06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

3 MART 2002. SAYI 832 Kitap sanatı, yazısıyla, kâğıdıyla, tezhibi ve cildiyle bir bütündür. Emin Barın bu sanatın da ustası ve sevdalısıydı. •P* iflKı Biryaa sevdaksı E FERİT EDGÜ min Barın, çok yönlü bir grafik sanatçısıydı. Sanatla zenaat uyuşumunun, yani yaratıcılıkla işçiliğin, kendi alanındaki seçkin örneklerinden biriydi. Ama, beninı için, hcr şeydcn önce, biryazı ustasiydı. llürriyet'te.ölümününhemenardıııdan yazdığım kiiçük "uğurlanıa" yazısında, onu, hat sanatımızın son halkası,Batılı, laik yazı sanatımızındabaşlangıcı olarak selamlamıştım Aramızdanayrılansanatçıya giilc güle, ardında bıraktığı yapıtlarahoşgeldindiyerek. Onun gibi, Osmanlı'nın büyük hat sanatını çok iyi bilcn, !>cyh Ilamdullah'tan, hocaları Kânıil Akdik ve Nccmcddin Okyay'lara ıızanan bu zengin geleııeği bcninısemiş ve bu sanatın riizgânnda, nice istıfler gerçekleştirmiş birini, Balılı ve laik gibi stfatlarla selanılamak Emin Bey'i tanıyamayanlara garıpgelcbilir. lslaındiniyle(kaçınılmaz olarak) biitünleşen hat sanatı, yüzyıllarboyunca bu dinsel nitclığiyle değerlendirilegelmiştir. Duğaldır da. Önündc sonıında, hattat, ınaııçlı biri;yapıtıiseçoğukezAllah'ınkelamıdır. Oysa, sanat, hatıgi sanat olıırsa olsun, hangi inancın sanatı olıırsa olsıın, ııcsncsinı vc ınancını aştığında sanat olıır. **• karşılaştırılamaz. Hatta, başka görsel hiçbir sanatla da karşılaştırılanıaz. lslamhatsanatının,özellikle OsmanlıTürkhatsanatınınözgünlüğü, çıkış noktası ne olursa olsun, ne yazdığından değil, nasıl yazdığından kaynaklanır. Birçokları, 20. yüzyıl sanatının çoksesli, yenilikçı akımlarına bakarak, hat sanatımızın, modern resim sanatının varmış oldıığu noktalara yüzyıllar önce ulaşmış olduğunu söy leyip, Islamdaki resim yasağının hat sanatını doğurduğunu, dolayısıyla hat sanatının bir resim sanatı olduğunu dı le getirmişlerdır I latta, daha da ileri gidip, Picasso'nunbirTürkhateserıkarşısında/İşteyıllarcavannak istediğim nokta" dediğını yazmış Batıdiinyası, Afrikalı.Okyanusyalıilkellerın,hiçdeilkelolnıayan sanatlarını keşfettiğinde, bu garıp ağaç ve maden yontulara, insanoğlıınun, bir yerde, bir dönem ortaya koyduğu yaratıcılıgının ürünleri olarak baktı. Birerbiiyii ve animist inancın ürünleri olarak değil. Bizçağdaş insanı ilgilendircn, etkileyen, sanata bakışımızı değiştiren, bu yapıtların büyiiklüğü, önemi, varoluş nedenleri değıldi (,'iinkü bizler, o nedenleri bilmıyor, bunlara, saf, özgiin birer sanat yapıtı olarak bakıyorduk. Bizim böylcsı bakıp oknyarak algıladıklanmız, ilkel yaratıeınııı o yontuya koyduğu ruhdeğil. Bizleri.biçiminyarattığı rııh(yadaanlam)ilgilcndiriyordıı. Hat sanatı, kuşkusuz, Afrikalı, Okyanusyalı ilkellerin sanatıyla timin Barın tarafından yaptlan Ilillcr zuınanmda düzenlenen 1938 olimpiyat albümünün cildi (en üsttte). Emin Barın 'duıı iki •illah kompozizyonu... lardır. Işı, hat sanatıylagerçeküstücülük arasında ılişkiler kurmaya götürenlerbileçıkmıştır. Hmın Bey, OsmanlıTürk hat sanatını da, Batı sanatını da yakından bılen bırı olarak, yazı sanatını severken de, öğrencilerine sevdirip öğretırken de böylesi yanlışlıklara düşmedi. Emin Bey, hern geçmişin büyük ustalarının, hem kendi yapıtlarının birer resim olmadığını, kendine özgü, kendi olanaklan ve zenginlikleri olaıı bir çizgi sanatı olduğunu bilıyordu. Zira, resim sanatı, dış dünyaya bakan, onu yorumlayan, değiştiren, yadsıyan, ama yadsırken bile, rengi ve ışığıyla oııa gereksınme duyan bir sanattır. Buna karşılık, hat sanatı iç dünyaya bakan, sürekli değişen dış dünyayı değil, varolan ve kcndılığıden hiç değişmcyeıı "yazı"yı cle alan, ıkı boyııtlu kiiçiik biryüzeyde gerçckleştirilen bir istifle, bir karalamayla o iç dünyayı gerçekleştirmesanatıdır. *** tki ııygarlık, iki kültür, ıkı yazı vardır Islam ve Uzakdoğu.Çin,amao/ellıkle.lapon sanatında. hat sanatı, resim sanatına koşuttıır (,'oğu kez resmiıı içiııde yer alır. Büyük boyutlarda (panolar) gerçekleştirilir. I lattatlara, orada da Osmanl ı 'da olduğu gibi birer ermiş gözüyle bakıhr. Emin Bey'in, bu yazı sevdahsının, Uzakdoğu hat sanatına ilgı duyup duymadığını bilmiyorum Belki, içinde yaşadığı ve içinde yaşattığı Türk hat sanatı ona yeterli geldi. O noktada, çağdaş sanat kendısine yol göstcrmiş olmalı. Gcometrik soyııt resim, Mondrian, Klee, Magnelli, kendısine gözkırpmışolabilir. Anıao, resmin bu çağnsına, yanılıp olunılu yanıt vermemis, kendi özündckı çızgiyı, yani hat sanatını yeğlemiş; böylece "çıkış noktasf'nı geleneksel hat sanatında arayan bir ressam yerine, "varış noktası" hat olan, geleneğı yorumlayan, çağdaş, laik bir hat sanatçısı kazanmışız. *** Emin Bey, hatsanatının, ne kadar çağdaş yorumlamalarlazenginleştirilirse zenginleştirilsin, uzun bir ömrü olmadığını bilenlerdendi. Son hattatlann, Kâmil Akdik'lerin, Necmeddin Okyay'lann, Ismail Hakkı Altunbezer'lerin Latin harflerine geçilse de geçilmese de son hattatlar olduğunu biliyordu. O, bu kaçınılmazyazgıya meydan okurcasına, sanatını, Latin harfleriy le de sürdürmekistcdi. YahyaKemal'in "eski şiirinrüzgârıyla"dediği gibi, Emin Bey, eski hattın rüzgârıyla Kufi.Celî, Sülüsistifleryazdı.Ama hat sanatına pek yatkın olnıayan Latin harfleriyle de aynı ustalıkta yapıtlar ortaya koydu. Işte, bu nedenle seçtim "Bir Yazı Sevdahsı" başlığını. Evet, bir yazı sevdalısıydı, ama yalnız bir yazı sevdahsı değil. Kitap sanatı, yazısıyla, kâğıdıyla, tezhibi vecildiylebirbütündür. Emin Barın bu sanatın da ustası vc sevdalısıydı. Yazımın başında da sözünü ettiğim, işin zenaat/işçilik yani buradakendinigösterir. Emin Bey, işçiliğin, yaratıcıhğın all basamaklarında değil, yaratıcılıkla yan yana yaşadığı, soluk aldığı, Röncsans atölyelerinde çalışır gibiydi. öğrencilerine öğretmekten çok sevdırmeyı, bilgiyi paylaşınayı yeğlemesi de bu görüşümü pekiştiriyor. Onun, hat sanatı koleksiyonu bir sanatçıkoleksiyonuydu. llattatlannengüzelyazılanndançokenanlamlı yazılannı birarayagetirmişti. Kanımca, bu koleksiyon, başlı başına, sözcüğün her anlamında bir okuldu. Vebuokulişlevinide.uzun yıllaryerinegetirdı. *** Bolu 'da doğan, hattat, müzehhip, mücellitbirbabanınevindeyetişen, öğretmenliği seçen (1933 y ılında, yirnıi yaşındabirdelikanlıyken Bolu 'nun birköyünde öğretmenl ik yapıyordu),Avrupauzmanlıksınavınıkazarup, II. DünyaSavas.ı riizgârları eserken VVeimar'da cilt sanatı üzerindeçahşan.savaşpatladığındaLeipzig'deKitapçılıkveMatbaacılık Akademisi'negirenbu ınsan, ne kendi geçmişinin, ne de Batı kültürünün, sanatının önünde bir komplekse kapıldı. Kapılıııasını gerektirecekbir nedenı yoktu. Sanatlannbirbirindenüstünolmadığını,olamayacağını,yalnızcafarklılıklannolduğununbilincindeydi. Ne Mısır sanatı Yunan sanatından üstündü, ne de Rembrandt'ın resimleri î>eyh I Iamdullah'ın hattından. Böylesi birbilinç, herkes bilir ki, işini iyi bilen, kendisinin ve çevresindekilerinyaratıcı gücüne inanan insanlarda bulunur. Emin Bey deiştebuinsanlardanbiriydi.^ Yapı Kredi K.M. KazımTaşkentSanat Galerısi /15 Şubat30 Mart
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle