25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

A S A Dünya teknolojik doğumları tartısıyop Doğmamış bebeklerden yeni canlar yaratmak için "rahim hırsızlığı" yapmak, siyah kadınlara beyaz bebekler doğurtmak, büyükanneleri çocuk sahibi yapmak bilimin son 'mucizeleri'. S on günlerde gazetelerde gözümüze ilişen başhklar, 'Cesur Yeni Dünya'nın insan doğasına aykın pek çok yenilikle kapımıza dayandığını kanıtlıyor sanki. ce bu tedavinin menopoz sonrası kadınlara uygulanmasından yana olmadığını belirtmekle yetiniyor. lleri yaşlarda çocuk sahibi olan kadınlann yanı sıra bebeğin cinsıyetinin önceden seçilmesi ve kanşık ırklardan yumurta alımı da tüm dünyada kaygı uyandıran konular. Ancak tüm bu yeni gelişmelerin arasında en korkutucu olan, kürtajla alınmış fetüslerin yumurtalarının kullanılması fıkri. Bilimadamlan tarafından fareler üzerinde denenen bu yöntem, çok sayıda verici insan yumurtası elde etmenin bir yolu olarak görülüyor. Bu konuda bir yazı yayımlayan HFEA, bir yandan da ölmüş kadınlann yumurtalannın kullanılıp kullanılmaması konusunda kamuoyunun fikrini almak istiyor. Dr. Roger Gosden'in başkanlığında Edinburgh'da üreme uzmanlan tarafından hayvanlar üzerinde yapılan deneyler, kürtajla alınmış dişi fetüslerden binlerce mikroskobik yumurtanın almarak deney tüplerinde olgunlaştınlıp döllendikten sonra çocuk sahibi olmak isteyen kadınlara yerleştirilebilecegini ortaya çıkardı. tngiltere Sağlık Bakanı Virgiria Bottomley, yürürlükteki yasalann henüz ınsanlar üzerinde denenmeyen bu yöntemin uygulanmasını engellemeyc yeterli nitelikte olduğunu belirtti. tngıliz milletvekilleri ise doğurmamış kadınlardan yaşam yaratılması fıkrine "rahim hırsızlığı" diyerek karşı çıkıyorlar. TepkllerçokçeşltM 1978 yılında jlk tüp bebek Louise Bromı'dan bu yana yapay döllenme teknikleri ve bununla ilgili uygulamalar sürekli ahlaki çıkmazlara yol açıyor. 80'lerin başlannda İngiltere'de Warnock Komisyonu tarafından yeni üreme teknolojisıyle ilgılı çıkması olası, gündeIık problemlerin incelenmesi için girişımde bulunuldu. Komisyon yaptığı incelemelerin sonucunda konuyla ilgili çok çeşitli öneriler 1978de llktüpbebek BUIm dUnyası ana rahmin* kadar glrarak aon bulguianm uygulamaya koyuy geçmiş kadınlann yapay yollarla gebe kalmalanna yardımcı olan doktorlar hakkında yasal işlem yapılacağını bildirdi. Fransa'nın ilk tüp bebeğini doğurtan doktor olarak ün kazanan Proebeveynler olmayacağına inandığımız için böyle bir şeye kanşamayız. Kamu sağlığını korumak ve kadınlann bedenlerinin kötüye kullanılmasını önlemek bizim sorumluluğumuz. Yasalar tarafından bazı sınırlamalar getinlebilir, ancak aynntılara girilmesine izin verilmemesi gerekir" dedi. Her yıl yaklaşık 20 bin yapay döllenmenin gerçekleştirildiği Fransa'da politikaalar ve doktorlar tıbbi yöntemlerin yardımıyla oluşturulan gebeliğin yalnız yaşayan kadınlara ve eşcinsellere değil de düzenli bir ilişkisi bulunan heteroseksüel çiftlere uygulanması gerektıği konusunda hem fikirler. Ancak 60 yaş ve üstündeki kadınlann tıbbi yöntemlerle gebe kalmalannın sağlanması, ülkede gitgide büyümekte olan bir tartışma başlattı. Sağlık Bakanı DousteBlazy, 59 yaşında ikiz çocuk doğuran kadınla ilgili olarak bir çocuğun 18 yaşındayken 80 yaşında bir annesinin olmasını "şoke edici" bulduğunu söyledi. Fransa Sosyal Hizmetler Bakanı Sımone Veil ise bu tür olaylann Fransa'da yaşanmaması için fesöf Rene Friedman, "Sırf bir çiftin iyi "çok sert yasalann" çıkanlması gerektiğini belirtti. Gebelik tedavilerinde büyük yeri olan tıp merkezlerine sahip zengip ülkeler arasında iş kural belirlemeye geldiğinde, oldukça geniş bir yelpaze çıkabiliyor ortaya. Fransa gebelik tedavilerine yasal sınırlamalar getirmek için çabalarken ttalya ve ABD, bu tür konulan tamamcn doktorlara ve hastalara bırakmayı tercih ediyor. İtalya'nın konuya hiçbir yasal sırurlama getirmemesi tartışmalann büyümesine yol açıyor. ABD'deki evlat edinme kurumlannda genellikle 45 yaşın üstündeki kadınlann evlat edinmesini önleyen gayriresmi bir kural geçerli. Ancak ıleri yaşlardaki bir kadının yapay döllenme yöntemleriyle gebe bırakılmasını önleyecek bir yasa yok. Almanya bu konuda Avrupa'daki en kısıtlayıcı yasalara sahip olmakla övünüyor. tsveç'te de aynı şekilde 80'lerin sonlanndan beri verici yumurtalar ya da verici spemlerle yapay döllenme yapılmasını önleyen yasalaf var. Ülkede bu işlemin sadece "eşler arasında" gerçekleştirilmesine izin veriliyor. Her yıl yüzlerce İsveçli kadın, yasalann daha gevşek olduğu tngiltere ve Danimarka'ya giderek oradaki hastanelerde tedavi olma yollan anyor. < Derleyen: Az« MARŞAN İtalya'da IMP şay serbtst Hadaf aaftfckh dofrım v* b*b*k. getirdi. 1990 yılında çıkanlan Döllenme ve Embriyoloji Yasası'yla, yapay döllenme merkezlerinin çalışmalannı kontrol edecek Döllenme ve Embriyoloji Kurumu (HFEA) kuruldu. Yapay döllenme merkezleri tarafından doğurtulan çocuklann, anne babalann arzulanndan önde tutulmasını sağlayacaktı bu kurum. EşdMtltora yapay MU6am« yasak Doğumadevtet kanşanıaz Fransız hükümetınin, menopoz sonrasındaki kadınlara yapay döllenme uygulanmasını yasaklama İcaran, doktorlann ve çocuk bakım uzmanlannın tepkisine yol açtı. Karara karşı çıkanlar, kimin çocuk doğurup, kimin doğuramayacağına karar vermenin hükümetin görevi olmadığını savunuyorlar. 50 ya da 60 yaşlanndaki kadınlann gebe kalması tngiltere ve Italya'da tartışmalara neden olurken, Fransa Sağlık Bakanı Philippe DousteBlazy, çocuk doğurma yaşını Yaşlı kadın doğuraiasın Menopoz sonrasındaki iki kadının Roma'daki bir klinikte tedavi gördükten sonra gebe kalması, Fransız hükümetini telaşa düşürdü. Fransız doktorlann aynı tedaviyi uygulamalannı önlemek amacıyla bir an önce konuyla ilgili yasalann çıkanlmasına karar verdiler. Aynı kaygı bugünlerde İngiltere'de de yaşanmakta. Ancak HFEA, gebelik tedavilerine bir yaş sının koymadan sadeCUMHURİYET OEHOİ 1 6O C A K 1994 SAYI 401 17
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle