Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
HAFTAN I N KON UĞU 'Besteciliğe erken geçtik' Amerika'daki DiscJokey'lik eğitiminden Türkiye'ye dönerken uçakta yazdığı "Bak Bir Varmış Bir Yokmuş"la dillerden düşmeyen Fecri Ebcioğlu, hasta yatağında yazdığı son şarkısı "Hayalimdeki Resim" ile gene dillerde. Fecri Ebcioğlu 1927 yılında İstanbul'da doğdu. Yaşamında önce futbol vardı. Adalet'le yaptıkları son maçta üst üste dört gol yedikten sonra, futbolu bırakmaya ve Amerika'da havacılık eğitimi görmeye karar verdi. Yeni dünyadaki öğrencilik yıllarında parasının büyük bir bölümünü discjokeylik kurslarına verdi. Televizyon şovlarında göründü. Sonra Istanbul'a döndü. Ebcioğlu, o günlerden başlayarak birçok şarkı sözü çalışmasının altına imzasını attı. Şimdilerde istanbul'da ağır bir hastalıktan kurtulabilmenin savaşını veriyor. • Bir kere besteler bizde kifayetsiz. Bir ana dala dayanmadan beste yapılıyor. Ve bu besteler haftalık beste oluyor. Şimdi haftalarca, aylarca ağızlarda kalan bir şarkıyı düşünebıliyor musunuz? Yok böyle bir şey artık. Bana göre biz kendi bestelerimize çok erken geçtik. Daha da pişmemız gerekiyordu. Bir* kaç sene daha yabancı besteler üzerinde çalışıp, onlar üzerıne Türkçe sözler yazacaktık. F.Ebcıoğlu'na "Ispanyol Meyhanesi"ni, "Senslz Saadet"/, "Aynlanlar lçin"ı, "Sevgi Öyle Büyük ki"yi, "Yeter ki"yi, "Olmalı mı Olmamalı nn"yı, müzik pıyasasına özellıkle son altı yedi yılda hâkinı olan düzenin, yaratıcılığı ne denli kösteklediğini, yıllardır büyük bir kandırmaca olarak sürdürulen Eurovision bestecılığinin Türk hafif müziğini hiçbir şekilde temsil edemeyeceği gerçcğirıi, çarpık kentleşmenin yadsınmaz ve kaçınılmaz bir gerçek olarak bcraberinde getirdiği arabesk müziğini ve tum çirkin yan anlamlarını anımsatmamayı yeğliyorum. Çünkü Fecri Ebcioğlu, bambaşka bir düşün, baınbaşka bir yönelimın insanı. Türk hafif müziğine çok genış bir yelpazede yaklaşıldığında yadsınması ve görmezlikten gelınmesi olasız bir akımın öncusu ve en önemli ismi Ustüne üstlük. Söyleşimizin bu aşamasında "Bak Bir Varmış Bir Yokmuş"tan "Hayalimdeki Resim"e Fecri Ebcioğlu Marlo Levi • Türk hafıf müziğinde yabancı bestelere Türkçe sozler bulma dönemi başlatılmıştı bir zamanlar. O gıinler bızim kuşak için hani neredeyse bir tarih olmuş: "Bak Bir Varmış Bir Yokmuş" ve ardmdan gelen bir yığın çalışma. Şarkı sözü yazarlığı, şarkıcılık, sunuculuk derken bir de bakıyoruz kt, 1980'lerin sonunagelmişiz. Aradan otuz yıla yakın bir sure geçmiş. M Amerika'dan, talısilden dönıtyordum. Her şeyi ilk kez uçakta düşündüm, ilk şarkımı uçakta yazmaya başladım. Biletın arkasına... "C'est öcrit dans leciel" diye bir şarkı. Meşhur olunca da devam ettik. Yıl 1963 Fransız şarkıcı Hugues Aufrey (solda) Istanbul'a gelmiş ve o dönemın tek dıscjokeyı Fecri Ebcioğlu (sağda) ıle bir program yapmışlar. • Bu girişimin ülkemizdeki ilk uygulayıasısınız. • Evet ilki... Ve yıllarca tek başımaydım. • Ve yıllar süren bir uğraş... Sevapları ve günahlarıyla böylesi bir girişimin Turk hafif müziğine neler getirmiş olabileceğint hâlâ sorarım kendi kendime. • Her şeyden önce yeni yetişen gençlere müziği kendi lisanımızla sevdirdik. O güne kadar gençler, ilk rnektep çocukları hafif Batı müziğiyle hiç ilgilı değildi. Ben "Bak Bir Varmış Bir Yokmuş"u yazdım. O ilk şarkıdır. O gunden sonra mekteplerde, müzık saatlerınde hep "Bak Bir Varmış Bir Yokmuş" çalınıp söylendi. Fecrı Ebcioğlu'nun Levent Yankılı sokaktaki evinde, birbirinden zengin anılar içindeyiz. Bir ömrün tarihi, hani nerdeyse bir dönemin tarihiyle özdeşleşmiş. Salonun köşesinde bir fotoğraf. Bir muzip gülüş. Bir görüntü yıllar öncesini saptıyoı. Ebcioğlu İTÜ Televizyonu'ndaki bir programın sevimli sunucusudur. Az ileride Adamo oturmuştur. Eskı günler. "Her Yerde Kar Var"m anısı bir köşeye sinmiştir. Dario Morcno biraz da "Deniz ve Mefatap"tır. Ajda gunün bırinde gelıp, şarkıcı olmak istediğıni söylemiştir. Insanın uzun ve yorucu yolculuklardan sonra döneceği bir yer vardır her zaman. Fecri Ebcioğlu yıllar süren bir müzik yolculuğundan sonra anılarına dönmuş görünüyor. Dışarıya yorgun ve hüzünlü gözlerle baktığını ayrımsıyorum. Biraz zor konuşuyor, biraz ?or hareket ediyor. Ama yıllar öncesini çağrıştıran o muzip gulüşun kırıntılan, zamana karşın yaşamda kimi şeylerin kalıa olabileceğıni kanıtlıyor. Anılar: Söyleşimiz bu minval üzre gidiyor. • Türk hafıf müziği o dönemlerden başlayarak büyük bir yolculuğa çıktı. O günleri yaşayan bir insan olarak bugünu nasıl gözlemliyorsunuz? kendisine şarkıcılık günlerinı anımsatıydrum: İTÜ Televizyonu'ndaki sunuculuk günlerindcn arta kalan bir şarkı. Bir kısa rrretrajlı film. Sevgilisine yıllar sonra rasllayan bir taksi şoförünün hikâyesi. Sahneyi bir de bu yönüyle yaşamış bir sanatçı olarak, şarkıyı ve şarkıcıyı nasıl tanımlayabilir Ebcioğlu?.. "Aslına hakarsanı/ ben sarkıcılıkla hiçbir zaman iddialı olmadım" diyor, bu sorumu yanıtlarkcn. "Sesim buna müsait degildi çıınku. Ama şarkıcı olmak, madem soruyorsunuz, her şeyden once bir şarkıyı hissederek söyleyebilnıek demektir. Ornegin bir Reggiani, bir Brel, bir Becaud gibi. Tyi bir şarkıcı her şeyden önce iyi bir yoruıncu olmalıdır." • örneklerine en çok Fransız Chanson geleneğinde rastlanabilecek ozanşarkıalar ge/eneği. Bu gelenekle 6