Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
C A SPOR TENİS ARALIK SALI A R M P E N E G Ö Z Tenisin gülen yüzü GÖRKEM ÇÖTELİOĞLU rtık Eurosport’taki tenis maçlarında yabancı sporcuların oyunlarını ağzımız açık seyretmemize gerek yok. Ülkemizde de parmak ısırtan yetenekler var. Biz onlardan birini yakaladık ve kahve içip uzun uzun konuştuk. İsmi Pemra Özgen. Merak edenler ya da yanlış yazdığımızı düşünenler için belirtelim; ‘Pemra’, pembebeyaz anlamına geliyor. Kendisi henüz 20 yaşında ama 10,12,14,16 ve 18 yaş kategorilerinde hem teklerde hem de çiftlerde kazandığı sayısız şampiyonluklara artık büyükler kategorisinde her geçen yıl yenilerini ekliyor. Asıl hayranlık uyandıran özellikleri ise bunca başarısına karşın gösterdiği mütevazılık ve yüzünden hiç eksik etmediği gülüşü. Sözü uzatmadan ona bırakalım... Tenise ne zaman, nerede ve nasıl başladınız? Pemra Özgen: Tenise 8 yaşında, Taç Spor Kulübü’nde başladım. Bir arkadaşım spor okuluna gidiyordu, ‘İstersen sen de gel, dene’ dedi. Ben de onunla birlikte 4 ay kadar kış okuluna gittim. Sonra oradaki bir antrenör beni takıma seçti. İlk takım antrenmanıma doğum günümde çıktım. İşte o zamandan bu yana tenise devam ediyorum. 10 yaşına kadar Taç Spor Kulübü’nde oynadım. Sonra orası kapandı ve TED’e geçtim. 10 yaşından beri de TED’de oynuyorum. 10 yıldır her yaş grubunda, hem teklerde hem lar hem tenisi hem de tenisçileri tanımaya başladı. Benim bir sponsorum var; Kale Color. Ama tenisle uğraşanların sponsor bulmaları zor. Başlarda daha da zordu ama dediğim gibi başarılar gelince insanların önü açılıyor. Hafızanıza kazınan maçlar vardır mutlaka... P.Ö: Bir sürü var... Çevirdiğim maç da var, kaybettiğim maç da var. Geçen sene TED Cup’ta kaybettiğimiz bir maç var mesela; 9 tane maç puanı değerlendiremedik İpek (Şenoğlu) ablayla ve gruptan çıkamadık. Bir tane de 14 yaşımdayken Hitit Cup’ta oynadığım bir maç var; 60, 50 ve 1530 gerideyken maçı çevirip kazanmıştım. Nasıl oldu ben de bilmiyorum. Bir şey yapıp beni sinirlendirdi. Çiftlerde tercih ettiğiniz bir partner var mı? P.Ö: Çiflerde partnerim aynı zamanda en yakın arkadaşım olan Aslı Semizoğlu. Şu ana kadar tüm turnuvalarda onunla oynamışızdır herhalde. Arada aynı turnuvaya girmediğimiz olmuştur ama genelde hep Aslı’yla oynuyoruz. Onunla gayet iyi anlaşıyoruz. Tenise başlamak isteyen genç sporseverler neler yapmalı? P.Ö: Öncelikle spor okullarına gidip temel unsurları öğrenmeleri gerekiyor. Sonra zaten kendileri görürler, yani tenis oynamak istiyorlarsa başarırlar. Türkiye’de tenise fazla önem verilmiyor ama bence inanırlarsa yaparlar, başarı da gelir. Bir Kızımız Daha Var P de çiftlerde şampiyonluklarım var. Bu güzel birşey, umarım böyle devam eder. Büyükler kategorisindeki kariyerinizden bahseder misiniz? P.Ö: 16 yaşından bu yana büyükler kategorisinde mücadele ediyorum. Ama 18 yaşımı bitirince sadece büyüklerde oynamaya başladım. Yani 3 yıldır büyükler kategorisindeyim. Toplam kaç turnuvaya katıldığımı ben bile bilmiyorum. Ama 3 Türkiye Şampiyonası’na katıldım ve hepsini kazandım. Türkiye’de tenis sporu ne durumda? Sponsor desteği bulunabiliyor mu? P.Ö: Tenis şu anda gelişiyor. Çünkü başarılar geldikçe insan emra Özgen. Tenisçi. Çekirdekten TED Kulübü oyuncusu. Sponsoru Kale Grubu. Antrenörü Erhan Oral. Nedendir bilinmez spor sayfalarımızda bir küçük paragraftan fazla yer almaz. “Yazık” diyeceksiniz değil mi? Hele futbol yanında iyi bir spor izleyicisiyseniz “çok yazık” diyeceksiniz. Pemra henüz 20 yaşında. Dünya Büyükler yani WTA’nin tekler sıralamasında 380. sıralarda. Dikkat tekler sıralamasından bahsediyoruz. Bu şimdiye kadar herhangi bir Türk tenisçisinin varamadığı bir nokta. Buna en çok yaklaşmış olan Gülberk Gültekin tenisi bırakalı neredeyse 10 yıl oluyor. Bunu niye mi söylüyoruz? 1015 yıl önceki tenis maçlarına bakın bir de bugünkülere; göreceğiniz farka göre de başarıyı orantılayın. Şimdi gelin biraz da istatistikleri görelim. Rakamlar daima doğru söyler: Kariyeri yıllar öncesine dayandığı halde kafanızı karıştırmamak için Kale Gurubu’nun sponsorluğu kapsamına girdiği 2004’ten başlayacağız. Pemra 2004’ü 980. sırada bitirdi. 2005’te 530’lara çıktı. Bu yılı ise yukarıda belirttiğimiz gibi 380’lerde tamamlayacak. Başka bir ülkede Pemra bırakın yılın sporculuğuna adaylığı, IMG gibi dev sponsorluk şirketlerini peşinde koştururdu. 2004’te 8, 2005’te 17, bu yıl ise 23 hafta turnuva oynamış. Her yıl çiftlerde 2 şampiyonluk elde etmiş. Bu yıl 55 maç oynamış. 34’ünü kazanmış 21’i ni kaybetmiş (bu rakamlara Ulusal Takım, Türkiye Şampiyonaları, Deplasmanlı Lig ve Şampiyon Kulüpler Turnuvasında oynanılan maçlar dahil değildir). Oynadığı turnuvalar ise artık (birazda antrenörlerin sponsor ve medyanın gözünü boyamak için sporcularını ittikleri) 10 bin dolarlıklar değil. 50 bin dolarlık hatta 75 bin dolarlık turnuvaları oynamış. Bunların bazılarında eleme gruplarındaki tüm maçlarını kazanarak anatablolara çıkmış. Üzerine üstlük geçtiğimiz hafta Dubai’de elemeden çıkmakla kalmamış 75 bin dolarlıklık anatabloda da iki de tur geçmiştir. Yanlış anlamayın, TekBayanlar kategorisinden bahsediyoruz. Yani tüm kurtların, amazonların olduğu yerden. Jelena Dokic’in hangi nedenlerle olursa olsun 586 numarada olduğu yerden. Pemra yıllardır hem tek hem çiftlerde rakipsiz Türkiye Şampiyonu. Rakipleriyle oynadığı maçlar 50 dakikayı geçmiyor. Ulusal Takım ise ondan sonra kuruluyor. Pemra sadece biraz ilgi ve saygı bekliyor. Gerisini kendi halledecek. Prof. Mehmet Tınaz TED Kulübü Başkanı SPORUN VE SPORCUNUN YANINDA 15