Katalog

Ekonominin Gerçek Yüzü Ekonomik sistem insanlığı büyük bölümünü onursuz ve yoksul bir yaşama zorlamakla kalmıyor; yaşamın kendisini de tehdit ediyor. Bir fizikçi ile bir ekonomist arasındaki uzun süreli diyaloğun ürünü olan “Ekonominin Gerçek Yüzü’ adlı kitap hem egemen ekonomik paradigmanın inandırıcı bir eleştirisini sunuyor hem de 21. yüzyıla uygun insancıl bir ekonominin yollarını öneriyor. 25 Haziran 2013 SALI / PARASIZ ÖZEL EK nSAYI: 47 o sayfa Farklı bir dünya artık mümkün #direngezi’den sistemin sorgulanmasına... ! 4 23 o sayfa Gezi Parkı eylemleri, hem birlikte yaşamanın hem de dayanışmanın önemli bir örneği oldu. İmece usulü kurulan çadırları, dağıtılan yağmurlukları, ücretsiz yiyecek ve içecekleriyle Devrim Market’iyle, gezici kütüphanesiyle “başka türlü bir hayat”ın mümkün olabileceğinin en güzel kanıtı oldu. Direnişin başladığı günden beri alanda olan Müşterekler’le birlikte tüm eylemciler, “Bu dünya bizim” dedi. o sayfa Şimdi söz gençlerde ve forumlarda Türkiye’de ilk kez kent meclisleri aktif halde parklarda bir araya geliyor, konuşuyor, tartışıyor. Üstelik bu hareketi de gençler organize ediyor. Türkiye’nin dört bir yanında, kentlerin parklarında toplanan insanlar, ikişer dakikalık söz hakkı alarak “Bundan sonra ne yapılabilir?”i sorguluyor. Bir Y Kuşağı olan Başak Uluçay ‘parkta olmak Antik Yunanı yaşamak gibi’ diyor. 7 Değişim nereye evrilecek? Gezi Parkı eylemleri, bireysel ve toplumsal boyutta önemli taşları yerinden oynattı. Artık herkes, insan, vatandaş ve seçmen kimliklerini sorguluyor, tazeleniyor ve soruyor: “Nasıl bir ülkede yaşamak istiyorum? ” Evrende değişim değişmez bir kural. Belki Gezi savunmasıyla başlayan çatışmanın harekete geçirdiği değişim dinamikleri, alışılagelmiş paradigmaları yıkıp ilkesi doğrudan katılım olan yeni, enerjik ve bambaşka bir yönetim biçimine evrilecek. o sayfa 6