Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
M EKTUPLARDAN Osman Senemoğlu Samatyalı Saime Hanım'dan Bağdat'daki oğluna d) Gönderenin adi ve «dresi: Samatya'da Ağa Efendi Hamamı'nda Hatuniye Camii Şerif karşısında 141 No'lu hanede kolağası (kıdemli yüzbaşı) Hüseyin HUsnU Bey'in hanesi. Kartın ön yiizü: Dilim'de(2) Fırat grubu Alay 66 makineli tüfek takımı ser (baş) çavuş mahtumum Mehmct Nuri Efendi'ye mahsustur. Başka bir elyazısıyla: Mahrecine (geldiği yere) iade. Posta müvezzi (dağıtıcısı). İMZA İngİHzce yazi: Annesinden oğluna mektup Tarih: 10 Haziran 333 (ay adı Türkçe yazılmış). S«ym» hamm/n oflto Uahmet Nurfye gönderdlğl "açık habertoşme kartı"nın 6n yOzu. ıx#wv»#"~) ^ * / / / M & y yiM Kartın arka yiizü: W Ciğerparem sevgili Nuri'ciğim, Kahraman evladım, 30 Mayıs 333 tarihli kıta telgrafını aldım. Başka almadığımdan, son derece, evladım, merak etmekteyim. Allah aşkına, evladım bana sıhhat haberini sıksık gönder. Gece gündüz beş vakitte kahraman Nuri'mi Cenabı Allah'a emanet ediyorum evladım. Cenabı Allah, cümleyi hayırlı muzafferlikle kavuşturur, seni de bize kavuşturur. Evladım, iki lira (altın lira) daha gönderdim. Bu gönderdiğimle dokuz lira oldu. Aldığını, almadığını bana bildir. Sana daha para göndereceğim. Çamaşırın var mı, yok mu? Bana bildir ki sana çamaşır göndereyim evladım. Bu tarafta validem hanım da gözlerinden bus ederler. Mini mini Hürriyet, tsmail ellerinizden bus ederler. Pederinin de selamı var. Ağabeyim, pederim seni çok merak ediyormuş. Pederimin adresi budur: Sinop menzil merkez anbar müdürü kolağası Hüseyin Hüsnü Bey diye tahrir ediniz (yazınız) oğlum. Cenabı Allah'a emanet ederim evladım. Serian sıhhat haberini bildir. Gözüm yolda. A Validen Saime, 10 Haziran 333 (1) Em. Dz. Al. Yavuz SENEMOĞLU'nun arşivinden alınmıştır. (2) Dlllm: Osmanh döneminde, Bağdat ve yöresini kapsayan bölgenin ve posta merkezinin adı. Bu "açık haberleşme kartı", 1970 yılında Cambridge (tngiltere) bit pazarından satın alınan îngilizce bir kitabın, atçılıkla ilgili eski bir kitabın sayfalan arasında bulunmuştur: Yazıldtğı yıt 1333, yani 1917. Yollandığı yer: O dönemde Osmanh tmparatorluğu toprakları içinde olan Bağdat! Ne var ki 11 Mart 1917'de tngilizler, Bağdat'ı Osmanhlar'dan aldılar... ve bu hafta yayımladığımız belgenin serüveni başladı: Duygusal bir hayalcilikle, mektubun alıcısı başçavuş Mehmet Nuri Efendi'nin, anasından gelen kartı okuyamadan şehit olduğu düşlenebilir. Ama bunu kanıtlayacak herhangi bir bilgi yok kartın üzerinde. Büyük bir olasıhkla bu kart: Osmanh ordusunun Bağdat'tan çekildiği savaş ve karmaşa döneminde yollandığından Mehmed Nuri Efendi'ye ulaşamamış, "mahrecine iade" edilmek üzereyken meraklı bir tngilizin eline geçmiştır. Kartın ön yüzündeki Letter to her son from mother notu, koleksiyoncu îngilize yazının içeriğini özetliyor oltnalı. Ama yaşamdaki kimi inanılmaz rastlantılar, bu savaş ganimetinin yıllar sonra yine "mahrecine", tstanbul'a dönmesini sağlamış. Makineli tüfek serçavuşu Mehmed Nuri Efendi 'nin yazgısı ne olursa olsun, bir ananın cephedeki oğluna ilişkin kaygılarmı, korkularını dile getirmesi ve son günlerde sık sık sözü edilen "yabancı ülkelere asker göndermemiz" konusunun pek üzerinde durulmak istenmeyen insancıl bir boyutuna değinmesi açıstndan çarpıcı bir belge. Tarihi "iyi okuyup anlayan" ve ona göre kararlar alan büyüklerimizin bizi aymazlıkla suçlamayacaklarını bilsek: "Günümüzde Saime Analar oğullarına bu tür mektuplar yazmak zorunda bırakılmasın!" diyeceğimiz geliyor. Çünkü kimilerine göre "Bağdat gibi diyar olmaz" ama çoğunluk için sorunun bir de öbür yanı var: "Ana gibi yar olmaz." Anamızın ağlamaması dileği ve barış içinde bir dünya umuduyla. Kartın arka yüzü... Zî