02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

C H SPOR MOTOR SPOR OCAK SALI MOTOSİKLETLE Türkiye’de motosiklet sadece Kenan Sofuoğılu’ndan ibaret. Bu sizi rahatsız ediyor mu? Ş.S.: Dünya şampiyonu olmuş bir Türk motorcusunun arkadaşım olmasından gurur duyarım ama sizin söylediğiniz gibi Türkiye de motosiklet sadece Kenan dan ibaret değil. Ben dahil bir çok değerli arkadaşım türlü engellere ve hayat koşullarına rağmen Türkiye’de motosiklet sporunun bir yerlere gelebilmesi için bir şeyler yapmaya çalışıyoruz ama Kenan kardeşimin böyle uluslararası bir başarıya imza atması benim için ayrıca değerli. DOĞMUŞ ayatın adandığı şeyler vardır. Bazen bilim adamları bir ilaç için ömrünü laboratuvara hapseder, bazense bir meşin topun peşinde koşar çünkü onun için yaşam o yuvarlanan varlıktır. Örnekleri çoğaltabiliriz. Aşağıda okuyacağınız hikaye de bunlardan bir tanesi. Şakir Şenkalaycıoğlu, RedBull sponsorluğunda yarışan ulusal motosikletçi... Dünyaya gelmesine kısa bir süre kala motorun selesindeymiş, annesiyle. Sonraki ilerleyişi de hiç değişmemiş Şakir’in... Sayısız şampiyonluk elde etmiş. Son olarak Amerika’da dünyanın en zorlu offroad’larından birine çıktı. 8 yaşınızdan beri yarışıyorsunuz... ŞAKİR ŞENKALAYCIOĞLU: Ailenin 3. kuşak motosikletçisiyim. 1981 senesinde ben dünyaya gelmek üzereyken ailem beni hastaneye götürecekleri motosikleti önceden hazırlamış. Doğum başladığında annemi hastaneye daha önce hazırladıkları sepetli bir BMW ile götürmüşler. Motosiklet ile aramdaki sevda işte böylece başlamış. Yıl 1989, 8 yaşındaydım ve artık yarışmaya hazırdım. Bir balık düşünün…. Suyun içinden çıkardığınızda yaşayabilir mi? İşte benim için de bu aynen böyle. Sayısız şampiyonluklarınız olmasına karşın Türkiye’de fazla tanınmıyorsunuz... Ş.S.: Bu ekonomik ve eğitim kaynaklı... Motosiklette motorunuzu sağlayan sponsorunuz yoksa herkesin istediği anda başlayabileceği bir spor değil. ABD’deki yarıştan bahseder misiniz? Ş.S.: Dünyanın en zor motosiklet yarışlarından olan “Red Bull Last Man Standing” yarışmasına, KTM Türkiye, Castrol, CNN Türk ve Red Bull Türkiye desteğiyle, yarıştan 3 gün önce gittik. Orada, kelimeler ile anlatamayacağım kadar büyük bir ilgiyle karşılandık. Bunun sebebi Türkiye’den gelmemizdi. Şimdiye kadar bu yarışa herhangi bir Türk katılmamıştı. En zor etaplardan birisini, kendimi yarışa kaptırmamın sonucu olarak iki kez geçmişim, bilmem bu sizlere bir şey anlatabiliyor mu? Motosiklet gençler tarafından ilgi görüyor. Ancak kazası sayısı da epey fazla... Ş.S.: Mümkün olduğunca sosyal hayatımda motosiklet kullanmamaya özen gösteriyorum. Kullandığım zamanlarda ise mutlaka tam koruma ile biniyorum. Ülkemizdeki diğer taşıt sürücülerinin birbirlerine saygı göstermediği bir trafik ortamında biz motosiklet severlerin onlardan bu saygıyı ve gerekli özeni beklemesi ne kadar doğru olur bilmiyorum. Motosiklete tam koruma ve trafikte azami dikkatle hareket edilmeli. Unutmamalıdırlar ki motosikletteki koruyucu kaporta kendinizsinizdir. R A L L İ D Ü N YA S I / Ş E V K İ G Ö K E R M A N Y eni yılın ilk günlerinde kötümser sözcükler içeren yazı yazmak hiç de hoş değil ama tüm acılığıyla kendisini hissettiren ölüm gerçeğini, istesek de istemesek de kabullenmek zorundayız. “Her ölüm erken ölümdür” demişler; ölenleri anmak, onların anılarını bir yerlerde saklamaktan başka yapacak bir şeyi yok, biz geride kalanların… Akgün Tekin’i 2007’nin Şubat ayında kaybettik, Gözcü’nün Yazı İşleri Müdürü’yken….1972 yılında tanışmıştık onunla; ilk kez o yıl başlayan Günaydın Rallisi nedeniyle. O, Yarışın Basınla İlişkiler Sorumlusu’ydu, ben de Hakem Grubu Başkanı. Sabah Gazetesi’nde görev yaptığı dönemde de aynı konularda birlikte kafa yorduk, sonraki yıllarda da. Uzun yıllar benim Kurucu Başkanı olduğum İSOK’ta Yitirdiklerimiz Haysiyet Divanı üyeliği yaptı. 1984 yılında yazdığı “Anılarla Türk Otomobil Sporu” bu spor branşında yazılmış tek kitaptı… Nedret Aloğlu ile tanışıklığımız Akgün Ağabey ile aynı zamanlara rastlar. Turing, İSOK, Federasyon ve Klâsik Otomobil etkinliklerinde uzun yıllar birlikte çalıştık. Birlikte hakemlik yaptık, birlikte yarış yönetiminde görev aldık. Yanımda olduğu zaman tüm sıkıntılarım yok olur, gözüm arkada kalmazdı… Çok titiz ve üzerine aldığı işi kusursuz yapmaya çalışan ve yapan ender kişilerdendi… Ne yapacağımızı söylemek yeterdi… Bir perşembe günü sabahı (15 Mart 2007) işine giderken rahatsızlandığı ve masası başında, 55 yaşında ışıklara göç ettiğini söyledi telefonun ucundaki ses… İnanmak çok zordu … Reşat Sarıoğlu Otomobil Sporları içinde tanıdığım en yaşlı kişiydi. Aktif olduğu dönemlerde birçok yarışın organizasyonunda yer aldı. Son zamanlarını Bodrum’da geçiriyordu, bizleri bıraktığında 90 yaşın üzerindeydi… İlhan Elagöz ise İSOFF İstanbul Off Road Kulübü Kurucuları arasında 001 no’lu üyeydi. Onu da kasım ayı içinde yitirdik… Akgün, Nedret, Reşat, İlhan… Bu isimler dışında otomobil sporlarıyla ilgili olup da bizim burada anamadığımız kişiler varsa yakınları bizi bağışlasın. Onlar da dileklerimiz kapsamı içinde… Işıklar içinde yatsınlar… 15
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle