18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

17 AĞUSTOS 2003. SAYI 908 PERGİ 7 at taktım, onlar gibi giyindim, biraz belli olur zaten o tılsım... O hava vardır bende. Beyazperdedc oynayamadık, müzisyen olduk... (gülüyor) belki hâlâ şansım vardır. Kadınlara çok düşkiin olduğunuz söyleniyor. Polıgam olduğum söylenir. Yani çokeşlilik... yaa (çok gülüyor)... şimdi bir aşkım var, bir Türk kızı, başka bir şey düşünmüyorum... lçkiyok,kumaryok,sigarayok, gerçibusıralarbirkaçkadehiçtim... Burhan Bey, lafı çeviriyorsunuz... (Çok gülüyor) Hvet, kötü alışkanlıklarım yok, mümkün oldugu kadar bilinçli beslenmeye çalışırım (bu arada sürekli masaya vurup dümbelek çalıyor), elli senelik arabamdabilekataiizör vardır, çevreyi korumaya çalışırım. Denizin kirlenmesini.ormanlarınyakılmasınıönlemek istiyorum, biliyor mu.sun aslında Siipermen olmak istiyorum. Evet, evet güzel kadınlar hoşuma gidiyor. Ben aşkı anlatmayayım, aşkı yaşamak gerek, pratik lazım. } liçkimsemükemmel değildir, nco, ne ben. Kadın ilişkide çok önemli. Birkadın bir çok aşkı yaşatabilir crkeğc. O zaman başka bir aşka gerek duymazsın. Ya karizma desem... Insanların üzerinde bıraknğınız etki çok önemli. Bu etkinin içinde giyim kuşam da var tabii. Dünya kadar parası vardır adamın ama ruhu cimridir. Diyelim güzel yerlerde miizik çalıyor, güzel kazanıyor, ama cimrilik var ya ruhıında, elli kere aynı ayakkabıyı, pantolonu giyiyor. Nerden mi anlıyorum, elli kere ütülenmekten o pantolon parlıyor artık. Veya adam piyano çalarken, ya da ayak ayak üstüne attığında ayakkabının altından belli oluyor o ayakkabının ne kadar kullanıldığı. Bu detaylar beni ilgilendiriyor. Birden bütün sempatim gidiyor. Bilmem kaç bin dolar alıyorsun.git bir ayakkabıal. Çünkü sen o müzigi çalarken, ruhunıı da yansıtıyorsun. Yerli yabancı bu tip insanlardan rahatsız olurum. Ben rahatım, harcarım parayı, kendi zevkime harcarım. Bu sadece benim dc^il, dinleyicinin de ruhunu okşamaktır. Dinleyici bakımlı adam görmek istiyor. Hayat sadece müzik değil ki. Başka zevkler de var dünyada. Boğazı seyretmek, güzel kadınlara bakmak gibi. Yeni çıkardığınız albiim Kırklareli tl Sınırı çok doğal, çok sıcak, çok temiz bir ruha sahip. Yöreniz şarkılarının öziinü bozmadan, Roman müzisyenlerle çalıp, doğal sampler'larla (ses örnekley icisi) süslemişsiniz. Ruh bütünlüğü içinde yapıldı bu çaiışma. Bu müzik yabancı bir repertuvarı kabul etmezdi zaten. Ben bile kendimden bir parça koydum. Ilk başlarda pek anlamadık, ama gittikçe güzelleşti, çok farklı bir şey oldu. Müziğin özünü bozmaktan hoşlanmam. Orijinal gibi çalmayı tercih ederim. Ama müzik izin verdiği sürece üzerinde oynanabilir. Eğermodern bir şey yapmak istiyorsan kopyalamadan.esinlenerek yapılabilir. Ben dünya repertuvarına girecek bir albüm yaptığımıza inanıyorum. Yüzyıllardır çalınıyor bunlar, bir o kadar zaman daha muhafaza edilsin, arşivde bulunsun. • [email protected] nagmeler, cırtlak sesler. Elbette bir bozulma var, ama benim şehrim daha kenarda kaldığı için bozulma daha az. Özellikle o dönemleri yaşadığım için kendimi şanslı hisscdiyorum. Sünnct düğünümde babam ne istersin diyc sordu, üç takım ince sazdedim.Birtakımçiftzurna.çiftdavul denıcktir. Neden diyesordu; bağırdığım duyulmasın dcdim. Orada kararverdim müzisyenolmaya.OnuniçinRomanmüzisyenleri benim ruıyatınıda çok önemli. Sizde var mı Romanlık ? Yok. Peki Romanlar gcrçekten göriindüğü gibi neşeli midir? Yoksa hiiziin çok ağırdır da arkaya mı atmışlardır. Olnıazmıyaa! ()nların,hclc I'rakya'dakilcrin çcktiği çilclcr... Istanbul'dakilcr bir şey çekmiyor, belki yaşam kavgasından vahşiler. Bu vahşilik roınantizmiöldürüyor, dolayısıyla lıiizün dc kalmıyor. Ama bizim orası taşra, o vahşetin yerini hiiziin alıyor. Gerçek Romanlar, yani ytrleçik düzeni olmayan Romanlar bana en radikal kesim gibi geliyor. Hiyerarşik diizenle bağları yok. Bizde böyle Romanlar pek yok sanırım. Evet, söylediğin gibi radikaller. Bu tarzdayaşayan Romanlarvar, amaTrakya'dakiler böyle değil. Göçebedeğiller. Ama tepelerinin tası artı mı rchlikeli olabilirlcr, genlerinde var çünkü. Bakın Romanları tanımakpekzordeğildiraslında. Yeterki onlardan biri gibi olun! Samrım siz öyle yapıyorsunuz! Elbette, onlar beni öyle kabul ediyor, onlardan biri gibi göriiyor. Sen bizim baromuzsun. Yani şefimizsin diyorlar. Onlar müziği bileni, iyi çalanı takdirederler. Albümdeki Karaka; Mahallesi adlı çalışma sizin renkli kişiliğinizi çok yansıtmış. öyledansederdimki.. beni bıçkm yapan o müziklerdir. Romanlar beni o nedenle çok sever. Ben mesela çok iyi bıçak atarım. Askerde komando eğitimi aidım. Yani ana kuzusu değilim öyle. Mahalle kavgalarına falan karışır mıydınız? Olurdu tabii, ama koruyucu tarufta olurdum. Yurtdışında da böyle ufak tefek şeyleroldu. Amaneyapayım.olacakokadar. 25 yıldır dirsek savaşı veriyoruz orada. Beni de dövmek isteyen oldu sokakta, ya da müzikte. Yaşayarak öğreniyoruz. Elit bir tavrınız olduğu kadar sokak kiiltürüne yakın bir tavrınız da var. O belli oluyordur zaten. Ben Dolce marka takım da giyiyorum, ama onu öyle birgiyiyorumki.ayakkabılarımınarkasına basıp bir elimde tespih, davul çalıyorum sahnede Amerikalılar hasta oluyor. Beni tutup "bu nasıl oluyor, anlat" diyorlar. Aşka geldinı mi yaparım... daha önceleri belime kuşak takar, kalın cam bardakların içinde çay kaşıklarıyla yere çöker oynardım, kopardım. Sinemaya dönsek tekrar, biraz takıldım oraya. Galiba siz de takılmışsınız. (Gülüyor) Gerçekleştiremediğim bir şcy var aslında; moonstar olmak. Bu çok doğal, çünkü müziğin yani sıra hep sinema filmlerinin içinde büyüdüm. Clark Gable, Humphrey Bogart gibi artist olmak isterdim. Olmadı ama! Onlar gibi sa Tasarımlarda, renklerdeki sınırsızlık aslında neşeyi arayışın ta kendisi... Paletten vazoya, lîmonluktan lambaya herşey renkli ve neşeli... Coudert tasarımı kelebek aplik. Propanga tasarımı meyve tabağı... Asık suratlı bir toplum muyıız? Galiba evet. Asık suratlılığa ncden bulmak, şöyle bir etratınıza baktığınızda hiç de zor değil... Bu yüzden tıiketici de alışvcriş yaparken kendisinde olmayanı arıyor, yani neşeyi... Bunun farkında olan tasarımcılar da işte bunu deniyor ve başarılı oluyor... AD art+decor Dcrgisi'nin bu ay ki sayısında yer alan tasarımlar hem neşeyi, hem de işe yararhlığı vtırguluyor... Yani tüketiciyi başran çıkarmanın meşru yolları kullanılıyor.. Cjazetelikler, fenerler, plastikcam vazolar, lambalar, paletler, terlikler, duvar kâğıtları, kahve ve çay makineleri, saader, fırçalar... Velhasıl aklınıza neyi getirirscniz getirin, "neşe"leniyor...# Lale llkova tasarımı mavi pingpong lamba...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle