Katalog

StYASET 84 II "Politikaya girmekle politikacı ©lıuuııııyor* Sosyal Deınokrasi Partisi (SODEP) Kurucularından, eski Genel Başkan Yardımcısı Oktay Ekşi, 26 mart 1984 giınü siyasi hayattan çekileceğini Cumhuriyct muhabirine açıkladı. Oktay Ekşi, Cumhuriyet'in bu konuyla ilgili sorunlarını yanıtladı: Çekilme kararınızın sebebi nedir? Parti yöneticileri ile aranızda bir gorüş ayrılıgı mı var? EKŞİ Insanlar her "aynlma" kararının altında bir ihtilaf arıyorlar. Benim "Hürriyef'ten ayıılıp politikaya giruıem sırasında da öyle oldu. Oysa başka ııedenlerle ayrılmalar da olur. Nitekim siyasi hayattan çekilme kararımm hiçbir "gorüş ayrılıgı" veya "ihtilafla ilgisi yoktur. Daha açık söylenıek gerekirse, parti yönetiminin bugüne kadarki doğrultusunu ve tutumunu tam aıılamıyla desiekliyorunı. Buna rağmen siyasi hayattan çekilme kararı aldım. Çünkü siyasi inançlarıma uygun bir partinin kurulmasında görev almakla ve o partinin en zor ve en fazla ihtimam isteyen günlerinde sorumluluk yüklenip bugüne ulaşmasına katkıda bulunmakla, bana düşeni yaptığımı sanıyorum. Şimdi partiden fiilen aynldınız mı? EKŞİ Hayır. Parti şimdi bir seçim mücadelesi içindedir. Bu sırada ona var gücümle yardım etmek, borcumdur. O nedenle çekilme kararım, 26 mart sabahından itibaren geçerli olacaktır. Bu kararı ycni mi aldınız? EKŞİ Pek yeni sayılmaz. Ama SODEP'in benim aynlmam nedeniyle zarar görmeyeceği zamanı beklemem gerekiyordu. Şimdi SODEP daha da güçlüdür. O nedenle duşüncemi artık açıklayabilir ve uygulayabilirim. Politikayı bırakmanızın tek sebebi herhalde "artık SODEP güçlendi" düşüncesi değildir. Başka etkenler de bu konuda rol oynadı mı? EKŞİ Elbette... Örneğin "poliıika"ya girmenin mutlaka "politikacı olma" sonucunu doğurmadığını bu dönemde gördüm. Bir başka dcyişle kendimi hep "politikanın icinde bir gazeteci" gibi hissettim, öyle kaldım. Gerçi politikaya ve politıkacıya saygım, eskisine göre daha da arttı, ama onlardan biri olamadım. Çünkü politikacılarda belirli ortak özellikler var: Pek çoğu hem idealist oluyoı hem dc o idealı gerçekleştirmeleri için gereklı noktaya ulaşnıanın kavgasını, olayın yapısına uygun bir biçimdc veriyor. Mevkiini ve yetkisinı, kcncii açısından çok haklı görülebilecek nedenleıle, biraz da kavgacı bir tavırla koruyor. Oysa ben, görevın ııasıl ve kimın elinde daha iyi yapılacağına önem veriyorum. O görevi bendeıı daha iyi yapacak biri çıkaısa bırakmaya ha^ır davranıyorum. Galiba bir eksiklik bu... Politikaya girmekte, "politikacı ol nıak" ayrı şeylermiş dediniz... EKŞİ Evet... A7 önce değindiğim gibi kendimi "politikacı" hissetmedim. Aslında benim bu ikinci olayımdır. Birincisi SODEP kurucusu Oktay Ekşi gazeteciliğe dönüyor haftamn konusması tnsanlar her aynlma kararının altında bir anlaşmazlık arıyorlar. Ben Hürriyet'ten ayrıhrken de böyle olmuştu. Siyasi hayattan çekilme kararımm altında hiçbir görüş ayrılıgı yok. V Sosyal Demokrasi Partisi'nin kurulmasından önceki Oktay Ekşi ne kadar tarafsız yazabiliyor ve ne kadar inandırıcı olabiliyor idiyse şimdiki de o kadar tarafsız ve inandırıcı olabilir. Politikacıların ortak özellikleri var. Pek çoğu hem idealist oluyor hem de o ideali gerçekleştirmek için gerekli noktaya ulaşmanın kavgasını, olayın yapısına uygun bir bi ^ çimde veriyor. j ^ y bırakmıştım. Şimdi, gazetecilik yaparsam, kurucularından biri olduğum partiyi de taral'sız bir gftzle ele^tirmek isterım. Bunun için de parti bağımdan sıyrılmak zorunda>ım. Ama okuyııcu daha dune kadar "parlih" ulan bir kimscnin "tarafsızlık" iddiasına inanır mı? EKŞt Sosyal Demokrasi Partisi'nin kurulmasından önceki Oktay Ekşi ne kadar tarafsız ya7.abiliyor ve ne kadar inandırıcı olabıliyor idiyse, şimdiki de o kadaı tarafsi7 ve inandırıcı olabilir. Çünkü SODEP'in kurıılmasından önceki inançlarımla sonrakiler arasında hiçbir iark mevcut değildir. Nitekim, az önce iftiharla söylediğim gibi, 1961 Anayasasınınyapılmasında görev yaptım. O Anayasa'nın "özgürlükçü" anlayışını bcnimsedim ve her zaman savıındum. Sonra, 1961 aralık ayında yayınlanan mcşhur "YÖN Bildirisi"ndeki ilk 100 imzadan birinin sahibıyim. BUtiın bunlar bilinen gercekler. Dahası... 1967 yılında yayınlanan bir biyografımde siyasi inançlanmı açık açık "sosyal demokrat" olarak niteleyen bir kimseyim. Bııtün bunlarla, bugunkü Oktay Ekşi'nin arasında hiçbir inanç, tutum vc doğrultu farkı yoktur. Buna rağmen, geçmişte, sağdaki partiler kadar, "sosyal demokral"ları da kıyasıya eleştirmekten geri durmadım. Çünku "larafsız" davranmak zorundayım. Meslege nasıl doneceksiniz? Ilerhangi bir gazete ile anlaştınız mı? EKŞİ Henüz kcsinleşen bir hususun olmadığını söylemeliyim. 1961 'de, o tarihli Anayasa'yı yapan Kurucu Meclis'e üye olduğum döneme aittir. O zaman da "politika" dünyası içinde 10 ayı aşkın bir süre görev yaptım. Anayasanm ha7irlanınasına kendi çapımda katkıda bulunmaya çalıştım. Inancım doğrultınunda bir anayasaya sahip olmanın mutluluğunu yaşadım. Ama anayasanm yapımından sonra 1961 ekinı ayında kendi mesleğime, gazeteciliğe döndum. Şimdi de benzeyen nedenlerle ayrılıyorum. Bundan sonra ne yapucaksınız? EKŞİ Politikadan çekilmenın bir nedeni de mesleğime dönme kararını vermiş olmamdır. Çünku ben bir yazarın ve hattâ genellikle gazetecınin ınandırıcılığını koruyabilmesi için önce "bağımsız" olması gerektiğine inanırım. Nitekim politikaya gireli beri yazarlığı, gazeteciliği bu yüzden