09 Ocak 2025 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

6 “Biz biliyoruz! Biz biliyoruz!” diye cıvıldaşmış serçeler. “Aşağıda, kentin orda pencerelerden içeri baktık. Biz biliyoruz nereye gittiklerini! Ah, aklının almayacağı kadar büyük bir güzelliğe, zenginliğe kavuşuyorlar! Camlardan içeri baktık ve onların sıcacık odaların ortasına dikildiğini, müthiş süslerle, altın yaldızlı elmalarla, ballı çöreklerle, oyuncaklarla ve yüzlerce mumla donatıldığını gördük.” “Peki sonra?” diye sormuş çam ağacı bütün dalları titreyerek. “Sonra? Sonra ne oluyor?” “Bundan başka bir şey görmedik! Ama eşi benzeri görülmedik bir şeydi!” “Ah böyle bir mutluluğa ben de kavuşacak mıyım acaba?” diye çığlıklar atmış küçük ağaç. “Yılbaşı bir gelse! Uzadım artık, geçen yıl götürdükleri ağaçlar kadar da büyüdüm. Ah, bir arabaya koysalar beni! O sıcacık odalarda, o güzellikler, zenginlikler içinde olsam! Peki sonra ne olur? Tabii ki arkasından daha iyi, daha güzel şeyler gelir, yoksa niye öyle süslesinler ki beni! Mutlaka daha güzel şeyler olur!” Çam ağacı büyümüş, büyümüş, yazkış yeşermiş; zümrüt yeşili bir renk almış! Onu gören insanlar, “Çok güzel bir ağaç bu!” demişler... Yılbaşı gelince de, hepsinden önce o gitmiş! Balta bedenine saplanmış, ağaç
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle