Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 30 Ekim 2010 Cumartesi İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu iklim değişikliğinin Türkiye'ye etkilerini değerlendirdi Tehlike artık bizim de kapımızda J ÖZLEM GÜVEMLİ üresel iklim değişikliğinin etkilerini Türkiye’de de dünyada da çok uzun süredir hissediyoruz. Karadeniz’in sık sık maruz kaldığı sel felaketleri, İstanbul’da etkili olan sıcak hava dalgalarının üzerinden neredeyse bir ay geçmeden etkili olan kışı aratmayacak soğuklar, Pakistan’da felakete dönen sel, Rusya’daki orman yangınları sadece son bir kaç ayda karşı karşıya kaldığımız afetler. 21. yüzyılla birlikte artan felaketlerle iklim değişikliğinin bağlantısı daha açık görülmeye başlandı. Bundan sonra da havaya bağlı afetlerde büyük artış bekleniyor. İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, bu yılın son bin yılın en soğuk kışının yaşanacağına ilişkin haberlerin gerçeği yansıtmadığını, sıcak su akıntısı Gulfstream’ın 2100 yılında durabileceğini tahmin ettiklerini söyledi. İklim değişikliğine karşı önlem alınmazsa Türkiye’yi gelecekte karanlık bir tablo beklediği konusunda uyaran Kadıoğlu, sulu tarımın yapılamaz hale geleceğini, turizm mevsiminin değişeceğini, tropikal hastalıkların artacağını, kişi başına düşen su miktarının 4 kat düşeceğini vurguladı. Kadıoğlu, tarım alanların yapılaşmaya açılmasının gıda Mikdat Kadıoğlu güvenliğin tehlikeye sokacağı uyarısında bulundu. Türkiye’nin gelecekte kuru tarıma geçmek zorunda kalacağını belirten Kadıoğlu, şeker pancarı, pirinç gibi ürünlerin yetiştirilemeyeceğini ifade etti. Yağışların gelecek. Zaten 1500 metrenin altına tesis açılmasını eleştiren Kadıoğlu, İstanbul’un su azaldığını ya da rejiminin değiştiğini söyleyen kurulmaz. Buna dikkat etmeden yapılan havzalarının mevcut nüfus ve sanayi yükünü Kadıoğlu, su kaynaklarını ciddi sıkıntılar yatırımlar boşa gidecek” diye konuştu. kaldırabilecek durumda olmadığını vurguladı. beklediğini kaydetti. Kadıoğlu bunun nedenini Kadıoğlu, artan sıcak hava dalgalaları, de şöyle açıkladı: orman yangınları ve gıda zehirlenmesi Tropikal hastalıklar kapıda “Kardan çok yağmur etkili olmaya başlıyor. vakalarının turizm sektörünü de etkileyeceğini Tropikal ve hayvandan insana geçen Miktar olarak aynı yağmur yağsa bile reverzler belirtti. Özellikle Akdeniz kıyılarının daha da hastalıklarda da artış beklendiğine dikkat çeken su tutmuyor. Çünkü yağmur akıp Kadıoğlu, Türkiye’de bu alanda uzman gidiyor. Ama kar, dağlarda birikip gerektiğini kaydetti. İklim değişikliğine karşı önlem alınmazsa Türkiye’yi yetiştirilmesi toprağı besliyor, dondan koruyor. Kadıoğlu sağlık ile ilgili uyarılarını şöyle gelecekte karanlık bir tablo beklediği konusunda Yazın azalan yağışlar sonucu sürdürdü: uyaran Kadıoğlu, sulu tarımın yapılamaz hale derelerde oluşan eksikliği kışın kar “Güneydoğu Anadolu, bugün sıtma dengeliyordu. Ama şu an yağış rejimi geleceğini, turizm mevsiminin değişeceğini, tropikal bölgesi. Aşırı sıcaklar sıtma gibi bozuldu. Hatırlayın geçtiğimiz hastalıkları arttırıyor, kolerayı hastalıkların artacağını, kişi başına düşen su aylarda çok yağış oldu. Yağmur tetikleyebiliyor. Sellerden sonra gelen miktarının 4 kat düşeceğini vurguladı. Kadıoğlu, olunca tarım ürünlerinin de verimli pis su, bazı değişik bakterilerin tarım alanların yapılaşmaya açılmasının gıda olacağı düşünülür. Ama yağış öyle bir üremesine yeni salgınların ortaya yağdı ki hasat günlerinde tarlaya çıkmasına neden olabiliyor. Yüksek güvenliğini tehlikeye sokacağı uyarısında bulundu. girilemedi ürün tarlada kaldı. basınç altında uzun süre kalınca hava Yağmurun miktarından çok ne kirlilği artıyor. Bu durum astım, koah, zaman ve ne şekilde yağdığı önemli. Hava sıcak olacağını söyleyen Kadıoğlu, “Belli elerjik rinit gibi üst solunum yolu sıcaklığı 1 derece arttığı zaman ürün rekoltesi yaştaki insanlar, belli bir kilonun hastalıklarına neden oluyor.” yüzde 10 düşüyor. ” üzerindekiler, çocuklular buraya çok sıcak Kadıoğlu, yağmurla birlikte su havzalarının aylarda tatile gelmeyecek. Aynı Dubai’de Güneşlenmek yanlış da azaldığının altını çizerek 1990’larda kişi olduğu gibi Türkiye’de de yaz turizmi Kadıoğlu, güneş kreminin güneşten başına düşen su miktarının 3 bin metreküp ilkbahara kayacak. Kış turizmi de iklim korunmak için her zaman sürülmesi gerektiğini olduğunu ancak 2100 yılında 700 metreküpe değişikliğinden etkilenecek. Isı 1 derece ifade ederek “Güneş kremini süren bir hak düşeceğinin tahmin edildiğini kaydetti. Su artınca kar çizgisi 150 metre yukarı kayıyor. elde etmiş gibi kendini güneşin altına havzalarının, verimli toprakların hızla ranta Yani alçaktaki tesisler kullanılmaz hale atıyor. İçine havuç, kakao yağı katıyor K