Katalog

04 27 Ocak 2012 Cuma 395 Marmaris Balıkçısı Tunalı’da farklı ‘deniz’tatları unalı, insanların, dolayısıyla enerjinin ve dinamiğin hiç bitmediği bir semt. Yaz aylarında daha bir sık yolumuzu düşürdüğümüz Tunalı, çok farklı lezzetleri bir arada bulunduran restorankafe çeşitliliğiyle de Ankaralıların uğrak noktası. LEZZETLi ANKARA ELİF EROL http://lezzetliankara.blogspot.com T Tunalı’dan Bestekâr Sokak’a girip 50 metre kadar aşağıya indiğinizde karşınıza çıkan Marmaris Balıkçısı sevdiği yerlere yenilerini eklemekten çekinmeyenler için uygun bir adres. Mezeden ara sıcağa zengin mönü Marmaris Balıkçısı’nın mönüsü mezesinden tutun ara sıcak çeşitleriyle zengin ve özgün. Mersin’den lagos, Marmaris’ten gelen sinarit, levrek ve daha bir çok leziz ürünüyle enfes bir sofra keyfi vaat ediyor. Marmaris Balıkçısı’nda sofranın olmazsa olmazları; önden mezeler. Yaklaşık 40 çeşit meze içinden domates ve cevizle hazırlanan iç ile somon sarma, köri soslu dil balığı, talaşla yakılan özel sobada is ile pişirilen ahtapot füme, füme tadları sevenler için mükemmel bir lezzet... Sonra sıcak mezelerden bademli kekikli ahtapot ızgara, kalamar dolma, balık köfte ve müdavimlerin vazgeçilmezi ahtapot ızgara. Öğle mönülerinde, levrek fileto, somon ızgara, çıtır sebzeli fileto, çıtır sebzeli mezgit tava, çupra, levrek, hamsi tava, uskumru fileto ızgara, balık ekmek seçeneklerinden biri salata, çorba ve tatlı ile oluşturulan fiks mönü ile 15 TL’ye doyabilirsiniz. Etrafınızı saran mekândan da biraz detay vermek gerekirse, Marmaris Balıkçısı’nda dekorda kullanılan sevimli bibloları, duvarlardaki rengarenk karakteristik balık figürleri dikkat çekiyor. Evinizin salonu gibi yerleştirilmiş masalar bembeyaz ve mavi sandalyeler. Toplam 120 kişi kapasiteli cıvıl cıvıl bu mekanı ilk fırsatta keşfedin derim. Kalamar ve balıklara kefiliz Balık restoranlarında yemeden edemediğim kalamar öyle lezzetli ki, çıtırlığını veren unyumurta karışımını sıyırıp sadece içini yemek istiyorsunuz. Tadına baktıklarımızdan somon, hamsi tam kıvamında, her birine kefiliz. Ana yemeklerde ise, lagos, sinarit ve sinaritin kardeş balığı tarişi öneriyoruz. Yemeğin üstüne de her ne kadar kabak tatlısı ikram olsa da fırında kestaneli helva yemeden olmaz. Mönü Öğlen fiks mönü 15 TL Balık yemeği öğlen tercih edenlerdenseniz günlük öğle mönülerine, kararsız kalanlardansanız fiks mönülere takılın. 4 meze, 1 ara sıcak, 1 levrek, somon, mezgit balık çeşitlerinden biri ve 1 duble alkollü veya alkolsüz içecek 4550 TL Marmaris Balıkçısı Tunalı Hilmi Cad. Bestekâr Sokak No:88/A Kavaklıdere Tel: 427 22 12 www.marmarisbalikcisi.com Tadım Notları Prof. Dr. Ertan ANLI http://tadimnotlari.blogspot.com Rhone Vadisi’nin klasik şarabı: Chateauneuf du Pape aux’nun eski başpiskoposu Papa V. Clement, papalığı Fransa’nın güneyindeki Avignon şehrine taşır. Şarapsever papanın bölgeye gelişi, sadece dini dünyayı değil, şarap dünyasını da hareketlendirir ve “Avignon Papalığı” ile birlikte Fransa’da Burgonya bölgesiyle rekabet edebilen yeni bir şarap bölgesi, Rhone Vadisi doğar. Bu tarihten sonra, “Chateauneuf du Pape” Fransa ve dünyanın prestijli şarapları arasına girer. Kırmızı şarapların üzüm çeşidinin temelini son yıllarda bizde de değer kazanmaya başlayan Grenache üzümü oluşturuyor. Ayrıca, diğer siyah çeşitler; Cinsault (bizde Şensu olarak bilinir), Counoise, Mourvedre, Muscardin, Syrah, Terret Noir ve Vaccarese’de harmana belli düzeyde katılıyor. Beyaz çeşitler ise; Grenache Blanc, Bourboulent, Clairet, Picardan, Roussan ve Picpoul’dan oluşuyor. Bazen, kırmızı çeşitlerin arasında beyazlar da harmana G eçen hafta “İstanbul Şarap Dostları Derneği” önemli bir şarap tadımını Beşiktaş Four Seasons Hotel’de düzenledi. Fransa’nın önemli şarap bölgelerinden “Rhone Vadisi’nin”, artık sadece Fransa’da değil, dünyada da klasikleşmiş şarabı “Chateauneuf du Pape”ın 8 farklı şarabını bölgenin önemli şarap uzmanlarından Gerald Lafont katılımcılara tanıttı. “Neden Chateuneuf du Pape?” derseniz, yanıtı; bu şarapların ve güney Rhone Vadisi’nin henüz ülkemizde yeterince tanınmaması, bazı örneklerinde 13 farklı üzüm çeşidinin harmana katıldığı çok özel örnekler olması, dünyanın en prestijli dergilerinde yüksek puanlar alması ve bizim gibi harman (kupaj) şarap geleneği olan bir bölge olması.. Ayrıca, bağların klasik olarak “goble” sistemiyle budanmış omcalardan oluşması ve bazıların 100 yaşından daha yaşlı olması.. “Chateauneuf du Pape”, Türkçede “Papa’nın yeni şatosu” anlamını taşıyor. 1303 yılında Borde karışabiliyor. Tadıma gelince; sekiz şarabın hepsi birbirinden önemli şaraplar olmasına karşın üç önemli şarabı şarapsever dostlarımla paylaşmak isterim. Öncelikle, Parker’ın 95 puanla notladığı yüzde 65’i Grenache, yüzde 20’si Mouvedre ve kalanı diğer çeşitlerden oluşan, bölgenin prestijli örneği “Clos de Pape 2007”. Ön burunda deri kokusu gibi hayvansal aromaların yanında, siyah kiraz, erik likörü, baharat aromalarınca zengin kompleks yapı çok etkileyici. Domaine de Vieux Telegraphe “La Crau” 2008, özellikle Rousanne, Grenache Blanc ve diğer beyazların çok başarılı ve zarif beyaz şarap örneği. Birçok tadımda 92’nin üzerinde notlanan, ön burunda; mango, ananas gibi tropikal aromalar yanında, ağızda yeşil elma, nane ve turunçgil aromaların algılandığı çok zarif bir şarap. Son olarak, benim çok beğendiğim; “Chateau de Beaucastel 2003”. Zengin baharat, kiraz, siyah erik gibi kompleks aromalardan oluşan şarap olgunluk döneminin zerafetine ulaşmış, canlı, güçlü olduğu kadar kompleks ve zarif. Kim bilir, belki bir gün Güney Fransa’ya yolunuz düşer. Bence, mutlaka denenmeli.