Katalog

18 ANKARA AKKARA Talât HALMAN 18 Şubat 2011 Cuma 346 Sevinçle H alkını ezen bir zorbanın halk iradesiyle düşürülmesi, bir sevinç kaynağı... “Tahrir” alanı adı üstünde Mısırlıların ‘kurtuluşu’nu sağladı... Bir bayram sevinci doğdu tüm Mısır’da. Ve İslam âlemindeki özgürlük, adalet, hak ve haysiyet âşıkları için... açgözlü yöneticileri değil, kendi karınlarını doyurmak isteyenler için... Mısır’ın gözü aydın olsun. Halk ayaklanması sonucunda Mübarek ile haramileri devrilip gitti ama, demokrasi gelecek mi acaba? Yoksa yeni bir dikta ve sömürü düzeni mi bekliyor halkı? Diktatörün yurtdışına kaçırdığı söylenen muazzam servet anavatana dönecek mi? Serbest seçimler? Temel özgürlükler? Adalet? Yoksa devlet terörü ve işkence devam edecek mi? Yasamada, yürütmede, yargıda reformlar? Mısır bir sosyal adalet rejimi yaratabilir mi? Halk, diktatörü devirdi ama, siyasal ve sosyal devrimi gerçekleştirebilecek mi? Kötülerden kurtulmak, elbette bir nimet... Ama, o zaferin ardından demokrasi gelmezse hezimet gelir. Şimdi Tunus, Yemen ve Mısır’dan sonra Cezayir, kendi yönetimine başkaldırıyor. İslam dünyasında böyle ayaklanmalar, bir orman yangını gibi yayılabilir. Mısır 30 yılı aşkın istibdat altında üzülmüş ve yorulmuştu; bir haftadır kurtuluş sevinciyle yoğruldu. Despotlar elinden meşakkat çeken başka Müslüman toplumları da, halk iradesiyle kurtulursa bayram sevinçleri yaşanacak. Yeter ki, böylelikle, demokrasi, refah, özgürlük, adalet yolunda ilerleme gerçekleşsin. Yine de, İran’a benzer bir din baskısı rejimi ya da Libya’ya benzer bir çağdışı yönetim başgösterebilir diye endişeye kapılmamak elde değil. Yerleşim alanlarındaki istasyonlar tehlike saçıyor Apartmanarasındabenzinlik ALİCAN ULDAĞ Övünçle “Türkiye, bir arkeoloji cenneti”. Yeraltı ve topraküstü varlıklarımız bakımından en zengin ülkelerden biriyiz. O cennetin iki meleği, 9 Şubat Çarşamba günü, heyecan verici bir törenle, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ödüllendirildi: Prof. Dr. Halet Çambel ile Prof. Dr. Nimet Özgüç. Arkeolojimizin iki olağanüstü siması, kazılarıyla, öğrencileriyle, yayınlarıyla, yurtiçindeki ve dışındaki çalışmalarıyla ünlü bilginler... Arkeoloji adına güçlü bir konuşma yapan Prof. Dr. Fahri Işık bu iki Atatürk kızının “toprak ana” olduğunu belirtti. Nimet Özgüç de, Halet Çambel de, 95 yaşında, genç bilginlere parmak ısırtacak bir enerji ve üretkenlikle çalışıyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, güzel konuşmalarla değerlendirdiler 2010 Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri verdikleri görkemli bilim kadınlarını. Prof. Özgüç düzgün ve dolgun bir kabul konuşması yaptı. Prof. Fahri Işık bir “Arkeoloji Enstitüsü” kurulmasının büyük bir hizmet olacağını vurguladı. Şu da gözardı edilmemeli: Hitit uygarlığının tüm varlıkları T.C. sınırları içindedir, süren kazılardan mükemmel bulgu ve belgeler sağlanmaktadır, belki on binlerce Hitit tableti okunmayı bekliyor, Türkiye dışındaki Hititoloji çalışmaları zayıflıyor. Bir an önce bir “Hitit Araştırmaları Merkezi” kurulmalı. Bu, Prof. Hans Güterbock ile Prof. Sedat Alp’in hatırasına büyük bir armağan, Prof. Özgüç ile Prof. Çambel’e en değerli ödül olur. NKARA OSTİM ve İvedik’te 20 kişinin ölümüne neden olan patlamalar, organize sanayi bölgelerinin yanı sıra kent içlerinde yer alan akaryakıt istasyonlarına da gözlerin çevrilmesine neden oldu. Kentin merkezi noktalarında üç yanı apartmanlarla çevrili olan, okul ve düğün salonuyla da bitişik halde bulunan çok sayıda akaryakıt istasyonu tehlike saçıyor. İncesu Caddesi’nde üstü düğün salonu olan benzinlikte 2003’te meydana gelen patlamadan bu yana konuya ilişkin bir önlem geliştirilmedi. Başkentte endişeye yol açan çok sayıda benzinlik örneği gözlerden kaçmıyor. Ziya Gökalp Caddesi’nde Kurtuluş Parkı’nın karşısında yer alan benzinliğin iki yanı apartmanlarla çevrilmiş durumda. Solundaki Işık Apartmanı’nda 20 daire bulunuyor. Sağındaki Park İşhanı’nın yine çok sayıda daire yer alırken, alt katta bir banka ve görüntülemeye ilişkin bir tıp merkezi dikkat çekiyor. Aynı za A DÜĞÜN SALONU İLE YAN YANA manda arka tarafında da bir bina bulunuyor. Bir de parktaki çocuk oyun alanı benzinliğin hemen karşısında yer alıyor. Buna karşın söz konusu benzinlik uzun süredir olduğu yerde duruyor. den olmuştu. Bu da aradan geçen zamana karşı gerekli önlemlerin alınmadığını ortaya koyuyor. Yine aynı benzinliğin arkasında, çok yakın mesafede binalar yer alırken, önündeki trafik ışıklarında onlarca araç geçmek için bekliyor. Yanı düğün salonu Talat Paşa Bulvarı’nda bulunan benzin istasyonunun hemen yanındaki apatmanın altında düğün salonu olması ise düşündürüyor. Oysa 2003’te İncesu’da patlamanın yaşandığını benzinliğin de üstü düğün salonuydu. Bu nedenle patlama ölü ve yaralı sayısında artışa ne Arkası okul Tandoğan Dögol Caddesi üzerinde yine binalar arasında iki tane benzinlik bulunuyor. Ancak bunlardan birinin hemen arkasında Anıttetepe İlköğretim Okulu’nun olduğu gözleniyor. Okuldaki futbol sahası ise benzinlikle sınırı oluşturuyor. Diğer benzinliğin birkaç blok arkasında da bir erkek öğrenci yurdu dikkat çekiyor. Hemen birkaç yüz metre ileride, Beşevler kavşağında da benzer bir benzinlik kurulmuş, bunun yanı ise metro çıkışı... Dikmen Caddesi’nde Emniyet Genel Müdürlüğü’nün yanındaki benzinliğin etrafında yerleşim olmamasına karşın, sadece arka tarafında Ayrancı Lisesi yer alıyor. Aynı caddede birkaç yüz metre ilerde de binalar arasında bir benzinlik daha bulunuyor. Tüm bunlar, kentte benzin istasyonlarının yeterince denetlenip denetlenmediği ve onlarca insanın oturduğu bina aralarında bu benzinliklere izin verilmesinin yasal olup olmadığı sorularını akla getiriyor. DÖGOL CADDESİ ‘SAATLİ BOMBA’