23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Cumhuriyet Ankara 247/27 Mart 2009 Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek, verdiği sözleri tutamadı Gökçek’in 15 yıldır belediye başkanı olduğu Ankara’da, özellikle 2004 yılından sonra belediye yönetiminin aldığı yanlış kararlar nedeniyle başkentliler pek çok sıkıntı yaşadı Çözüm değil ? Mahmut LICALI nakent Belediye Başkanı Melih Gökçek’in 2004 yılında tekrar seçilmesinin ardından verdiği sözlerin çoğu lafta kaldı. 3. döneminin Ankara’da “mega” projeler dönemi olacağı müjdesini veren Gökçek, ne metroyu bitirdi, ne de kentin trafik, içme suyu ve kentsel dönüşüm gibi temel sorunlarını çözdü. Ankara’yı 27 Mart 1994’ten beri, tam 15 yıldır yöneten Gökçek, her seçim döneminde içinde “mega” ve “en”lerin olduğu projelerle seçmenden oy istedi. Mega projelerinin çoğuna yargı “dur” derken, Gökçek başta raylı sistem hattı olmak üzere projelerin bir kısmını ise “Ben değil, hükümet yapsın” diyerek sorumluluğu üzerinden attı. 2 gün sonra kentin yeni yöneticilerini belirlemek üzere sandık başına gidecek başkentlilerin, Gökçek döneminde kalıcı değil, geçici çözümler üretildi. Gökçek döneminde temel kamu hizmetlerinden biri olan kentin doğalgaz dağıtımı özel yasa çıkarılarak özelliştirilirken, suyun fiyatı ise kademe oranlarında yapılan düzenlemeyle ikiye katlandı. Ulaşıma yüzde A 50’ın üzerinde zam yapıldı. Kentsel dönüşüm projeleri kapsamında yurttaşların aleyhine düzenlemeler içeren sözleşmeleri Mamak ve Dikmen’de halka imzalatmaya çalışan Gökçek, bölgede yaşayanları “terörist” ve “çapulcu” olarak nitelendirdi. 2005 yılından itibaren yapılan uyarıları dinlemeyen Gökçek, kenti 2007 yazında Ankara’yı bir ay susuz bıraktı. Üniversiteler ve sivil toplum örgütlerinin raporlarıyla kalitesiz olduğu kerelerce kanıtlanan Kızılırmak suyunu şebekeden musluklara veren Gökçek, Ankaralıların damacana suya mahkum olmasına yol açtı. Anakent Belediyesi’ni yaklaşık 4.6 milyar TL ile Türkiye’nin en borçlu belediyesi haline getiren Gökçek’in 3. döneminde verilen sözler ve yaşanan temel sorunlar özetle şöyle: ¦ Ulaşım: 2001 ile 2004 yılları arasında yapımına başlanan 4 farklı raylı sistem hattına ilişkin olarak Gökçek 2004 yılında 3. kez belediye başkanlığına seçildiğinde 2008 yılı içerisinde hepsinin hizmete açılacağına ilişkin söz vermişti. Biri bitmeden diğeri başlayan raylı hat çalışmaları yıllarca âtıl bir durumda inşaat halinde çürümeye başladı. EGO’nun doğalgaz ayağını özelleştirerek buradan gelen finansmanı metro çalışmalarına aktaracağını söyleyen Gökçek, sonra bu sorun üretti açıklamasından çark ederek, metroyu hükümetin yapması gerektiğini söyledi. Metro çalışmaları bugün yılan hikâyesine dönerken, Gökçek ulaşım sorununu kara yollarına yatırım yapmakla aşmaya çalıştı. Kentin trafik sıkıntısını katlı kavşaklarla çözmeye çalışan Gökçek, trafiğin daha da hızlanmasına ve daha fazla aracın trafiğe dahil olmasına neden oldu. Eskişehir Yolu’nu 3 kez yıkıp yeniden yapan Gökçek, toplu taşımın bilet fiyatlarına 3 kez zam yaptı. 2004’te seçilmesinin ardından yüzde 33 oranında zamlanan ulaşım, 2007 ve 2008 yılında birer kez daha zamlandı. 1.1 TL olan bilet fiyatları 1.7 TL’ye çıktı. ¦ İçme suyu: 20042005 yıllarında sivil toplum örgütleri ve meslek odalarının kentin birkaç yıl içinde su sıkıntısı çekmeye başlayacağına ilişkin uyarılarına kulak tıkayan Gökçek, 2007 yılında su sıkıntısı baş gösterince 21. yüzyılda başkentte dönüşümlü su kesintilerini uyguladı. Su kesintilerinin yaşandığı dönemde kentin altyapısının da iflas ettiği patlayan su borularıyla ortaya çıktı. Kimi semtlerde 10 gün boyunca musluklardan su akmazken, daha sonra su kesintilerinin yapılmasına gerek olmadığı anlaşıldı. Susuzlukla boğuşan başkentlilerin tatile çıkmasını öneren ve nasıl banyo yapması gerektiğini anlatan Gökçak, Işıklı Gerede sistemi yerine, 2005 yılında Devlet Su İşleri’nin kalitesiz ve kullanılamaz raporu verdiği Kızılırmak suyunu Ankara’ya getirmek için 1 milyar doların üzerinde para harcadı. Kızılırmak suyunda yüksek oranda arsenik, sülfat klorür olduğu eleştirilerini kabul etmeyen Gökçek, geçen şubat ayında suyun kalitesiz olduğunu kabul ederek, şebekeye Kızılırmak suyunu vermeyi durdurdu. Bugün başkentliler kalitesiz musluk suyu nedeniyle içme suyu ihtiyaçlarını damacana suyla gidermek zorunda. Kentseldönüşüm DİKMEN Vadisi 3 ve 4. etaplarda 2004 yılında başlatılan kentsel dönüşüm projeleri tam bir karmaşaya döndü. Proje kapsamında yurttaşların aleyhine olan şartların olduğu sözleşmeler zorla imzalatılmaya çalışıldı. Dikmen halkının projeye karşı çıkması üzerine yurttaşları “terörist ve çapulcu” olarak nitelendiren Gökçek, bölgedeki otobüs seferlerini kaldırarak ve altyapı sorunlarını görmezden gelerek Dikmenliler’i cezalandırdı. Bugün hâlâ yıkım tehlikesiyle yaşayan Dikmenliler bugüne kadar Gökçek tarafından hiç muhatap alınmadı. Dikmen’deki projenin yürürlüğü halkın aleyhine düzenlemeler içerdiği gerekçesiyle mahkeme tarafından durdurulurken, Mamak’ta da benzer bir süreç yaşandı. Mamak’ta başlayan ve yaklaşık 150 bin Mamak sakinini ilgilendiren kentsel dönüşüm projesi kapsamında Mamaklıların istemlerini de göz ardı edildi. Altındağ’daki kentsel dönüşüm projesi kapsamında TOKİ evlerine taşınan yurttaşların borçları sabit ödeme sözüne karşın büyük oranlarda arttırıldı. 4
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle