Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
M EKTUPLARDAN Osman Senemoğlu Tevfik Fikret'ten Süleyman Nazif'e Yer yer yalınlaştırdığımız bu mektubun yazarı Tevfik Fikret (18671915) ustıtne tartışmalar ve her turlu bılımsel dayanaktan yoksun anlamsız savlur gunumuzde de orlaya alılıyor. Şaırın yuzyılm başında ulaştığı duşume duzeytnı bugun bıle kavramaktan voksun kışıler var' Tevfik Fikret'ın onculuk ettığı anlayış, kuşkusuz buyuk olçııde kışısel yeteneğtnden kaynaklanıyoı Ama, o donemdekı adıyla Galatusuıuy Sultanısı'ndekı yetışımı, Dışıslerındekt bırıkımı de bu anlayışın oluşumunda etkılı olmuştur Şaırlığın yanı sıra Tevfık Fikret eğıtımtılığıyte de unlu olan T Fikret Galatasaray'da ve Robert Kolej'de Turkçe öğretmenlığı yapmıştır. Oncusu olduğu Edebıyatı Cedıde (Yenı Edebıyat) akımı çerçevesınde, aydınlara yönelık şıırlerıyle bıreysel konulara ağırlık vermış, yonetttğı Serveti hunun dergısını ulusçu ve yurtsever yazarların odağı duruınuna donuşturmuştur. Ancak bır sure sonra, 1905 yılında, gerek arkadaşlarıyla anlaşmazlıkları, gerekse II Abdulhamıd'ın baskıları nedenıyle Rumelıhısarı'ndakı Aşıyan adını verdığı evıne çekılmıştır Bu ıçıne kapanık dönemınde bıle, özgurluk yanlısı şıırlerı elden ele dolaşan sanatçı II. Meşrutıyetle bırlıkte yenıden etkın yaşama donmuş, Tanin gazetesını çıkarmaya başlamış, Galatasaray Lısesı'nın mudurluğunu ustlenmıştır. Ne var kı T. Fikret, eğıtım bakanıyla anlaşmazlığa duşerek bu gorevınden kısa bır sure sonra ayrılır Ittıhat ve Terakkı'nın basktlarını, yantlgılarını, yolsuzluklarını anlatan şıır/er yazar Sanat yaşamının buyuk bır bolumunde kullandığı guç anlaşılır dılını ve ustası olduğu aruz olçusunu bırakıp çocuklara yonelık şıırlerını yalın bır dılle yazmaya başlar. Ezılen ınsanların, guçsuz ve yoksulların sorunları, şıırlerının ana konusunu oluşturur. Bu dala getırdığı bırçok yenılıkle T.fikret çağdaş şıırımızı etkıleyen şaır/er arasında yer alır. Suleyman Nazıf ıse (18701927), yazarlıkla sıyasal etkmlıklerı ıç ıçe yaşamış bır şaır ve yazardır. II. Abdulhamıd'ın baskıcı yonetımıyle savaşmak ıçın kaçmak zorunda kaldığı Parıs'te bıle gazete çıkararak bu karanltk döneme ve sultana karşı savaşımını surdurmus bır duşunce adamtdır S. Nazıf 19091914 yılları arasında teşıtlı Osmanlı ıllerınde valtlık yapan yazar, tstanbul'un ışgalıne karşı çıktığı "Karanlık Bır Gun" başlıklı yazısı nedenıyle lngılızler tarafından Malta 'ya surulmuş, dönuşunde yaşamını yalnızca kalemıyle kazanmaya çalışmıştır. Ancak bu alandakı ununu, şıırlerınden çok anı, eleştın ve tarıh turundekı duzyazılarına borçludur. Anlamsal etkıyı sözcuklerın uyumundan bekleyen S. Nazıf, o vıllarda ılk denemelerı yapılan dılın yalınlaştırılma çalısmalarını ve "Mıllı Edebıyat'' akımını, bu yuzden benımseyememıştır 2 Şubat 1898 w Uzuntu, uzuntu, uzuntu... Uzgunum kardeşım; şiddetli bir öfke bunalımı ıçindcyim, sonuyorum. Bu biraz daha surerse, eyvah... Sebebini soyleyeyim mi? Fakat bu o kadar tuhaf ki gulersiniz diye korkuyorum; bazan kendım bile kendi halıme guluyorum. Koca bır âlem içinde yalnızım Nazif. En samimi arkadaşlarımın arasında sokağa çıplak çıkmış bir adam hissi ile titriyorum; herkesin vicdanı kapalı, ortulu; yalnız bcn çıplak. Herkes hiç olmazsa uniformalarla, ne diyeyim, aslını ortuyor; herkes zamanın şatafatına burunebiliyor; herkes namuslu geçınerek alçak yaşamanın kolayını buluyor; herkes bu alçaklık havası içinde nefes alabılmek içın bır kolaylığa, bir çareye, bir buyuye sahip. (...) Bilir misiniz, bu zamanda namus, zarfını kemirir bir cevherden başka bır şey değil. Sıze koşuyorum; elbette siz benı anlar, benimle ağlarsınız. Bayramın ilk gununden beri damarlarımın içinde bir öfke zehiri dolaşıyor, kanımı yakıyor; burada artık herkesin benden urktuğunu, kaçmak istediğini goruyorum. Herkes edepsizliğe hak verıyor; bana dıyorlar kı: Zaman haklıdır, akıllıdır; sen budalasın... Allah aşkına siz oyle yapmayın, siz bari deyiniz ki: Sen budalasın, fakat zaman haklı, akıllı değildir. Faik* nerede? O daha Istanbul'a donmeyecek mi? Bunu mektubunuza cevap olarak yazmıyorum. O cevabı aklımı başıma aldığım zaman yazarım. Uzantumun derecesıni duşunemezsin, kardeşim; kendimi taşlara çarpacağım gelıyor. Fakat hani benim hamiyetli kanımla kirlenecek temiz taş... % Tevfik Fikret C) Suleyman Nazıf'ın kardeşı Şaır Faık Âlı Ozansoy Suleyman Nazıf 19