27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

26EYLÜL1999. SAYI705 Nezareti Başmimarlığı'naatanır, Sirkeci'deki Postahanei Amire'nin tamamlanması ise 1909 olarak geçertarihc. Postanenin arkasındakiHobyarMescidi'ninyenideninşasında da Vedat Tek' in imzası vardır: "... Yaptığım bu ilk resmi büyük bina yüzünden ilk dcfa da Şurayı Devlet'i boyladım ... Ben postane bınasını yaparken y ıkılan tanzifat ahırlarından açılan arsada yeni binay ı on iki metre geriye almıştım. Vay efendim vay. Sen nasıl olur da hakkımızı sokağa verirsin? diye kıyametler koptu. Bereket versin Şurayı Devlet'e derdimizi anlatabildik." 1909'da Sultan Rcşattarafindan saray başmimarlığınaatanırTek. Ancak Maliye Nazın Cavit Bey 'in gözleri üzerindedir, nedense sarayda istetnez Tek' i, görevden alınmasının peşine düşer ama başaramaz. Tek 1913'te EnverPaşatarafından Harbiye Nezareti basmimarl ığına getirilir. Bu dönemin çalışmalan arasındadırCemil Topuzlu Köşkü, Tayyare Şehitleri Anıtı ve Modaiskelesi... Cumhuriyet'in ilanından sonra Çankaya'yaçağnhr.Atatürk,Tek'tenikinci Büyük Millet Meclisi binasını inşa etmesini ister. Hayatının en mutlu günleridir. Çankaya'daki eski bağ evini Gazi Köşkü'ne dönüştürür. Birçok çahşmasi Atatürk'ün emriyledir, resmi sözleşme yoktur, devreye kişisel çekememezliklergirerveprojelerininbedelinialamaz. lstanbul'adöner... 1908'den 1930'a kadar süren Birinci Ulusal Mimarhk Akımı'nın içinde Selçuklu ve Osmanh kl&sik dönemlerinin taş, mermer ve çini örnekleri tekrarlanır. Sırada mimarlığm dayeniyi simgelemesi anlayışı vardır, ulusal mimarinin öncüsü ve savunucu hocalann atölyesi kapanır. Tek de çeşitli uyuşmazlıklar sonucunda atölyesinin kapısına kilit vurur ve emekli olur. Tek, Akademi 'deki yeni eğitim düzeninden ve yeni hocalann verdiği eğitimden de hoşnut değildir... Değişimleri şöyleyorumlar: "...lyibirmimaryetiştikçe.tecrübesiarttıkça süsten kaçmaya, gitgide sadeliğe meyletmeye başlar. Ancak sadcliğin de haddi vardır. Bunu, yani bu temiz sadeliği kübizm denen karmakanşık, abuk sabuk sadelikten ayırt edince ortada mesele kalmaz." Tek'in, 1930'lardan sonra görülmeyebaşlayan apartmanlara da itirazı vardır: "...Eskiden ekseriyetle, bahçeli, yatık ve düz merdivenli ve iki kartan ibaret olan Istanbulevleri.konforluolmalanndanbaşka, yüksek olmamaları ile dar sokakların hava ve güneş almalarına mani olmazlardı... Her veçhile muvafık olanbu tarz ikametgâhlann yerine, hasis düşünccler, vukufsuzluk ve belediyenin lakaydisiyle, dar sokaklarda, dar yüzlü sefertası şeklinde, minare merdivenli, hiç konforu olmayan karanlık, rutubetli ev BASKENT GUNLERI Diplomat yazarlar MÜŞERREF HEKtMOĞLU iplomat kökenli yazarlar giderek I çoğalıyor. uzellikle emekliye aynlanlar yazaıiığa yöneliyor. Kimi gazetelerde köşe yazarı, ekranlarda da yer alıyor, belli konularda görüş betirtiyor. Hepsi aynı ölçüde ilgi toplamıyor ama ilginç yorumlara yolaçıyor. Yazılar ve konuşmalar eski bir bakanın, ya da bir büyükelçinin portresine yeni çizgiler ekliyor, tanıdığımız bir kişinin tanımadığımız yönlerlni de yansrtıyor o çizgiler. Şaşırtmacalar da yörüngesine oturuyor! Kimi büyükelçiler de bilim daltna tırmanıyor. Üniversitede ders veriyor, araştırma yapıyor, öğreniyor, öğretiyor, değeıii bir birikimi genç kuşaklara aktarıyor. Belli konulara, sorunlara ışık tutmaya çaba gösteriyor. Başka bir deyışle, dıplomatlıkta uzun yıllann birikimiyle geçmışten geleceğe köprü kuruyor, yetlşen kuşakları aydınlatıyor. Elbet saygın bir çaba. Bir de anı yazanlar var. Hepsi dinozor değıl, ama bir dönemin bilinmeyen yanlarını, kulisinı guzel aydınlatıyor. Tarihin penceresinde ilgnıç bir mozayik oluşturuyor. Sayıları az değil, Hamrt Batu, Semih OUnver, Oğuz Gökmen, Ergun Sav, llter Türkmen, Erdem Erner, Ercüment Yavuzalp, Bilal Şimşir, Berduk Olgaçay, Alaattin Güler, Reha Aytaman, Faik Melek, Turgırt Tülümen, Kemal Girgin, Nihat Dinç, llhan Akant, Taner Baytok'un da bulunduğu hayli kalabalık bir grup oluşturuyor anı yazanlar. Kimini ılgıyle okudum, bilgılendim, aydınlandım ama kimine yorum yapamadım. Kimi ılgınç tepkilere yolaçtı, kimi yazarının kışıligini kanıtlayan bir belge diye nitelendi, kımı hâlâ gündemde bir eleştiri konusu. oturduğu koltuğuna. Ytl 1961. Birakşam saatinde Sümer Sokak'taki evimizde tanıdım onu. 27 Mayısçılardan Sezai Okan ile birlikte geldi, Albay Şinasi OraL Parlak bir kurmaydı, lyi bir musteşar otdu, seçkin beyinlerden genç bir kadro oluştundu. DPT ülkenin gündeminde önemli bir konumda o zaman. Başbakan Inönü ve yardımcılan toplantılara katılıyor, 5 yıllık kalkınma planını ilgiyle izliyor ama politikacılar pilavın önceliğinden sözediyor, genç plancılan da solculukla suçluyor. Saldınlar yoğunlaşınca Inönü de direnemiyor, bir süre sonra da görevden aynlıyorlar. Musteşar koltuğuna Ziya Müezzlnoğlu oturuyor, ama bir süre. Bonn'a elçi oluyor sonra. Koltuğa Memduh Aytür oturuyor bu kez. lyi bir bürokrat ama o da çabuk aynlıyor görevden, Paris'e OECD elçıliğine gidiyor. DPTde istenmeyen, tepki gören müsteşaıiann dış göreve gitmesi de bir gelenek oluyor nerdeyse. Sonra yeni müsteşarlar oturuyor koltuğa. Biri, en Tek'in mimarlık öğrencisi kimlik kartu.. Vedat Tek küskün öldiL.. lcr yapı Imaya başlandı. Yavaş yavaş, bu gayn sıhhı ve konforsuz evlerin kullanışsızlığını anlayan halk, bu cvlcrdenkurtulmak için yeni yapılmaya başlanılan apartmanlarda, hususiyet ve mahremiyet olmamakla beraber, hizmetin kolay olmasından oturmayi tercih etti... Bu yeni binalann taksimat ve tertibatında bazen asansör ve hizmetmerdivenı bulunduğu haldc, ıçınde oturacakların konfor vc rahatı hiç düşünülmcmiştir. (Konfor, yalnızbanyo, kalorifer, elektrik filandan ibaret değildir)." 1990'da Firdevs Hanım'laevlenen vedört çocuğu olan Tek 1942'de öldü. Yapı Kredi KültürSanat Yayıncıhk'ın Vedat Tek arşıvıniağırladığı,anılarınınveeserlerinintanıtımının yer aldığı sergi 9 Ekim'e kadar Yapı Kredi Sermet Ç ifter Kütüphanesı' nde görülebilir.^ Çirkinliklere hoşgörüyle bakamıyor insanlar. Belki de bir diplomatın düzeyine yakıştırmıyor! Ufukta yeni bir anı kitabı var: Maskeli. Bleda mndannt Maskeli Balo 'da anlatıyor. Balo. Büyükelçı Tanşug Bleda, ünlü besteci Verdi'nın güzel yapıtının adını veriyor anılanna. Müziği gibı renkli, önemlisi de Turgut özal. İki kez andanteleri, allegrolanyla hayli dalgalı bir üsUeniyor bu görevi. 12 Eylül dönemi anılar dizısi galiba. Ayrıca ilginç onun görevinde başlıyor. Önce musteşar, karıkatürler ıçeriyor. Tanşug Bleda'nın sonra başbakan ve cumhurbaşkanı. çizerliğinı daha önce de yazdım galiba. Bir de Bisay Kıauç var, degerlı bir bilim Profesyonel düzeyde ilginç çizimleri var. adamı. CHP hükümetı dönemınde Başta Dışişleri ailesi, kıtapseverler de üstteniyor görevi. Ama rahat çalıştığı merak ediyor şimdi. Maskeli mesleğinı de söytenebilir mi bilmem? Başbakan belli çizgılerle mi anlatıyor acaba? Ayrıca Ecevif in, görüşmeye vakit bulamadığı bir kım bu maskelıler? Elbet maskesizler de DPT müsteşan! var. Onları da yazacak mı acaba? Bence eski plancılar da anılannı yazmalı. Kimi dostlanm soruyor: Orhan Güvenen Genç kuşaklara iyi bir ışık olur. Hiç de anılannı yazar mı acaba? Dıplomatlığı değilse masal gibı, öykü gibi okurlar. hayli kısa ama uzayabılir, deniyor. Plancılan da, pılavcıları da yakından tanır, Görevınden ayrılınca Dışişleri aılesine 1960'lardan 2000'lere uzanan yolun nasıl katılacağı soylenıyor. Bu söylenti yokuşa yöneldiğını de anlar. gerçekleşır mı bılmem, bırkaç ay sonra O dönemin genç plancılarını sevgı ve belli olacak. saygıyta anımsarım her zaman. 1961 Anayasası doğrultusunda coşkuyla DPT ıle ılgıli bir öykü ilginç bir kıtap olur çalıştılar, çağdaş bir plan oluşturdular doğrusu. Dahası çok çarpıcı, özyaşam ama o plan gerçekleşmedı. Yıllar geçtı, öykülen yazılabılır. Kimler geldi kimler durum değişmedı. Pılavcılar ağır basıyor geçtı, 30 yılda 20 musteşar nerdeysel hâlâ. Plancılar da giderek yalnızlığa Kimini iyı tanıyor, kımını anımsamıyoaım. gömuluyor.^ İlk musteşar ünıformasını çıkarıp
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle