Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
C M SPOR FUTBOL OCAK SALI FUTBOL ENGİN KEHALE acarların dünyaca ünlü efsanevi yıldızı Ferenç Puşkaş bir röportajında, “Futbolcu olarak hayatımı sanki bir aşk hikâyesiymiş gibi yazacağım” demişti. Ne yazık ki bahsettiği bu hayat bir futbolcu için maksimum 40 yaşlarına, biraz şanslı olup teknik direktör olursanız biraz daha ileri yaşlara dek uzanır. Avrupa futbolunun zirvesine yeni oturan bir Fransız, böyle giderse tüm hayatını futbola adayan ender insanlardan biri olacak. Bazı insanlar hayata kazanmak için gelmişlerdir. Yapıları yenilgiyi hiçbir zaman kabul etmez. Her zaman bir adım ileriye gitmeyi, hayatları boyunca oluşturdukları esere bir güzel fotoğraf daha eklemeyi isterler. UEFA’nın yeni başkanı Michel Platini, “kazanmak için doğanlar” sınıfının birincilerinden... İtalyan asıllı bir çocuk olan Michel’in en büyük avantajlarından biri, babası Aldo Platini’nin bir antrenör olmasıydı. Babası sayesinde futbolun temellerini birçok oyuncunun mezun olduğu akademilerden değil, sokaklarda babasıyla maçlar yaparak öğrendi. Platini daha sonra yaşadığı kasabada bir takımda oynamaya başladı. Özel bir turnuvada Metz’le yapılan maçta rakip takımın antrenörünü etkileyen Michel, bir deneme için çağırılır. Bu denemeyi sakatlığı yüzünden kaçırır ve antrenör takımdan ayırılınca yeniden çağırılmaz. Metz’le bir süre sonra bir kez daha denemeye gidecektir ancak nefes alıp verme testi sırasında bayılır. Doktor, onun nefes alma sorunları olduğunu söyler. Platini ancak Nancy yedek takımında kendisine bir yer bulabilir. Yedeklerde kendini gösteren Platini, kısa sürede A takıma yükselir. İlk yılında Nancy küme düşmesine karşın bir sonraki yıl yeniden 1. Lig’e dönerler. Kaleci Moutier ile antremanda serbest vuruş çalışmaya başlayan Michel, barajı andırması için sahaya mankenler koyar. Artık bir frikik ustası olmuştur. Nancy’den Juventus’a, hatta Fransa Ulusal Takımı’na dek uzanan kariyeri boyunca müthiş duran top golleri izleyenleri büyüledi. 1978’de Nancy ile ilk Fransız kupasını kaldırırken, ilk Dünya Kupası’na gitmesine sadece 2 hafta kalmıştır. Dünya Kupası’nda iyi bir performans sergileyemeyen Platini, takımın başırısızlığından sorumlulu tutulur ve bir sonraki yıl maçlarda yuhalanmaya başlar. Sezon sonunda mutsuz bir şekilde takımdan ayrılır ve St. Etienne’e transfer olur. Burada sadece 3 yıl kalıp 1 lig şampiyonluğu kazandıktan sonra Juventus’a transfer olacaktır. Juventus’ta birçok başarıya imza atan Platini, 8283’ten başlayarak üç yıl üst üste Serie (A)’nın gol kralı olur. 83’ten itibaren 3 yıl da “dünyada yılın futbolcusu” seçilir. Platini’nin hayatındaki en acı anlardan bir tanesi, 1985’te Juventus Liverpool Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası finalinde Brüksel’in Heysel Stadı’nda oynadığı maç oldu. Juventuslu taraftarlar İngiliz holiganlardan kaçarken stadın bir duvarı yıkıldı; 39 kişi ölürken, 600 taraftar da yaralandı. Birçok Dünya Kupası’nda da yer alan Platini, Fransa’nın meşhur “sihirli karesi”nin kenarlarından 10 ‘A EMANET biriydi. Diğer 3 karesinden birinin ismi sizlere hiç yabancı gelmeyecek... Alain Giresse, Luis Fernandez ve Jean Tigana. Dünya kupalarında 82 ve 86’da yarı final yaşayan Michel, 84 Avrupa Şampiyonası’nı kaldırdı; turnuvanın en iyi oyuncusu ve gol kralı oldu. Platini teknik direktörlük alanında da şansını denemek istedi. 88’de Henri Michel’in takımdan ayrılmasından sonra göreve getirildi. 1990’da Dünya kupası finallerine gidemeyen takım, 1992 Avrupa Şampiyonası’na 8 grup maçını da kazanarak gitti. Ancak turnuvada kötü bir oyunla ilk turda elendiler ve Platini görevden ayrılmak zorunda kaldı. 1998 Dünya Kupası’nın organi 2 Fotoğraf:REUTER zasyonunda görev alan Platini, bundan sonra gözünü daha yukarılara dikmişti. FIFA Teknik ve Geliştirme Komitesi’nin başına geçen Michel, artık UEFA Başkanı olmak istiyordu. Ayrıca Fransa Futbol Fedrasyonu Başkan Yardımcılığı görevini üstlenen Platini, artık futbolun politika dünyasında da iyice yer almaya başlamıştır. Ancak karşısında bir dev, 17 yılını futbola adamış Lennart Johansson vardır. Çok çekişmeli geçen bir seçimin ardından 26 Ocak 2007’de 27 oya karşılık 23 oyla UEFA Başkanı olur. Platini yaptığı açıklamalarda Johansson’a saygı duyduğunu ve onun UEFA’nın onursal başkan olmasını istediğini söyledi. Bizden öncekileri genellikle yerme alışkanlığı olan ülkemizde Platini’nin gösterdiği saygı örnek olmalı diye düşünüyorum. Michel çok az bir farkla kazandığı seçim için, “Zaman zaman 50 oy, zaman zaman 2 oya sahip oldum. Bazen de 25 oya... Oyların nerden geldiğini bilmek zor. Durum her zaman değişiyor” yorumunu yaptı. Platini’nin en önemli görevi endüstriyel futbolu tekrar zevk veren futbol haline getirmek. Kalite açısından günden güne kötüye doğru bir gidiş fark ediliyor. Zaten kendisi de 18. Dünya Kupası’ndan sonra bu turnuvanın “teknik direktörlerin Dünya Kupası” olduğunu ve formasyonların genellikle savunma ağırlıklı olduğunu kabul etmişti. 51 yaşındaki Fransız, artık tüm enerjisini daha keyifli futbol maçları için harcayacak. Kendisinin yaşadığı Heysel faciasının bir daha asla tekrarlanmaması için bütün önlemleri alarak tabii ki...