Katalog

M B U R Ü A K Z İ E L D E M Fotoğraf İBRAHİM GÜNEL TUrklya'nln llk v« tek habar radyosu sloganıyla yayına o*Çm«yl baktoyan HUr FM , bol bol program Uratlp yedakllyor. Cumhurbaşkanı ••çlml, radyo kanunu llerly* ataoaga banzlyor. zel radyolann vericileri mühürleneli, yaklaşık dört hafta oluyor. Bu süre içinde, ülkenin dört bir yanında kurulan değişik güçteki vericilere sahip 700 kadar istasyonun faaliyetleri durduruldu ve antenler sustu. tlk günlerdeki protestolar isc, iyiden iyiye azalmış durumda. Radyoyîa ilgili hcrkes, özelliklc Bakan Yaşar Topçu'nun televizyonda söylediklerinden sonra, önümüzdeki "hazırlık ve yasa çıkarma" sürecinin sanıldığı gibi pck kısa sürmeyip birkaç ayı alacağını farkctmi^; bıra/. da kabullenmiş gözüküyor. Elle tutulur tek protcsto, Süper FM ve MetTO FM ıstasyonlarının interStar ve Teleon'da yayımlanan "siyah kurdcleli" rcklamları. Radyolann kapanmasına kı/an ve RADYOCULAR DA SUSMAYA BASLADI Radyo istasyonlannın kapatılmasına tepkiler gün geçtikçe zayıflıyor. Bakan Topçu'ya göre kanunun yürürlüğe girmesi altı ayı alabilir. 9 tepki gösterenlerin protestolan, farklı yaklaşımlara ve beklentilere bağlı olarak değişiyor. Kimilcri, özel radyolann günboyu yeni çıkan yerli vc yabancı paıçalan çaldığını, böylece "kascte para vcrmckten kurtulduklarım" söylüyor ve ckliyor: "Yani şimdi yinc kaset mi alacağız?" Bu, belki de bir radyo istasyonunun sahıp olabileceği cn kötü ışlev. Bir dınlcyıcinin de kafasında oluşturduğu en kötü beklenti. Müzik ürünleri tüketicısi durumundaki insanlan kaset almaktan "kurtanp" onlara "bcdava mfizik" sunma politikası ve anlayışıyla yayın yaşamına başlayan bir tek özel radyo bile olmamalı. (Varsa da, tıpkı Batı ülkelerinde olduğu gibi, yasalarda buna olanak tanınmamalı.) Aksi takdirde ortaya çıkan sonuç, müzik endüstrisine ve sanata göz göre göre ölümcül darbeler vurmaktan başka bir şey olmaz. özel radyolann yayında kaldığı dokuz ay boyunca karşımıza çıkan da buydu zaten. O Radyo sahip ve yöneticileri, başından itibaren işin en kolayına kaçarak, program üretmek ve "gerçek radyocuİuk" yapmaktansa, gün boyu hit müzik çalmayı yeğlediler. Böylesi hem kolay, hem de ucuzdu çünkü. özel programlar hazırlamak, magazin ve kültür ağırlıklı radyo yapımlarını gerçekleştirmek, doğru ve aynntılı habercilik yapmak yüksek maliyetli bir işti. Oysa saatlerini doldurmak için kullandıkları müzik parçalarının maliyeti neredeyse sıfıra yakindı. Kimseye teklif ödenmedi; kimseden "Si/in şu parçanızı çalabilir nAy'MV diye izin istenmedi. "Valla bİ7 ('IVIerimi/i ki'iıdimi/ satın alıyoruz, si/.in dc bedava lanılımını/. oluyor, daha ne?" diyenler bıle çıktı. Böylelikle, yeni çıkan albümler her gün ö/el radyo isD E R O İ 2 5 N İ S A N 1 9 9 3 S A Y I 3 7 0 C U M H U R İ Y E T