Katalog

I Nevzat Ayaz kimdir? yılında Çankırı 'nın Kurşunlu ilçesi Bayramören nahiyesinde doğdu. tlkokulu Bayraniören'de, Ortaokulu Ânkara'da okudu. Lise öğrenimini Polis Koleji'nde yaptı. 1954 yılında Ankara Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. tlk olarak Enmiyet Genel Müdürlüğü 3. ve 4. Şube Müdürlüklerinde komiser muavini ve komiser olarak görev yaptı. Polis Enstitüsit Yüksek Uzmanlık Kıırsunu bitirdi. 1956 yılında Ankara Ervniyet Müdürlüğü 1. Şube Müdürlüğü'nde komiser ve başkomiser olarak çalıştı. 1959 yılında Sinop'a Emniyet Müdürü olarak tayin edildi, aynı yıl Emniyet Genel Müdürlüğii 4. Şube Müdür Muavini ve 1961 yılında da 4. Şube Müdürü olarak çalışmalarını sürdürdü. 1966 yılında Emniyet Genel Müdürlüğii 1. Daire Başkanlığı'na, 1969 yılında da Emniyet Genel Müdür Muavinliği'ne atandı. 19711972 yıllarmda Bahkesir Emniyet Müdürü iken tekrar Emniyet Genel Müdür Muavinliğine getirildi. 1975 yılında Zonguldak Valisi oldu. 1979 yılında tstanbul Valiliği'ne atanan Nevzat Ayaz bu tarihten beri görevini sürdürmektedir. MERT ALİ RAŞARIR • stanbul'un 17. Valisi Nevzat Ayaz'la, çocukluk günlerini, polisliği meslek olarak seçişindeki nedeni, polis teşkilatındaki gelışmeleri, polisin yetiştirilme koşullannı, gazetelcr haİckındaki görüşlerini ve tstanbul Valisi olarak bir gttnUnü içeren söylcşi yaptık. Sayın Ayaz, Zonguldak ValillgTniz ve 1979'dan bu yana sürdürdügünüz İstanbul Valillği görevinlzden önce Emniyet Müdürliiftii'nün çesltli şube ve kademelerinde komiser, baskomiser ve emniyet mttdürü olarak çalıştınız. O gunlerden bugüne Tiirk polisinin çalışma ve yetistirilme koşullannı karsılastınr mısınız? 1956 senesinde göreve başladığımda Emniyet Tcşkilatı, personel ve araç gereç yönünden büyük ibtiyaçlar içersinde idi. Polis Teşkilatının modcrnize edilmesi çalışmalarına 1937'de çıkan 3201 sayılı Emniyel Teşkilflt Kanunu"nu müteakip başlanmıştır. Aynı yıl Polis KoleJI ve Polis Enstitüsü kurulmuş, 19411942 yılından itibaren yurtdışı ile irtibata geçilerek Emniyet Teşkilaiından Almanya'ya, Avusturya'ya ve Ingiltere'ye elemanlar gönderilmiş, bazı uzmanlar da Türkiye'ye çağrılarak Polis Enstitüsü'nde çalıştırılmıştır. 1952'den sonraki dönemde bu hareketler daha da hızlanmış, Almanya'ya hatta Amerika'ya elemanlar gönderildiği gibi, telsiz başta olmak üzere, bazı araç ve gereçler de yurtdışından temin edilmiştir. 1960 sonrası Polis Teşkilatının personel, eğitim vc araç gereç yönünden ilerlemelerini, o sıralar Emniyet Genel Müdürlüğü'nde Daire Başkanı, Şube Müdürü, Ge B I x ı abıali'deki transferleri pek fazla anormal mütalaa etmiyorum. însan, bir işten bir başka işe, daha iyi imkânlarla transfer olabilir. I I Biraz çocukluk gunlerinize dönelim. Birçok çocugun düşiinü polis olmak, kanun adamı olmak siisler ve onların en ragbet ettikleri oyunların başında "hırsızpolis oyunu" gelir. Siz de çocukken bu tiir oyunlar oynadınız mı, polis oîmayı dusiindünüz mü hiç? Şimdi efendim, benim polisliğe ilgim bira7 baba mesleği olmasından kaynaklanıyor. Çünkü polis çocuğu olarak dünyaya geldim ve 7 yaşıma kadar bir polis çocuğu olarak büyüdüm. Bu durumda hırsızpolis oyunlannın oynanması normaldi, çocukluğumuzda herkesin yaptığı gibi belki onun daha da üzerinde bu hırsızpolis oyunlarını oynadık. Babamı, Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde görev yaparken 33 yaşında kaybettik. Dolayısıyla mesleğe karşı olan arzum daha da arttı, o nedenle de ortaokuldan sonra Polis Koleji'ne girdim. Lise tahsilimi orada tamamladım. Efendim bir de yürıi>uşlerin ve gösterilerin videoya alınması olayı var. Eskiden, örnegin slzin zamanınızda bu tarz çalışma yoktu, zaman zaman bu "yeni uygulama" da tartışmalara neden oluyor. Çünkü geçmışte vıdeo yoktu, bu sistem olmadığı için de fotoğraf çekiliyordu. Fakat fotoğraflardan teşhis yapılması ya mümkün olmuyordu ya da gUç oluyordu. ' En iyi hırsızpolis oyunımu biz oynardık' nel Müdür Muavini gibi görevlerim dolayısıyla yakından takip ettim. Yine bu dönemde laboratuvarlar kurulmaya başlanmış, trafik konusuna da ağırlık verilerek, Bölge Trafik Zabıtası oluşturulmuş, bir reorganizasyon programı hazırlanmıştır. 1970'ten sonraki dönemde Türkiye'nin nüfus artışına paralel olarak Emniyet Teşkilatının personel yönünden takviyesi yapılmıştır. 1980'den sonra ise büyük ilerlemeler kaydedilmiş olup, 1980'in başında Istanbul'da 7500 civarında olan personel sayısı 19841985 yıllannda 12 bine ulaşnuş, 450 tane de yeni araç alma imkânı hasıl olmuştur. Polisin egitim ve kültUr diizeyini yükseltmek içln bazı çalısmalar yapdırken, bu areda dört yıllık bir yiiksekokul da programda yer alıyordu. Bu konudaki son çaJışmalar neler acaba? 1937 senesinde açılan Polis Enslitusu iki yıllık bir yüksekokul idi. Bilahare bu, üç yıllık yüksekokul haline getirildi. En son, Polis Akademisi adı ile dört yıla çıkarıldı. Polis Akademisi, bir taraftan polis kolejinden mezun, bir taraftan da Emniyet Teşkilatında çalışmakta olan lise mezunu memurlardan imtihanla öğrenci almaktadır. Bu akademide sosyal bilimlere dayalı hukuk ağırlıklı dersler ve meslek dersleri yanında balıstik, kriminalistik ve kriminoloji gibi teknik dersler de gösterilmektedir. Polis Koleji diğer kolejlerde ve Anadolu liselerinde olduğu gibi bir yıllık lisan egitiminden sonra yine lisana dayalı 4 yıllık lise eğitimi yapmaktadır. Şimdi artık Emniyet Teşkilatı, Ust kademe elemanlarını en iyi şekilde yetiştirecek duruma gelmiştir. Şimdi modern çagın icabı olarak video elimizde bir araç olarak bulunuyor, binaenaleyh bu şekilde yapılan çekimler toplumsal olaylarda birtakım kişilerin lüzumsuz yere itham edilmelerini, gereksiz yere haklarında işlem yapılmasını önleme bakımından fevkalade yararlı oluyor. Videoya alınan olayda bir suç veya suça teşvik durumu söz konusu ise o rahathkla görülür. Istanbul'un en büyük miilki amiri olarak karşılama ugurlama gibi "protokol rutinı" işler, tckdüzeligi bakımından biraz can sıkıcı olmuyor mu? Şimdi efendim, herkes bu protokol işlerinin valiyi çok işgal ettiği görüşündedir. Aslında görüldüğü ve düşünüldüğü kadar fazla işgal edici tarafı yoktur. Bilhassa tstanbul'da biz belli seviyede devlet büyükle Kendisi de babası gibi polis olan İstanbul Valisi Nevzat Ayaz: { , 6