Katalog

12 Kasım 2010 Cuma 332 21 SPOR GÖZLEM Ali ABALI im ne derse desin, Türk sporunun önde gelen spor dalı, lokomotifi güreştir. Başka bir deyimle de güreş ata sporumuzdur. Spor aleminde de özellikle yabancı spor adamları zorlukla karşılaştıkları zaman kendilerini savunmak için “Türk gibi güçlü” derler. Toplum olarak özellikle hâlâ sporda belli seviyeye gelemediğimiz için de güreşimiz inişli çıkışlı bir yol izlemektedir. Oysa Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nce her yıl ödenek dağıtımında Güreş Federasyonu hep aslan payını alan spor dalıdır. Bir süre önce Moskova’da yapılan şampiyonada özellikle serbestte güreşcilerimiz sonuncu olmadılar ama güreşi sevenleri hayal kırıklığına uğrattılar. Grekoromende ise onurumuzu korumasını bildiler. Doğrusu Güreş Federasyonu Başkanı Osman Aşkın Bak, Moskova’dan arkasına (Bakma)dan döndü. Çünkü önümüzde bizleri zorlu karşılaşmalar bekliyor. Önce 2011 Dünya Şampiyonası ülkemizde yapılacak ve daha sonra İngiltereLondra’da Olimpiyat oyunları var. Özellikle Londra güreşimiz için adeta büyük bir sınav olacaktır. Bu durumda yapılacak iş, belli ki geceli gündüzlü çalışmak olacaktır. Artık, bir spor dalında ileriye gidebilmek için teşkilatın verdiği para yetmemektedir. Tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi mutlaka bu sporu seven kişileri bulmak gerekmektedir. Bu sponsorlar da yeterli değildir, bu sporla ilgilenen ve sürekli destek veren kulüplerle o spor dalında başarının mimarlari olmaktadır. İşte bunlardan birisi Ankara ASKİ Spor Kulubü’dür. Avrupa Kulüplerarası Güreş Şampinası’nda ASKİ sporcuları finalde, Rusya’nın Novosibirsk takımını 52 yenerek şampiyon oldu. Bu şampiyonaya Rusya’nın dışında Ukrayna, Bulgaristan, Sırbistan, Polonya ve Hırvatistan takımları katıldı. İki gün süren karşılaşmalarda ASKİ önce Hırvatistan’ın Lika ve daha sonra da Ukrayna’nın Azovmash takımlarını yenerek finale çıktı ve finalde de Rus takımını yenerek ikinci defa bu kupayı müzesini taşıdı. Galip gelen güreçcilerimiz 55 kiloda Elçin Aliyev, 60 kiloda Fuat Aliyev, 74 kiloda Şeref Tüfenk, 96 kiloda Cenk İldem, 120 kiloda Rıza Kayalap ve antrenör Mehmet Akif Pirim’i kutluyoruz. K Güreşte Umutlu Sonuçlar! 40 yıl sonra madalya Bayan takımı dereceye girdi NKARA (Cumhuriyet Bürosu) Judo ve Kuraş Federasyonu Başkanı Fatih Uysal, Dünya Takımlar Judo Şampiyonası’nda 40 yıl sonra madalya aldıklarını belirterek, “Bayan takımımızın derece alması bizim uzun süredir hayal ettiğimiz bir şeydi. 40 yıldır böyle bir şey olmadı” dedi. Başkan Uysal, Antalya’da sona eren dünya takımlar şampiyonasını en iyi şekilde düzenlediklerini ve övgüler aldıklarını ifade etti. “Bu kategorinin önemi, takımlar 2016’da olimpiyatlarda yarışabilecek” diyen Uysal, “Şu anda ferdi olarak yarışıyorlar, 2016’da takım olarak da yarışacaklar. Uluslararası Judo Federasyonu Antalya’da birçok şeyi ilk kez denedi. Bu anlamda çok önemli bir yarıştı. Ülke olarak en iyi şekilde organizasyonu yaptık. Gelen ülkelerin federasyon başkanları da A NKARA (Cumhuriyet Bürosu) Mamak Belediyesi Halter Takımı, Cumhuriyet Kupası Turnuvası’nda 4 madalya kazanarak, takım halinde 3. oldu. Mamak Belediyesi Halter Takımı 130 sporcunun katıldığı Cumhuriyet Kupası Turnuvası’nda önemli başarılara imza attı. 19 Mayıs Spor Kompleksi’nde düzenlenen turnuvada 56 kilogramda Hasan Hüseyin Akyol bronz madalyayla, 69 kilogramda Seyidi Ene, 77 kilogramda İsmail Keser, 94 kilogramda Muhammed Karabayır gümüş madalya ile 2. oldu. Katıldıkları yarışmalardan madalyay A Mamak’ınmadalyaavcıları la dönmeye alışık olduklarını söyleyen Mamak Belediyesi Halter Takımı Antrenörü İsa Altınyurt, “Bir sporcunun ulusal takım düzeyine ulaşması için en az 5 yıl gerekiyor. Sporcularımıza özen gösteriyoruz, emek veriyoruz. Elde ettiğimiz başarılar bize, doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Ayrıca sporcularımız böyle turnuvalarla deneyim kazanıyor. Mamak’ı uluslararası arenada da en iyi şekilde temsil etme çabasındayız. Onlar da bu çalışmaların hakkını vererek, bize ve Mamak’a büyük gurur yaşatıyor” dedi. Cumhuriyet Kupası Turnuvası’nda halterciler 3. oldu organizasyonla ilgili güzel fikirlerini bize beyan ettiler” dedi. Bu şampiyonaya dünya sıralamasında ilk 8 içinde yer alan ülkelerin çağrıldığını anlatan Fatih Uysal, şöyle devam etti: “Bayan takımımızın derece alması da bizim uzun süredir hayal ettiğimiz bir şeydi. Bu organizasyona çoğu kez katılamıyorduk. Çünkü, takımlar şampiyonasına sadece dünyada ilk 8 içinde yer alan ülkeler katılıyordu. Ev sahibi olduğumuz için bay ve bayan takımlarımız davet edildi. Hiç kimse bizim takımlarımıza şans tanımıyordu. Neredeyse bayan takımımız dünya sıralamasında ilk sırada yer alan Japonya’yı yeniyordu. Bayan takımımız ilk 3 içinde olan Fransa’yı yenerek, üçüncü oldu. 40 yıldır böyle bir şey olmadı. Salonda bulunan seyirciler, sporcular, herkes ağladı. Sporcular bana koşarken hepsi ağlıyordu. Otomatik olarak biz de ağladık.” ‘Televizyon yayını branşı olumlu etkileyecek Uysal, Antalya’daki şampiyonanın televizyondan canlı yayınlanmasının branşın potansiyelini olumlu yönde etkileyeceğini de söyledi. Judo branşı maçlarının ilk kez canlı yayınlandığına dikkati çeken başkan Uysal, “Yaklaşık 5 saatlik bir canlı yayın oldu. Madalya almak, organizasyonu yapmak çok güzel, ama branşın tanıtımı açısından yayınlar da güzel oldu. Bu yayınların judo potansiyeline de olumlu etkisi olacaktır. Basının ilgisi, futbol dışında diğer branşlara da olursa, Türkiye’de sportif anlamda başarı ve altyapıya olan ilgi daha da artacaktır” diye konuştu.