Katalog

26 Haziran 2012 Salı 13 ? Haberler ? Yaşam için toprak! Tüm dünyada ve Türkiye’de 160. yılını kutlayan Kiehl’s, korunmaya muhtaç çocuklara yardım eli uzattı. Proje kapsamında ünlü isimler içlerindeki çocuğu çizdiler. ‘Ünlülerin içindeki çocuk’ ünümüzde şirketlerin topluma kurumsal olarak yaptıkları katkı, en az pazarladıkları ürünler kadar değerli hale gelmiş durumda. Çünkü insanlar ürünlerini satın aldıkları markaların içinde yaşadıkları toplum için, kar amacı gütmeden sarf ettikleri emeğin ne kadar önemli olduğunun bilicinde artık. Özellikle kalitesini kanıtlamış, dünya çapında bilinen markalar sosyal sorumluluk projelerinin baş rol aktörleri durumunda. Bu bilinçle hareket eden markalardan biri de Kiehl’s. Kiehl’s 160 yıldır müşterilerinin beklediği en yüksek kalitede cilt ve saç bakım ürünlerini üretmek için benzersiz formüllerinde en etkili doğal içerikleri en yüksek oranlarda kullanıyor. Ürünler son derece etkili ve güvenli, hassas ciltlerde dahi güvenle uygulanabiliyor. Ayrıca ürünlerin estetik kaygılarla değil etkinlik kaygısıyla tasarlanıyor olması, yani asla ambalaja değil, tamamen içeriklere yatırım yapılıyor olması markanın en büyük özelliğini taşıyor. Kiehl’s “Denemeden Alma” felsefesi doğrultusunda müşterilerine ürünleri, yapılan cilt bakım konsültasyonu sonrasında deneme boylarını vererek tanıtıyor. Ve en önemlisi de dünya çapındaki markanın duruşu gereği hiç bir reklam ve promosyon harcaması yapmadan, sosyal sorumluluk projeleri geliştirerek üzerinde yaşadığımız dünyayı daha iyi yarınlara taşımak için çalışıyor. Bir dünya markası olan Kiehl’s’, ürettiği ürünler kadar, içinde yaşadığı topluma karşı da fazlasıyla hassasiyet gösteriyor. En önemli misyonu dünyanın neresinde olursa olsun içinde bulunduğu topluma katkıda bulunmak olan Kiehl’s; sosyal sorumluluk projelerini tüm dünyada Çocuk, Aids ve Çevre başlıkları altında topluyor. Bu bağlamda dünyanın her yerinde 160 yıldır yüzlerce proje gerçekleştiren Kiehl’s, bu yıl sadece Türkiye’de gerçekleştirilen özel bir projeye imza atarak çocuklara yardım elinin uzattı. Kiehl’s çocuklar için düzenlediği kampanya kapsamında 13 ünlü ismi biraraya getirdi. Çocuklara yardım etmek için birlik olan Deniz Akkaya, Sibel Arna, Ceyla Aysal, Tuvana Büyükçınar, Aslı Ekşioğlu, Tansa Mermerci Ekşioğlu, Harika Güral, Işın Görmüş, Michele Kafar Gültan, Ebru Şallı, Ece Şirin, Yalın ve Selçuk Yöntem “Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı (Koruncuk Vakfı)” bünyesindeki Koruncuklar için, Kiehl’s “Ultra Facial Cream” ambalajları üzerine içlerindeki çocuğu çizdiler. Bu vesileyle ünlüler hem yaratıcılıklarını sergileyerek tasarımlarını paylaştılar hem de içlerindeki çocuğu ortaya çıkaran masal kahramanları olarak kamera karşısına geçtiler. Kiehl’s’in Mayıs ayında satışa sunduğu ve ünlü isimlerin imzasını taşıyan bu ürünlerin satışıyla elde edilecek gelirin büyük bir kısmı; Koruncuk Vakfı’nın kurduğu, çocukların okul öncesi yaştan başlayarak sağlıklı bir aile ortamında gelişmelerini sağlayıp, geleceğe hazırlayan “Çocukköyleri”nde yaşayan korunmaya muhtaç çocuklarımıza bağışlanıyor. Geleceğimiz olan korunmaya muhtaç çocuklarımıza yardım elini uzatan markanın bu ürünlerinden aldığınız zaman, hem kaliteli bir ürüne sahip olacaksınız, hem de yardıma muhtaç bir çocuğa elinizi uzatmış olacaksınız. Ayrıca geleceğe destek vermek ve içinizdeki çocuğu yaşatmak adına siz de “Koruncuk”lara el vermek isterseniz 0212274 95 45 numaralı vakıf telefonunu da arayabilirsiniz. T ürkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA), Birleşmiş Milletler Çölleşmeyle Mücadele Sekretaryası (UNCCD) tarafından dünyada ilk kez verilen Land for Life Yaşam için Toprak Ödülü'ne layık bulundu. Bu başarıda 450 bin gönüllü, temsilci ve destekçilerinin etkisi de büyük. 20. yılı geride bırakan TEMA Vakfı, Land for Life Ödülü'ne, 20 yılda toprakları koruyan Mera ve Toprak yasalarının hazırlanmasında ve yasalaşmasında üstlendiği aktif rol, savunuculuk çalışmaları kapsamında öncelikli olarak tarım ve orman G alanlarının korunması adına açtığı ve müdahil olduğu 152 davanın 79'unu kazanması, sonuçlanan davaların da yüzde 75 oranında başarı elde etmesi, uyguladığı örnek nitelikteki kırsal kalkınma projeleri, 10 milyonu aşkın fidan dikilmesini ve 690 milyon meşe tohumu ekilmesini sağlaması ile ülke genelinde 450 bini aşkın gönüllüye ulaşması sonucunda layık bulundu. Ödül Töreni ise BM Çölleşmeyle Mücadele Sekretaryası UNCCD tarafından Aralık ayında Katar’da düzenlenen toplantıda yapılacak. ÇED raporu uçuyor evre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan "Yapı denetimi yasa taslağı" tartışmaları da beraberinde getirdi. Taslakta kıyılara nükleer santral yapılmasının önü açılırken, opera, müze, tiyatro gibi yerlere mescit zorunluluğu, meralardaki kaçak yapılara af gibi düzenlemeler de var. Taslaktaki tartışmalı konulardan biri de imar planı değişikliklerinden oluşacak değer artışlarından belediyelere yüzde 40 değer artışı payı verilmesi. Greenpeace Akdeniz İklim Değişikliği Sorumlusu Cenk Levi, yasanın amacının barbarca bir çevre yıkımını meşrulaştırmak olduğunu belirterek şunları söyledi: "Kıyı Kanunu'nun 6'ncı maddesinde yapılan değişiklikle kıyılara belli mesafede olmak zorunda olan enerji tesislerine ilişkin yasağın kaldırılması öngörülüyor. Buna göre, kıyılarda enerji üretim, teşhir, pazarlama, depolama tesisleri, kamuya ait olmak üzere akaryakıt istasyonları ve enerji tesisleri kurulabilecek. Bunun anlamı ise çok açık ve net; çevrenin barbarca yıkımı ve bu yıkımın meşrulaştırılması. Ç Su her canlı için yaşamdır avalar ısındı, sıcaklıklar artıyor. Unutmamak gerek ki su, her canlı için yaşamdır. Tıpkı bizim gibi sokak hayvanları da birer can taşıyor ve bu dünyada bizim kadar yaşama hakkına sahipler. O yüzden Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP)'ın çağrısına kulak verelim. Onlar için bu yaz boyunca kapımızın önünde bir kap su bulunduralım. Yüzyılın en sıcak yazının geldiği şu günlerde, hayvanların da imdat çığlığını duymak, herkesin sorumluluğu. Çünkü yüzbinlerce hayvan kavrularak bir damla suya hasret olacak. Düşünün ki dağlarda, kırsalda, yaban hayatında, belediye bakımevleri, petshoplar, üretim çiftlikleri hayvanat bahçelerinde tel kafesler arkasında, “beton ve demire teslim olmuş” şehirlerin sokaklarında, “bir yudum su” bulamadıkları için sıcaktan kavrularak acı içinde ölüme teslim oluyorlar. O yüzden herkesin sorumluluğu kapısının önüne bir kap su koymak. Unutmayın! H