Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Y Lehim gibi bir uyku gözlerinde, Kirpiklerinde çapak, Sildi elinin tersiyle, Yeniden avuçlanna tükürdü, Geçti körüğün başına. Ocakta bakır tepsiden Bir duman kaldı bembeyaz Mis gibi nişadır dumanı, . Yayıldı Üsküdar Çarşısı'na! Mcmlcketimdcn İnsan Man/araları'ııın Beşincı Kitabı'nda Nâ/ım Hiknyla Üsküdar'daki şiir dolu güzel havalar yaklaşık iki yıldır devam ediyor. Bu# güzel havayı bozmak isteyenlerin Kız* Kulesi'ne giydirmek için hazırladığı kara çarşafı görmemek için kör olmak gerckir. (Ki, bu hastalığa yakalanan şair de a7 değildir!...) Niyazi Yurtseven, Kız Kulesi ile şairlerin nikahını kıymıştı ama ille de imam nikahını savunanlann bu birlikteliği bozmak isteyeceği de açıktır. Ben, kcndi payıma güzel havalann devamını diliyorum... Ve de Fatin Hazincdar'ın dizelerini dilliyorum: Evleniyor kız kurusu Adresi belli oluyor artık Görüyor musunuz Üzerinde altı geniş Üsküdar bir gelinlik var. Yahya Kemal'in "Hayal Şehir" şjirindeki gurup vakti ile girdiğimiz Üsküdar'dan Ali Asker Barut'un Cemal Süreya ödülünü kazanan dizeleriyle ayrılalım: Üsküdar'da Akşama Bir ay doğdu Pencerelerde onu Bi kadınlar gördü Gece uykudayken Bütün gemilcri Istanbul'un Yandılar uzaktan Birbirine Dalgalar ortasında İki deniz feneri O fenerlerden biri sen Biri bendim Sonraki günlerde Konuşuldu durdu Kadınlar arasında bu Pencereden pcncereye 4 A S A Oldu" kitabına Halil'in karısı Ayşe'yi uyandırarak şapka çıkarır: Perdesiz pencereler. Ayşe çıktı yataktan, kocasının evde kalan siyah, uzun hırkasını aldı sırtına. Magalda atcş. Mavi çinko çaydanlıkta ıhlamur. Dışarda Üsküdar uyandı uykudan, elâ gözleri mahmur, çıplak beyaz ayakları mercan terliklerinde. Nâzım Hikmet Üsküdar'da bir akşamüstünü de 22 Haziran 1958 yılının Laypzig'de yazdığı "Kederleniyorum" adlı şiirinde düşler: Bir Üsküdar balkonunda guruba karşı dcmlenir gibi bu akşamüstü, Laypzig'de, tıramvay durağında tadını çıkara çıkara, yudum yudum kederleniyorum. Kız Kulesi]nde düzenlediğimi/ şiir akşamlarıyla Üsküdar, şiir okurlannın uğrak yeri oldu. Her konuda bizlere yardımcı olan Üsküdar Belediye Başk'11^ Niyazi Yurtseven ile ilk karşılaşmamızda söylediği ilk söz Orhan Veli'nin şu dizesiydi: "Bcni bu güzel havalar mahvctti"... Evet! Sayın Yurtseven'in katkıla met, Rıfaz Ilgaz'ın "Üsküdar'da Sabah • Depreme sevinen kasaba Parkfield kasabası, Amerika'da beklenen büyük depremin merkezi. Bu özelliğiyle turistlerin gözbebeği olan kasabah, bir an önce zengin olmaya çalışıyor. os Angeles depremle yaşamaya alışmış bir megapol. özellikle Los Angeles'a I60 kilometre uzaklıktaki Parkfîcld kasabası adcta dünyanın deprem ınerke/i kabul ediliyor. Kalifornia'nın yansını mahvedecekBig Onc denilen depremin merkezi Parkfield olacak. İki hafta önceki deprcmde yine Parkfield büyük zarar gördü, ancak kasabanın I45 kişilik ahalisi en ufak bir zarar görmcdi. Çünkü depremi beklemek ve önlemlerini almak kasabalıların günlük yaşamlannın bir parçası. Bilim adamlan da 20 yıldır bu kasabayı gözaltında tutuyorlar. özellikle kasım ayından bu yana San Francisco'dan sismik aletler taşıyan dcv kamyonlar kasabayı ziyaret ediyor. L Amcrikalılar her şeyden para kazanmaya öyle alışmışlar ki depremin bilc endüstrisi kurulmuş Parkfield'da. Tişörtler, titreyerek yıkılan oyuncak evler, üzerinde "deprem merkezi "yazılı bardaklar, bunun gibi bir sürü eşya satılıyor kasabanın dört bir yanında. Bilim ccvrcleri için bu kasaba tam bir deney merkezi, kobaylar da doktor, öğretmen, bakkal, barmen, itfaiyeci... Çoğu memup Böyle buyuk bir tehlike altında yaşayan bu insanlar delı değil; yalnızca devlete karşı görevlcrini yere getiriyorlar. Bilim adamlan günün 24 saati topraktaki değişimleri, sızan gazlan anında uydu yardımıyla mcrkezlerine rapor ediyorlar. Kaynak sularındaki gaz oranını ölçüyorlar. Tabii tüm bu çalışmalar Parkfield'ın 145 sakinı için yapılmıyor. Parkfieldlılar ise hallerinden hiç şikayetçi değil. Deprcm korkusuyla yaşamaya alışmışlar. Şimdi bölgeye akan turistlerden bol dolar kazanmaya çalışıyor kasabah. 4 15 Deprem endOstrlsl Böyle bir depremin olacağı dalıa I990 yılında biliniyordu; kasabanın her yerinde 2025 Kasım 1993 tarihleri arasında bir deprem beklendiği yazılıydı. 20 günlük bir gecikmeyle deprem teşrif etti. ÜakUdar blrçofc UnHl şalre «sln kaynaftı oldu, şllrd* hayat buMu. C U M H U R İ Y E T D E R G İ 3 0 O C A K 1 9 9 4 S A Y I 410