkıp gilmesi izini silemez arkadaşlar.