Katalog

Cumhuriyet Ankara 270/4 Eylül 2009 Atakule’deesnafınsorunlarınıdinleyenCHPGenelBaşkanYardımcısıAteş,izlenimleriniCumhuriyetAnkara’yaanlattı: ‘Atakule her ay 70 binTL zarar ediyor’ ? Alican ULUDAĞ HP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın talimatıyla geçen hafta Atakule’de esnafın sorularını dinleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş, edindiği bilgileri ve izlenimlerini Cumhuriyet Ankara’ya anlattı. “Esnafın durumu içler açısı” diyen Ateş, daha önce, 2008 yılında, esnafla görüştüğünü ve o zaman da esnafın mağdur olduğunu söyledi. Esnafın bu mağduriyetini bir soru önergesiyle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yönelttiğini, buna Başbakan adına Kasım 2008’de Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek’in yanıt verdiğini dile getiren Ateş, “Sayın Cemil Çiçek, ‘mevcut mevzuat dahilinde sorunların çözümü için talimat verdik’ diyor. Aradan 10 ay geçti. Bu 10 aylık süre içerisinde nasıl bir talimat verdikleri hâlâ ortaya çıkmadı” diye konuştu. Atakule’nin yüzde 51’inin Kamu Ortaklığı İdaresi’ne bağlı olduğuna işaret eden Yılmaz Ateş, şunları söyledi: “Burayı satışa çıkardılar. İhale yaptılar, sonra satamadılar. İkinci bir ihale yapıldı. Mayıs ayından bu yana satıldı mı satılmadı mı onu dahî açıklamadılar. Esnaftan öğrendim ki satış yapılamamış. Satış yapılamamış ama esnafın durumu perişan. Esnaf diyor ki ‘Eğer satacaksanız bize satın. Yok satmayacaksanız sahip çıkın malınıza.” Atakule yönetimini de eleştiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Ateş, “Ekonomik kriz baş gösterince hemen hemen bütün alışveriş merkezleri kiralarını yüzde 50 dolayında indirdiler. Yönetim giderlerini kıstılar. Özel C likle tanıtıma ağırlık verdiler. Atakule’de ise bırakın kira indirimi ve tanıtım yapmayı; kiralara yüzde 19 ile 50 arasında zam yaptılar. Yönetim giderleri de arttı. Onunla da kalmadı. Yurttaş dara düşünce iflas etti, işyerini devretmek istedi, ancak devrettirmediler. Esnaf da işyerini kapatmak zorunda kaldı. İşyerlerinin önemli bir kısmı şu anda kapalı durumda. Kapalı olunca, tanıtım da olmayınca Atakule’ye giden müşteri sayısı her geçen gün düşmeye başladı. Esnaf kendi sorunlarını Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a, Sayın Başbakan’a, Sayın Cemil Çiçek’e de aktarmışlar. Ama şu ana kadar herhangi bir çözüm bulunamadı. Durum daha da kötüye gidiyor” diye konuştu. Bu yaz CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’la Türkiye’deki 81 ilin 50’si ile 250 dolayında ilçe ve beldeye gittiklerini anlatan Ateş, “esnafın kan ağladığını” vurguladı. Bu yurttaşların kendi sorunlarını kamuoyuna yansıtmasının çok zor olduğunu kaydeden Ateş, buna karşın Atakule esnafının daha şanslı olduğunu dile getirdi. Ateş, “Atakule, Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Meclis Başkanlığı konutlarıyla komşu ama bu vatandaşlarımız seslerini yönetenlere duyuramamaktadır. Hükümetin buna seyirci kalmaması gerekir” dedi. Yılmaz Ateş, Atakule’nin mevcut haliyle günden güne zarar ettiğini de belirterek, “Atakule’nin bağlı olduğu şirket aynı zamanda kamuya açık bir şirket. Borsada hisseleri işlem görüyor. Atakule’nin bu durumu karşısında küçük yatırımcı da zarar görüyor. Burası boş kalan dükkânlar nedeniyle her ay 50 ile 70 bin TL arasında zarara uğratılmaktadır” diye konuştu. ‘Çankaya’yaintikamalırgibidavranılıyor’ Cinnah Caddesi’nin tek yön olmasının da esnafı mağdur ettiğini dile getiren Ateş, “Bir tek trafik ışığı yok. İnsanlar kelle koltukta yolculuk yapıyorlar. Caddenin sağındaki sola, solundaki sağa geçemiyor. Bu da oradaki esnafı çökertti. Sanki Çankaya’dan intikam alır gibi davranılıyor. Cinnah’ın tekrar çift yön haline getirilerek oraya ışıkların konulması gerekir” değerlendirmesini yaptı. Ateş, şunları kaydetti: “Bu bölgede Panora ve Karum var. Eskişehir yolunda da önemli ölçüde alışveriş merkezleri var. Onların hepsi müthiş kampanyalar düzenliyor. 8 Ama Atakule ne reklam yapıyor, ne de artık o eskiyen yüzünü yeniliyor. Vatandaşın birçoğu oraya büyük hava paraları vererek girmişler. Ama şu anda orayı devretmelerine izin verilmemektedir. Yönetim vatandaşın ümüğünü sıkıyor. Türkiye’nin gerçek gündemi bunlar. Hükümet yapay gündemler getiriyor ama Türkiye’nin asıl sorunu aş, iş ve ekmek. O nedenle de Ankara’daki bu sorunun kamuoyuna yansıması gerekir. Biz bunu takip etmeye devam edeceğiz.”