Katalog

16 StV \SKT 84 Almanlar skandalın tiryakisi Villa yapan sendika kooperatifi, rüşvetli bakanlar, Orgeneral Kiessling olayı, komünistlere "yardım" eden antikomünist, casuslar, bozuk kanguru etleri... EROL ÖZBEK yıl öncesine kadar dünyada herkesin AlmanB irkaç örnek gösterdiği Federal Ekonoya'ya nazar değmiş görünüyor. Başroller Lambsdorff / Ekonomi Bakanı Zimmermann / Içişleri Bakanı Wörner Savunma Bakanı Vietor / Villalar Flick/ Rüşvet Kiessling / Hedef mik bunalım, 2,5 milyon işsiz, artan yabancı düsmanlığı derken, Federal Almanya'da tüm tartışmalar bir kenara itildi. Siyasal hayatı artık tümüylc birbiri ardına ortaya çıkan siyasal skandallar belirliyor. Federal Almanya'nın dünya kamuoyunda "skandal" çağnşırmnı yapmaya başlamasına yol açan ilk olay 1982 yılında ortaya çıktı: "Der Spiegel" dergisinde, Alman Sendikalar Birliği DGB'nin sosyal konut kooperatifi "Neue Helmat" yöneticilerinin yolsuzlukları anlatılıyordu. Kooperatifın yöneticisi Albcrt Vietor ve yardımcıları kendilerine muhtcşem yazlık villalar yaptırmış ve bunların parasını kooperatifin masraf bütçesinden karşılamışlardı. Kısa /amanda diğer basın kuruluşlarının ve siyasal liderlerin tavır almasıyla olay aylarca tüm toplumun öfkcylc tartıştığı bir konu olmuş ve Sendikalar Birliği Başkanı Vetter, kendi yönetimindeki bir örgütteki skandaldan dolayı sorumluluğu üstlenip istifa clmis, daha önce de yolsuzluğa karışanlara yol vcrmişti. Bavyera Başbakanı Strauss'un partisi Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) ise Katolik kilisesinin hayır kuruluşlarını bu işe aracı ediyordu. "Kiril para' sorunu, meclislen bu konuda af çıkarılması vc partilerin 'kamu yaranna çalışan kunılu; 1 sayılıp partilere bağışların vergiden düşülmesini sağlayan bir yasanın çıkması bu sorunu hulletü. Böylece partiler kendilerini afledip cezadan kurtuldu. NATO Başkomuıanj Bernard Rogers'in iki yardımcısından biri olan Federal Alman Orgenerali Giinter Klessllng'in görevden alınması ise başlıbaşına bir olay. Savunma Bakanı Wörner, askeri karşı casustuk örgütu MAD'ın bir raporuna dayanarak, Orgeneral Kiessling'i homoseksüel olduğu suçlamasıyla görevden almıstı. Kiessling kendi kendine istifa etmesinin suçu kabul etmek olacağını düşünüp kendini savununca, büyük bir skandalın tcmeli atıldı. önce MAD'ın raporunun bir kişinin homoseksUellerin gittigi bir barda bir iki kişiye sorduğu soruya dayandığı ortaya çıktı. Kiessling görevden alındıktan sonra gcri dönüş olmayacağı için, tUm istıhbarat servisleri ve Savunma Bakanlığı personeli kanıt avına çıktı. Sonra, Kiessling'in •nomoseksüel olduğunu kanıtlayan tanık ifadeleriyle çıkagelen Zicckr adlı bir "gazeteci" Sa vunma Bakanı Wörner ile saatlerce görüştü. Ziegler bir homoseksüeldi. Böylece Wörner'in kendisi durumu kurtarmak için homoseksUel cevrelerle ilişkiye geçmiş oldıı. Dahası Ziegler adlı kişi, Isviçre'de defalarca çeşitli bakanlara bu konuda çamur atmıştı ve çamuru isim vermcden attığı için mahkum da olmamıstı gazeteciliği de öylesine gazetecilikti. Sonunda itibarı sıfırın altına düşen Savunma Bakanı, Kiessling'in itibarını iade etti. Ama kendisi istifa etmedi. Sağcı lider Strauss Iktidar ortağı Hıristiyan Sosyal lideri ve Bavyera Başbakanı Strauss butun bunların arasındaDış isleri Bakanı Genscher'i yerinden atmaktan vaz geçip, önce Lambsdorff'un, sonra Wörner'in yerine talip oldu. Bu konuda sürekli entrika çeviren Strauss, hukümette önemli bir bakanlık kaparsa Başbakan Kohl'un yerine geçebileceğini hcsaplıyor. Arada da dış geziler düzenliyor. örneğin bazı Uçüncü Dünya ülkelerinde başbakan dUzeyinde karşılandı, Strauss da onlara vaadlerde bulundu. Geçtiğimiz yıl Strauss, hükümet adına Doğu Alman yönetimiyle temasa geçerek onlara 2 milyar mark kredi vaat etmişti. Böylece bir skandal da burada patlak vermişti. Ama Almanlar artık böyle şeyleri skandaldan saymadığı için yankısı fazla olmadı. Sadece diğer liderler, bakanların yetkilerinin çiğnenmesine bozuldu, o kadar. Doğu Almanya'ya sağlanan 2 milyar niarklık kredi için ön görüşmeler, Berlin'deki bir ithalat jirkcti aracılığıyla yapılmıjtı. Ancak son~ radan ortaya çıkan bir gerçek de şuydu: Söz konusu ithalat şirketini yöneten kişi Doğu Almanya'da emekli olduktan sonra Batı Bcrlin'c yerleşmişti. Kendisi uzun yıllar Doğu Almanya adına Batı'da, bir süre Batı adına Doğu'da ve son zamanlarda da iki taraf için de casusluk yapmıştı. Böylece hukümet Uyesi olmadan lıükümel politikası yapmaya çalışan Strauss hiç de hoş olmayan görüntülcr yaratmıştı. Yine Hıristiyan Sosyal Birlik'ten Içişlcri Bakanı Zimmermann'ın Türkiye /iyaretiyle ilgili yarattığı skandal da az gUrüliu koparmadı. Zimmermann Türkiye'deki görüşmelerinde Almanya'daki TUrk isçi ailelerinin çocukları için altı yaş sınırını ve Türkiye'nin AET'ye tam Uye olacağı zaman serbest dolaşım ilkesinin uygulanmamasını benimsetmeye çalışmıştı. Ülkesine döndüğünde de, Türk yetkililerle bu konuda "flkir hirliğine" vardıklarını soylemişti hükümelleki arkadaşlanna. Ardından Hür Demokratlar Ankara'ya bir heyet gönderince, bu konuda Türk hükümetinin görüşü bir de onlara anlatıldı ve Hür Demokratlar, Zimmermann'ın yalan söylediğini ilan ederek hükümel içinde sıkı bir kavga çıkardılar. mtmnt Rüşvetçi Bakan Sendikalardaki yolsuzluğa öfkclenip ayaklanan Almanlar rahat koltuklarına henüz dönmüştü kı, yine "Der Spiegel" dergisi, savcılığın gizli soruşturma dosyalarını açıkladı. Söz konusu belgclcrc görc Kkonomi Bakanı Otto Lambsdorff, ulkenin bellibaşlı sanayicılcrindcn Karl Flick'ten 139 bin mark rüşvet almış, karşılığında da Flick sirketine yarım milyar marklık havadan vergi iadcsi sağlayan bir kararnameyi hazırlamıstı. "İçin" ne demek? Savcıların temel kanıtı Flick sirketinin muhasebecisinin "Lambsdorff için" ibaresiyle yaptığı para çıkışlarıydı. Laınbsdorff'un avukatı, bakanın adının aslında Hür Demokrat Farti'ye verilen parayı temsil cttığinı ve paıayı bir yıl önce ölen parlı yöneticisi Karry'nin aldığını ilcri sürdü. Oysa partisinin aldığı para ayrıydı ve " F D P için" diyc kayıtlıydı. Flick sirketinin avukatı ise mi/ah tarihine geçecek bir savunmayla, " i ç i n " ibaresinin şirketin tarihindc ne gibi anlamlar laşadığını 5 daktilo sayfası tutan bir metinle açıkladı. Savcılar simdi bu "savunma'Marı iddialarına başlıca kanıt olarak göstcriyorlar. Ülkeyi satın alan şirket Flick sirketinin 1977/78 dönemindc verdiği bu rüşvet karşıhğı bakana yazdırdığı kararnameye Sosyal Demokrat bakanlar da imza atmıştı. Flick o dönemin muhalefeti I lıristıyan Demokratlara da yuklüce yıırdım ettiği için sadece Sosyal Demokıatlar değil, tum partiler göz yummuştu bu olaya. Bu yüzdcn "muz cumhuriyeli" deyişi bu defa yerlesik kavıamlar arasına girdi. Başka ne var? Federal Almanya bunun dısında son biı yılı oldukça sakın geçirdi. Yıne de yirmi bin ton bozulmuş kanguru vc cşck ctinin binlcrce Almana sığır eti diye yedirilmis olması, Sosyal Denıok ratların iktidarında gizli servisin kuşkulu para kaynaklarından yararlanıp Doğu Almanya'dan adaın satın aldıklarının ortaya çıkarılması, nııkleer silahlara karşı gösterilerde polisc sopayla saldırdığı için tutuklanan bir kişinin Anayasa üıı'venliği adlı gizli servisin ajanı çıkması, "Slern" dergisinin büytlk bir gürUltüyle yayınlamaya başladığı "Hitler'in Günlükleri"nin sahte çıkması gibi şeyler de olmadı değil. Kirli para nasıl yıkanır? Sonra siyasal purlilcrin kendilerine yakın bazı enstıüıleri kullanarak Liechtenstcin ve Lüksemburg'daki paravan enslıtüler aıacılığıyla yasadışı bağışlar alması vardı. Partilere yapılan bağışlar *ergiden düşülmcdiği için iş adamlan önce "kamu yaranna" çalışan enstitülere bağış yaDıyordu, onlar paraları elden ele dolaştınp naylon faturalar aracılığıyla partilere ulaştırıyordu. İTtŞ, KAKIŞ Bavyera Başbakanı Strauss, skandallonn yarattıgı karambolde, hiikümetin kapısını zorluyor. Almanya Başbakanı Kohl kapıyı açmamak için, skandallı bakanları gavunuyor.