22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

C SPOR GÖRÜŞ ALTERNATIF Tesadüfi Manüpilasyon rak ligin bitimine 2 hafta kala belirlenmiş. Peki, Avrupa’daki önde gelen liglerle bir kıyaslamaya ne dersiniz? Avrupa’nın en kaliteli ve en çekişmeli ligi olarak gösterilen ‘Premier Lig’de geride kalan 9 sezonda bir şampiyonluk yarışı ligin bitimine 5 hafta kala sonuçlanmış (2000/01). İtalya, ‘Serie A’da 2006/07 sezonunda şampiyon ligin bitimine 5 hafta kala belli olmuş. İspanya, La Liga’da 2007/08 sezonunda şampiyonluk yarışı ligin bitimine 3 hafta kala noktalanmış. Almanya, ‘Bundesliga’da da 1999 ile 2008 arasında geride kalan 9 sezonda lig şampiyonluğu iki kez ligin bitimine 4 kala belli olurken (2007/08, 2002/03), bir kez de bitime 3 hafta kala sonuçlanmış (2004/05). Son ola 13 OCAK 2009 SALI << MUTLUHAN SUNER Beşiktaş’ta Teknik Direktör Mustafa Denizli’nin Süper Lig şampiyonluğu için ligin ikinci yarısındaki son 67 haftanın belirleyeceği olduğuna dikkatleri çekmesi herkes gibi benim de ilgimi uyandırdı. Bakıldığında ligde sezon boyunca daha önce oynanan 2728 hafta tamamıyla teferruat oluşturmakta. Sanki bir ‘güç’ Süper Lig’in sezon boyunca geride kalan 2728 haftasının dengeli seyretmesini ve kopmaların yaşanmamasını sağlıyor. İnanması zor ama istatistikler de bu ilginç ‘tesadüf’e çok net ışık tutmakta. Geride kalan son 9 sezonda Süper Lig’imizde şampiyonluk yarışı iki kez ligin bitimine 2 hafta kala belli olmuş. 2006/07 sezonunda F.Bahçe ile Beşiktaş çekişmiş ve 1999/00 sezonunda da G.Saray ile Beşiktaş kapışmışlar. İşte bu iki sezon lig şampiyonluğu matematiksel ola rak da Fransa’ya baktığımız zaman, geride kalan 9 sezonda bir lig şampiyonluğunun ligin bitimine 6 hafta kala (2006/07), diğerinin son 4 hafta kala (2005/06) ve de bir başkasının ise son 3 hafta kala (2004/05) matematiksel olarak belirlendiğini görmekteyiz. Anlayacağınız 1999 ile 2008 arasında geride kalan 9 sezonda bizim ligimiz Avrupa’nın önde gelen liglerine göre çok daha zevkli (!), çekişmeli (!) ve de heyecanlı (!) geçmiş. 9 sezonda geride kalan zaman diliminde hiçbir yıl Süper Lig’imizde bir kez dahi olsa bir takımımız Avrupa’nın önde gelen liglerinde olduğu gibi 4, 5 veya 6 hafta öncesinde şampiyonluk ipini göğüsleyememiş. Dileyen buna ‘tesadüf’, dileyen ise ‘manipülasyon’ diyebilir. CAN İŞBAKAN ürpriz sonuçlar, nefes almayı zorlaştıran nemle sıcak, kora kor mücadele ve zam yapılan ödül... Evet, ‘Avustralya Açık’ gelecek hafta pazartesi günü başlıyor. Hem de büyük bir heyecanla. Yeni yılın ilk ‘Grand Slam’ı ve bu kez raketler her zamankinden daha umutlu... Yine bir sürprizle karşılaşabiliriz. Yeni bir tenisçi sahneye çıkıp, “En büyük benim” diyebilir. Çünkü Federer’in tahtı sallandı ve İsviçre saati artık durdu. Yerini İspanyolların prensi Rafael Nadal aldı. Ama hazırlık maçları onun da yenilmez olmadığını gösteriyor. Çünkü İskoç Andy Murray geliyor. Hazırlık turnuvalarında fırtına gibi esen Murray, katıldığı iki organizasyonda Federer, Nadal, Roddick ve Blake’i devirerek zirveye çıktı. Avustralya’ya çok formda bir Murray gidecek, orası kesin... Elbette Roger Federer de yeni yıl için çok umutlu isimlerin başında geliyor. Üst üste kaybettiği turnuvaların ardından zirveye çıkmak isteyen İsviçre saati yeni bir taktik yarattığını söylüyor. Kaybettiği maçların taraftarlarını yanıltmamasını isteyen Federer, “Yeni bir taktik üzerinde çalışıyorum. Volelerimde, file önü oyunumda ve savunmamda önemli gelişmeler kaydettim. Bunların hepsini de katıldığım turnuvalarda çalıştım. Yenilmem önemli değil. Kendimi çok iyi hissediyorum. Yeni yılda yine Grand Slam’leri domine edeceğimi düşünüyorum. Üzerimde artık baskı yok, tekniğim güçlü. Mental olarak kendimi iyi hissediyorum. Aynı zamanda yoğun maç trafiği yüzünden hastalığımı da tam olarak üzerimden atamıyordum. Şimdi hiçbir sorunum yok ve bomba gibi geliyorum” diyor. İsviçreli oyuncu aynı zamanda Pete Sampras’a ait olan 13 ‘Grand Slam’ kazanma rekorunu da egale etmek istediğini ve bunu da başaracağını sözlerine ekliyor. Diğer yanda ise Rafael Nadal, sessiz sedasız çalışmalarını sürdürüyor. Olimpiyat Oyunları’ndan altın madalyayla dönerek gücünün doruğunda olduğunu gösteren Rafa, sadece geçen yıl yarı finali görebildiği Avustralya Açık’ta bu kez zirvenin de tadına bakmak istiyor. Bu arada Rusların yıldızı Nikolay Davydenko’nun sakatlığı nedeniyle dev turnuvada bulunamayacağını da belirtelim. S Nadal Federer Avustralya 2009 eksik başlıyor Sharapova. SHARAPOVASIZ TURNUVA Avustralya Açık bayanlarda da büyük bir mücadeleye sahne olacak. Ancak turnuva başlamadan 1 hafta önce kötü bir haber geldi tenis dünyasından. Avustralya’nın son şampiyonu Rus Maria Sharapova, omzundaki sakatlığından kurtulamadığı için ne yazık ki yılın ilk Grand Slam’inde boy gösteremeyecek. Bir diğer yıldız, dünyanın ‘1’ numarası Jelena Jankovic de geçirdiği ağır grip nedeniyle katılamama tehlikesi yaşıyor. Böylesine önemli iki yıldızın turnuvada olmaması kuşkusuz büyük bir kayıp olacak. Ama bayanlar her zaman yeni bir yıldız çıkartmasını biliyor ve bu yıl gözler Sırp Ana Ivanovic’te... Geçen yıl finalde Sharapova’ya 7/5 ve 6/3’lük setlerle 20 yenilen Ançi, son hazırlık turnuvasında yeni yılda beyaz sayfa açan ABD’li Amelie Mauresmo’ya daha 3. turda kaybederek şaşırttı. Avustralya’nın iddialı isimleri arasında Serena ve Venus Williams kardeşlerle birlikte Dinara Safina’yla Elena Dementieva’nın da olduğunu söyleyebiliriz DUDAK UÇUKLATAN ÖDÜL Bu yıl Avustralya Açık, krize karşın ödülde zam yapmaya karar verdi. Zorlu mücadelelerden şampiyonlukla ayrılan raketler 2; ikinci olanlar ise 1 milyon Avustralya Doları’nı banka hesabına ekleyecek. Haftaya pazartesi günü başlayacak ve 1 Şubat’ta sona erecek büyük heyecan; nemiyle, sıcaklarıyla kuşkusuz beraberinde müthiş bir tenis ziyafetini de getirecek. 6
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle