Katalog

CUMHURİYET DERGİ Bıı filmde siz varsımz BERAT GÜNÇIKAN H andan lpekçi, Antalya Altın Portakal'dabu yıl en iyi film, en iyi senaryo, en iyi yardımcı erkek ve kadın oyuncu ve küçük oyuncu Dilan Erçetin' in Jüri özel ödülü'nü kazandığl "Büyük Adam Küçük Aşk" filminın yönetmeni. Film, Ipekçi'nin senarist, yönetmen ve yapımcı olarak imzasını attığı ikinci çalışma. Ilk filmi, on dokuz kişinin isme, konuya, ya da bir yönetmenin ilk filmine duyduğu merakla; dokuz bin dokuz yüz seksen birkişinin ise benzer düşünce ve duygularla ama en çok da kentlerine filmiy le birlikte gelmış bir sanatçıyı tanıma isteğiyle ızlediği "Babam Askerde". lpekçi ile iki filmi ve sinema üzerine konuştuk: tlk filminiz "Babam Askcrdc"yi seyrettîkten sonra iyi olmadı diyc bir hafta ağlamışsınız... Ya Büyük Adam Küçük Aşk? Bu filmde bir hafta ağlamadım, ilk işaret buydu. Genelde memnun olduğum bir fılm çıkardığımı düşünüyordum. Memnun olmadığınızyerlerneler? Şimdi seyrettiğimde, oyunculann en ufak bir mımiği için bile, keşke öyle olmasaydı dedığim, kendimi başansız bulduğum yerler var. Banyo sahnesi çok acele ile çekilmiş bir sahne. Arahk ayıydı, Dilan'ın hastalanmasından çok korktuğum için bir an önce bitirme gayreti ile çektim. Bu yüzden hem oyunculann, hem rejinin başansız olduğunu düşünüyonım. Dahaiyiolabilirdi. Filmin bütününe baktığımızda, seyircinin bakışını resmi algılamadan, insana, onun acısını ve çarcsizliğini çekme ve bütün bu yaşanılanlarda devletin sorumluluğuna vurgu yapma çabası var... Bu çatı, nasüoluştu? Projeye karar verdiğim 1998, Cumhuriyetin 75. yıldönümüydü. Büyük kutlamalar Handan İpekçi'nin ikinci filmi "Büyük Adam Küçük Aşk" Oscar'a aday gösterilen Türk filmleri arasında yerini aldı. Türkiye'de olup bitene dair sözü olan lpekçi, sözünü esirgemiyor. Yapımcılıkta iddiası yok ama hem yazmaktan hem de Babam Askerde, Handan İpekçi'nin ilk uzun metrajh filmiydi... yönetmekten vazgeçmiyor. vardı, beri yandan da çok problemli bir yıldı. Birçok problemleri bir arada yaşıyorduk. Televizyonlan açtığınızda iç açıcı göriintülerle karşılaşmıyordunuz. Bir yandan askercenazeleri, bir yanda gerilla ölüleri vardı ve başka birprojeye çahştığım halde, bu, Türkiye'nin en önemli sorunlarından birisi ise, burada eleştirilmesi gereken bir konu var diye düşündüm. Eleştireceğim, elbetteki devletti. Mesela Cumhuriyetten bu yana neden hâlâ toprakreformu yapılmamıştı? Ancak benim bu eleştirilerim bir yurtsever olmaktan kaynaklanıyor. Biz aynı topraklar üzerinde yüzyıllardır birlikte yaşadık, yaşamaya da devam edebiliriz. Ana cümlem bu. Kimse ardında başka bir şey aramaya çahşmasm. Filmde anlattıklarınızın ne kadarı sizin tarihinizle kesişiyor? 1974'te üniversiteye başlamıştım. Gazi Üniversitesi, Basın Yayın Yüksek Okulu. O dönemde gençlik arasında kamplaşmalar vardı ve bizkendimizi, sol kamptabulmuştuk. En büyük idealimiz Türkiye'de haksızlıklann ortadan kaldırı ldığı daha adil bir düzenin, sosyalist bir düzenin kurulmasıydı. Ama 12 Eylül'le bu hayallerbıçak gibi kesildi ve kuşağımızın üzerinden buldozer gibi geçildi. Babam Askerde, bu yaşanmışlıklardan etkilenme ile çıkmış bir öyküydü. Dönem, aileleri tutuklu olan üç çocuğun gözünden irdeleniyordu. Bu filnıinizdc Kürtlcrlc Türklerin dil üzerinden çatışmasını da veriyorsunuz. Sizötekini nc kadartanıyorsunuz? Benim çocukluğum ilkokul 2'den orta Te kadar Urfa'nın Hilvan kazasında geçti. Çocuksunuz, ötekinin çok farkında olamazsınız. Ama çok sıcak ilişkiler kurabilmiştik... Babanız filminizdeki baba... Evet, Rıfat Bey karakterinin ilk ipuçlannı ben, babamda gördüm. Birebır örtüştüremezsiniz, ama babam adalet duygusu çok gelişmiş bir yargıçtı. Hâlâ da öy ledir, adalet duygusunu günlük yaşantısında da sürdüren bir ınsandır. Urfa'da da, hiçbir zaman kendi ni yukanlara koyma tavn olmadı. Aldığınız ipuçları... Otoriter olma, dürüst olma, adalet duygusunun değişmesi ve belki biraz önyargı. Ama ben senaryodaki karakteri belirginleştırebilmek için yargıca artı özellikler ekledım, önyargısını biraz daha abarttım ki kendi amacıma uygun senaryo oluşturabileyim... Babanız hukuk devletine inanıp onun gercklerini inşa eden birisi miydi? Davalannda çok dikkatli çalışan bir insandı, ama devlet memuru olmasının getirdiği siyasete uzak kalma kay gısını da taşırdı... Babanızfilmiseyretti mi? Seyretmedi, ama herhalde önümüzdeki hafta seyreder. Belki de bu röportajı okuyup gider. Çünkü benim ona dair böy le düşündüğümü bilmiyor. Sadece bir kere, "Bu filmi senin için yapıyorum", dedim. Amayargıcın karakteri hakkındabir bilgisi yok... İlk filminizi izlediğinde ne yapmıştı? Vizyona giremediği için vıdeodan izledi, açıkçası beğenmedi. Daha iyi olabilirdi, dedi. Siz babanızla izlerken ne hissettiniz? O filmi seyrettiğimde saklanacak yer anyorum... Biraz haksızlık değil mi? Evet, galiba çok fazla haksızlık yapıyorum. O filmde de seyirciye duygu geçer, samimi bir filmdir, ama baktığınız zaman, teknik olarak zavallı bir fılmdir. Yani ışık malzemesinden.mekânlardan tavizvermişimdir, kameram kötüdür, senaryosu iyi değildir... Filmde kullandığınız Kürtçe kelimeler, sizin belleğinizde kalanlar mı? Evet, çok iyi biliyordum. Küfürleridemi?